Gökhan Zan: Lütfü Savaş adına gelip önce tehdit ettiler, sonra sahte kayıtla şantaj yaptılar

Gökhan Zan:  Lütfü Savaş adına gelip önce tehdit ettiler, sonra sahte kayıtla şantaj yaptılar
TİP’in adaylıktan çektiğini açıkladığı Gökhan Zan, adliyeye giderek hakkında sahte kayıtla şantaj yaptığını iddia ettiği kişiler hakkında suç duyurusunda bulundu: "Lütfü Savaş adına bana geldiklerini söyleyen ve beni bana ve aileme zarar vermekle tehdit edip çekilmezsem bana sahte kayıtlarla itibar suikasti yapacağını söyleyenlerin şantajına maruz kaldım."

Adliye önünde bir açıklama yapan Zan, CHP Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş adına geldiğini söyleyen kişilerin önce adaylıktan çekilmesi için tehdit ettiklerini, daha sonra da sahte kayıtla şantaj yaptıklarını söyledi. Adaylıktan çekilmediğini vurgulayan Zan, Lütfü Savaş’ı da ‘ilçelerde AKP’ye, büyükşehirde bana verin’ dediğini ileri sürdü.

Gökhan Zan’ın açıklamasının tam metni:

“Lütfü Savaş adına geldiklerini söyleyip tehdit ettiler”

"Bir açıklamam olacak sizlere. Mecburi bir açıklama olacak sizlere. Az önce sayın savcımızın yanına çıktım. Gereken açıklamaları ilettim. Son bir haftadır maalesef yoğun bir tehdit ve şantajla karşı karşıya kaldım. Daha önce adaylıktan çekilmem için Lütfü Savaş adına bana geldiklerini söyleyen ve beni bana ve aileme zarar vermekle tehdit edip çekilmezsem bana sahte kayıtlarla itibar suikasti yapacağını söyleyenlerin şantajına maruz kaldım.

“Sahte kayıtla şantaj yaptılar”

Ama bu tehdit ve şantajlara boyun eğmedim. Bir daha gelirlerse haklarında suç duyurusunda bulunacağımı söyleyip kovdum. Durumu parti genel merkezimle ve genel başkanımla paylaşmıştım. Partim bu tür şantajların kesilmeyeceğini boyun eğmemem gerektiğini ve yanımda durduklarını söylediler. Ancak dün itibariyle az önce haklarında suç duyurusunda bulunduğum şahıslar bana sahte bir kayıtla şantaj yapıp adaylıktan çekilmemi, çekilmezsem daha önce söyledikleri gibi aileme ve bana zarar vermek ve basın yoluyla bana itibar suikasti yapacakları tehdidinde bulundular. Ben de bugün adliyeye gelip suç duyurusunda bulundum.


Sevgili hemşerilerim, bu yola çıkarken tek hedefim vardı. Depremle yıkılmış şehrimizin iktidardaki AKP ve yereldeki. AKP eskilerinin insafına bırakılmaması. Depremde yalnız bırakılan insanlarımızın yaralarını sarmak dertlerine derman olmaktı. Ve ceketimi assam kazanırım deyip hem depremde hem sonrasında halkımızı yalnız bırakan ve çaresizliğe, halkımızı yalnız bırakan ve seçeneksizliğe mahkum eden ayırımcı zihniyete karşı bir alternatif olmaktı.

Halkımızın ve hemşerilerimizin çantada keklik olmadığını iradelerini ipotek konulamayacağını göstermek, Hatay halkının helal ve temiz oylarıyla seçilen Can Atalay'ı vekillikten düşürseler bile asıl iktidarın halkın gönlünde, aklında ve direniş iradesinde yaptığı gösterip Can Atalay'ı ve tüm arkadaşlarımızın mücadelesini selamlamak. ‘Cumhuriyet Halk Partisi'nde adam mı var?’ diye halkımızı aşağılayan, zehirli diye dile karşılık Hatay'ın her evladı, Hataylıları temsil edecek yetkinliğe sahiptir iddiasını ortaya koymaktı.


FETÖ’cü kirli yöntemler

Hedefimden ve mücadelemden bir milim sapmış değilim. FETÖ'cü yöntemleri kirli siyasetinin merkezine oturtmuş olan genel ve yerel iktidarın el ele verip anlaştığı tek konu Hataylılara düşmanlık ve Hataylıların iradesini manipüle etmektir.


Lütfü Savaş ‘İlçelerde AKP’ye, büyükşenirde bana oy verin’ diyor

İktidar, ‘belediyeyi bize vermezseniz Hatay'a hizmet gelmez’ derken Lütfü Savaş'ın ekmeğine yağ sürer, Lütfü Savaş da ‘ilçelerde AKP'ye, büyükşehirde bana oy verin’ diyerek iktidarın ekmeğine yağ sürer.
Bizler de diyoruz ki, Hataylılar AKP'den de AKP artıklarından da büyüktür. Ve 1 Nisan sabahında Hatay, alternatifsiz olmadığını, kendi belediyesini, kendisinin yöneteceğini tüm ülkeye gösterecektir. Durmadan çalışmaya sokaklarda, caddelerde, köylerde, tarlalarda, fabrikalarda kadınlarla, gençlerle, büyüklerimizle, yaşlarımızla, çocuklarımızla el ele, omuz omuza aydınlık yarınları için yürümeye devam edeceğim. Özgürlüğün adresi olarak gösterilen sosyal medyadan bile bugün videolarımı kaldırıp engel olmaya çalışanlara sesleniyorum.

“Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan”

Hadi gelin gücünüz yetiyorsa kısın sesimi. Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan. Hepinize teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum değerli basın mensubu arkadaşlar. Yarın sabahtan itibaren daha kararlı, daha dirençli, daha güçlü bir şekilde hemşerilerimizle birlikte yürümeye ve onların sesi olmaya devam edeceğim. Bundan sonra her şey yargıya intikal etmiş durumdadır.

Zan, gazetecilerin “Sosyal medyada çekildiğinize dair bilgiler var. Görüntüler yayınlanıyor, fotoğraflar yayınlanıyor” sözlerine de “Az önce zaten ifade ettiğim yoluma yarından itibaren daha güçlü bir şekilde halkımızla beraber el ele gönül gönüle devam edeceğimi ifade etmiştim” karşılığını verdi. (Kısa Dalga)

Gündem