Sağlıkta boşalt – doldur kararı
ERSAN ATAR
Cumhurbaşkanlığı’nın 1 Ocak’tan itibaren, 26 bin 809’u uzman tabip ve tabip olmak üzere 27 bin sağlık personeli istihdam edileceğine dair kararının bir “algıdan” ibaret olduğu ortaya çıktı. İlan edilen bu rakamın 22 bini halen çalışmakta sözleşmeleri feshedileceklerden oluşuyor. TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, bu uygulamanın sağlık sektöründe yeni bir kadrolaşmaya da neden olabileceğine dikkat çekti.
Resmi Gazete’de 1 Ocak’tan itibaren geçerli olmak üzere 23 bin 585 uzman tabip, 3 bin 224 tabip olmak üzere toplam 27 bin sağlık çalışanı istihdam edileceğine dair Cumhurbaşkanlığı kararı yayımlandı. Karara göre, sözleşmeli olmak üzere, 146 ebe, 38 sağlık memuru, 3 hemşire, 1 diyetisyen, 1 diş tabibi, 1 psikolog ve 1 sağlık teknikeri de istihdam edilecek.
Cumhurbaşkanlığı bu kararının amacını, “Eleman temininde güçlük çekilen yerlerde ve hizmet dallarında sağlık hizmetlerinin etkili ve verimli bir şekilde yürütülmesi” olarak açıkladı. Bu açıklama nedeniyle de sağlık sektöründe ilk bakışta, “27 bin yeni personel alınacağı” algısı oluştu. Nitekim Cumhurbaşkanlığının kararı medyada da, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan karara göre Sağlık Bakanlığı 27 bin personel alımı yapacak” şeklinde duyuruldu.
Gerçeği, Sağlık Bakanlığı’nın yazısı ortaya çıkardı: 5 bin yeni istihdam
Cumhurbaşkanlığı kararında söz edilen 27 bin sözleşmeli ‘kadro’nun, 22 bininin halen çalışmaktayken sözleşmelerinin feshedildiği geçen hafta kendilerine tebliğ edilen doktor ve sağlık çalışanlarından boşalan yerler olduğu ortaya çıktı. Buna göre Sağlık Bakanlığına 27 bin değil, 5 bin yeni sözleşmeli sağlık personeli alımı olanağı getirilmiş oldu.
Cumhurbaşkanlığı kararında geçen 27 bin personelin, 22 bininin halen çalışmaktayken geçen hafta sözleşmelerinin feshedildiği duyurulan 22 bin personelden boşalan yerler olduğunu da Sağlık Bakanlığı’nın il sağlık müdürlüklerine gönderdiği yazı ortaya çıkardı.
Sağlık Bakanlığı, il sağlık müdürlüklerine gönderdiği yazıda, doktorların özlük haklarının iyileştirileceği iddiasıyla çıkarılan 7411 sayılı kanun hatırlatıldı. Bakanlık bu kanunla, sağlık alanında çalıştırılacak sözleşmeli personel sayısının 22 binden 27 bine çıkarıldığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu çerçevede, 2023 yılı sözleşmeli pozisyonların Hazine ve Maliye Bakanlığınca birim bazlı vizeleme işlemlerinin tamamlanmasına müteakip 1 Ocak 2023 tarihi itibariyle yeni sözleşme imzalanması planlanmaktadır.”
İl sağlık müdürlüklerine, sözleşmeli personel dağılımı ile ilgili yeni planlama yapıldığını ve yeni sözleşme metinleri hazırlanmakta olduğunu bildiren Sağlık Bakanlığı bütün sözleşmeli sağlık personelinin sözleşmelerinin yıl sonu itibariyle feshedilmesi talimatını da şu ifadelerle aktardı:
“Bu itibarla herhangi bir mağduriyete sebebiyet verilmemesi için mevcut bütün sözleşmelerin yıl sonu itibariyle sona ereceği 4934 sayılı Kanun kapsamında istihdam edilen sözleşmeli tabip ve uzman tabiplere, mevcut haliyle sözleşmelerinin yenilenmeyeceğinin 30 Kasım 2022 tarihi mesai bitimine kadar tebliğ edilmesini önemle rica ederim”
Güvencesizlik ve kadrolaşma uyarısı
Cumhurbaşkanlığı’nın bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanan kararını Kısa Dalga’ya değerlendiren Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Vedat Bulut da ortada 27 bin yeni istihdam olmadığını, sadece 5 bin yeni sağlık personeli alımının söz konusu olduğunun altını çizdi.
Sağlık alanında sözleşmeli personel çalıştırılmasının halk sağlığı açısından iyi bir uygulama olmadığını belirten Bulut, “Sözleşmeli sağlık personeli çalıştırmak, personel açısından ilk bakışta göreceli bir gelir yaratıyor görünebilir ama sonuç olarak personeli işverenin iki dudağının arasında bırakıyor. Bakanlık 6 ay sonra ‘seninle çalışmıyorum’ diyebilir” ifadelerini kullandı.
Bulut, sözleşmeleri feshedilen hekimler ve diğer sağlık çalışanları ile yeniden sözleşme yapılacağının garantisinin bulunmadığına da işaret ederek Cumhurbaşkanlığı kararın sağlık alanında yeni bir kadrolaşmaya olanak verebileceğini de şu sözlerle anlattı:
“Bu uygulama doktorun susmasına neden olacak bir uygulama. Doktor örneğin bir iş bırakma eylemine katılmış oluyor. Veya başka bir nedenle hakkında soruşturma başlatılmış oluyor. Bu durumda olanların sözleşmelerinin imzalanmaması riski bulunuyor. Uygulamanın sağlık sektöründe yeni bir kadrolaşmaya zemin hazırladığı endişesi yerinde bir endişedir.”
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.