AİHM’den Aysel Tuğluk kararı: “Tutuklama, çoğulculuğu bastırma amacı taşıyor”

AİHM’den Aysel Tuğluk kararı: “Tutuklama, çoğulculuğu bastırma amacı taşıyor”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı olarak yürüttüğü faaliyetler nedeniyle tutuklanan Aysel Tuğluk hakkında Türkiye’yi mahkûm etti. Mahkeme, tutuklamanın “demokratik tartışmayı bastırma amacı taşıdığını” vurguladı.

Kısa Dalga - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), eski HDP milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Aysel Tuğluk’un tutuklanmasına ilişkin kararını 14 Ekim'de açıkladı. Tuğluk'un avukatı Ramazan Demir, T24'teki yazısında kararın ayrıntılarını açıkladı.

Kararda, Tuğluk’un DTK eş başkanlığı yaptığı dönemde hakkında herhangi bir soruşturma yürütülmemiş olmasına ve DTK’nin anayasa yapım sürecinde meşru muhatap kabul edilmesine dikkat çekildi. AİHM’e göre, bu durum, devletin DTK’yi meşru bir demokratik aktör olarak gördüğünün göstergesi.

Delil değerlendirmesi eleştirisi

Mahkeme, delil değerlendirmesini de değerlendirdi. Kararda, e-postalar ve mesajlar gibi dijital delillerin doğruluğunun araştırılmadığı, kimliği belirsiz kaynaklardan gelen mesajların “makul şüphe” sayıldığı vurgulandı. Kararda, ayrıca DTK toplantılarına katılım ve Rol TV'de yapılan konuşmalar gibi eylemlerin "terör örgütü faaliyeti” sayıldığı hatırlatılarak, bunların ifade ve örgütlenme özgürlüğüyle bağdaşmadığı belirtildi.

18'nci madde ihlali

AİHM, "18'nci madde" olarak bilinen tutuklamanın siyasi veya başka gerekçelerle yapılması yasağıyla ilgili de tespitlerde bulundu.

AİHM kararında şu ifadeler yer aldı:

"Tutuklama, görünürde yasal bir gerekçeye dayansa da, gerçekte çoğulculuğu bastırma ve siyasi tartışmayı sınırlama amacı taşımaktadır.”

Avukat Demir'in aktarımına göre, AİHM, Türkiye’deki 'yargısal aktivizm' yerine 'yargısal sadakat' olgusuna işaret ettiğini belirterek karardan şu paragrafı örnek gösterdi:

"Yargı, bağımsız denetim rolünü yerine getirmek yerine, yürütmenin siyasal hedefleriyle uyumlu bir şekilde hareket etmiştir. Bu nedenle mahkeme, “yargı kararlarının münferit değil, sistematik' olduğunu; yani bir politika parçası haline geldiğini belirtmiştir "

Mahkeme'nin bu konuyla ilgili bir diğer değerlendirmesi de şöyle:

"Bu tutuklama, münferit bir olay değil; muhalif siyasetçiler, belediye başkanları ve HDP üyelerine yönelik daha geniş bir baskı örüntüsünün parçasıdır. Bu süreç, çoğulculuğu zedelemiş ve demokratik tartışma alanını daraltmıştır.”

Tuğluk'un avukatı Demir, kararla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

"Cezaevi bu yıllar boyunca yalnızca bedenleri değil, hafızayı da sınayan bir mekân oldu. Aysel Tuğluk’un yaşadıkları, bu ülkenin adalet hafızasına kazınmış bir simgeye dönüştü: düşünceleri susturulamayan, fakat o düşüncelerin taşıyıcısının hafızasıyla sınanan bir direncin simgesi. Ve bugün mahkeme onun haklılığını tescil etti; ama o haklılık, yalnızca bir davanın sonucu değil, insanın belleğiyle sınandığı bir dönemin sessiz tanıklığı olarak kaldı."

Kaynak:T24

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.