Şebnem Korur Fincancı yazdı: Merdivenaltı tedaviler, acil inen uçaklar

Şebnem Korur Fincancı yazdı: Merdivenaltı tedaviler, acil inen uçaklar
Türk Tabipler Birliği Eski Başkanı Fincancı, sağlık turizmi adı altında yaşanan denetimsizliği ve sağlık çalışanları üzerinde artan 'hizmet' baskısını örneklerle açıkladı.

Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Evrensel'deki yazısında, uçak yolculuklarında, sağlık sorunları nedeniyle acil inişlerde yaşanan sıklığı gündeme taşıdı.

Son olarak Belgrad seferi yapan bir uçağın, yolcunun sağlık sorunu nedeniyle acil iniş yaptığını, fakat yolcunun kurtarılamadığını hatırlatan Fincancı, 'sağlık turizmi'nin insan hayatına etkisini paylaştı.

Fincancı'nın yazısından öne çıkanlar şunlardı:

"Geçen hafta Belgrad’dan bir meslektaşım aradı. Türkiye’den kalkan bir uçak acil iniş yapmış. Türkiye’de mide küçültme ameliyatı olan ve ameliyatından üç gün sonra memleketine dönmek üzere yola çıkan hasta havada fenalaşınca Belgrad’a inen uçaktan hemen hastaneye kaldırılmış ama yapılan girişimlere rağmen kurtarılamamış ve otopsisini de arkadaşım yapmış. Son zamanlarda Türkiye’den kalkan uçaklarda acil inişlerin sık yaşandığı bilgisini aldığını, kendisinin Belgrad’a iniş yapan iki uçaktan biri çoklu estetik ameliyatlar, diğeri de bu son hasta ile ilgili doğrudan tanıklığı olduğunu paylaştı."

"Otopsisi yapılan hasta ile ilgili bilgiler üzerine sağlık turizmi ile ilgili düzenlemeler, denetim mekanizmaları üzerine biraz araştırma yapayım dedim. Türkiye’de 26.01.2024 tarihinden itibaren T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından uluslararası sağlık turizmi hizmeti için yetki verilen 177 özel tıp merkezi, 1998 muayenehane, 1102 sağlık tesisi, 643 hastane, 1035 aracı kuruluş varmış."

"Mevzuata göre önce belgeler incelenip, sonra da ziyaret edilerek ilgili birimlere yetki belgesi düzenleniyor, ardından da her yıl en az bir kez bu yerlere ziyaretle denetim yapılıyormuş. Kağıt üzerinde bir sorun yok gibi görünse de beş bine yakın bir sayıya ulaşmış bu sağlık kurumları ve aracı kuruluşların yılda en az bir kez denetimden geçtiğini, eksiklik tespit edildiği veya şikayet durumunda yetki belgesinin iptal edileceğini varsaymak çok gerçekçi görünmüyor."

Buzdağının görünen kısmı

"Örneğin mide küçültme ameliyatı ardından üç gün içinde yola çıkabilen ve uçak yolculuğunda fenalaşıp, indiği başka bir ülkede ölümünün ardından otopsisi yapılan hastanın tanı, tedavi ve izlem sürecinde bir hata, özen eksikliği olup olmadığının saptanması için şikayetçi olunmadığında, bir aksaklık olsa dahi o sağlık kuruluşu, sağlık çalışanları ve aracı kurumun sorumluluğu araştırılıp ortaya konmadıkça faaliyetine devam edeceği aşikar."

"Yetki belgeleri, görece denetim araçlarından söz ettik ama bir de bu işin görünmeyen kısmı var. Türk Tabipleri Birliğine başvurulardan biliyoruz, sağlık turizmi dışında bu ülkede yaşayan insanların da yeni sağlık ve beden algısıyla başvurduğu bazı “sağlık” kurumlarında bu işlemleri yapanların bazıları hekim dahi değil. Merdiven altı işlemler dediğimiz bu işlemlerde sorun çıkması halinde biz en azından savcılıklara suç duyurusunda bulunuyor, o ilin sağlık müdürlüklerine bildiriyoruz ama bu buz dağının görünen kısmı. Başvuru olursa, o da ancak hekimlerle ilgili değerlendirme yapma yetkisi var tabip odaları ve Türk Tabipleri Birliğinin. Sağlık turizminin en yaygın uygulandığı illerin başında gelen İstanbul’da son yıllarda yapılmış tek bir başvuru var örneğin. Binlerce kuruluşun olduğu bir alanda tek bir başvuru olmasına sevinelim mi, son bilgiler ışığında bize ulaşmayanlar adına kaygılanalım mı söylemek zor. Sağlığı ve sağlık emekçilerini tüketim nesnesine dönüştüren bu düzen hepimizi tüketiyor."

Sağlık