Kılıçdaroğlu'ndan İmamoğlu savunması: Belediye başkanları tatilde olabilirler

Kılıçdaroğlu'ndan İmamoğlu savunması: Belediye başkanları tatilde olabilirler
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'da yağış nedeniyle su baskınları yaşanırken Ekrem İmamoğlu'nun tatilde olmasıyla ilgili eleşirilere, “Afet önceden haber vermez, belediye başkanları tatilde olabilirler” diye yanıt verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulunurken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun son olarak yoğun yağış nedeniyle su baskınları yaşandığı sırada ailesiyle tatilde olmasına dair eleştirilere de yanıt verdi.

Damga Gazetesi’nden Mehmet Mert’in sorularına yanıt veren CHP lideri Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin, “Altılı masanın hep beraber üzerinde uzlaşacağı bir aday olacak" derken, AKP'nin yüzde 30'un altına düştüğünü de söyledi. Kılıçdaroğlu sorulara şu yanıtları verdi:

Geçmişte çok sayıda erken seçim çağırısı yaptınız. Ama son günlerde bu tür bir çağrıda bulunmuyorsunuz. Şu anda erken seçim istemiyor musunuz? Ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan, erken seçim yapmaz diye mi çağrıda bulunmuyorsunuz?

Hayır erken seçim istiyoruz. Gecikilen her günün topluma maliyeti artıyor. Bir ana önce seçim yapılması lazım. Yeni yönetim ve anlayışın, demokratik anlayışın gelmesi gerekiyor. Toplum çok kutuplaştı. İnsanları kutuplaşmadan arındırmak ve uzlaştırmak gerekiyor. Toplumsal uzlaşma sağlamak gerekiyor. Erdoğan toplumu gererek kendi tabanını tutmak istiyor. Bunda da başarılı olamayacağı çok açık. Erdoğan yönetemiyor. Geldiğimiz nokta bu. Üzülerek söylüyorum.

‘BELEDİYE BAŞKANLARI DA İNSAN’

CHP'li belediye başkanlarının afet zamanında tatilde olmaları çok tartışılıyor. Her kesimden eleştiri alıyorlar. Bu durumu başkanlarla değerlendirdiniz mi? Bu yönde de hiç açıklamanızı duymadık...

Afet önceden haber vermez. Belediye başkanları tatilde olabilirler. Bulundukları yerin dışında olabilirler, yurt dışında olabilirler. Bunlar birer insan. Tatile ihtiyacı veya bulundukları yerin dışına çıkmak gibi görevleri de olabiliyor. Yurt dışına da çıkabiliyorlar. Afet olduğunda onların kadroları var. Kadrolar dahil olurlar. O işlerle ilgili görevliler var. Görevleri afet alanına süratle ulaşmak ve afetin yarattığı zararları gidermek. Belediye başkanlarımız da bu görevlerini yerine getiriyor.

Siz bu eleştirileri dikkate almıyor musunuz?

Eleştirilere saygı duyuyorum. Ama hayatın bir gerçeği var. Bir yerde yangın çıktığında, su baskını olduğunda herhangi bir afet durumunda belediye görevlileri oradadır. Aracı gereci oradadır. Ekipleri oradadır. Belediye başkanı alınması gereken kararları alır. Talimatları verir. Gerekirse kendisi de oraya gider müdahil olur.

Sonbaharda seçim olur mu?

Ne zaman yaparlarsa yapsınlar.

Toplum sizin hoşgörülü, fedakâr biri olduğunuz yönünde hemfikir. Yine bu fikirden yola çıkarak "Kılıçdaroğlu'nun kafasında bir aday var. O aday yıpranmasın diye kendi adaylığını öne sürüyor. Yarın yine o adayı açıklayacak" düşüncesine katılıyor musunuz? Böyle bir aday var mı?

Benim altılı masanın bir üyesi olduğumu siz de biliyorsunuz. Biz 6 lider Cumhurbaşkanı adayımızı ortak belirleyeceğimize dair söz verdik. Kafamda birinin olması önemli değil. Önemli olan altı liderin bir araya gelip ortak adayı belirlemesidir. Bu konuda da aramızda konuştuk. Şu aşamada Cumhurbaşkanı adayını konuşmanın ve tartışmanın manası yok. Cumhurbaşkanı adayının kim olduğu sorulduğunda niteliklerini belirleyelim ve kamuoyuna deklare edelim dediler. Yayınladığımız bildiride bu nitelikleri belirledik. Bu niteliklere uygun isim Millet İttifakı'nın adayı olarak açıklanacak ve seçimden sonra Cumhurbaşkanı olacak.

Altılı masadan çıkan isim niteliklere uymasına rağmen sizin onaylamadığınız ve mutabık kalmadığınız birisi olursa ne yaparsınız?

Altılı masa hep beraber üzerinde uzlaşacağımız bir aday olacak. Bu konuda hiç kimsenin endişesi olmasın.

‘AKP BİRİNCİ PARTİ DEĞİL’

Ekonomi çok kötü durumda. Bireysel haklar, özgürlükler tartışılıyor. Bütün bunlara rağmen baktığınızda iktidar partisi bütün anketlerde yine birinci parti çıkıyor. Muhalefette ise oy açısından bir patlama görünmüyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?

AK Parti yüzde 49'dan yüzde 30'un altına düşmüş durumda. Şu an birinci parti değil. Anketlerin ortaya koyduğu bir gerçek var. Cumhuriyet Halk Partisi istikrarlı bir yükselişe sahip ve birinci parti. Oyumuz yüzde 40 veya yüzde 50 oldu diye bir iddiamız yok. Ama trende baktığınız zaman Cumhuriyet Halk Partisi dikkatli ve istikrarlı bir şekilde oyunu yukarı doğru taşıyor. Önümüzdeki süreçte oyumuz daha da yükselecek.

6'lı masada oy oranı daha düşük olan partilerle ittifak yapıyorsunuz. Ama oy oranı yüzde 10'un üzerinde gözüken HDP var. Bu HDP'yi dışarda tutmanız HDP seçmenini incitmez mi?

Hayır incitmez. HDP'nin de altılı masada olmak gibi bir iddiası yok. Onlar 3. bir ittifak kurmak istiyorlar. HDP'nin başkanlığında ya da içinde olduğu bir ittifak.

En son yayınlanan köşe yazımda “Kılıçdaroğlu seçileceğine inanmasa asla aday olmaz!” başlığını attım. Ne diyorsunuz?

Görüşlerinize saygı duyuyorum...

Gündem