Merkez Bankası, "128 milyar dolar nerede?" sorusuna 7.5 ay sonra yanıt verdi

Merkez Bankası, "128 milyar dolar nerede?" sorusuna 7.5 ay sonra yanıt verdi
DW Türkçe'nin sorusunu 7,5 ay sonra yanıtlayan Merkez Bankası, 128 milyar dolar ile reel sektör, finans kesimi ve kamu kurumlarının ihtiyaçlarının karşılandığını savundu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), rezervlerindeki 128 milyar doların satılmasının nedenini, "Türkiye'de artan sermaye çıkışları, azalan doğrudan yatırımlar, turizm ve ihracatta yaşanan hızlı daralma nedeniyle ekonomide yüksek tutarda döviz talep fazlası ortaya çıkması" olarak açıkladı. Banka, bu kapsamda reel sektör, finans kesimi ve kamu kurumlarının döviz likidite ihtiyaçlarının karşılandığını iddia etti.

Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanı olduğu dönemde döviz kurundaki yükselişi durdurmak iddiasıyla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın rezervlerindeki 128 milyar doların satılması, son dönemde iktidar ile muhalefeti sık sık karşıya getirdi.

Başta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere muhalefet sözcüleri, 128 milyar doların kimlere satıldığını sorarken, bu konuda iktidardan farklı açıklamalar gelmişti. Bir açıklamasında, bu paranın Merkez Bankası'nın kasasında olduğunu ve kaybolan bir para olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başka bir açıklamasında ise "Merkez Bankası 2019 ve 2020 yıllarında, küresel ekonomide yaşanan gelişmeler ve özellikle salgının yol açtığı zorlu süreci yönetmek için çok ciddi döviz işlemleri yürütmek mecburiyetinde kalmıştır" demişti.

Bu süreçte DW Türkçe, 16 Nisan 2021'de Merkez Bankası'na bilgi edinme başvurusunda bulunarak, 128 milyar doların akıbetini sordu. Banka, soruya 7,5 ay sonra yanıt gönderdi.

SATIŞIN NEDENLERİ

29 Kasım'da CİMER üzerinden verilen yazılı yanıtta, dünyada daha önce görülmeyen bir krize yol açan Covid-19 salgının tüm ülkeleri olağan dışı tedbirler almak mecburiyetinde bıraktığı savunuldu. Merkez Bankası, verdiği yanıtta 128 milyar doların satılmasının gerekçesini şöyle savundu:

"Diğer gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de bu dönemde artan sermaye çıkışları, azalan doğrudan yatırımlar, turizm ve ihracatta yaşanan hızlı daralma nedeniyle ekonomide yüksek tutarda döviz talep fazlası ortaya çıkmıştır. Ek olarak mevcut jeopolitik konjonktürün de yarattığı baskılar, makro finansal istikrarı sağlamak üzere ekonomide döviz likidite ihtiyacının karşılanması gerekliliğini doğurmuştur. Bu nedenlerle finansal istikrarın korunması, ödemeler dengesi finansmanı ve döviz arz-talep dinamikleri kapsamında işlemler gerçekleştirilmiştir."

Merkez Bankası, 128 milyar doların reel sektör, finans kesimi ve kamu kurumlarının ihtiyacı için kullanıldığını iddia etti. Yazıda, buna ilişkin, "Bu sayede ülkemiz ekonomisinin üretim, istihdam ve ihracat kapasitesi korunmuş, reel sektörün, finansal kesimin ve kamu kurumlarının döviz likiditesine erişim ve dış ödemeler noktasında herhangi bir sorunla karşılaşmaması için gerekli tedbirler alınmıştır" denildi.

Konuyu yakından takip eden isimlerden Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı, bankacı Kerim Rota, Merkez Bankası'nın bu yanıtının iktidarın mevcut ekonomi politikalarıyla çeliştiğini kaydetti. Yanıtın önemli cümleler barındırdığını belirten Rota, bunlardan ilkinin bu işlemlerin üretim, istihdam ve ihracatı desteklemek için yapıldığı iddiası olduğunu kaydetti. Rota, "Bunu çok ilginç buldum. Henüz aradan bir sene geçti bu 128 milyar dolar meselesinden üzerinden. Şimdi üretim, istihdam ve ihracatın desteklenmesi için tam tersi bir politikanın, yani Türk parasının değersizleştirme politikasını yine aynı iktidar yapıyor" dedi.

Merkez Bankası'nın bu işlemleri likidite sağlamak için yaptığını savunmasını da eleştiren Rota, "Oysa Merkez Bankası'nın biliyorsunuz likidite sağlamak için birçok aracı var, döviz satmak bunlardan en sonuncusu olması gereken ve en kısa olması gereken. Oysa bu ilk seçenek ve en uzun süreli seçenek olarak merkez bankasınca tercih edildi" değerlendirmesini yaptı.

Kerim Rota, kamu kurumlarının döviz ihtiyaçlarını Merkez Bankası'ndan Hazine yoluyla sağlamak için kanuni bir alt yapıya sahip olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle bunun için kapı arkasından işlem yapmaya gerek olmadığını ifade eden Rota, "Net şekilde Hazine, Merkez Bankası'ndan bu dövizleri satın alabilir ve bu işlemleri kamuya açıklayabilirlerdi. Bunu yapmamışlar" dedi.

Kerim Rota, bu dönemde bankaların ve aracı kurumların ciddi anlamda döviz alım satımı yapmadığını belirtti. Merkez Bankası'nın yanıtında "finansal kesim" diyerek vatandaşın dövize olan kışkırtılan tercihinin üzerini peçelediğini kaydetti.

Alican Uludağ

© Deutsche Welle Türkçe

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Ekonomi