Maden şirketine direnen köylülere dava: "Köyümüzü koruduk yine koruruz"

Maden şirketine direnen köylülere dava: "Köyümüzü koruduk yine koruruz"
Ordu'nun Ünye ilçesine bağlı Üçpınar, Çiğdem, Yeşilkent köylerinde maden arama sondajı çalışmalarını üç kez durdurdular. 28 Ekim 2020 tarihindeki olaylar sırasında gözaltına alınan 15 köylü hakkında 'görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme, kanunlara uymamaya tahrik' suçlamalarıyla dava açıldı.

Ordu'nun Ünye ilçesine bağlı Üçpınar, Çiğdem, Yeşilkent köylerinde maden arama sondajı çalışmalarını üç kez durdurdular. 28 Ekim 2020 tarihindeki olaylar sırasında gözaltına alınan 15 köylü hakkında 'görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme, kanunlara uymamaya tahrik' suçlamalarıyla dava açıldı.

"Topraklar bize atalarımızdan miras" dediler, doğaları için mücadele ettiler, biber gazına maruz kaldılar, gözaltına alındılar. Üçpınar, Çiğdem ve Yeşilkent köylerinde geçtiğimiz yıl ekim ayında başlayan maden arama çalışmalarını köylüler, durdurmak için günlerce mücadele verdiler. Şirketin çalışmaları nedeniyle uykularının kaçtığını söyleyen köylüler, süresiz doğa nöbetine başladılar. 

Jandarma eşliğinde bölgeye gelen şirketin iş makinelerini dereden çıkarmak için engellendiler. Fındık bahçelerinden dolanarak bölgeye gelerek iş makinelerinin önüne geçtiler. Jandarma ile karşı karşıya kaldılar, gözaltına alındılar. Ertesi gün serbest bırakıldıktan sonra doğa nöbetine kaldıkları yerden devam ettiler. 

Mücadeleleri sonuç verdi, şirket iş makineleri ile bölgeden ayrıldı. Şirket adına bölgede çalışma yürüten sondaj firmasının sorumlusu ve Ünye İlçe Jandarma Komutanlığı görevlilerinin şikayetleri üzerine gözaltına alınan 15 köylü hakkında 'görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme, kanunlara uymamaya tahrik' suçlamalarından dava açıldı. 

"Sadece oturduk bize gaz sıktılar"

Üçpınar köyü sakinlerinden 55 yaşındaki Döndü Ordulu, tarımla geçimlerini sağladıklarını söyledi. Doğayı çocuklarına, gelecek nesillere miras bırakmak adına mücadele ettiğini belirten Ordulu, "Biz Bozdağı'na gittik, hiçbir şey yapmadık, sadece orada oturduk. Onlar bize cop, biber gazı sıktılar. Arkadan ters kelepçe vurdular. 'Tamam, bırakın, ben bir şey yapmadım' dediğim halde iki kadın benim üstüme çıktı. Üç erkek toplam beş kişi bir kişiye ters kelepçe vurur mu?" diyerek o gün yaşananlara sitem etti.

"İnsanlığa sığar mı?"

Yaşananların ardından kendilerinden şikayetçi olmalarına ilişkin Ordulu, tepkisini ANKA'ya anlattı:

"Neden bizden şikayetçiler? Biz onlara bir şey demedik. Doğamızı kurtardık, katletmelerine izin vermedik. Her şeyi doğadan alıyor, yiyoruz. Mağduruz, mağdur ettiler bizi. 10 yaşındaki çocuğumuzu copla dövdüler, biber gazı sıktılar. Mezardaki adam hancerlenir mi? Biz orada mezardaydık. Bizi sırtımızdan hancerlediler, ters kelepçe vurdular, biber gazı sıktılar. Bu insanlığa sığar mı?"

Üçpınar'da 400 evin bulunduğunu belirten 58 yaşındaki Cemal Çatal, fındık bahçlerini, tarım alanlarını, ormanlarını, sularını korumak için mücadele verdiklerini vurguladı. Doğaları için verdikleri mücadelede zararlı çıkanların kendileri olduğunu ifade eden Çatal, "Hiçbir şekilde zarar görmedikleri halde mağdur edebiyatı yaparak bizi mahkemeye verdiler. Versin, biz mahkemeden korkmuyoruz. Bizim haklı olduğumuzu Türkiye biliyor. Biz sadece yaşam alanlarımızı koruduk" dedi.

"Köyümüzü koruyacağız"

Şirketin bölgeden ayrıldığını fakat ilerleyen süreç içerisinde tekrar geri gelmeyeceklerinin garantisi olmadığının altını çizen Çatal, "Yarın geri gelirlerse aynı kararlılıkla biz köyümüzü yine koruyacağız, yine koruyacağız, yine koruyacağız" diyerek mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti.

"Halkım cop, biber gazı yedi bir de üstüne mahkemeye vermişler"

Üçpınar köyü muhtarı Ali Ordulu, şirketin maden arama çalışmaları için bölgeye geldiğinde güvenlik güçlerinin bir toplantı düzenleyerek halkı oyaladığını söyledi. Köylüler ile jandarmanın karşı karşıya geldiği anlarda Ünye merkezinde olduğunu belirten Ordulu, "15 kişiyi gözaltına aldılar ve bir gece nezarette bıraktılar. Ondan sonra şirket sahipleri de benim vatandaşlarımdan davacı olmuşlar. Mağdur kalan benim halkımdır, şirket bir zarar görmedi. Benim halkım, cop, biber gazı, her şeyi yedi orada. Bir de tutmuşlar mahkemeye vermişler" diyerek tepkisini dile getirdi ve şikayetçi olunan köylülere destek çıktı. (Berkay VAROL / ANKA)



Gündem