Turgut Kazan’dan 23 yıllık hatırlatma: Erdoğan’ın yargılanmasındaki farkları sıraladı

İstanbul Barosu eski Başkanı, hukukçu Turgut Kazan’dan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı’yken okuduğu şiir nedeniyle ceza aldığı 23 yıl öncesine ilişkin önemli hatırlatmalar geldi. Kazan, Twitter hesabından değerlendirmelerde, bugünden bakınca konuyla ilgili anlatımların eksik olduğunu belirtti ve bugünkü durumla geçmişte yapılanlar arasında 3 temel fark olduğunu kaydetti.

Birgün’de yer alan habere göre, Kazan, yargılama boyunca Erdoğan’ın görevden alınmadığını, karar kesinleşince de yerine kayyum atanmadığını belirtti ve “Belediye Meclisi oylarıyla (Ali Müfit) Gürtuna başkan vekili seçildi. Bugün yaşadıklarımıza bakınca, bu birinci farktır” dedi.

Erdoğan’ın hapis süreciyle ilgili olarak, “Savcı destekli, garsonlu/şefli, balıklı/etli ziyafetlerle geçtiği yazıldı, anlatıldı” hatırlatmasını yapan Kazan, “Oysa şimdi, bir tweet, haber, makale, gösteri, her türlü eleştiri için önce tutuklanıyorsunuz” dedi.

Osman Kavala örneği

Ardından iş insanı Osman Kavala davasından örnek veren Kazan, şu ifadeleri kullandı:

“Kavala örneğindeki gibi, bırakın ziyafeti, eşiniz / çocuklarınızla yüz yüze görüşmesiz, üstelik yıllarca süren bir işkenceyi yaşıyorsunuz. Bu ikinci farktır.”

Hemen vekil oldu

Kazan, ‘siyasi yasak’ konusuna da değindi. Duayen hukukçu, Erdoğan için kanunun değiştirildiğini kaydederek şu bilgileri verdi:

“Siyasi yasağa gelince, CHP’nin önerisi ve desteği ile Evren anayasasının 76. maddesi, 27.12.2002’de sayın Erdoğan için değiştirildi. Ve dahası, 78. maddeye bir fıkra eklenerek hemen milletvekili olması sağlandı.

Oysa bugün tam tersi yapılıyor. Başta CHP, bütün muhalefeti engelleyebilme yolları aranıyor. Bu da üçüncü farktır. Elbet 28 Şubat eleştirilmelidir. Ama bu farkları görmemiz ve yaşadığımız günlerin çok daha baskıcı olduğu kabul etmemiz gerekir.”

4 ay cezaevinde kalmıştı

Erdoğan, İBB Başkanı olduğu 1998 yılında, Diyarbakır DGM Savcılığı'nın “Siirt'teki konuşmasında, halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği” gerekçesiyle açtığı davada 10 ay hapse mahkum edilmiş, Kırklareli’nde bulunan Pınarhisar Cezaevi’nde 4 ay hapis yatıp tahliye olmuştu.