Kılıçdaroğlu: "Sezgin Baran Korkmaz, Türkiye'de at oynatıyorsa arkasında ciddi siyasi güç var"

Kılıçdaroğlu: "Sezgin Baran Korkmaz, Türkiye'de at oynatıyorsa arkasında ciddi siyasi güç var"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, SBK Holding’in sahibi Sezgin Baran Korkmaz’ın Avusturya’da tutuklanmasını, Türkiye’deki ilişkilerini hatırlatarak değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “Sezgin Baran Korkmaz Türkiye’de at oynatıyorsa, yargıyı istediği gibi düzenleyebiliyorsa, arkasında ciddi bir siyasi güç vardır” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Belediye Başkanları Çalıştayı için bulunduğu Gaziantep’te basınla bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu SBK Holding'in sahibi iş insanı Sezgin Baran Korkmaz’ın, ABD’nin talebi üzerine Avusturya’da tutuklanmasıyla ilgili konuştu. Kılıçdaroğlu, Türkiye’de yargının çalışmadığını belirterek, şunları söyledi:

"TÜRKİYE’DE AT OYNATIYORSA ARKASINDA SİYASİ GÜÇ VARDIR: Yargı çalışmıyorsa, savcılar yasadışı işlemler konusunda harekete geçmiyorsa, o ülkede adalet yoktur. Yani, Türkiye Cumhuriyeti’nde iktidar yargı üzerine kurduğu hegemonya dolayısıyla, yargı görevini yapmamaktadır. Sezgin Baran Korkmaz’ın yurt dışına çıkışına kim izin verdi? Sezgin Baran Korkmaz’ın mal varlıkları üzerindeki hacizleri kim kaldırdı? ‘İvedi’ kararıyla hacizleri kaldıran dönemin Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı Adalet Bakanlığı’na bakan yardımcısı olarak nasıl gitti? Sezgin Baran Korkmaz Türkiye’de at oynatıyorsa, yargıyı istediği gibi düzenleyebiliyorsa, arkasında ciddi bir siyasi güç vardır.

EN TEPEDEKİ KONUŞMALI: Bu konuda konuşması gereken kişi, en tepede, bir numaralı koltukta oturan kişidir.  Bu kişinin sesi bile çıkmıyor. Kendi bakanı, ‘bir siyasetçiye her ay 10 bin dolar para veriliyor’ diyor. Bakanını çağırıp, ‘ya bu siyasetçi kimdir kardeşim’ diye soru dahi sormuyor. Bu soruyu sormayan kişi yolsuzluğa ortak olan kişidir. Belki tazminat davası açarsa, iki kez tekrarladı diye de dilekçesinde yazsın. Yolsuzluğa sesiz kalan kişi, yolsuzluğu sorgulamayan kişi, yolsuzluğa ortak olan kişidir. Çıksınlar, aksini söylesinler. ‘Biz ortak değiliz, soruşturma açtık’ desinler. Niye açamıyorlar? Verilecek hesapları var herhalde. Türkiye’de böyle bir çürümüşlüğü hiç ama hiç görmemiştim. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde böyle bir çürümüşlüğe hiç ama hiç tanık olmadık. Hırsızların, yolsuzluk yapanların, kul hakkı yiyenlerin baş tacı yapıldığı bir ülkeyi ne zaman gördük? Böyle bir Türkiye’ye ne zaman tanık olduk?

SENİN MASANDA OTURUYOR: En tepedeki konuşmuyor, neymiş efendim yer altı dünyasının çeteleri konuşur, biz muhatap olmayız. İçişleri Bakanı yer altı çetelerinin üyesi mi? O söylüyor. Senin bakanın söylüyor, sen ses çıkarmıyorsun. ‘Kim bu siyasetçi’ demiyorsun. O siyasetçiyi her gün, her hafta görüyorsun, seninle aynı masaya oturuyor. Herkesin bildiği siyasetçiyi kimse seslendiremiyor. Türkiye’yi bu rezaletten çıkaracağız. Bu pisliklerden Türkiye’yi arındıracağız. Beraber, birlikte, bu ülkenin namuslu vatandaşlarıyla beraber çözeceğiz bu işi.

GAZETECİLERİN DE SORUMLULUĞU VAR: Elin başbakanı sabah kahvaltısını acaba hazineden mi ödedi diye tartışılır, 300 Euro’luk bir para dolayısıyla kıyamet kopar. Ya milyar dolarlar oynuyor, kimsenin kılı kıpırdamıyor. Şu soygun düzenine bakın. Böyle bir düzene tanık olmadım. Sizlerin de tek tek sorumluluğu var gazeteci arkadaşlarım. Çünkü siz kaleminizi halk adına kullanıyorsunuz, halkın çıkarları için kullanıyorsunuz, yolsuzluklara karşı kullanmak zorundasınız. Benim siyasetçi olarak ne kadar sorumluluğum varsa, temiz toplum çağrısı açısından sizin de sorumluluğunuz var. Türkiye’yi haramilerden kurtarmak hepimizin ortak görevi olmalıdır.”

"SURİYE KONUSUNDA AB HAREKETE GEÇMELİ"

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep'te düzenlenen Belediye Başkanları Çalıştayı toplantısı kapsamında gazetecilerle bir araya geldi. Gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Suriye'de barış ortamının sağlanması ve Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğini dile getirerek şöyle dedi:


"Eğer biz iktidarda olsaydık zaten Suriye'de sorun olmazdı. Böyle bir sorunu Türkiye yaşamazdı. Bazı rakamlara göre Gaziantep'te 500 bin, bazı rakamlara göre 700 bin Suriyeli var. Doğurganlık oranı çok yüksek. Kendi ülkelerine gitmek istemiyorlar. Burada yerleştiler ticaret yapıyorlar, çalışıyorlar. Dolayısıyla sanayi için de, sanayici için de, Gaziantepliler için de ciddi bir sorun olmaya başladı. Hemen burnumuzun dibinde Kilis var. Kilis'teki Suriyeli sayısı Kilis'te yaşayan bizim vatandaşlarımızdan daha fazla. Tablonun değişmesi lazım. Suriye'de süratle bir barış ortamının sağlanması lazım. Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilerin geliştirilmesi lazım. Karşılıklı büyükelçiliklerin açılması lazım. Suriye'nin onarılması konusunda Avrupa Birliği'nin harekete geçmesi lazım. Suriyelilerin yolları, köprüleri, okulları, hastaneleri, parklarının tamamı yapılmalıdır. Bunu yapacak, olan Avrupa Birliği'dir. Nedir? Ben bunu Avrupa Birliği'nde kendilerine seslendirdim. Ondan sonra buradaki, Suriyelilere 'Kardeşim eviniz var, yolunuz, okulumuz, hastaneniz var. Buyurun kendi ülkenize gidin' demeniz lazım."

Erken seçim yapılması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, sorun çözme kapasitesini kaybetmenin ötesinde yeni sorunlar yaratan bir iktidarın olduğunu öne sürerek, "Erken seçimi daha çok biz iktidara gelmek için değil bu millet, beladan kurtulsun diye istiyoruz. Vatandaş perişan oldu. Dün Gaziantep'i gezdim. Var olan iktidar sorun çözme kapasitesini kaybetmiş bir iktidardır. Sorun çözme kapasitesini kaybetmenin ötesinde yeni sorunlar yaratan bir iktidardır. Açık ve net söylemek gerekirse milletin başına bela olan bir iktidar var. Bunun değişmesi lazım" diye konuştu.

'KİMSE KANAL İSTANBUL İHALESİNE GİRMESİN'

Kanal İstanbul ihalesine kimsenin girmemesini de isteyen Kılıçdaroğlu, "Buradan yeniden çağrı yapıyorum. Hiç kimse Kanal İstanbul ihalesine girmesin. Türkiye Cumhuriyeti Devleti talan edilecek bir ülke değildir. 83 milyon kişi bir avuç haramzadeye hizmet edilecek konuma getirilemez. Diyorlarsa ki biz gireceğiz, Allah'ın izniyle iktidar olduğumuzda onlarla ilişkiyi keseceğiz. Ülkesi ile de ilişki keseceğiz. Kardeşim siz bizim devleti soyuyorsunuz. Ben soyguna göz mü yumacağım? Birileri gelecek devlet soyacak, iktidar değişti biz de o soyguna devam edeceğiz. Olmaz. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle saçma şey olmaz. Hangi hukuk bunu kabul eder? Uluslararası hukuk. Açın uluslararası hukuku yolsuzluğu koruyan bir uluslararası hukuk var mı? Bir devleti soyan uluslararası hukukun öngördüğü bir kural var mı? Bunların hiçbirisi yok. Biz haklıyız" diye konuştu.

Toplantı sonunda Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Ay, yerel basının yaşadığı sorunlara ilişkin hazırlanan raporu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na verdi.
(ANKA-DHA)

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Gündem