Sağlık meslek örgütleri: "Normalleşme için erken, Covid-19 kaynaklı ölüm sayısı 30 bin değil, yaklaşık 3 katı"

Sağlık meslek örgütleri: "Normalleşme için erken, Covid-19 kaynaklı ölüm sayısı 30 bin değil, yaklaşık 3 katı"
Pandemi sürecinde yaşamını yitiren sağlık emekçileri, Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi önünde düzenlenen törenle anıldı. Salgında bugüne kadar 400 sağlık çalışanının yaşamını yitirdiği, Türkiye'de vaka kaynaklı ölüm sayısının 30 binin üç katı olduğu ifade edildi.



Pandemi sürecinde yaşamını yitiren sağlık emekçileri, Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi önünde düzenlenen törenle anıldı. Sağlık emekçileri, "Türkiye’nin bu süreçte bu kadar ağır bedel ödemesinin ve hâlâ ödüyor olmasının sorumlusu, on binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan Covid-19 pandemisinden ‘başarı hikayesi’ çıkarmaya, salgından siyasi rant sağlamaya çalışan AKP zihniyetidir" dedi.

Dünya Sağlık Örgütü’nün pandemiyi ilan ettiği ve Türkiye’de ilk Covid-19 vakasının açıklandığı günden bu yana bir yıl geçti. Emek ve meslek örgütleri temsilcileri, bu süreçte yaşamını yitirenleri anmak için Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi önünde buluştu.

Türk Tabipleri Birliği, İstanbul Tabip Odası, İstanbul Diş Hekimleri Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası, SES İstanbul Şubeleri, Devrimci Sağlık-İş ve TÜM-RAD-DER’in çağrısıyla hastane önünde buluşan grup, Covid-19 nedeniyle yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının fotoğraflarını taşıdı.

Sağlık emekçileri eylemde açtıkları “Eksik yanlış tutarsız politikalar / ‘Başarı hikayesi’ uğruna yitirilen hayatlar” pankartıyla, hükümetin salgın yönetimi politikasını hedef aldı ve gerçek ölüm sayısının resmi açıklamalardaki gibi 30 bin değil yaklaşık bunun üç katı olduğunu iddia etti.

Ortak açıklama metnini İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Pınar Saip okudu. Ardından DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı da konuştu.

Sorumlu AKP zihniyetidir

Türkiye'nin gerek vaka gerekse ölüm sayıları açısından salgının bedelini en ağır ödeyen
ülkeler arasında yer aldığını ifade eden İTO Başkanı Dr. Saip, sorunun sadece bir virüs olmadığını söyledi. Türkiye'de salgın sürecinde ağır bir tabloyla karşılaşıldığını ifade eden Saip, bir yandan sağlıkları hiçe sayılan işçiler çalışmaya zorlanırken, diğer yandan salgını değil algıları yönetmeye yönelik ‘başarı öyküsü’ yaratmaya çalışan şeffaflıktan uzak politika yürütüldüğünü söyledi. Pınar Saip, “Türkiye’nin bu süreçte bu kadar ağır bedel ödemesinin ve hâlâ ödüyor olmasının sorumlusu on binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan Covid-19 pandemisinden ‘başarı hikayesi’ çıkarmaya, salgından siyasi rant sağlamaya çalışan AKP zihniyetidir” dedi. 

400 sağlık çalışanı yaşamını yitirdi

Salgınla mücadelenin ön safhalarında yer alan 400'e yakın çalışanın yaşamını yitirdiğinin belirtildiği ortak basın açıklamasında, şunlar ifade edildi:

"Türkiye gerek vaka gerekse ölüm sayıları açısından salgının bedelini en ağır ödeyen ülkeler arasında. Özellikle COVİD-19’un bir tsunami gibi vurduğu ilk haftalarda ve en ağır seyrettiği Kasım-Aralık aylarında büyük trajediler yaşandı. Yoğun bakım yatakları dolup taştı, ağır hastalar bile hastanelerde yer bulamadı, hastalar hastanelere ulaşamazken ambulanslar hasta taşımaya yetişemedi. Geçtiğimiz bir yılda sadece sağlığımızı değil, işimizi, aşımızı, gelirimizi de kaybettik. Büyük şirketlerin vergi borçlarını sıfırlayan siyasi iktidar halkın bu süreçteki sıkıntılarını, sorunlarını görmezden geldi; işçileri kısa çalışma ödeneğine, esnafı iflasa mahkum etti.

Bizi yönetenler bütün bu yaşananlarda tek suçlunun 2019 yılı sonunda Vuhan’da ortaya çıkıp bütün dünyaya yayılan SARS-CoV-2 isimli bir virüs olduğuna inanmamızı bekliyorlar. Peki ya; salgına hazırlıksız yakalananlar? Sağlık çalışanlarına maske ve eldiven bile temin edemeyenler? Vatandaşlara üç beş maskeyi dağıtmayı beceremeyenler? Alınmayan tedbirler, eksik, yanlış, tutarsız politikalar?

Peki ya; şeffaflıktan ve toplum katılımından uzak salgın politikaları? Aylarca vaka sayılarını bile açıklamayan, gerçek ölüm sayılarını gizleyenler? Hala daha yeterli miktarda aşı temin edemeyip yaygın ve etkili aşılama yapamayanlar?

Normalleşme kararı erken

Peki ya; mayıs ayında (ve bugün gene) erkenden 'normalleşme' kararı alanlar? Yangından mal kaçırır gibi AVM’leri açmakta acele edenler? Bütün çağrılarımıza rağmen 'tam kapanma'dan inatla kaçınanlar? Peki ya; gasilhanelerin dolup taştığı günlerde bile “Çarklar Dönecek, Üretim Sürecek!” ısrarını sürdürenler? İnsanları hastalıkla açlık arasında seçim yapmaya zorlayanlar? Salgını toplumsal muhalefetin sesini kısmak için bahane olarak kullanıp lebalep dolu salonlarda parti kongrelerini yapanlar?

Peki ya; aklın ve bilimin ışığında bir salgın yönetimi yerine algı yönetimini tercih edenler? Gerekli önlemleri almayıp “Maske-Mesafe-Hijyen” tekerlemesiyle sorumluluğu vatandaşlara yıkanlar? Bütün anlattıkları koca bir yalandan ibaret olanlar? Milyonlarca insanımızın hastalanıp on binlerce insanımızın ölümüne yol açanın sadece 0,125 mikron çapında, tek zincirli, zarflı bir RNA virüs olmadığını biliyoruz.

Türkiye’nin bu süreçte bu kadar ağır bedel ödemesinin ve hâlâ ödüyor olmasının sorumlusu on binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan COVİD-19 pandemisinden ‘başarı hikayesi’ çıkarmaya, salgından siyasi rant sağlamaya çalışan AKP zihniyetidir. Geçtiğimiz bir yılda yaşananlar göstermektedir ki, Türkiye’de salgınla mücadelenin ön koşulu bu zihniyetle mücadeleden geçmektedir. Kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla COVİD-19 nedeniyle kaybettiğimiz bütün sağlık çalışanlarımızı, bütün yurttaşlarımızı sevgiyle, saygıyla, minnetle anıyoruz. Anıları her zaman bizimle birlikte olacak.”

(ANKA)

 



Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Sağlık