Özgür Özel: CHP İstanbul Kongresinin üç sonucu var

Özgür Özel: CHP İstanbul Kongresinin üç sonucu var
CHP Genel Başkan adayı Özgür Özel, İstanbul İl Kongresi’nin 3 sonucu olduğunu belirterek, “Bir tanesi sayısal sonuç. İkincisi psikolojik sonuç. Üçüncüsü İstanbul bir tercihte bulundu. Tercih ettiği il başkanı, 50 yaşın altında, önceki görevlerinde başarılı olmuş, bir üst göreve ilk kez talip olan genç bir adaydı” dedi.

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan adayı Özgür Özel, partisinin Yozgat İl Başkanlığını ziyaret etti.

Özel, burada yaptığı konuşmada, “Bu evin tapusu kimseye kayıtlı değildir. Ne Özgür Özel’indir ne Kemal Bey’indir. Ne Ecevit’teydi ne İsmet Paşa’daydı. Baba evinin tapusu bir isme kayıtlıdır, o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bu baba evinin çok daha fazla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının üye olacağı bir çekim merkezi haline getirmek için çıktığımız yolculuktan haberdar etmek istiyoruz” dedi.

İsrail-Filistin çatışmasını değerlendiren Özel, “Şu anda Filistin’de kan akıyor ve büyük bir acı var. Şüphesiz olaylar Hamas’ın kınadığımız ve hedef göstermeden sivil yerleşim birimlerine yaptığı saldırıyla başladı. Ancak İsrail’in Filistin üzerindeki işgali, bu konuda Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı Bülent Ecevit’in ortaya koymuş olduğu temel yaklaşım, Deniz Gezmişlerin Filistin ile gösterdiği dayanışma, Filistin topraklarında mezarı olan gençlerimizin hatıraları… Filistin halkının uzun süredir uğradığı işgal, şiddet ve mezalimi bir kez daha kınıyoruz. Her iki tarafa birden, sivillerin hedef olmaması gerektiğini, bunun bir insanlık suçu olduğunu hatırlatıyoruz” dedi. Uluslararası toplumun müzakerelerin önünü hızla açması gerektiğini kaydeden Özel, “çok uzun yıllardır süren işgal ve zulmün son bulmasını, İsrail ya da Filistin vatandaşı tek bir sivilin kanının akmamasını” istedi.

“Çalışan emeklilerin kapsam dışı bırakılması affedilir değil”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kabine toplantısı sonrası açıkladığı bir defaya mahsus çalışmayan emeklilere verilecek 5 bin liralık tazminatı “sadaka” olarak nitelendiren Özel, şöyle devam etti:

“Cumhuriyetin 100’üncü yılında devletin çok daha büyük kucaklaşmalar yapması bekleniyor. Hiç değilse bütün emeklileri kapsayacak ve bu ekonomik krizde hiç olmazsa emeklilerimize rahat nefes aldıracak bir müjde beklerken, o toplantıdan şaka eder gibi sadaka gibi bir rakam açıklandı. Rakam, yetersiz, beklentilerin çok gerisinde. Bir kereye mahsus olması yerine bundan sonra her sene 29 Ekim’de verilecek bir ikramiye müjdesini beklerdik. Rakamın bunun en az 3 katı olmasını mutlaka beklerdik. En düşük emekli maaşının yükseltilmesini beklerdik. Ayrıca emekli olduğu halde çalışmak durumunda olanların kapsam dışında bırakılmasını affedilir bulmuyoruz.”

Seçimlerden sonra bazı partililerin hiçbir şey olmamış gibi davranması nedeniyle ayrışma noktasına geldiklerini söyleyen Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir değişim içinde olması gereklidir ama bu değişimin hem kararlı hem vefalı olması gerekir demiştim. Genel Başkanımızın incitilmemesi, Cumhuriyet Halk Partisi’nin dostlarını mahcup edecek ve karşısında olanları memnun edecek bir görüntüye savrulmaması gerektiğini hep savunduk. Kimse bizden Sayın Genel Başkanı kamuoyu önünde rencide ederek bir muhalefet ve parti içi rekabet beklemesin. Partimizi zora düşürmeden ama doğru bildiklerimizi söyleyerek devam edeceğiz” dedi.

İstanbul kongresi

Değişimcilerin desteklediği Özgür Çelik’in kazandığı CHP İstanbul İl Kongresine dikkat çeken Özel, şöyle konuştu:

“İstanbul İl Kongresi’ni herkes nasıl sonuç doğuracak diye bakıyordu. İstanbul İl Kongresi’nin 3 sonucu var. Bir tanesi sayısal sonuç. İkincisi psikolojik sonuç. Bütün Türkiye’nin merak ettiği bir kongreydi. Onun rüzgarının Anadolu’ya yansıması olacak. Ama üçüncüsü İstanbul bir tercihte bulundu. İstanbul, Türkiye’deki 6 delegeden birini belirleyen bir il. Tercih ettiği il başkanı, 50 yaşın altında, önceki görevlerinde başarılı olmuş, bir üst göreve ilk kez talip olan genç bir adaydı. Ben, İstanbul seçiminin sayısal sonuçlarından ya da yaratacağı psikolojik etkiden çok ortaya koyduğu bu profil tercihini önemsiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nin 4-5 Kasım’da yapacağı kurultayında da hem bir gençleşmenin, bir yenilenmenin ve bütün politikaları danışmanlarıyla birlikte belirleyen ve Recep Tayyip Erdoğan gibi atanmışlarla karar verip, yol alan bir anlayış yerine seçilmişlerle, Parti Meclisi, milletvekilleriyle ve il, ilçe başkanlarıyla karar aldığı bir sürecin başlamasının, Türkiye’nin özlediği yarınları başlatacağını düşünüyoruz. Yönetim kadrolarına baktığımızda, örgütümüzün kendisini görebildiğini göreceksiniz. 1’inci gün kurultay tamamlanacak, bu göreve delegelerimiz bizi layık görürlerse, 81 il başkanını davet edeceğim ve ertesi gün oluşacak Parti Meclisi ile ilgili görüş, öneri ve düşüncelerini alacağım. Örgütümüz baktığında o listelerde kendisini görecek. Cumhuriyet Halk Partisi’nde hiçbir zaman örgüt iradesinin üzerinde bir irade olmayacağını ifade etmek isterim.” (Kısa Dalga)

Politika