Kılıçdaroğlu: Hiç kimse şah değil, padişah değil. Hepimiz halkız, halk

Kılıçdaroğlu: Hiç kimse şah değil, padişah değil. Hepimiz halkız, halk
Aydın mitinginde Erdoğan'a "E sen beşli çetelere çalışıyorsun; bay Kemal de vatandaşa çalışıyor" diye seslenen Kılıçdaroğlu, "Hiç kimse şah değil hiç kimse padişah değil. Hepimiz halkız, halk" dedi.

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’da miting düzenledi.

Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Değişime hazır mıyız? Siz değişime hazırsanız bay Kemal de değişime hazır. Beraber değiştireceğiz. Bu ülkeye huzuru, bereketi, kardeşliği hep beraber birlikte getireceğiz. Bu ülkeye baharı, bütün güzellikleri getireceğiz.

Biliyorum büyük sıkıntılarınız var. Çiftçiler verdiği emeğin karşılığını alamıyor. Mutfaklarda yangın var biliyorum; devletin iyi yönetilmediğini biliyorum. Devlete çöreklenenlerin devletin bütün kaynaklarını tükettiklerini biliyorum ama tamamının çözümü var. Çözümün anahtarı sizde. Beraber, birlikte çözeceğiz.

Mayıs’ın 14’ünde bir bahar havası içinde, dostlarımızla arkadaşlarımıza, yakınlarımızla hele özellikle de geçen dönemde AK Parti’ye veya MHP’ye oy veren bir kardeşimizi ikna edip birlikte sandığa giderseniz ve oyunuzu Millet İttifakı’ndan yana kullanırsanız en büyük başarıyı yakalamış olacağız.

"Hiçbir çiftçi asla zarar etmeyecek"

Bir; hiçbir çiftçi asla zarar etmeyecek. Hakkı, hukuku teslim edeceğim. Süt üreticisi, asla zarar etmeyecek. Dışarıdan süt tozu asla gelmeyecek. Kendimiz üreteceğiz, kendimiz kazanacağız. Fazlası varsa dünyaya satacağız.

Hiçbir esnaf, sıkıntıya girmeyecek. Esnaf Bakanlığı kuracağız. Çiftçinin ve esnafın bankalardan, Esnaf Kefalet Kooperatifi’nden, Tarım Kredi Kooperatifi’nden aldıkları borçların faizleri sileceğiz. Anaparayı da makul taksite bağlayacağız.

"Sen beşli çetelere, bay Kemal vatandaşa çalışıyor"

Ben bunu söyleyince bay Kemal parayı nereden bulacak diyorlar. E sen beşli çetelere çalışıyorsun; bay Kemal de vatandaşa çalışıyor. Sizin için harcayacağım o paraları.

Dedim ki en azından Ramazan ve Kurban Bayramı’nda birer asgari ücret ikramiye verelim. Vermediler. İtiraz ettiler sonra 1000 lira verdiler. Seçim geldi artırdılar. Ama 2015’te söylediğim sözü şimdi de tutuyorum. Emekli, Kurban Bayramı’nda gidip aylığını çektiğinde 15 bin liralık ikramiyeyi orada görecek.

"En rahat bay Kemal'i eleştireceksiniz"

Gençler, size özgürlüğü, huzuru getireceğim. Bir tweet attığınızda anneniz babanız uyarıyor. Size öyle bir özgürlük alanı vereceğim ki en rahat bay Kemal’i eleştireceksiniz. Kimse kılınıza bile dokunmayacak. Bu ülkeye demokrasiyi getireceğim.

Kapanan bütün köy okullarını açacağız. Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Köyde sadece öğretmen olmayacak aynı zamanda ziraat mühendisi, teknisyeni olacak. Toprak analizleri yapacak. Onlar devlet memuru olacak. Besicilik yapılıyorsa veteriner hekim olacak. Köyü yeniden ayağa kaldıracağız. Güzel bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bu bizim görevimiz.

Bay Kemal söz verdi. Bay Kemal sözünden dönmez. En geç iki yıl içerisinde Suriyeli kardeşlerimizin tamamını, Afgan kardeşlerimizin tamamını kendi ülkelerine yollayacağız. Kendi ülkemizde huzur içerisinde yaşamak istiyoruz.

"Uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım"

Yine aynı şekilde bay Kemal’in sözü var. Bu ülkede uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım. Hiçbir uyuşturucu baronu Türkiye Cumhuriyeti topraklarında cirit atmayacak. Gencecik evlatlarımızı zehirlemeyecek.

Ayrıca bir sözüm daha var size. Beşli çeteler var ya benimle uğraşıyorlar. Beşli çetelerin dışarıya götürdükleri paraları gayet iyi biliyorum. Hangi bankalara yatırdıklarını biliyorum. Son kuruşuna kadar getireceğim. 85 milyon için harcayacağım. Bunu söylüyorum onlar diyorlar ki acaba nasıl getirecek? Bu kardeşiniz 27 buçuk yıl devlette çalıştı. Çok sayıda başbakanla çalıştım. Devletin nasıl yönetildiğini biliyorum. Devlet adaletle, liyakatle, ahlakla yönetilir. Bunlar devleti parti devleti haline getirdiler. Valisi, kaymakamı bunlar için çalışıyor.

"Parti memuru gibi hareket ediyorsa oradan çekip alacağız"

Aydın’dan sesleniyorum: Siz devletin valisisiniz, siz devletin kaymakamısınız. Eğer siz, bir partinin bürokratı gibi davranırsanız, bir parti için uğraşırsanız her birinizin hesabını soracağım. Bir devlet memuru parti memuru gibi hareket ediyorsa onu oradan çekip alacağız. Devlet memuru görevini yapacağız. Hangi görüşten olursa olsun devlet memurlarına saygım var.

"Halkına hesap veren bir devlet anlayışı"

27 buçuk yıl çalıştım. Bütçe nasıl yapılır, para nasıl toplanır, israf nasıl önlenir hepsini hayata geçireceğiz. Yeni bir Türkiye göreceksiniz. Halkına hesap veren bir devlet anlayışının Türkiye’ye nasıl hizmet ettiğini göreceksiniz. Alın terine nasıl değer verildiğini göreceksiniz. Gencecik, pırıl pırıl evlatlarımızın yurtdışında değil Türkiye’de çalışmak için nasıl can attıklarını göreceksiniz.

"Yoksulluğu bitireceğiz"

Aile destekleri sigortasını getireceğim. Bu topraklarda hiçbir aile ben yoksulum demeyecek. Yoksulluğu bitireceğiz bu topraklarda.

Sarayın beslemeleri var. Dört yerden, beş yerden aylık alıyorlar. O düzeni de bitireceğim. Saltanatı bitireceğim. Eğer saltanatsa bu halk sürecek keyfini. Saltanatı siz süreceksiniz.

"Saraylar bize göre değil, ben evimde mutluyum"

Benim saraylarda yaşamak gibi bir düşüncem yok. Saraylar bize göre değil. Benim evim var ben evimde mutluyum. Mutfağımı siz de biliyorsunuz. Allah nasip eder, seçerseniz saraya değil Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mütevazi Çankaya’sında oturacağım.

Bizler tarihte büyük acılar yaşayan bir milletiz. Bizler demokrasimizi geliştirmek istiyoruz. Bizler, huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bizler, adalet istiyoruz. Artık mutfaklarda yangın olmasın istiyoruz. Artık evlatlarımızın işi gücü olsun diyor anneler, babalar. Dolayısıyla Türkiye yeni bir başlangıcı hayata geçirmek zorunda. Bunu da demokratik yollarla ve beraber yapacağız.

Bütün Türkiye’de herkes çalışacak herkes üretecek. Avantadan para alanlar, onlar kapının önüne konulacak. Onlara asla ödün vermeyeceğim.

"Sabaha kadar bekleyeceğiz, siz de bekleyin"

Sandıklara sahip çıkacağız. Bir buçuk yıldır çalışıyoruz. Sandıklarda görevlimiz olacak. Sizler de vatandaş olarak okulların önünde bekleyeceksiniz. Orada birer avukat da olacak. Bir sorun çıktığında gönüllü avukata gideceksiniz. Dolayısıyla sakın ola ki şöyle düşünmeyin: ‘Efendim oylar çalınıyor. Gitmesek de olmaz.’ Gideceğiz oyumuzun birini bile çaldırmayacağız. Asla ve asla adaletsizliğe izin veremeyeceğiz. Biz de sabaha kadar bekleyeceğiz, siz de bekleyin. Mücadele edeceğiz, çalış, kazanacağız, ülkeyi aydınlığa kavuşturacağız. Hiç kimse şah değil hiç kimse padişah değil. Hepimiz halkız, halk.” (ANKA)

Politika