Pervin Buldan: Mehmet Ağar sanık olmalı

Pervin Buldan: Mehmet Ağar sanık olmalı
Suikastla öldürülen Mehmet Sincar'ın anmasına katılan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Mehmet Ağar ve itirafçıların sanık olması gerektiğini söyledi.

Demokrasi Partisi (DEP) Parti Meclisi üyeleri Habip Kılıç ve Hikmet Kılıç’ın katledildiği yerde incelemelerde bulunmak üzere gittiği Batman’da, İl Örgütü yöneticilerinden Metin Özdemir ile birlikte 4 Eylül 1993'te uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Mardin Milletvekili Mehmet Sincar kabri başında anıldı.

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, Mardin'in Kızıltepe ilçesindeki anmaya HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk ve Figen Altundağ, HDP Mardin Milletvekili Pero Dündar, partililer, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve çok sayıda kişi katıldı.

AHMET TÜRK: KÜRTLERE YÖNELİK SALDIRILAR SÜRÜYOR

Ahmet Türk, “Mehmet Sincar’ın mücadelesi devam ediyor. Kürt halkının özgürlüğü için canıyla büyük bir bedel ödedi. 29 yıl geçti, Kürt halkı yakın bir zamanda özgürlüğe kavuşacak dedik. Kürtlere yönelik saldırılar hala sürüyor. Devlet Kürtlerin bütün kazanımlarını ortadan kaldırmak için saldırılarını sürdürüyor. Bu halk, Kürt halkının özgürlüğü ve geleceği için hiçbir zaman taviz vermedi. Kürt halkı verilen bu büyük bedelleri hiçbir zaman unutmadı, unutmayacak, mücadeleyi sürdürecek” diye konuştu.

Mehmet Sincar’ın genç yaşında katledildiğini söyleyen Türk, “Birçok yoldaşımız bu mücadelede katledildi. Şeyh Said’ten bugüne binler yaşamıyla bedel ödedi. Mehmet Sincar da Şeyh Said, Seyit Rıza gibi mücadele etti ve canıyla bedel ödedi” ifadelerini kullandı.

BULDAN: MEHMET AĞAR SANIK OLMALI

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Sincar’ın faili meçhul cinayetleri araştırmak üzere gittiği Batman’da faili belli güçler tarafından katledildiğin söyledi. Buldan şöyle konuştu:

“Mehmet Sincar’ın katillerini tanıyoruz. Mehmet Sincar’ın katledilmesinin emrini verenleri de tanıyoruz, tetiği çekenleri de biliyoruz. Ancak üzerinden 29 yıl geçmesine rağmen bugün halen Mehmet Sincar davasından tutuklu tek bir sanık olmaması, Türkiye’nin hukuk sistemini ve adaletini bir kez daha ortaya ve gözler önüne seriyor. Bugün dosya olmasına rağmen dosyanın içerisinde tetikçiler başta olmak üzere itirafçıların da olduğu katillerin isimleri bilinmesine rağmen hiç bir tutuklunun olmaması, Türkiye'nin büyük bir ayıbıdır. Üzerinden 29 yıl geçti. Bu davada sanık olarak Mehmet Ağar olması gerekirken, itirafçılar olması gerekirken hiçbirinin cezaevinde olmaması, tutuklanmaması elbette kabul edilir değildir.

'FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER ÖDÜLLENDİRİLİYOR'

Sadece Mehmet Sincar değil, Türkiye'de işlenen binlerce faili meçhul cinayette ismi geçenler, yargılanmıyor, sorgulanmıyor, tutuklanmıyor. Tam aksine korunuyor, kollanıyor, ödüllendiriliyor. Bütün bunları yapanların Türkiye’de Kürt düşmanlığını yaptıklarını iyi biliyoruz. Kürt’e her türlü zulmü reva görenlerin, Kürt’ün katlinin reva görüldüğü bir dönemde bu sanıkların tutuklanmayacağını da iyi biliyoruz.

'DÜNDEN BUGÜNE DEĞİŞEN BİRŞEY YOK'

29 yıl önceki Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında değişen hiçbir şeyin olmadığını ifade etmek isterim. 90’lı yıllardaki Türkiye ile 2020’li yıllardaki Türkiye’nin hiçbir şekilde birbirinden ayırt edilecek bir özelliğinin olmadığını biliyoruz. 90’lı yıllarda Türkiye nasılsa, 2020’li yıllarda Türkiye aynı Türkiye’dir. Zerre kadar ilerlemenin olmadığı, ne insani ne vicdanı ne hukuki ne de siyasi hiçbir anlamda herhangi bir gelişmenin olmadığı bir Türkiye’yi yaşıyoruz. 90’larda Kürtler sokak ortasında ya arkadan beyinlerine kurşun sıkılarak katlediyordu, ya cezaevlerinde işkence tezgahlarından geçiriliyordu, bedenlerinde sigaralar söndürülüyordu ya da bulundukları herhangi bir yerde katlediliyordu. Bugüne bakıyoruz, Kürt’ün kemikleri bir torba içinde babasına teslim ediliyor. Kürt’ün kemikleri bir torba içinde kargoya verilip annesine gönderiliyor. Kürt’e görülün reva, yapılan zulüm hiç bir şekilde değişmedi. Ha 90’lı yıllardaki Türkiye’deki faili meçhul cinayetler, ha bugünkü Türkiye’de torbalara içerisine konulan kemiklerin ailelerine gönderilmesi.

'BAŞINI EĞME GİRİŞİMLERİ ONLARA DERS OLDU'

Onlar zannediyorlar ki biz bunları yaparsak, Kürtler baş eğer, diz çöker, biat eder. Biz çok ölümler gördük, çok işkencelerden geçtik, katledildik, vurulduk, toprağın altına düştük ama hiçbir zaman boyun eğmedik, biat etmedik, bundan sonra da boyun eğmeyeceğiz. Dün Semra Güzel vekilimize yapılan muamelede tıpkı 90’larda Mehmet Sincar ve arkadaşlarına yapılan muameleden ayırt edilemez. Bir halkın seçilmiş iradesine, milletvekili olmasına rağmen haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklanarak cezaevine gönderilmesi, gözaltına alınması sürecinde başını öne eğdirme girişim, onlara iyi bir ders oldu.

Çünkü Semra Güzel başını önüne eğmedi. Çünkü Semra Güzel, Mehmet Sincar’ın yol arkadaşıdır, Mehmet Sincar gibi katledilen binlerce faili meçhule giden arkadaşımızın yol arkadaşıdır."

Anma, Sincar’ın mezarına karanfil bırakılmasının ardından sona erdi.

Gündem