İçişleri Bakanı Soylu: "Gri pasaportla gidip dönmeyen 804 kişi var"

İçişleri Bakanı Soylu: "Gri pasaportla gidip dönmeyen 804 kişi var"
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kripto para platformu Thodex'deki vurgunla ilgili "2 milyar dolar şu ana kadar söz konusu değil, 108 milyon dolar var" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, NTV canlı yayınında gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı. CEO'su Faruk Fatih Özer ile ilgili soruyu cevaplayan Soylu, "Şu ana kadar 82 kişiye yönelik gözaltı kararı çıktı. 77 kişi gözaltına alındı. Hala gözaltında olan, sorgulamaları devam edenler var" dedi. 

ÜNİVERSİTEDE ŞİRKET KURMUŞTUK

Para piyasalarıyla müktesebatının olduğunu söyleyen Soylu, "Biz üniversite 4'teyken İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Karaköy'deydi. Biz 3 arkadaş para piyasalarına merak saldık, bir şirket kurduk. Biz 3 tane bıcır, Türkiye'de yaptığımız programların daha sonra ABD piyasasında yapıldığını duyduk. Temel analiz yapıyorduk. Para piyasalarını takip ederdik, 1993'e kadar yaptık, bıraktık. Diğer arkadaşlardan devam edenler oldu ben devam etmedim. Para piyasaları ile ilgili böyle bir müktesebatım var" dedi.

Arnavutluk İçişleri Bakanlığı ve polis teşkilatı ile görüştüklerini, ayrıca yerinin tespit edilmesi için internet üzerinden teknik takip yapmaya çalıştıklarını ifade eden Soylu, "Bu konuda karşılıklı Arnavutluk makamlarıyla değerlendirmemiz sürdü. Onun üzerine onlardan da izin almak suretiyle 4 ülkeye ekip çıkardık. Ve bu ülkelerde şu anda ekiplerimiz var" dedi.

Konuyla ilgili soruşturmanın sürdüğüne işaret eden Soylu, yatırımcıların 2 milyar dolar dolandırdığı iddiası üzerine, bu rakamın para piyasaları için büyüklüğüne işaret ederek, bu konuda bilirkişilerin de çalıştığını ve kendisinin de "Acaba bir ekonomik sansasyon mu oluşturmak istiyor birileri diye?" şüpheye düştüğünü anlattı.


"2 MİLYAR BÜYÜK PARA"

Soylu şöyle devam etti: "Bir haber çıktı 2 milyar dolar. Bu büyük bir para. 'Para piyasasıyla ilgilenenler niçin buna itiraz etmedi' diye baktık. Soruşturmayı arkadaşlarımız yapıyor, bilirkişilerin çağrılmasını da özellikle ben istedim. 'Acaba bu rakamları büyütüp acaba ekonomik sansasyon mu yaratmaya çalışıyor birileri' diye İçişleri Bakanlığı'nın verdiği refleksle de düşünmüyor değilim. Arkadaşlarımız şu ana kadar elde ettikleri 108 milyon dolarlık bir portföy. Kriptonun nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum. Biraz kendi zihnimde altına benzetiyorum. İşlem hacmi ayrıdır portföy ayrıdır. Borsada da öyleydi o zamanlar. Burada bir avukat böyle bir şey dile getirdi. 2 milyarlık dolar öyle kaldı. Şu ana kadar bizimkilerin tespit ettiği 108 milyon dolarlık bir portföy. Nereden tespit ediyorlar, muhasebecisinden bilgi işlemcisine kadar kaç günden beri bunları sorguladılar. 2 milyar dolar şu ana kadar söz konusu değil, 108 milyon dolar var. Büyük para tabii. Hemen arkadaşlarımız ilgili savcılarla görüşerek gözaltı yaptılar. Burada gerekli tedbirleri de aldılar. Arnavutluk güvenlik güçleri arkadaşlarımız da oradalar. Bizimkiler sadece refakat ediyor. Yani net bir şey söylemem doğru olmayabilir. Aldığımız bilgiler var ama soruşturmanın gizliliğine riayet edelim."


"BEN SİZLE FOTOĞRAF ÇEKTİRMEYEYİM Mİ DİYECEĞİM?" 


İçişleri Bakanı Soylu, Özer ile çekilmiş fotoğraflarının ortaya çıkmasının siyasi tartışmalara neden olduğuna ilişkin soru üzerine, program öncesi bir iftar programına katıldığını ve burada birçok kişinin kendisiyle fotoğraf çektirdiğini belirterek, "Ne diyeceğim? Ya siz potansiyel suçlu olabilirsiniz, şimdi olmasanız da. Ben sizle fotoğraf çektirmeyeyim mi diyeceğim?" ifadelerini kullandı.

Geçmişten bugüne kadar gençlik kolları, ilçe başkanlığı, il başkanlığı, genel başkanlık görevlerinde bulunduğunu, Çalışma ve İçişleri Bakanlığı yaptığını anımsatan Soylu, şöyle devam etti:

"Biz ulaşılabilir insanlarız. Bize o laf edenler kaç kişiyle görüşüyor, benim bugün 22 randevum vardı? İşimi yaptım, dün gece 03.00'te çıktım. Yani biz şöyle koruma kulelerinin altında yaşıyor falan değiliz. Sokağa çıktığımız zaman herkes bizimle beraber. Ben şu Ankara'da Kızılay'da yüzlerce defa dolaşmış bir insanım. Yani vatandaş sizle bir fotoğraf çektirelim dediğinde veya makamımıza geldiği zaman heyetteki insanlar..."

CLUBHOUSE'DA SOHBET ODALARININ YÜZDE 75'İ FETÖ'CÜ

İçişleri Bakanı Soylu, Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olaylara ilişkin sesli sohbet özelliği taşıyan "Clubhouse" isimli sosyal ağ uygulamasında son bir ay içerisinde yapılan tartışmalara dikkati çekerek, uygulama üzerinden söz konusu sohbet odalarını oluşturanların yüzde 75'inin FETÖ'cü, yüzde 25'inin ise sol fraksiyonlara mensup olduğunu kaydetti.

Onların sabahtan akşama kadar sosyal medyada kendileriyle ilgili bir şeyler ürettiklerini aktaran Bakan Soylu, şunları söyledi:

"Adam FETÖ'cü, Amerika'da, Avrupa'da bir tek işi gücü var; Türkiye'nin istikrarını nasıl bozabilirim, bu adamların dengelerini nasıl bozabilirim? Yav kardeşim, işimi nasıl yapıyorum, nasıl yapmıyorum ona bakın. İşimizi yapıyor muyuz, yapmıyor muyuz? Fotoğraf elbette çekineceğim, kimseden de çekinmem. Sokağa çıktığım zaman insanlarla da fotoğraf çekilirim. Eğer potansiyel olarak herkesi suçlu görmüyorsam. Adamın bir kusuru varsa zaten onunla ilgili adli ve idari işlem her şekilde yapılabilecektir. Benim gibi veya bizim gibi insanların karşı karşıya kaldığı süreç şudur, eğer bu adli ve idari işlemlerde biz kendimiz müdahil oluyor, bunu engellemeye çalışıyorsak elbette ki toplumda herkes bunun hesabını sorar. Ama herkesin elinde bir telefon, herkesin elinde bir kamera olduğu bir çağda yani affedersiniz, soğuk savaş döneminin suçlamalarıyla karşı karşıya kalacak halimiz falan da yok. Bunu da hiç önemsemem."


SALGIN ÖNLEMLERİ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin koronavirüs salgını ile mücadelesine ilişkin, "Tam kapanma dönemine giriyoruz. Tabloda eğriler gözüküyor. Ne zaman tedbir almışsak, kapanmışsak, kısıtlama koymuşsak iniş keskin bir şekilde, hatta çıkış biraz yatay çıkıyor, iniş daha keskin bir şekilde inebilme kabiliyetine sahip" dedi.


KREŞ KONUSUNDA MEB KARARI BEKLENİYOR

Soylu, kreş ve gündüz bakım evlerinin açılmasıyla ilgili soru üzerine Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile görüştüğünü söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın kararını beklediklerini belirten Soylu, "Bakanımızın kararı, ilk kararda duruyor, açmamamız konusunda. Bütün çalışma şartlarını düşünerek bir değerlendirme yapıyoruz. Netice itibariyle hükümetimizin de ortaya koyduğu çerçeve bu şekilde. Bu çerçevede karar verme standartlarını tüm sektörlerle de değerlendiriyoruz. Mahkemeler nasıl çalışacak, avukatlar nasıl gidecek bütün bunlarla ilgili değerlendirmelerle ilgili adımların tamamı topyekun bir anlayışla sağlanıyor. Aile Bakanlığı da bir çalışma yapıyor. Kendilerine gelen talepleri de ele alıyorlar. Ona yönelik bir karar verecekler biz de istisnayı koyacağız" dedi.

"TURKUAZ KARTLILARA NASIL İZİN VERİLECEK?"

Soylu, alkol kısıtlaması tartışmalarıyla ilgili bir rahatsızlığının olmadığını belirterek, önemli olan Türkiye'nin bu süreçten sağlıklı bir şekilde çıkması olduğunu söyledi. 

Sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulanların bu durumu suistimal etmemeleri için alınan önlemlere örnek veren Soylu, "Siz buraya geldiniz, Turkuaz kartınız var. Turkuaz kartlılara nasıl izin verilecek, 'İstanbul ile Ankara arasında programım var' diyeceksiniz bunun için geçerli. Yani Antalya'da yükledi lojistiğini, İstanbul'a götürüyor. Ama bu karttan başka yerlerle istifade etme şansı sağlamayacağız. Biz dün sabah iki ayrı toplantı yaptık. Tüm kuralları kolluk birimlerimizle, valilerimiz, kaymakamlarımızla harfi harfine uygulayacağımız kuralları belirledik. Vatandaşımızın da bu kurallara üstün bir noktada riayet edebileceğine inanıyorum" değerlendirmesini yaptı.

OTEL REZERVASYONLARI

Otel rezervasyonu bulunan kişilerle ilgili anlaşmazlıklara açıklık getiren Soylu, şöyle konuştu:

"Otel rezervasyonunu kapanma kararından önce yaptırmış olanlar perşembe akşamına kadar gidebilirler. Perşembe akşamından sonra gitmeleri gerekiyorsa, gidemezler. Seyahat izin belgesi almaları lazım. Bu da izin belgesinin içerisinde yok. Ancak şöyle bir şey var. Oteldelerdir, çıkışları pazartesi, salı günüdür, elbette ki dönüşlerinde seyahat izin belgelerini alabilirler ve otel rezervasyonlarına dönebilme imkanlarına sahip olabilirler."

"İSTANBUL'DA KATLİAM ENGELLENDİ"

Soylu, bugün İstanbul'da polisin dikkati sonucu otogarda patlamanın önüne geçildiğini söyledi. Büyük bir katliamın önüne geçildiğini söyleyen Soylu, şöyle konuştu:

"Bugün (dün) İstanbul polisi çok önemli bir katliamı engellemiştir. Emniyet İstihbaratımıza, İstanbul polisimize ayrıca teşekkür ederim. Türkiye'nin bu konularda geçmişte canını yakanlar yine yakabileceklerini düşünmüşler ama buna müsaade edilmedi. PKK mensupları İstanbul'a 5 kilogramlık patlayıcı getirdi. Polisimizin otogardaki dikkatli takibi sonucu ve istihbaratımızın bu konudaki keskin hafızası sonucu bir aracın altına yerleştirilen 5 kilogramlık patlayıcıyı tespit ettiler. Bunları yerleştirenleri de yakaladılar. Patlayıcıyı da patlamadan etkisiz hale getirdiler. Otogarda patlamak üzere yakalandı. Büyük bir operasyondu, Allah muhafaza bu kapanmadan önce bizi etkileyebilecek bir operasyondu. Bugün öğleden sonra böyle bir operasyonu arkadaşlarımız gerçekleştirdi. Bize yönelik bu tip bir istihbarat vardı. Bu istihbaratların her birini takip ederiz. Buna yönelik tüm tedbirlerimiz attırılmıştı. Bayramla, kapanmayla ilgili de özellikle otogardaki tedbirlerimiz attırılmıştı. Arkadaşlarımız o konuda hassasiyetle birlikte şüpheli hareketlerini gördükleri ve endişelendikleri, kamerayla takibini yaptıkları sonucu da böyle yakaladıkları bir operasyonu tamamladı. Gözaltında 2 kişi var bu artar, kaçırmayız."

"SON 6-7 AYDA 4 BİN 496 KİŞİNİN GRİ PASAPORT TALEBİ REDDEDİLDİ"

İçişleri Bakanı Soylu, "gri pasaport" olarak adlandırılan, hizmet damgalı pasaportlar konusunda usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin soruşturmanın ne aşamada olduğunun sorulması üzerine, 5682 Sayılı Pasaport Kanunu kapsamındaki düzenlemeleri anlattı.

Resmi bir görev için yurt dışında vazife alacaklara gri pasaport verilmesine ilişkin kanunun, hükümet, il özel idareleri ve belediyeler olmak üzere üç yetkili belirlediğine işaret eden Soylu, Malatya Yeşilyurt Belediyesinde hizmet pasaportu konusunda usulsüzlük yapılması iddialarıyla ilgili soruşturmaya 1,5 ay önce başladıklarını ifade etti.

Soylu, özellikle 2005'ten itibaren belediyeler tarafından gri pasaportların kullanılma sürecinin biraz daha fazlalaştığının saptandığını anlatarak, bu pasaportların verilme şartlarıyla ilgili genelge yayımladığını anımsattı.

Bakan Soylu, "Son 6-7 ayda 4 bin 496 kişinin hizmet damgalı pasaport talebi valiliklerimizce reddedilmiştir. Valiler idari yetkisini kullanmışlar, biz bu pasaportları vermeyelim demişler. Netice itibarıyla bu esnada gidenler de olmuş. Malatya Yeşilyurt'la ilgili bu hadise gelince 1,5 ay önce biz hemen soruşturmaya başladık. Elazığ'la ilgili soruşturmaya başladık. Oradaki bir veya iki belediye var, soruşturmaya başladık. Malatya ve Elazığ'ı da ilave edersek 19 ilde 27 belediyede şu anda 13 müfettişimiz bu soruşturmayı yapıyor. Sonuç ne çıkacak, kim gitti, kim gelmedi." diye konuştu.

"BELEDİYELERDEN YURT DIŞINA ÇIKAN 2 BİN 782 KİŞİ"

Bu soruşturmanın devam edeceğinin, biraz sabırlı olunması gerektiğinin altını çizen Soylu, "2018'de yani pasaportlar nüfus idaresine geçtikten sonra hizmet pasaportu ile yurtdışına çıkan toplam kişi sayısı 109 bin. Belediyelerden grup halinde yani bir organizasyonla yurt dışına çıkan, illa ki bunlar gidip de kalanlar değil, 2 bin 872 kişi. Pasaport süresi bitip dönmeyen 804 kişi" bilgisini paylaştı.

İçişleri Bakanı Soylu, 2000-2018 yılları arasında, bu işlemler emniyet bünyesindeyken toplam 7 bin 557 kişiye hizmet pasaportu verildiğini ve bu dönemde de gidip dönmeyen var mı diye bakıldığını kaydetti.

(NTV / DHA)

Gündem