24 Kasım anketi: Öğretmenlerin yüzde 82,6’sı borçlu, yüzde 19,8’i ek iş yapıyor"

Türk Eğitim-Sen, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla “24 Kasım Öğretmenleri Anlama” konulu bir anket çalışması yürüttü. Öğretmenlerin; ekonomik ve mesleki sorunları, yüz yüze eğitim süreçleri, eğitim çalışanlarına yönelik şiddet ve toplu sözleşme sürecine ilişkin düşüncelerini ölçmeyi amaçlayan anket çalışmasına 13 bin 261 öğretmen katıldı.

Türk Eğitim-Sen Genel Sekreteri Musa Akkaş, anket sonuçlarını basın toplantısı ile duyurdu. Akkaş, şunları söyledi:

“Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 82,6’sının borcu olması, en çok gıda fiyatlarından etkilenmeleri, pazar-market alışverişlerinde fiyatların çok pahalı olduğunu belirtmeleri, fiyat artışlarının nedenini en çok Türk lirasının değer kaybetmesine bağlamaları çok önemli sonuçlardır. Ayrıca ek iş yapan öğretmenlerin geçen yıla oranla artarak yüzde 19,8’e yükselmesi, yüzde 14,4’ünün kripto para ile ilgilenmesi ve kripto parayı maaşların yetersizliği nedeniyle ek kaynak aracı olarak gördüklerini ifade etmeleri, salgın döneminde herhangi bir yatırım yapamamaları üzerinde düşünülmesi gereken hususlardır.”

Ankete yüzde 66 erkek, yüzde 34 kadın öğretmen katıldı. Anketten çıkan bazı sonuçlar şöyle:

EKONOMİYE İLİŞKİN BULGULAR: "KRİPTO PARA EK KAYNAK"

“Ankete katılan eğitimcilerin gıda masrafları 2000 TL ve üzerinde. Yüzde 19,8’i ek iş yapıyor. Yüzde 14,4’ü de kripto para ile ilgileniyor. Nedeni ise kripto parayı ek kaynak aracı olarak görmeleri.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 82,6’sı borcu olduğunu yüzde 17,4’ü ise borcu olmadığını belirtmiştir.

‘Son zamlardan sonra sizi ekonomik olarak hangisi etkiledi?’ sorusuna öğretmenler en çok; gıda fiyatları yüzde 79,5, akaryakıt harcamaları yüzde 53,4, elektrik, su, doğalgaz maliyetleri yüzde 45,3, kredi ödemeleri yüzde 29,2, kira ödemesi yüzde 27,8 cevabı verdi.

Öğretmenlerin yüzde 41,9’u haftada bir pazar-market alışverişi yaptığını belirtirken, yüzde 35,8’i ise haftada birden fazla yaptığını belirtti.

Öğretmenlerin yüzde 35,9’u aylık gıda masraflarının 2.001 TL ve üzerinde olduğunu ifade ederken, yüzde 27,9’u 1.501-2.000 TL olduğunu ifade etti. Öğretmenlerin yüzde 72,2 fiyat artışlarının nedenini Türk lirasının değer kaybetmesine bağlamaktadır.

EK İŞ YAPAN ÖĞRETMENLER YÜZDE 24’Ü TARIMLA UĞRAŞIYOR

2020 yılında ek iş yapan öğretmenlerin sayısı yüzde 14,1’iken 2021’de bu oran yüzde 19,8’e çıkmış. Ek iş yapan öğretmenlerin yüzde 44,4’ü özel ders verdiğini yüzde 24,5’i tarım ve hayvancılıkla, yüzde 9,3’ü ticaret yaptığını ifade etmiştir.

Katılımcıların yüzde 14,4’ü kripto para ile ilgilendiğini maaşlarının yetersizliği nedeniyle ek kaynak aracı olarak gördüğünü belirtmiştir.

“YÜZ YÜZE EĞİTİM SÜRECİNE İLİŞKİN BULGULAR: "FİZİKSEL MESAFEYİ KORUMAK ZOR"

Katılımcıların yüzde 64,3’ü okullarında karantinaya alınan sınıfın olduğunu ifade ederken, yüzde 36,8’i yüz yüze eğitim başladığından beri okullarında 5 ve üzeri sınıfın karantinaya alındığını; yüzde 91,7’si karantinaya alınan sınıflarda uzaktan eğitimin devam ettiğini belirtti.

Katılımcıların yüzde 78,3’ü yüz yüze eğitimde salgın açısından en çok sorun yaşadıkları konunun öğrenciler arasındaki fiziksel mesafenin sağlanamaması olduğunu; yüzde 63,3, temizlik ve güvenlik personelinin yetersizliği; yüzde 59,6, kalabalık sınıflar yüzde 26,2’sı hijyen ürünlerinin yetersizliği olarak sıraladı.

Öğretmenler, ‘Çocukların okula gidememesi, uzaktan eğitim ve tam kapanmalar nedeniyle öğrenciler açısından gözlemlediğiniz sorunlar nelerdir?’ sorusuna ise; öğrencilerde öğrenme kayıplarının yüzde 20,67. Dikkat ve motivasyon eksikliğinin yüzde 17,66. Okula karşı isteksizliğin yüzde 17,07 olduğunu aktardı.

Aynı zamanda eğitimcilerin yüzde 94,75’i aşı yaptırdığını, aşı yaptırmayanların yüzde 78’i düzenli olarak PCR testi yaptırmadığı açıklandı.

ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ SORUNLARINA İLİŞKİN BULGULAR: “LİYAKATSİZLİK”

Araştırmaya göre; öğretmenler merkez ve taşra teşkilatlarında en çok liyakatsizlikten şikayetçi olduklarını ifade etti.

Yüzde 88,8 oranıyla mesleğin değer görmemesi ve saygınlığını kaybetmesini ifade ederken; yüzde 81,4’ü ücret ve özlük hakları olarak diğer ülkelerdeki meslektaşlarından daha geri bir noktada olmak; liyakatsizlik, kadrolaşma yüzde 46,2 olarak bildirildi.

Katılımcıların yüzde 32’si kurumunda sendikal ayrımcılığa veya siyasi, ideolojik baskıya maruz kaldığını aktardı.

Aynı zamanda eğitimcilerin yüzde 93,2’si MEB’e bağlı herhangi bir kadro için mülakat uygulamasının uygulanmasını uygun bulmazken yüzde 77’si gerekçe olarak yandaş kayırma yapıldığını işaretledi.

ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ İMAJLA İLGİLİ SORUNLARINA YÖNELİK BULGULAR: “SİYASİLERİN TAVRI”

Katılımcıların yüzde 69,3’ü öğretmenlik mesleğinin toplum tarafından saygın bir meslek olarak görülmediğini düşünürken bunun yüzde 70’i siyasilerin tavırlarını yüzde 48’i toplumun; yüzde 42’si merkezi eğitim yöneticilerinin tutum ve davranışları olarak ifade etmişleridir.

OKULLARDA ŞİDDET KONUSUNA YÖNELİK BULGULAR: “EN AZ 1 DEFA ŞİDDET”

Katılımcıların yüzde 27,7’si meslek hayatlarında en az bir defa şiddete maruz kaldığını ifade etmiştir. Bunların yüzde 51,5’i veliler, yüzde 27,1’i okul yöneticisi, yüzde 16,1’i öğrenci, yüzde 4,1’i meslektaşı olan öğretmen, yüzde 1,1’i de hizmetli, memur tarafından şiddete maruz kaldığını ifade etmiştir. Maruz kaldıkları şiddet türünün ise sözlü şiddet yüzde 58,5 olduğu ortaya çıkmıştır.

Bunun yanı sıra; eğitimcilerin yüzde 81,4’ü toplu sözleşme görüşmelerinde imza atılan ücret artışlarının beklentilerini karşılama konusunda çok yetersiz kaldığını belirtti.”

(ANKA)