TBMM'de 'dokunulmazlık' tartışması: 'Hiç şüphesiz yasal sınırlar içinde o gök kubbe Erdoğan'ın başına ya yıkılacak ya yıkılacak'

TBMM'de 'dokunulmazlık' tartışması: 'Hiç şüphesiz yasal sınırlar içinde o gök kubbe Erdoğan'ın başına ya yıkılacak ya yıkılacak'
TBMM Genel Kurulu'nda, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ile ilgili hazırlanan dokunulmazlık dosyalarının TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu'nun gündemine alınması, tartışmaya neden oldu.

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Haydar Akar başkanlığında toplandı. Gündem dışı konuşmaların ardından, grup başkanvekilleri söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Hiçbir şekilde adalette, eşit uygulamayla bağdaşmayan bir şey yapılıyor"

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ile İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan'ın dokunulmazlıklarının karma komisyon gündemine alınmasına tepki göstererek, "Karma Komisyon'da 1760 dokunulmazlık dosyası var. Bugüne kadar hakaret suçlaması nedeniyle Genel Kurula sevk edilmek üzere Karma Komisyonu'nun gündemine alınan 1 tane dosya olmamış. Bu nasıl bir iş? Yani böyle bir keyfilik olabilir mi, böyle bir taraflı davranma olabilir mi? Bir sürü başka bir şeyleri var, benzer hakaretler var. Onların hiçbirisine herhangi bir işlem yapılmıyor ama tutuyorsunuz burada, bunları cımbızla çekiyorsunuz, alıyorsunuz, getiriyorsunuz. Hiçbir şekilde adalette, eşit uygulamayla bağdaşmayan bir şey yapılıyor. Bu, çok yanlış bir şey" değerlendirmesinde bulundu.

'Hiç şüphesiz yasal sınırlar içinde o gök kubbe Erdoğan'ın başına ya yıkılacak ya yıkılacak'

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, 1700 dosya arasından iki milletvekili hakkında alınan karara tepki gösterdi. Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesine de değinen Altay şöyle dedi:

"Bu 2 fezlekenin gündeme alınması, Ankara'nın meydanında yapılan ve Türkiye'yi ürperten bir cinayetin akabinde yetkililerden de doğru dürüst bir açıklama yapılmamışken; bunun konuşulmasını engellemek için yapılmış da olabilir ya da seçim kararını alma arifesinde gündemi meşgul etmek için de olabilir. Üstüne üstlük bugün bir şey daha oluyor; "Meclis'in 3'üncü büyük partisi olan HDP'nin Anayasa Mahkemesi kararıyla hazine yardımına da bloke koyuluyor. Milli irade gasbına karşı CHP'den kimse normali beklemesin. Hiç şüphesiz demokratik, yasal sınırlar içinde o gök kubbe Erdoğan'ın başına ya yıkılacak ya yıkılacak; bunu da herkes böyle bilsin. CHP; 100 yıllık bir parti, kendi iktidarını düşünmedi ama Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandırmayı her şeyden ve herkesten çok düşündü. Bu yaşananları aslında demokrasimizin doğum sancısı olarak görüyorum."

Altay, Ali Mahir Başarır'ın, mahkemeyi basmadığını, sadece hakimin talimatla verdiği bir karara tepki gösterdiğini kaydetti. Altay, Karma Komisyon Başkanı AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt'ın bu talimatı kimden aldığını açıklaması çağrısında bulunarak, "Yusuf Beyazıt gece rüyasında mı gördü yoksa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun son duruşması olan 14 Aralık'tan bir gün önce sarayda 13 Aralık'ta yapıldığı gibi bir toplantı yapılıp böyle bir talimat mı geldi?" dedi.

AKP'den açıklama

Eleştirilere yanıt vermek için söz alan AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, CHP'li Altay'ın konuşmasıyla ilgili "Üslubunu, tarzını hassaten takdirle takip ederim, kendi partisine de Meclise de büyük katkı sağladığını hep değerlendiririm ancak böyle özür dileyerek söylüyorum; "Çok sıradan siyasetçilerin sıklıkla ifade ettiği tehdit dilini bugün kendisinde gördüm, belki onu revize etmeye imkan bulur diye davet ediyorum." Şöyle; mesela, "Gök kubbeyi başınıza yıkarız" dedi. Dün de Genel Başkanları "Cehennemin kapılarını açarız" dedi. Bunlar siyasi olarak ifade hakkının, ifade becerisinin olmadığı zamanlarda tehdide, hakarete, küfre giden yolun başlangıcıdır" yorumunda bulundu. (DHA)

Politika