Nihal Olçok: Erdoğan'a darbe olacağı haberi gitti
15 Temmuz Darbe Girişimi’nde eski eşi Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok’u kaybeden Nihal Olçok, "15 Temmuz bize Allah'ın ikramıydı" sözleri nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'ye tepki gösterdi. Halk TV'de Kayda Geçsin programına katılan Olçok, "Neyin ikramı ya? ' . Siz şaka mı yapıyorsunuz ya 12 yıllık hükümete kim darbe yapabilir? Sonuç olarak benim çocuklarım babasız kaldı. Benim evladım öldü. 15 Temmuz aydınlatılmadığı sürece bu ülkede hiçbir şey değişmez" dedi.
Erdoğan'ın 'darbe olacağından' 11 Haziran 2016'da haberinin olduğunu öne süren Olçok şunları söyledi:
"AKP'nin yaptığı en güzel şey şu anda savunma. Her şeye bir savunmaları var ve her şeye bir şekilde algı yapıp, insanların algılarını belli noktalara getirme dürtüleri var ki zaten 15 Temmuz bunun sonucu. 15 Temmuz'un sürdürülür olması ve hem FETÖ'nün hem de hükümetin elinden bu 15 Temmuz tehdidini almak, benim için çok önemli. Onlar bir tekel oluşturdular ve ben biliyorum ki ikisi de bu işin bir şekilde paydaşı.
Dolayısıyla ben bu soruları soracağım, bir gün ya bütün milletin gözü önünde soracağım ya da Ipsala'da, Kapıkule'de Nihal Olçok basınla sorularını paylaşıyor dendiğinde ben biliyorum ki dünyadaki hiçbir basın örgütü buna sessiz kalmayacaktır.
Herkes 15 Temmuz'un kahramanlıklarına soyunuyor. Geçin karşıma, ben çok istiyorum 15 Temmuz kahramanı dedikleri insanlar karşıma geçsin. Ne kaybettiler 15 Temmuz'da, ne eksildi hayatlarında? Kim benimle 15 Temmuz'u konuşabilir?
11 Haziran 2016'da, Tayyip Erdoğan'a Şirin Ünal vasıtasıyla gitti darbe olacağı haberi. Niye kucağınızı tıkadınız ya? 24 Haziran'da doğum günü olan bir çocuğun aslında öleceği 11 Haziran'da söylenilmiş, neyin bu kadar özgüveni bu? Neye güvendiniz? Ya insanlar sokağa çıkmasa ne olacaktı? Biz mi hapiste olacaktık?
FETÖ bu işi, bizden çok ama çok daha iyi kullandı. Şu anda FETÖ cirit atıyor. 15 Temmuz devam ediyor değil; 15 Temmuz şu anda altın dönemini yaşıyor. Kitle olarak zaten çok genişlemiş bir kitleydi, ve bu kitlenin kontrol altına alınması lazımdı."
