Kılıçdaroğlu: Sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyun
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde Türkiye'ye 6 ayda nefes aldıracaklarını söyledi.
Sözcü'nün sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu'nun mesajları şöyle:
'SORUNLARI KONUŞMAKTAN GELECEĞİ KONUŞAMAZ NOKTAYA GELDİLER'
İnsanlar gerçekten perişan. Toplumun hangi kesimiyle karşılaşırsanız, apartman görevlisinden tutun, sanayicisine, esnafından, tüccarına, taksicisinden TIR şoförüne varıncaya kadar hiçbirisi önünü göremiyor. Toplumun her kesimiyle görüşüyoruz, konuşuyoruz. Örneğin Düzce'de kamyon, TIR şoförleriyle beraberdik. Onların kooperatifini ziyaret ettik. Söyledikleri şu: ‘Önümüzü göremiyoruz. Mazot yarın kaç lira olacak onu da bilemiyoruz.' Daha bunu söylerken mazota zam geldi. Dolayısıyla o kadar çok sorun var ki, insanlar artık sorunlarını konuşmaktan, geleceği konuşamaz noktaya geldiler.
‘SARAY İLE BAKANLARIN ARASINDA KOPUKLUK VAR'
Devleti bir kişiye teslim edemezsiniz. Devletin politikasını şahsileştiremezsiniz. Şahsileştirdiler. Ekonomi politikası öyle, dış politika öyle. Kimin ne yaptığı belli değil. Sarayla bakanlar arasında ciddi bir kopukluk var. Sarayla halk arasında ciddi bir kopukluk var. Yönetemiyorlar Türkiye'yi. Yönetme güçleri yok, kapasiteleri yok, bilgileri yok, birikimleri yok. En azından danışacakları insanlar olmalı etrafında. O insanları da tutmuyorlar. Çünkü eleştiriye tahammül edemiyorlar.
‘TOPLUM ALTI AY İÇİNDE GÖRECEK'
Oysa gerek medya yazarları gerekse televizyonda yorumcuların, muhalefetin en azından eleştirilerinin daha dikkatli bir şekilde izleyebilseler çok daha farklı bir şey çıkar ortaya. En azından yol yordam öğrenebilirler. Şunu gerçekten herkesin bilmesini isterim. Türkiye'de çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur. Bütün sorunlar çözülür. İktidar olursak en geç altı ay içinde bu topluma nefes aldıracağız. Altı ay içinde toplum şunu görecek: Gerçekten de yeni gelen iktidar, sorunları çözmek için en azından sorunu yaşayanları dinliyor. En azından çözümlerini kamuoyuyla paylaşıyor. En azından devlette liyakat sistemini getiriyor. En azından adalete vurgu yapıyor. En azından mutfaklarda ki yangın nasıl söndürürüm diye bir çaba harcıyor. Bunu toplum altı ay içinde görecek.
'GECİKEN HER GÜNÜN MALİYETİ DAHA AĞIR'
Ne kadar erken sandığı getirirlerse millet bu kaostan, ekonomi buhrandan kurtulur. Gecikilen her günün topluma maliyeti daha da ağır. İşte, Türk Lirası'nın değerini görüyorsunuz. Hayat pahalılığını, mutfaklardaki yangını görüyorsunuz. Hani bunları önlemek için alınan hiçbir önlem de yok. Bugüne kadar yüzlerce paketler açtılar, açıkladılar. Nerede bu paketler? Hiçbirisi işe yaramadı, işsizlik derseniz kol geziyor. Halka şunu söylüyoruz: Meraklanmayın. Türkiye güçlü bir ülkedir. Bütün bu sorunları aşacak bilgisi de, birikimi de vardır. Siyaset bu sorunları aşabilir. Sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyarak oy kullanın. O kadar. Yani futbol takımı tutar gibi bir partiyi tutmayın.
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.