Soylu'dan büyükelçi iddiası: Ses kaseti var

Soylu'dan büyükelçi iddiası: Ses kaseti var
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Ses kaseti var. Şu anda birçok beyanat veren ilgilinin genel başkanın yetkilisi olarak gidip, ilgili ülkenin büyük elçisi ile konuşmaları. Bundan 4 ay önce, Türkiye'ye gelen bir İçişleri Bakanı'na büyükelçisinin hangi haltları karıştırdığını söyledim" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Habertürk canlı yayınında Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtladı. Bakan Soylu 'seçim darbesi' tartışmalarına yönelik olarak "Biden bu konuşmasında diyor ki, 'bundan önce yaptıklarımızı beceremedik' diyor. 'Şimdi biz bu işi Türkiye'deki tüm muhalifleri bir araya getirerek 2023 seçiminde bunu sağlamalıyız' diyor. Söylediği Kürtler meselesi de Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'dir. 'Beceremedik, seçimle yapacağız' diyor. Darbenin yerine seçimi ikame etmiş. O gün ne kurmuşsa, hangi oyunu kurmuşsa, bugün aynı oyun Türkiye'de devam ediyor" ifadelerini kullandı. Soylu özetle şunları söyledi:


"Erdoğan cumhurbaşkanlığını birinci turda alıyor"

Allah'ın izniyle birinci turda bitiriyoruz. Araştırma bugünün fotoğrafını verir. Siz deneğe şunu sorabilirsiniz; 14 Mayıs'ta kime oy vereceksin? Bugün yaşadıklarıyla, tespitleriyle oy kullanır. Arada şu anda 11 gün var. 11 gün içinde hangi gelişmeler olacağını, onu nelerin etkileyeceğini bilemeyebilir. Allah'ın izniyle Recep Tayyip Erdoğan birinci turda alıyor. CHP de, Kılıçdaroğlu da İstanbul'da da çok gerimizde. Bizim yapmamız gereken nefeslenmeden milletimize anlatmaktır.

"Darbenin yerine seçimi ikame etmiş"

Biden bu konuşmasında diyor ki, 'bundan önce yaptıklarımızı beceremedik' diyor. 'Şimdi biz bu işi Türkiye'deki tüm muhalifleri bir araya getirerek 2023 seçiminde bunu sağlamalıyız' diyor. Bunu bir gazeteci söylemiyor, Amerikan başkanı söylüyor. 'Darbeyle değil de seçimle' diyor. Bu ne demek? Söylediği Kürtler meselesi de Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'dir. 'Ben ona Kuzey Irak'ta ve Kuzey Suriye'de boyun eğmedim' diyor. 'Beceremedik, seçimle yapacağız' diyor. Darbenin yerine seçimi ikame etmiş. O gün ne kurmuşsa, hangi oyunu kurmuşsa, bugün aynı oyun Türkiye'de devam ediyor. Bundan 105 yıl önce Sivas Kongresi yapıldı. Sivas Kongresi'nde 7-8 gün Türkiye Amerika'ya bağımlı olsun mu, olmasın mı tartışması yapıldı. Bunun adı manda. Bir kısım 'kabul edelim', bir kısım 'kabul etmeyelim' dedi. Manda ve himaye kabul edilemez denmiş. 104 yıldır Biden'ın ortaya koyduğu mücadele devam ediyor. 1960 darbesini Amerika yaptırdı. Bunu ben söylemiyorum. 1971 muhtırası, 28 Şubat'ı Amerika yaptırdı. İnglizi belgelerini okuyunca, hatıralarda çıkınca 'demek ki bu Amerikan onaylı darbe imiş' diyoruz. 28 Şubat'la ilgili kanaatim, işleri henüz bitmedi, Türkiye'de iş üzerindeler. Irak'ı, Suriye'yi birbirine karıştırdılar. İran'da ambargo var. Afganistan-Pakistan hattı ne halde olduğu belli. Libya karışık, Yemen iç savaş. Filistin coğrafyanın en önemli acısı.


"1960'da kurdukları sistem"

15 Temmuz'u, 17-25 Aralık'ı, Gezi olayları. Çok saf olmanın anlamı yok. Şunu yapıyorlar. Batı Türkiye'ye sızdı. Kurumlarına sızdı. Özellikle 1960 darbesi Türkiye'de Amerika'nın çok akıllı yaptığı, devlet kontrolüyle elinde tutmaya çalıştığı, gelen her devlet adamını istediği gibi evirdiği, çevirdiği itibarsız hale getirdiği ve medyayı kullandığı. Türkiye açık bir rejim. Ülkeye gönderdiği insanları sadece ajan olarak gönderiyorsa elbette sizin onu tespit etmeniz çok memnun olmaz. Bir büyükelçi istediği gazeteci ile ilişki kurar. Bunu bir ajanlık faaliyeti olarak değerlendirirse sizin bunu bilebilmeniz çok kolay olmayabilir. Hala geçmişte gazete patronajı üzerinden yaparlardı, talimatla yaparlardı, şimdi birtakım yazarlar üzerinden. Onu da arzu edenler var. Türkiye manda ve himayeyi 1919'da kabul etmedi. Tayyip Erdoğan'dan ne istiyorlar? 1961'deki kurdukları sistemi Tayyip Erdoğan 21 yılda tamamını tasfiye etti.

"FETÖ'nün ve PKK'nın Patronu Amerika"

Turizmden etkileniyorsunuz, savaştan etkileniyorsunuz. Amerika'nın bu ülkede oluşturduğu sütunlar var. Siz onu siyaseten etkisiz hale getiriyorsunuz ama adam yok olmuyor. Siz zaafiyete düştüğünüzde düğmeye basıyor. Şimdi o 21 yılın intikamını bu seçimde almak istiyorlar. 15 Temmuz'da darbeyle yapamadığını seçimle. O darbeyi kurgulayan Amerika'nın kendisi. Oy verecek insanın ne hatası var. Bizim dışımızda oluşmuş, Türkiye'nin iktidarını ele geçirmeye çalışan kurgu var. FETÖ'nün patronu kim? ABD ise FETÖ bugün kime oy veriyor? PKK'nın patronu kim? PKK'nın patronu da Amerika. PKK bugün kılçıksız kime oy veriyor? PKK'nın siyasi kolu HDP'dir. HDP'nin milletvekili adayları Kandil tarafından belirlenmiştir. Bu benim bilgim, değerlendirmem değil. Bu her dönem böyle olmuştur. 'Şu isimler olacak, bu isimler de olmayacak' diye. Bu doğrudan Kandil'den geliyor. İlgililer Erbil'e giderler bağ kurarlar, çalışmalar yapılır, karşılıklı değerlendirme yapılır Kandil'in listesi alıp buraya gelir.

"Macar içişleri bakanı bana 'dikkat edin' dedi"

Eş Başkanlardan biri Pervin Buldan, diğeri Mithat Sancar. Mithat Sancar'ı kabul etmiyorlar. HDP'nin çok büyük bölümü 'Siz geçen dönem kime oy verdiniz, bu dönem kime oy vereceksiniz' diye soruluyor. HDP'lilerin büyük bölümü Kılıçdaroğlu'na oy veriyor. Bu kurgunun tamamlanabilmiş şeklidir. Burada muhalefeti bir araya getirmiş. Meral Akşener'den diğerine kadar. Kendi kurgusunu oluşturmuş. Darbe yapamamış, bunu seçimle değiştirmeye çalışıyor. Bunu Macaristan'da da yapmış. Urban, Soros'u Macaristan'dan kovdu. Urban'ın karşısına 3 aday çıkardılar. Çıkan adayla Urban karşı karşıya geldi. Macaristan İçişleri Bakanı yakın dostum.

Benden 15 yaş büyük, iyi bir insan. Bana bizatihi 'Amerikan hazinesinden buradaki sivil toplum örgütlerine para gönderildi, dedi. Bana 'dikkat edin' dedi. Amerika'nın Türkiye'deki seçim için fikir yürütmesi nasıl tarif edilir?

"Bununla ilgili elimizde ses kasedi var"

Ses kaseti var. Şu anda birçok beyanat veren ilgilinin gidip, resmi bir yetkili, genel başkanın yetkilisi olarak gidip, ilgili ülkenin büyük elçisi ile konuşmaları. Bundan 4 ay önce, Türkiye'ye gelen bir İçişleri Bakanı'na özel görüşmemde, bunun nasıl olduğunu, kendi ülkesinin büyükelçisinin hangi haltları karıştırdığını söyledim.

"İktidar oy ile değişir"

4 alternatif var. Muharrem İnce, Sinan Oğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. Herkes istediğine oy verme hakkına sahip. Benim tarzım hoşuna gitmeyebilir. Benim politikalarım hoşuna gitmeyebilir veya gidebilir. Bütün dünyada seçmen davranışları buna göre belli oluyor. HDP'ye oy veren herkes PKK'yı tasvip ettiği için mi oy veriyor? İzmir'deki nasıl CHP'ye oy veriyorsa Diyarbakır'daki ben AK Parti'yle aynı kulvarda kendimi görmüyorum diyor. CHP'ye oy verenlerin her birisinin AK Parti'ye oy vermek veya kendi partisine oy vermemek gibi bir zorunluluk sözkonusu değil. Seçim bunun için var. İktidar oyla değişir. İstanbul'da, Ankara'da, Adana'da değişmedi mi?

Gündem