Seçim kazanmanın anahtarı: Sosyal medya değil kapı kapı gezmek önemli

Seçim kazanmanın anahtarı: Sosyal medya değil kapı kapı gezmek önemli
Prof. Dr. Emel Şerife Baştürk, seçim sürecinde en iyi ikna yönteminin kapı kapı dolaşmak olduğunu belirtirken, sosyal medyadaki 'yankı odaları'na dikkat çekti.

Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Şerife Baştürk, partilerin seçim sürecinde kullandıkları iletişim tekniklerini değerlendirdi.

Araştırmalara ve ilk tur seçim verilerine göre sosyal medya ve diğer çalışmalardan daha çok, seçmenle yüz yüze iletişime geçen adayların başarılı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Baştürk, yüz yüze iletişimin önemine değindi.

'Halkımız yüz yüze iletişimden çok etkilenir'

Geçmiş yıllarda partilerin seçim öncesi çalışmaları ve buna bağlı olarak elde ettikleri sonuçları değerlendiren Prof. Dr. Baştürk, şunları söyledi:

"Türkiye'de de biliyorsunuz bizim halkımız yüz yüze iletişimden çok etkilenir. Medya, her ne kadar çok güçlü olsa da özellikle bu seçimlerde sosyal medyanın da çok güçlü olduğunu gördük. Ama Türkiye seçmeni dokunabildiği, bire bir iletişim kurabildiği adaylara daha fazla meyletme yönündedir. Bize araştırmalar da bunu gösteriyor.

Refah Partisi ve İmamoğlu örneği

Yine görüyoruz mesela 1990'lı yıllarda Refah Partisi, 'Canvassing' tekniğini uygulamaya başlayan ilk siyasi partidir ve çok başarılı şekilde yürütmüştür bunu. Çünkü iyi bir örgüt yapısı gerektirir 'Canvassing' tekniği. Kapı kapı dolaşmak, evlere gitmek, seçmenle bire bir diyalog kurmak çok kolay bir şey değildir. Örgütleri güçlü olan partiler ya da adayın bizzat kendisi bunu yapar. İmamoğlu'nun bir önceki İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde yaptığı gibi, mesela ilk sahaya inen isim oydu. Yine bize araştırmalar gösterir ki, seçmene ilk ulaşan aslında daha avantajlıdır. Diğer partiler, belki daha sonra sahaya inebilirler ama seçmene ilk ulaşanın daha avantajlı olduğunu görüyoruz. Tabii bu seçimlerde ne olacak? Onu bilmiyoruz. Birlikte göreceğiz."

'Medyaya güven azalıyor'

İnsanların medyaya olan güven kaybından bahsedip yüz yüze iletişimin önemine değinen Prof. Dr. Baştürk, şunları kaydetti: "Araştırmalar bize şunu gösteriyor ki, insanların giderek medyaya olan güveni azalıyor. Özellikle kitle medyasına olan güven azalıyor. Bu pazarlamada da böyledir. 1990'lı yıllardan itibaren insanlar herhangi bir reklamı izleyerek ürün satın almaya gitmiyorlar. Bu reklamı duyuyor, görüyor ve sonrasında çevresindeki tanıdığından bir tavsiye alırsa satın almaya gidiyor. Benzer bir süreç, seçmen davranışı için de geçerli. Zaten seçmen davranışıyla ilgili çalışmalar daha çok ürün pazarlamasındaki stratejilerden siyasete aktarılır. Bir siyasetçinin ya da adayın medyada yaptığı reklamını görüyorsunuz ama onunla bire bir iletişim kurduğunuzda bunun etkisi daha çok artıyor. Medyaya güvenin azalması ise Türkiye'nin bir sorunu ama aynı zamanda global de bir sorun. Özellikle seçim süreçlerinde medyanın manipüle edilebileceğini düşünen insan sayısı çok fazla. Bazı adayların, özellikle muhalif adayların ana akım medyada filtrelenebileceğini düşünüyor seçmen. O yüzden biraz daha güven azalmış. Bu güvenin azalması insanları sosyal medyaya yönlendiriyordu."

'Sosyal medya yankı odası'

Sosyal medyayla ilgili değerlendirme yapan Prof. Dr. Emel Şerife Baştürk, şunları söyledi: "Sosyal medyanın kendi algoritması, kendimize yakın olan hesapları ya da paylaşımları önümüze çıkartır. Yani siz bir konuda bir şey okuduysanız, bir reklam izlediyseniz, ne yapıyor sosyal medya? Size buna benzer içerikler sunuyor. Siz takipte olmasanız bile, önünüze çıkıyor. Dolayısıyla seçmen aslında sosyal medyada biraz o yankı odasının içine girdi gibi görünüyor. Hep bize benzer, kendi paylaşımlarımıza yakın paylaşımlarla karşı karşıya kaldık ve bu bir yanılsama yarattı. Yani bugün sandıklarda bunu gördük. Bunun bir yanılsama olabileceğini gördük. O yüzden adayların bunu iyi hesap edebilmesi gerekir. Tıpkı miting alanlarında toplanan kalabalığın bire bir sandığa yansımayacağı gibi, biz bugün sosyal medyadaki hareketliliğin, takibin, akımların yine sandığa bire bir yansımadığını gördük." (DHA)

Gündem