Roman Arkadyeviç Abramoviç: "Tamirci çıraklığından, milyarder oligarka..."

Roman Arkadyeviç Abramoviç: "Tamirci çıraklığından, milyarder oligarka..."
Rus milyarder Roman Abramoviç, 2003'te Chelsea Futbol Kulübü'nü satın aldığı zaman, "Benimle üç-dört gün ilgilenirler, sonra merakları geçer" demişti. "Kim olduğumu unuturlar. Bu hoşuma gidiyor."

Üç yaşındayken öksüz kaldı, ama dünyanın en zengin adamlarından biri oldu. Şimdi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile olan ilişkisi yüzünden hem yaptığı işlerden hem de şöhretinden oluyor. Peki kim bu Roman Arkadyeviç Abramoviç...

Nadir mülakatlarından birini verdiği Guardian gazetesine, "Doğrusunu söylemek gerekirse, kötü bir çocukluk geçirdim diyemem" demişti. "Çocukken, karşılaştırma yapamazsınız: biri havuç yer, öteki şeker. Her ikisinin de tadı güzeldir. Çocuk olarak aradaki farkı bilmezsiniz."

16 yaşındayken okulu bıraktı. Tamirci olarak çalışıp, Kızıl Ordu'da askerliğini yaptıktan sonra Moskova'da plastik oyuncak satmaya başladı. Daha sonra parfüm ve deodorant satışına geçti ve Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un açıklık politikası altında girişimcilere alan açmasından yararlanarak servetini artırdı.

1995'teki hileli bir açık artırmada yaklaşık 250 milyon dolara Rus hükümetinden satın aldığı Sibneft petrol şirketini, 2005 yılında 13 milyar dolara hükümete geri sattı.

Avukatları, Abromoviç'in servetini gayrı meşru yollardan edindiği yolundaki suçlamaların asılsız olduğunu söylüyor. Ancak kendisi 2012'de İngiltere'de çıktığı bir mahkemede Sibneft şirketini elde etmek için rüşvet verdiğini kabul etti.

2011 yılında, "Her üç günde bir, biri öldürülüyordu," diyen Abramoviç, hiç istemese de güvenliğine yönelik bu tehdit yüzünden alüminyum savaşlarına katıldığını söylemişti. Ancak bu kaosun ortasında yüz milyonlarca dolarlık bir servet edindi.

Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in müttefiki olan Abramoviç, Sovyet dönemi sonrasında Moskova'nın siyasi sahnesinde bir rol almayı başardı. Bir dönem Kremlin'de bir dairede bile kaldı.

Yeltsin 1999'da istifa ettiğinde, Abramoviç'in, Yeltsin'in yerine Başbakan ve eski KGB ajanı Vladimir Putin'in gelmesini destekleyenler arasında olduğu söyleniyordu.

2000 yılında Rusya'nın kuzeydoğusundaki yoksul Çukotka bölgesine vali seçildi. 2008'de istifa etti.

Tüm bu zaman zarfında tablolar, evler ve otomobiller satın aldı.

2003'te  140 milyon sterline Batı Londra'nın en büyük kulübü Chelsea'yi satın alarak, futbol dünyasının ünlüleri arasına girdi. Abramoviç'in serveti Chelsea'yi beş Premier Lig, iki Şampiyonlar Ligi ve beş İngilitere Federasyon Kupası şapmiyonluğuna (FA Cup) taşıdı.

Bloomberg, Abramoviç'in 13,7 milyar dolarlık servetiyle dünyanın en zengin 128. kişisi olduğunu tahmin ediyor. Forbes'a göre ise Rus milyarder 142. sırada.

Ancak son zamanlarda en çok sorgulanan konu, Putin'e yakınlığı. Putin'le ilişkisi özellikle de Rusya Devlet Başkanı Ukrayna'yı işgal ettikten sonra Abramoviç'in başını ağrıtmaya devam etti.

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Abramoviç ile altı oligarkın İngiltere'deki malvarlığını dondururken, "Yakın ilişkileri nedeniyle Putin'in saldırganlığına ortak oluyorlar. Ellerinde Ukrayna halkının kanı var" dedi.

Abramoviç oligarklara yaptırım uygulama kararından sekiz gün önce Chelsea'yi satacağını duyurdu. 

Son olarak da Abramoviç'in garip bir şekilde, Mart ayı başlarında Ukrayna-Belarus sınırındaki barış görüşmelerinde üst düzey Ukraynalı müzakereciler ile birlikte şüpheli zehirlenme belirtileri gösterdiği ortaya çıktı.

HABERİN TAMAMI

Yaşam