Vahit Bıçak davasından kadın cinayetleri için örnek karar çıktı: Öldürülen kadının anısına saygısızlığa ceza

Vahit Bıçak davasından kadın cinayetleri için örnek karar çıktı: Öldürülen kadının anısına saygısızlığa ceza
Ankara’da Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi olan Ceren Damar Şenel’in öldürülmesinden sonra sanık avukatlığını yapan Vahit Bıçak'a Ceren Damar ve babası Mustafa Damar'a hakaret suçlarından yargılandığı davada 1 yıl 5 ay 15 gün hapis kararı çıktı. Kararı değerlendiren Avukat Eken, "'Kadının arkasından uydurma senaryoları yazılmasının savunma etiği ile bağdaşmayacağına ilişkin çok önemli bir karar" derken Başer ise

ESRA TOKAT


Mahkeme, Vahit Bıçak'ı "savunma hakkının sınırları aştığı kanaati ile, kişinin anısına hakaret suçunu alenen işlemesi" nedeniyle arttırıma giderek toplamda 1 yıl 5 ay 15 gün hapse mahkum etti. Mahkeme, bir daha suç işlemeyeceği kanısı heyette oluşmadığından takdiri indirime yer olmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına kararı verdi.

Mahkeme, Vahit Bıçak'ın Ceren Damar'ın babasına yönelik söylediği “Katil ruhlu adam” sözünü ise hakaret kapsamında görmedi ve "suçun unsuru oluşmaması" nedeniyle beraat kararı verdi.

'Ceren Hocamızın hatırasına hakaret teşkil ettiği onaylanmıştır'

Duruşma sonrası kararı değerlendiren Avukat Berkay Başer, "Bugün önemli bir gün. Çünkü yıllardır kadınların katledilmesine şahit oluyoruz. Bugün de yapılan yargılamalarda bilgisiz, delilsiz bir şekilde kadınların namusuna, iffetine yönelik ağır hakaretlere ve iftiralara şahit oluyoruz. Ama bugün verilen karar ile birileri buna dur dedi. Bu açıdan bu dava bizim için çok önemli. Bugün itibariyle yapılan savunmanın, savunma sınırını fersah fersah aşıldığı ve Ceren Hocamızın hatırasına hakaret teşkil ettiği onaylanmıştır" dedi.

'Kadının arkasından uydurma senaryoları yazılmasının savunma etiği ile bağdaşmayacağına ilişkin çok önemli bir karar'

Bıçak'a verilen cezada indirim uygulanmamasının önemli bir gelişme olduğunu ifade eden Avukat Ceren Kalay Eken ise "Bunun nedeni ise sanığın aynı suçu işlemeyeceğine dair bir takdir uyandırmaması. Ceren Damar'ın katledilmesine yönelik dava da çok önemli bir davaydı. Kadın cinayetleri davalarında sıkça başvurulan ve artık cevap veremeyecek bir kadının arkasından uydurma senaryolar yazılmasının aslında savunma etiği ile bağdaşmayacağına ilişkin çok önemli bir karar oldu" ifadelerini kullandı.

Ankara’da Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi olan Ceren Damar Şenel’in 2 Ocak 2019 tarihinde öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından katledilmesine ilişkin davada, failin avukatı Vahit Bıçak savunma dokunulmazlığının sınırlarını aşarak, “Maktulenin doymak bilmeyen arzuları”, insanlık dersini sanık vermiştir” “Üniversiteler fantezilerini giderme aracı olarak öğrencileri kullanamaz” şeklinde ifadeler kullanmıştı. Ayrıca Bıçak, Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar hakkında da “Katil ruhlu adam” ifadesini kullanmıştı.

Avukat Bıçak’ın Ceren Damar’ın ‘manevi hatırasına ve ailesine hakaret etmek’ suçundan yargılandığı davanın 5’inci duruşması bugün Ankara 35’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndesaat 10.30’da görüldü.

Davada Damar ailesinin avukatları Berkay Başer, Ömer Kavili, Tarkan Eren, Ebru Beşe, Ceren Kalay Eken, Erda Vardal, Semih Kesici, Yasin Gökberk Çınar, Nadire Durudoğan katılırken Ankara Barosu Gelincik Merkezi avukatlarından Şeyda Özcan gözlemci olarak hazırda bulundu.

‘Mezarda yatan rahmetli kızıma, onurumuza hakaret etti'

Duruşmada ilk sözü alan Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, “Bu sanık bugün takım elbise giymiş, kravat takmış. Ancak bu kişi bana ‘Ensest Mustafa Damar’ dedi. Sanığın zihni bu. Kızımın davasında iftira senaryo yazdı, oynadı ancak beceremedi. Dava aleyhine sonuçlandı, savunduğu sanık en üst düzeyde ceza aldı. Ardından intikam almak için husumet besledi, bana, mezarda yatan rahmetli kızıma, onurumuza hakaret etti, yetmedi tehditlerde bulundu” dedi.

‘Depremde çocuğunu kaybeden hangi baba meydanlara çıktı’

Sanık Vahit Bıçak ise, “Katılanları anlıyorum, acılarını da paylaşıyorum, her duruşmada söyledim. Feyzan Hanım kızını kaybetmiş, onunla hiçbir sıkıntım yok. Dolayısıyla kelimelerimi seçerken duygularını zedelememek için dikkatle seçtim. Ancak Mustafa Damar’ın tavırları farklı tabi. Geçen ay deprem oldu binlerce insan hayatını kaybetti pek çok çocuk öldü ancak hangisinin babası çıkıp meydanlarda bağırdı. Geçtiğimiz duruşmada Mustafa Damar polisle de çatışmış. Soruyorum size polisle çatışarak mı adalet aranır?” diye konuştu. Bıçak'ın bu sözleri mahkeme salonundan büyük tepki gördü.

'Sıra yargılamaya gelince köşe bucak kaçtı'

Duruşmada ilk sözü alan Mustafa Damar şöyle konuştu:

“Şu anda huzurda bulunan sanık suç işledi sonrasında sıra yargılamaya gelince köşe bucak kaçmaya çalıştı. Bugün 5. duruşma gerçekleşiyor. Yargıyı oyalamak ve uzatmak amacıyla 2 buçuk duruşma gelmedi. Zorla getirildi dolayısıyla yapmak istediği şey ‘Suç işlemek benim hakkım, beni kimse yargılayamaz’dır. Avukatı da ‘Bıçak’a verilecek herhangi bir ceza Bıçak’ın hayatını büyük bir zorluğa sokmayacak’ dedi. Bu pişkinlik bu pervasızlık bu cesaret sanığın suç işlemeye devam etmesine neden oldu. Bana ettiği hakaret nedeniyle 7 ay hapis cezası aldı."

“Bu sanık bugün takım elbise giymiş, kravat takmış. Ancak bu kişi bana ‘Ensest Mustafa Damar’ dedi. Sanığın zihni bu. Kızımın davasında iftira senaryo yazdı, oynadı ancak beceremedi. Dava aleyhine sonuçlandı, savunduğu sanık en üst düzeyde ceza aldı. Ardından intikam almak için husumet besledi, bana, mezarda yatan rahmetli kızıma, onurumuza hakaret etti, yetmedi tehditlerde bulundu.”

Baba Damar isyan etti: ‘Adalet aramak benim işim mi? Devletin yargısının görevi ne?’

“35 yıllık hukukçuyum diye geçinen sanık cübbeyi kalkan etti, yargıyı kötü emelleri için kullandı. Yargılama sürecinde bana psikolojik şiddet uygulandı, işkence uygulandı. 5 duruşmalık ne var burada? Ben her duruşmaya psikolojik şiddet altında adalet aramak benim işim mi? Devletin yargısının görevi ne?
Rahmetli kızım 12’si ölümcül olmak üzere 17 bıçak darbesi ve 2 silahlı ateş aldı. Katilden görevi devraldı. Mezardaki rahmetli kızımın kemiklerini sızlatacak şekilde ifadeler, sözler iftiralar yaptı. Kızımın kefeninde kanı damlarken benim bunları unutmam mümkün değil?"

“Bostanda rahat gezdirmeyeceğim seni' diye ölümle tehdit etti. Henüz öldürmedi ama gerçekten de rahat bir şekilde gezdirmedi. Benim mahkemenizden, heyetinizden şahsi bir beklentim yok. Sadece vereceğiniz karar toplumun vicdanını rahatlatsın, toplumun geleceğini etkilesin. Vahit Bıçak gibilerin çoğalmasını mı yoksa bunların soylarının bitirilmesini mi isteyeceğiz bu karar verilsin.

'İzin verin de evladımızın acısını yaşayalım'

Baba Damar'ın ardından konulan anne Feyzan Damar ise
“Biz zaten evladımızı kaybettik, yaşıyoruz ama canlı ölü gibi yaşıyoruz. Allah hiç kimseye evlat acısı vermesin. İzin verin de evladımızın acısını yaşayalım, Gereken en ağır cezalar verilsinki aynı yöntemi uygulayan avukatlar da bu yanlışmış desin ve başka kızların namusuna laf uzatmasınlar" ifadelerini kullandı.

'Merhamet değil adalet bekliyoruz'

Ceren Damar ailesinin avukatlarından Berkay Başer ise "Biz duruşmada herhangi bir iyi niyet göstermeyen sanığın en üst sınırda cezalandırılmasını bekliyoruz. Biz sizlerden merhamet değil sadece adalet bekliyoruz" şeklinde konuştu.

'Her hakaretten ayrı ayrı cezalandırılmalı'

Avukat Ebru Beşe ise "16 Ocak 2023’te verdiğimiz dilekçede olduğu gibi her hakaretten ayrı ayrı cezalandırılmasını talep ediyoruz. Adli yargılamayı teşebbüs, ve görevi kötüye kullanmakta da ayrı cezalandırılmasını bekliyoruz" dedi.

Avukat Ceren Kalay Eken ise sanık Vahit Bıçak'ın kişisel verileri hukuksuzca ele geçirmek ve yaymaktan da 1 yıl 8 ay ceza aldığını bildirerek kararda bu durumunda göz önüne alınması gerektiğini belirtti.

'Suç işlemiştir'

"Bu dava bir avukatın avukatlık mesleğini yürütürken müvekkillik hukukunu korumanın sınırının nerde bittiğiyle alakalı bir davadır" diyerek sözlerine başlayan Avukat Ömer Kavili şunları söyledi:

"Bu sanık o davada avukatlık mesleğinin kendisine bahşettiği ve sadece müvekkilinin cezasında indirim getirecek hususları dile getirmesi gerekirken, sanık avukatlık standartının dışına çıkmış ve bu yönüyle suç işlemiştir. Duruşmadaki beyanları dışında Twitter’da canice katledilen kamu görevlisi Sayın Ceren Damar’ın ailesine de dil uzatmış, hakaret etmiştir.

'Cezada indirim yapılmamalı'

Ceren Damar ailesinin avukatlarından son sözü alan Hakan Eren ise "Bu sanık ceza hukukun en temel ilkesini bilmeyen bir sanıktır. Bu sanık ayak oyunlar yaptı ve duruşmalara katılmadı, bu davranış mahkemeye karşı hile ve kurnazlık boyutuna geldiğinden dolayı cezasında indirim yapılmaması için dikkatinize sunuyorum" sözlerini kullandı.

Bıçak: 'Yalanın daniskası'

"Buradaki yargılama faaliyetinde konusu suç olmayan bir yargılama yürütülüyor" diyerek savunmasına başlayan Vahit Bıçak ise "İfade özgürlüğü, avukatlık hakkı yargılanıyor. Suç işlemediğimin bilincindeyim. Ben dişi ile tırnağı ile bu noktaya gelmiş bir insanım. Devletin verdiği burs ile İngiltere’de eğitim aldım. Bunlar benim gibi bir adama hakaret ve yalanın daniskası" dedi ve şunları söyledi:

"Katılanları anlıyorum, acılarını da paylaşıyorum, her duruşmada söyledim. Feyzan Hanım kızını kaybetmiş, onunla hiçbir sıkıntım yok. Dolayısıyla kelimelerimi seçerken duygularını zedelememek için dikkatle seçtim. Ancak Mustafa Damar’ın tavırları farklı tabi. Geçen ay deprem oldu binlerce insa hayatını kaybetti pek çok çocuk öldü ancak hanginin babası çıkıp meydanlarda bağırdı. Geçtiğimiz duruşmada Mustafa Damar polisle de çatışmış. Soruyorum size polisle çatışarak mı adalet aranır?"

"14 Mayıs yaklaşıyor"

"Derhal beraat kararı verilmeli. Geçtiğimiz duruşmalara sağlık mazereti nedeniyle katılamadım, keyfimden mi katılamadım? Ben olsam benim için bu 10 dakikalık iş. Ancak karar heyetin takdiri. Ancak 14 Mayıs yaklaşıyor. 14 Mayıs’tan sonra tüm bu dava sonuçlarının yargılanması için elimden geleni yapacağım. Bu dava ilk aşama, istinaf var, Yargıtay var, Anayasa Mahkemesi var, AİHM var. Tüm bunlara karşı yine de heyetin suçsuz olduğuma yönelik karar vereceğine eminim."

Bıçak'tan hakimlere çağrı: 'Yapılan baskıları dikkate almayın'

"4 cümle çekilip bağlamından koparılmış. Hakimlerin vicdanlarıyla karar vermelerine ve onun dışında yapılan baskıları dikkate almamalarını çağırıyorum. Ben kişinin anlatımları üzerine savunmamı kurarım. İddia edildiği gibi bir öğretleme durumu yok. Burada görevimi iyi yaptığım için yargılanıyorum veya Türkiye standarları üstünde görevimi yaptığım için yargılanıyorum. Duruşmada ağız dalaşı yapan bir tarzım yok benim. Bunca yıllık hocalık hayatımda da elimde bir metin olmadan çıkmış değilim."

'Sanığın yüzme sporu yaparak geliştirdiği vücuduna maktule ilgi duymaya başlamıştır” cümlesi suç mu?'

“Sanığın yüzme sporu yaparak geliştirdiği vücuduna maktule ilgi duymaya başlamıştır” cümlesi suç mu? Ben sanığı yüzme yaptığını görmedim, vücudunu görmedim ama benim gördüğüm işkence görmüş, perişan bir sanıktı. Otoritesini kullanan, hocalık nüfusunu kullanan maktulenin cinsel talebine boyun eğmek zorunda kalmıştır” burada da bir hakaret kastı yoktur. Ben duruşmanın kapalı olmasını teklif ettim aileye duyguları incelmesin yayılmasın duruşmada konuşulanlar diye, bu niyetim bile ‘kapalı kapılar ardında iş çevirecek’ diye yansıdı.

'Sözlerim tamamen sanığın anlattıklarını ifade etmek içindir'

“Zorlama yoluyla kaçınılmaz tecavüz eylemine boyun eğmek zorunda kalmıştır' sözlerimde müvekkilimin bu işe rızası olmaması, mezun olmak istemesinden dolayı ‘özgür iradesi yoktur’ demek istiyorum. Dolayısıyla sözlerim tamamen savunma sınırları içerisinde. 'Maktulenin kıskanç yapısı, arzuları', 'Maktule tarafından sanığın annesinin meslekten ihracının kendisi tarafından gerçekleştirmesinin söylenmesi sanığın ruh dünyasında sarsıntı yapmıştır' sözlerim tamamen sanığın anlattıklarını ifade etmek içindir. 'Yaşadığı pişmanlığın ve acının tarifi yok diyerek asıl insanlık dersini sanık vermiştir' sözlerim sanığın pozitif kişilik yapısına ve ıslah olmaya başladığını anlatmaya çalışmışım. Dolayısıyla mağdurun ailesine, acı ve ızdırap vermek gibi bir amacım yok, olamaz zaten bu cümlelerden öyle bir amaçta çıkarılamaz. 'Çocuklar üniversiteye beyinlerini geliştirmek için gelir', 'Fantezileri olan akademik personellerin fantezilerini gidermek amaçlı gençlerimiz kullanılamaz' sözlerim de genel bir yargı içeriyor.

'Bu babaya söylenecek çok söz var'

"Mustafa Damar ile ilgili bana saldırı olmadıkça ne bir açıklama ne de bir sosyal medya paylaşımı yaptım. O duruşma çok sürdü, 5 6 saat ayaktaydık. O sırada izleyiciler de bana 'pislik' dedi. Hayatımda görmediğim muameleleri gördüm. Genç bekar kızı olan bir babaya Mustafa Damar 'Damat al o zaman' demesi üzerine 'siz almışsınız zaten' demiştim. 'Bu babaya söylenecek çok söz var' diyorum mahkemede bu baba ile olumsuz düşüncelerim var, sosyal medyayı ve basını böyle kullanmasını anlamıyorum çünkü. Sürekli siyasetçilerle el sıkışıp randevu alması, 'siyasi kariyer mi düşünüyor diye soruları akla getiriyor. İfade özgürlüğü olsa gerçekten de söylenecek çok söz var."

Avukat Aytaç: 'Müvekkilin beyanına itibar edip bunu savunmak avukatlık mesleğinin gereğidir

Bıçak'ın avukatı Ersoy Aytaç ise savunmasında "Müvekkilimin cezalandırılmasına dair devam eden bu yargılama sanık Hasan İsmail Hikmet'in savunmasının avukat Vahit Bıçak tarafından hazırlandığına dair. Oysa buna dair bir araştırma yok ve cezaya gerekçe olamaz, bu bir kanıdır sadece. Müvekkilin beyanına itibar edip bunu savunmak avukatlık mesleğinin gereğidir. Avukatlığın müdafiliğine aykırı bir durumdur bu yargılama" dedi. Aytaç şunları söyledi:

'Katil Ruhlu adam da diyebilir ama cezalandırmaya tabi tutulmamalı'

"Linç yoluyla zaten müvekkilimin cezası zaten infaz edildi. Sizden de infaz edilen bu cezanın ilan edilmesi isteniyor. Duruşmada gerginlikle bu tarz sözler söylenebilir. Bu cezalandırılması gereken bir durum değildir. Vahit Bey 'Katil ruhlu adam' da diyebilir Mustafa Bey'in sataşması sonrası ama yine cezalandırmaya tabi tutulmamalı. Bunun emsal olması genç avukatların ve bütün meslektaşlarımızın savunma performanslarına sirayet edecektir."

Gündem