Yüksek Seçim oyunları: YSK’ya yeni üyelik seçimleri kilitlenmeye aday
ERSAN ATAR
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 24 Ocak’ta boşalacak 5 üyeliği için seçim yapılacak olan Yargıtay ve Danıştay’da 20’nin üzerinde aday ortaya çıktı. Aday sayısının bu kadar çok olması, bu iki kurumdaki YSK üyeliği seçimlerin kilitlenme olasılığını artırdı. 5 adayın 5’i de belirlenemezse Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimleri YSK’nın, görev süresi dolmuş adayları ile yapılacak. Yargıtay ve Danıştay’da aday sayısının özellikle çok çıktığı ve YSK’nın mevcut adaylarıyla seçim yapılmasının hedeflendiği konuşuluyor. Yargıtay’daki 3 üyelik için 16 aday ortaya çıktı.
Türkiye seçim sürecine, hem seçim öncesi dönemdeki güvenlik hem de seçim günü “oy güvenliği” endişeleri ile giriyor. Aynı şekilde Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin süresinde yapılması durumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 3. kez aday olup olamayacağı tartışmaları da sürüyor.
Böylesine tartışmalı bir ortamda yapılacak seçimleri yönetecek ve Erdoğan’ın 3. kez aday olup olmayacağını belirleyecek olan YSK’nın seçim döneminde vereceği kararların önemi artıyor. YSK’nın özellikle 2017 Referandumundaki “mühürsüz oyların geçerli sayılması” gibi halen tartışılan kararlarının bulunması, Kurul’un üzerinde soru işaretleri bulunan mevcut yapısının korunmasının önemini artırıyor.
Yargıtay’da 3 üyelik için 16 aday
Böylesine belirsiz bir süreçte YSK Başkanı Muharrem Akkaya ile birlikte Kurul üyeleri Cengiz Topaktaş, Kürşat Hamurcu, Erhan Çiftçi ve Yunus Akın’ın görev süreleri 24 Ocak’ta doluyor. Şimdi Yargıtay’da Muharrem Akkaya, Cengiz Topaktaş ve Kürşat Hamurcu’dan boşalacak 3 üyelik için seçim yapılacak. Aynı seçim, Danıştay’da da Erhan Çiftçi ve Yunus Aykın’dan boşalacak üyelikler için yapılacak.
YSK üyeliği seçimlerinin yaklaşmış olması, her iki yüksek yargı organında da kulisleri hareketlendirdi.
Kısa Dalga’nın Yargıtay kulislerinden aldığı bilgilere göre Yargıtay’da bu 3 üyelik için şimdiye kadar 16 üyenin aday olduğunu açıkladığı, 2 Yargıtay üyesinin de “ortamı kontrol ettiği”, adaylığını açıklayabileceği belirtiliyor.
Danıştay’ın YSK’ya göndereceği 2 üyelik için de 6 veya 7 adayın aday olabileceği kulislerde dillendirilen bilgiler arasında. Bu durumda 5 YSK üyeliği için Yargıtay ve Danıştay’da 20’nin üzerinde aday çıkacak.
‘Çarşaf liste’ hazırlanacak, ‘Fatih Ürek’ önlenecek
Yargıtay ve Danıştay’daki YSK üyeliği seçimlerine adaylık süreci uygulamada ve yasal olarak şöyle işliyor:
YSK üyeliğine aday olmak isteyen bir yüksek yargı mensubu önce diğer üyelerin odalarını dolaşıp aday olduğunu açıklıyor. Gayrı resmi süreç olarak bilinen bu süreç daha sonra resmiyete dökülüyor ve daha önce adaylığı için kulis yapan yüksek yargıçlar bu kez isimlerini Yargıtay veya Danıştay başkanlıklarına resmen bildiriyor. Her iki yargı organının başkanlıkları da seçime yaklaşık bir hafta kala adayların isimlerini resmen ilan ediyor.
Yargıtay ve Danıştay’da şimdiye kadar yapılan seçimlerde aday sayısı, seçim yapılacak YSK üyeliğinin sayısının bir buçuk veya iki katı oluyordu. Örneğin 3 aday seçilecekse 3 veya 5 isim aday oluyordu. O verecek Yargıtay üyesi de belirlediği en fazla 3 adayı, seçim sırasında dağıtılacak mühürlü kağıda yazıp sandığa atıyordu.
Ancak bu kez özellikle Yargıtay’da isimlerin çok olması nedeniyle farklı bir uygulamaya gidilecek. Adayların isimleri, Yargıtay Başkanlığı’nın mührünün bulunduğu kağıda listelenecek ve yanlarına kutucuklar eklenecek. Yüksek yargıçlar, bu kutucuklara işaret koyarak oylarını verecek.
Özellikle Yargıtay’da şimdiye kadarki yapılan, yani oy verenin, adaylarını kağıda yazması yoluyla yapılan seçimler “protestolara” daha açık bir yöntemdi. Geçmişte dönemin YSK Başkanı Tufan Algan’ın görev süresi tartışmalı bir şekilde uzatıldıktan sonra Yargıtay’daki YSK üyeliği seçimleri protestolara neden olmuş, oy kullanan yargıçlar dönemin YSK Başkanı Algan’ın görev süresinin uzatılmasını protesto etmek için oy pusulalarına Fatih Ürek’in ismini yazmışlardı.
Üye seçimi neden zor?
Yargıtay ve Danıştay’da ortaya çıkan aday sayısının çokluğunun, YSK’da boşalacak 5 üyelik için seçimi zorlaştıracağına kesin gözüyle bakılıyor. Hatta aday sayısının, YSK üyeliği seçimlerini kilitlemek için özellikle çok çıktığı değerlendiriliyor. Çünkü her iki yüksek yargı organında da YSK üyeliğine seçilebilmek için toplam üye sayısının bir fazlası kadar oy almak gerekiyor. Bu durumda 380 üyeli Yargıtay’dan YSK üyesi seçilebilmek için en az 191 oy almak gerekiyor. Aynı şekilde 115 üyeli Danıştay’dan da YSK üyesi seçilebilmek için 63 üyenin oyunu almış olmak gerekiyor.
Ya 5’i 1’den ya hiç
YSK’da boşalacak 5 üye için yapılacak seçimlerin en kritik yönlerinden birini de üyelerin tamamı seçilmeden seçilme yeterliliğini kazanan üyelerin göreve başlayamayacak olması oluşturuyor.
YSK’nın Teşkilat Kanunu’na geçtiğimiz dönemde kritik bir hüküm eklendi. Kanun’un 4. Maddesindeki bu hükme göre, boşalan üyeliklerin doldurulması, ancak bu boşalan üyeliklek sayısı kadar seçimin tamamlanmasını gerektiriyor.
Örneğin önümüzdeki günlerde Yargıtay’daki 3 üyelik seçiminde 2 aday 191 oy alsa ve üçüncü üyelik için 191 oy alan aday çıkmazsa o 191 oyu alan iki aday YSK’da göreve başlayamayacak. Hatta örneğin Yargıtay 3 üyesini de 191 oyla belirlemiş olsa bile Danıştay’daki iki üye belirlenememiş olursa Yargıtay’dan 3 üye de YSK’da göreve başlayabilmek için Danıştay’daki seçimleri bekleyecek. Bu ilginç durumun gerekçesi olarak, YSK Teşkilat Kanunu’ndaki "yeni üyelerin tamamının seçilmelerine kadar eski üyeler görevlerine devam ederler” hükmündeki “tamamı” kelimesi gösteriliyor.
Seçimler eski üyelerle mi yapılacak?
Yüksek Seçim Kurulu Teşkilat Kanunu’ndaki “Yeni üyelerin tamamının seçilmelerine kadar eski üyeler görevlerine devam ederler” ifadesi de önümüzdeki dönem ayrıca önem kazanacak.
Yargıtay ve Danıştay’da yapılacak seçimlerdeki aday çokluğunun nedenlerinden biri olarak da gösterilen bu düzenlemeye göre mevcut üyeler, yeni üyelerin seçimine kadar resmen görev yapacak. Bu durumda Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimlerine kadar Danıştay ve Yargıtay’daki YSK üyeliği seçimlerinde 5 isim de belirlenemediği sürece bu yıl içinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimleri sırasındaki ve hatta öncesindeki bütün kritik kararları YSK’nın mevcut üyeleri verecek.
Bu durumda YSK’nın mevcut üyelerinin vereceği kararların başında, seçimin zamanında yapılması halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 3. kez aday olup olmayacağı konusu geliyor. Bilindiği gibi YSK sadece seçim gününde verdiği kararlarla etkili olmuyor. Kurul, Meclis’te seçim kararı aldıktan sonra resmi seçim takvimini belirliyor.
Bu takvim de sadece günlerin belirlenmesinden ibaret olmuyor. Bu takvimde, seçim yasaklarının nasıl uygulanacağı, adaylıkların nasıl belirleneceği hatta kimlerin oy kullanıp kullanamayacağı bilgisi de yer alıyor.
Özellikle seçimlerin erkene alınması durumunda, Yargıtay ve Danıştay’daki üyelik seçimleri tamamlanamamış olursa önümüzdeki iki kritik seçimin tüm kararlarını YSK’nın mevcut yapısı vermiş olacak.
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.