Kremlin'den Ürdün Kraliyet Sarayı'na Pandora Belgeleri'ndeki iddialara kim, ne dedi?

Kremlin'den Ürdün Kraliyet Sarayı'na Pandora Belgeleri'ndeki iddialara kim, ne dedi?
Yaklaşık 12 milyon dosya ve evraktan oluşan Pandora Belgeleri, dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Sızdırılan belgelere dayalı haberlerde adı geçen bazı liderler, haklarındaki yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarını yalanlayan açıklamalar yaptı.

Pandora Belgeleri'nde 35 mevcut ve eski ülke lideri ile, 300'den fazla kamu çalışanının off-shore şirketleri ve hesaplarına dair detaylar var.

Belgeler; Ürdün Kralı Abdullah'ın İngiltere ve ABD'de 70 milyon sterlinlik mülk aldığını, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Monaco'da gizli tutulan varlıklarla ilişkili olduğunu, önümüzdeki günlerde genel seçimde yarışacak olan Çek Cumhuriyeti Başbakanı Andrej Babis'in de Fransa'nın güneyinde 12 milyon sterlinlik iki villayı bir off-shore yatırım şirketi üzerinden alışını deklare etmediğini, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair ve eşinin de Londra'da bir ofis alımı sırasında 312 bin sterlinlik damga vergisinden kaçındığını gösteriyor. Peki iddialara kim ne tepki verdi. BBC Türkçe'nin haberinden özetle aktarıyoruz:

KREMLİN: SORUŞTURMAYA GEREK YOK

Pandora Belgeleri Putin'in çok yakın çevresindeki bazı isimlerin (Gennadi Timçenko ve Petr Kolbin) vergi cennetlerinde naylon şirketler kurarak, vergi kaçırma, para aklama faaliyetleri yürüttükleri ve aşırı zenginleştiklerine dair bazı dosyalar da içeriyor.

Ancak Kremlin'den yapılan açıklamada Pandora Belgeleri'nin Devlet Başkanı Vladimir Putin'in en yakın çevresinin gizli servetleriyle ilgili hiçbir kanıt sunamadığı, dolayısıyla bir soruşturma başlatmak için neden bulunmadığı kaydedildi.

Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov günlük basın toplantısında gazetecilik çalışmasını "epey temelsiz bir iddialar demeti" diye niteledi.

Peskov, "Açık konuşmak gerekirse burada Putin'in yakın çevresinin gizli servetleri konusunda bir kanıt görmedik. Sanırım yayınlamaya devam edecekler ama henüz dikkate değer bir şey görmedik" dedi.

Peskov ayrıca belgelerin güvenilirliğinin de kuşkulu olduğunu öne sürdü.

İddiaların araştırılıp araştırılmayacağı yolundaki bir soruyu ise "Önce ortaya bir şey çıkması lazım değil mi? Bazı iddialar ortaya atıldı ama neye dayandıkları açık değil. Bu da tabi ki soruşturma açma sebebi değil" diye yanıtladı.

Peskov Pandora Belgeleri'nin yayımlanmasıyla ABD'nin "dünyanın en büyük vergi cenneti" olduğunun da bir kez daha ortaya çıktığını da ekledi.

ÜRDÜN KRALİYET SARAYI: GERÇEKLER ÇARPITILIYOR

Pandora Belgeleri Kral Abdullah hakkında çok sayıda belge de içeriyor.

Bu belgelere göre, aralarında İngiltere ve ABD'nin de bulunduğu ülkelerden yüzlerce milyon dolar dış yardım alan yoksul ülke kategorisindeki Ürdün Kralı Abdullah, ABD ve İngiltere'de değeri 100 milyon doları aşan bir gayrimenkul imparatorluğu kurdu.

Sızdırılan finansal belgeler, Kral Abdullah'ın, göreve başladığı 1999'dan itibaren dünyanın farklı yerlerinde 15 çok değerli mülkü almak için kurduğu gizli şirketler ağını gözler önüne serdi.

Bunlar arasında ABD'de Washington DC ve Malibu, İngiltere'de ise Londra ve Ascot'taki müztakil evler ve villalar var.

Kral Abdullah'ın, ABD'nin başkenti Washington DC'nin lüks bölgesi Georgetown'da 2012-14 yılları arasında dört daire aldığı ortaya çıktı.

16 milyon dolarlık bu alımların oğlu Prens Hüseyin'in o dönemde Georgetown Üniversitesi'nde okumasıyla bir bağlantısı olabilir. Yedi yatak odalı bu evin yanı sıra Malibu'daki Point Dume Yarımadası'ndaki Pasifik Okyanusu manzaralı milyonlarca dolarlık evlerin de Kral Abdullah'a ait olduğu ortaya çıktı.

Pandora Belgeleri ile ortaya çıkan gizli servet haberleriyle ilgili bir açıklama yapan Kral Abdullah'ın avukatları ise söz konusu belgelerin güncel olmadığını ve gerçekleri yansıtmadığını söylüyor.

Ürdün Kraliyet avukatları, bu mülklerin alımıyla ilgili tüm işlemlerin yasal olduğunu, mülklerin bu şekilde alınmasının amacının Kral'ın servetini sağlamak olmadığını, üst düzey kişilerin güvenlik ve gizlilik gibi gerekçelerle off-shore şirketler üzerinden alım yapmasının gayet sıradan bir uygulama olduğunu da ekliyorlar.

ÇEK BAŞBAKANI: KARA ÇALMAK İSTİYORLAR

Çek Cumhuriyeti Başbakanı Andrej Babis'in 2009 yılında Fransa'da bir dağ köyündeki şatoyu almak için vergi cennetlerindeki tabela şirketlerine 22 milyon dolar aktardığı iddiaları da Pandora Belgeleri ile ortaya çıktı. Seçim çalışmaları sırasında Pandora Belgeleri'nde ortaya çıkan bu kayıtlarla ilgili sorularla karşılaşan Babis "Çek seçimlerini etkilemek ve bana zarar vermek için bir şeyler yapmalarını bekliyordum" dedi ve sürdürdü:

"Yasa dışı ya da yanlış hiçbir şey yapmadım fakat bu onları beni bir kez daha karalamaya çalışmaktan ve Çek parlamento seçimlerini etkilemeye çalışmaktan alıkoymuyor."

Babis, "Şunu söyleyeyim. Bu önemli. Para bir Çek bankasından yollandı, paradan vergi kesildi. Bu benim paramdi ve yine Çek Cumhuriyeti'ne geri döndü" diye konuştu.

Çek Cumhuriyeti'nde Cuma ve Cumartesi günleri parlamento seçimleri için oy kullanılacak.

EKVADOR DEVLET BAŞKANI: YATIRIMLARIM YASAL

Ekvador Devlet Başkanı Guillermo Lasso da, Pandora Belgeleri ile ortaya çıkan, vergi cennetlerinde kurduğu şirketlerin tamamen yasal olduğunu söyledi.

Bu şirketlerin önemli bir kısmı Panama'da.

Eski bir banker olan ve bu yıl devlet başkanlığına seçilen Lasso, belgelerle ortaya çıkan 14 şirketten 10'unun şu anda işlevsiz olduklarını dördüyle de ilgisi olmadığını söyledi.

Lasso ayrıca Ekvador içinde ve dışındaki bütün yatırımlarının yasal olduğunu vurguladı.

PAKİSTAN BAŞBAKANI: ARAŞTIRACAĞIZ

Pandora Belgeleri'nde, vergi cennetlerine kaçırılan servetler konusunda hükümetteki bazı bakanlar da dahil yüzlerce Pakistanlının adı geçiyor.

Başbakan Imran Khan belgelerin araştırılacağını ve yolsuzluk tespit edilirse gereken adımların atılacağını söyledi.

Khan Pazartesi günü attığı bir tweette belgelerin ortaya çıkışını "memnuniyetle karşıladığını" kaydetti. Khan, 2016 yılında başbakan olmadan önceki dönemde, daha önceki büyük sızıntı Panama Belgeleri ile ortaya çıkan vergi yolsuzluklarının araştırılıp sergilenmesi taleplerinin başını çekiyordu.

Pakistan medyası, Pandora Belgeleri'nde ikisi bakan olmak üzere 700'den fazla Pakistanlının adının sayıldığını yazıyor.

Sızdırılan belgelere göre Maliye Bakanı Shaukat Tarin ve aile mensuplarının vergi cennetlerinde dört şirketi var.

Bu şirketlerin mali tanışmanlığını yapan Tariq Fawad Malik, gazeteciler konsorsiyumuna, şirketlerin Tarin ailesi tarafından Suudi işadamlarıyla ilişkili bir bankaya yatırım yapmak amacıyla kurulduğunu ama bunun daha sonra yapılamadığını söyledi.

BLAIR ÇİFTİNİN AVUKATI: ALIŞVERİŞ YASAL

Pandora Belgeleri içerisinde adı geçen eski devlet ve hükümet başkanları arasında eski İngiltere Başbakanı Tony Blair de var. Blair ve eşi üst düzey hukuk danışmanı Cherie Blair'in Londra'da bir ofis alımı sırasında, mülk değil mülkün sahibi olan ve bir vergi cennetinde kurulu olan şirketi satın alıyor görünerek 312 bin sterlinlik damga vergisinden kaçındığı da belgelerde yer alıyor.

Yapılan incelemede VirJin Adaları'ndaki bu şirketin Bahreyn Sanayi ve Turizm Bakanı Zayid bin Reşid el Zayani'nin ailesine ait olduğu anlaşılıyor.

Blair ailesinin avukatları BBC'nin Panorama programına, bu alışverişin tamamen yasalar çerçevesinde yapıldığını, ev bir gün satılırsa, satışta vergisinin ödeneceğini söyledi.

Tony Blair Enstitüsü, Guardian gazetesini kamuoyunun ısrarla yanlış yönlendirmekle suçladı ve çiftin vergilerini eksiksiz ödediğini ve hiçbir zaman vergi cennetlerini kullanmadığını kaydeden bir tweet attı.

El Zayani ailesi de işlemlerin tamamen İngiltere yasalarına uygun yapıldığını bildirdi.

Tony Blair, İngiltere Başbakanı'yken vergi kaçırmaya imkan veren yasal boşlukları şiddetle eleştiren bir siyasetçi olduğu için, bu alışveriş İngiltere'de daha çok tartışma yarattı.

İngiltere'de iktidar partisine yapılan bağışlar ve vergi kaçakçılığı iddiaları

Bu arada belgeler çok sayıda iş insanı ve şirketle ilgili yolsuzluk ve özellikle de vergi kaçakçılığı vakalarını ortaya koydu.

Bunlar arasında İngiltere'de iktidardaki Muhafazakar Parti'ye 2018 yılından bu yana yarım milyon sterlinin üzerinde bağış yapmış Muhamed Amersi adlı bir iş insanı da var.

Sızdırılan belgeler Amersi'nin daha sonra ABD'de bir milyon dolara yakın para cezasına çarptırılan bir İsveç telekon şirketi adına bir dizi kuşkulu iş yürüttüğünü ortaya koydu.

Amersi yasa dışı hiçbir şey yapmadığında ısrarlı.

Ancak BBC'nin de dahil olduğu uluslararası gazeteci konsorsiyumu, Amersi'nin 2010 yılında, İsveç telekom şirketi Telia adına, bir vergi cennetinde kurulu kuşkulu bir şirkete 220 milyon dolar aktardığına ilişkin belgelere ulaştı.

Belgeler bu şirketin Özbekistan'ın o sıradaki devlet başkanı İslam Kerimov'un kızı Gülnara Kerimova'nın kontrolünde olduğunu gösteriyor ve bu ödeme ABD yetkilileri tarafından "220 milyon dolarlık rüşvet" diye tanımlanıyor.

Amersi'nin avukatları vergi cennetindeki şirketin Telia tarafından kontrol edildiğini ve onaylandığını, usulsüz bir durum olduğuna dair bir uyarı yapılmadığını söylüyorlar.

Belgeler ayrıca şimdiye kadar şirketleri İngiltere'de Muhafazakar Parti'den 34 milletvekiline destek vermiş bir iş insanının Rusya'da yolsuzluk iddialarına konu olan bir boru hattı sözleşmesinden milyonlarca dolar kazandığına işaret ediyor.

Eski petrol şirketi yöneticisi Victor Fedotov'un şu anda sahibi olduğu şirket, İngiltere ile Fransa arasında tartışmalı bir enerji sözleşmesi konusunda İngiltere hükümetinden onay bekliyor.

BBC tarafından yapılan bir araştırmada Fedotov'un Rusya'daki bir yolsuzluk üzerinden gizlice 4 milyon dolar kazandığı ortaya çıktı.

Avukatları ise Fedotov'un usulsüzlük yaptığına dair "hiçbir kanıt bulunmadığını" söylüyorlar.

İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak da bugün Pandora Belgeleri ile ortaya çıkmaya başlayan vergi kaçakçılığı ve yolsuzluklarla ilgili olarak daha fazla uluslararası işbirliğine ihtiyaç olduğunu söyledi.

Sunak, İngiliz vergi müfettişlerinin Pandora Belgeleri'ni inceleyeceklerini ve gereken derslerin alınacağını söyledi.

HABERİN TAMAMI

Dünya