Kılıçdaroğlu'ndan canlı yayın sonrası ilk açıklama: Elektriği kesilen 4 milyonun sesi olmak gerekiyordu

Kılıçdaroğlu'ndan canlı yayın sonrası ilk açıklama: Elektriği kesilen 4 milyonun sesi olmak gerekiyordu
Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden elektriği kesilen evinde yaptığı canlı yayın sonrası ilk kez konuştu. Apartmanının bahçesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Elektriği kesilen 4 milyon insanın sesi olmak gerekiyordu" dedi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, elektriği kesilen evinde sosyal medyadan yaptığı canlı yayın sonrası dışarıda bekleyen gazetecilerin sorularını yanıtlamak için apartmanın bahçesine indi. "Elektriği kesilen 4 milyon insanın sesi olmak gerekiyordu. Bunun için farkındalık yapmak gerekiyordu. Bunu yaptık" diyen Kılıçdaroğlu, "Elektriği kesilen bazı aileleri de ziyaret edeceğim. Acıyı yaşamak lazım. Sorun, geliri olmayan ya da düşük gelirli ailelerin yaşadıkları dram. Asıl sorun o, o sorunu çözmemiz gerekiyor. Sorunu çözecek olan da siyaset kurumu, başka kimse değil" ifadelerini kullandı.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"KİMSENİN ELEKTRİĞİ KESİLMESİN"

"Asıl önemli olan bu ülkede herkesin huzur içinde yaşamasıdır. Kimsenin elektriği kesilmesin, doğal gazı kesilmesin. Eğer bunlar bir insanlık hakkı ise bu ülkede yaşayan insanların hakkı ise devletlerin insanlara bu hakkı teslim etmesi lazım. Bu aslında bütün dünyanın da ortak sorunu. Bu neoliberal politikalar Türkiye’yi de dünyayı da farklı bir yere getirdi. Az önce de ifade ettim. 6 kişinin geliri dünya nüfusunun yarısına tahsis edilebilirse, dünyadaki bütün çocukların eğitim ve sağlık sorunları çözülecek. Bu politikalarla bunu özellikle ifade ettim ki dünyanın bütün sosyal demokratları artık farklı bir noktaya kilitlensinler.

"SORUNLARI MİLLET İTTİFAKİ OLARAK BERABER ÇÖZECEĞİZ"

Bizim ülkemizde de sorun var, biliyorum. Çok ciddi sorunlar var, biliyorum. Ama bu sorunların tamamı çözülecek. Beraber çözeceğiz, Millet İttifakı olarak beraber çözeceğiz. Beraber mücadele edeceğiz. Emin olun, bütün dünyaya çözümlerimizle örnek olacağız. Ekonomi politikamızla, sosyal politikamızla, demokrasi anlayışımızla halkı kucaklamakla, halkın sorunlarına kilitlenmekle, sağlıklı ve tutarlı çözümler üretmekle bütün dünyaya örnek olacağız.

"ELEKTRİĞİ KESİLEN 4 MİLYONUN SESİ OLMAK GEREKİYORDU"

Sayın genel başkanlar, sağ olsunlar, aradılar. Elektriği kesilen 4 milyon insanın sesi olmak gerekiyordu. Bunun için farkındalık yapmak gerekiyordu. Bunu yaptık. Elektriği kesilen bazı aileleri de ziyaret edeceğim. Gerçekten ciddi sorunlar var. Elektriği olmayan bir insan… Acıyı yaşamak lazım. Bir sorunu çözmek istiyorsanız, önce sorunu yaşayanı dinlemek lazım diye, hep söylerim. İşte elektriği kesilen… Ben elektrik parasını ödeyebilirim. Benim gelirim buna zaten fazlasıyla yetiyor. Sorun geliri olmayan ya da düşük gelirli ailelerin yaşadıkları dram. Asıl sorun o, o sorunu çözmemiz gerekiyor. Sorunu çözecek olan da siyaset kurumu, başka kimse değil.

"ÖDEMEYİNCE, GELİP KESİYORLAR. BİZ DE ZATEN BUNU BEKLİYORDUK"

Elektriği kesilmeden önce, bazı basın yayın kuruluşlarında elektriğinin kesileceğine ilişkin haberlerin yayınlanması ile ilgili soru üzerine “Bilmiyorum. Ben onları izlemedim. Bakma şansım da olmadı. Normalde zaten, belli bir süre ödemeyince, gelip kesiyorlar. Biz de zaten bunu bekliyorduk.

"VURGUNU KİM VURDU?"

O rakamları ben ödeyebilirim. Benim aylığım zaten buna yetiyor. Sorun bu ülkede 4 milyon insanın elektriği kesiliyor, sorun bu. 4 milyon insanın (abonenin) elektriği, 21. yüzyılın Türkiye’sinde eğer kesiliyorsa, bir sorun var. 4 milyon abone ne demektir. Her evde iki kişi olsa, 8 milyon demektir. Baktığınız zaman, 10-12 milyon insan elektriksiz.

Bu tabloyu kim hazırladı? Vurgunu kim vurdu? Beşli çete diyorum, hangi gerekçe ile ve niçin beşli çete diyorum? Bunun için söylüyorum. Sosyal devletin yapması gereken görevleri, sosyal devlet yerine getirmeyecek, beşi çete de en insafsız şekilde insanları boğazına yapışacak, parayı zorla alacak. Yok parası adamın!

"KAÇ KİŞİNİN ELEKTRİĞİ KESİLDİ AÇIKLANMASI LAZIM"

Söylediğimiz rakam, dört milyon abone rakamı aslında geçen yılın rakamı. Daha henüz bu elektrik zamları henüz yansımamıştı. Şimdi bu rakamlar açıklamıyorlar. Normalde sağlıklı işleyen bir devlette, bu rakamların açıklanması lazım. Kaç kişinin elektriği kesildi açıklanması lazım. Ama açıklamıyorlar. Korkan bir hükümet olmaz. Gerçekleri açıklamak gerekiyor. Gerçekleri halkla paylaşmak gerekiyor. Eğer bir iktidar, gerçekleri açıklamaktan korkuyorsa, kusurlu olduğunu biliyor, hatalı olduğunu biliyor, yanlış yaptığını biliyor, bunu da halkla paylaşmak istemiyor.

Kamucu bir anlayışla yaklaşmak gerekir. Elbette. Biz elektrik faturasını öderken; bir, yapacağı yatırımın bedelini ödüyoruz. İki, kârlarını ödüyoruz. Üç, bunların gelecekte yapacakları yatırımlar, artı araştırmalar, bunun bedelini ödüyoruz. Dört, kayıp kaçak bedelini ayrıca ödüyoruz.

"ELEKTRİK ŞİRKETLERİNİN SÖZLEŞMELERİ NEDEN AÇIKLANMIYOR?”

Elektrik dağıtım şirketleri sözleşmelerine göre; yapacaklarını taahhüt ettikleri yatırımları yaptılar mı, yapmadılar mı? Eğer yapsalardı, Isparta elektriksiz kalmazdı, günlerce. Parayı biz vermişiz, aboneler parayı veriyorlar. Sözleşmeler, kamuoyuna tam açıklanmıyor. Niye açıklanmıyor? Sözleşmeleri herkesin görmesi lazım. İşimiz çok ama zor değil. Kararlı bir şekilde gideceğiz.”

"TÜRKİYE YÖNETİLMİYOR"

Türkiye yönetilmiyor, aslında. Yönetme gücü olan, yönetme erki olan bir iktidar geleceği planlayamıyor. Yarın sabah ne olacağını; bırakın hükümeti, iş adamı da bilmiyor, sanayici de bilmiyor, esnaf da bilmiyor, vatandaş da bilmiyor. Herkes yeni bir güne nasıl uyanacağız diye bakıyor. Oysa sağlıklı işleyen bir demokraside iktidarlar, bir gelecek planları yaparlar. Sanayici ona bakar, yatırımcı ona bakar, esnaf ona bakar, sıradan vatandaş ona bakar, işçi-memur ona bakar. Plan yapar. Ama yarın sabah ne olacağını kimse bilmiyor. Yönetemiyorlar. Sorunların peşinde koşuyorlar. O nedenle, halk daha ağır faturalarla karşılaşmasın diye, sandığın bir an önce gelmesini istiyoruz.”(ANKA)

Gündem