Halk TV sahibi Mahiroğlu’na ilginç “rüşvet” davası: İmar karşılığı basın desteği iddiası

Halk TV sahibi Mahiroğlu’na ilginç “rüşvet” davası: İmar karşılığı basın desteği iddiası
Savcılık herhangi bir para ilişkisinin olmadığı olayda, Cafer Mahiroğlu’nun Boğaziçi Ön Görünümüne aykırı olarak villasına ek bölümler yapılmasını “rüşvet” olarak saydı.

Kısa Dalga - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan İBB soruşturması iddianamesinde İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu'nun da bulunduğu altı kişi hakkında "Rüşvet" suçundan da dava açıldı.

Savcılık herhangi bir para ilişkisinin olmadığı olayda, Mahiroğlu’nun Boğaziçi Ön Görünümüne aykırı olarak villasına ek bölümler yapılmasını “rüşvet” olarak saydı.

Savcılık, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan bir şüphelinin ifadesi ile HTS/BAZ verileri, resmi imar evrakları ve açık kaynak çalışmaları gibi delilleri birleştirerek, Mahiroğlu'nun Boğaz'daki kaçak yapısına karşılık örgüt lehine yayın yapma taahhüdüyle "yarar sağlamak suretiyle" rüşvet verdiği iddiasını değerlendirdi.

İtirafçı ifadesi

Şüpheli Yakup Öner'in Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ve etkin pişmanlık hükümleri kapsamında olduğu belirtilen ifadesine dayandırılan suçlamada, Öner, 2023 genel seçimlerinden önce Halk TV sahibi Cafer Mahiroğlu'nun Boğaziçi Ön Görünüm bölgesinde bulunan yapısına kaçak kat eklediği bilgisinin kendisine ulaştığını anlattı.

İmar Müdürlüğü'nden gelen konuyu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na ilettiğini belirten Öner, İmamoğlu'nun kendisine, "Bu konu önemli, bu konuyu Murat Ongun ile birlikte bir değerlendirin, öyle karar verin" talimatını verdiğini iddia etti.

İmamoğlu’nun iletişim danışmanı olduğu belirtilen Murat Ongun ile görüştüğünde ise Ongun’un, "Bize destek veren tek kanal bu, bunun üzerine nasıl gideceğiz" dediği öne sürüldü.

Bu görüşme sonrasında Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nün süreci beklemeye aldığı, ancak konunun medyada manşetlere taşınması üzerine göstermelik Yapı Tatil Tutanağı düzenlemek zorunda kaldıkları iddia edildi. Öner, Mahiroğlu’na bu durumun izah edildiğini, ancak yıkım yapılmayarak beklendiğini, medyadaki baskılar devam edince göstermelik bir yıkım yapıldığını öne sürdü.

Öner, yıkım işleminden yaklaşık 8 ay ila 1 yıl sonra yapıda yeni imara aykırı alanlar kazanıldığı ve bu yeni kaçak alanlara rağmen herhangi bir işlem yapılmadığını beyan etti.

İddianame, Yakup Öner'in beyanlarının geçerliliğini desteklemek amacıyla Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nden temin edilen resmi evrakları da kullandı. Bu evraklarda yapılan tespitler, kaçak imalat iddialarını doğruladı.

15.08.2022 tarihli Yapı Tatil Tutanağı içeriğinde, "İskanlı ana yapının bordum katına 297,00 m² ilave alan, yapının çatısının kaldırılarak 122,66 m²'lik yeni kat ilave edildiği, iskanlı ana yapının tamamında güçlendirme yapıldığı tespit edilmiştir" bilgisi yer aldı.

Daha sonra düzenlenen Arazi Çalışması Tespit Formunda ise, önceki tutanakta tespit edilen aykırılıklardan sadece yeni ilave katın yıkıldığı, diğer aykırılıkların ise giderilmediği belirtildi.

Bu tespitler, Yakup Öner'in kaçak yapının varlığı ve işlemlerin göstermelik yapıldığına dair beyanlarıyla örtüşür mahiyette olduğu ileri sürüldü.

İddianame, şüpheliler Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun, Yakup Öner ve Elçin Karaoğlu arasındaki yoğun HTS (telefon) ve BAZ (ortak lokasyon) verilerini de rüşvet eyleminin kanıtı olarak değerlendirdi.

Mahiroğlu'nun İstanbul'da "Kamu Kurum Veya Kuruluşlarının İhalesine Fesat Karıştırmak" ve Ayvalık'ta "İmar Kirliliğine Neden Olmak" suçlarından "aranıyor" durumda olduğu ve 10 Mart 2025 tarihinde İstanbul Havalimanı'ndan İngiltere'ye uçarak çıkış yaptığı belirlendi.

Yapıya ek yapmak suretiyle rüşvet

Savcılık, rüşvet suçunun oluşması için nakdi bir menfaatin şart olmadığını, "çıkar" veya "yarar" sağlamanın yeterli olduğunu belirterek, Cafer Mahiroğlu'nun eylemini bu kapsamda değerlendirdi.

İddianamenin değerlendirme bölümünde “Örgüt lideri Ekrem İMAMOĞLU Cafer MAHİROĞLU’ndan maddi menfaatten daha değerli olduğunu düşündüğü basın gücünü arkasına almak için şüpheli Cafer MAHİROĞLU ile örgütün bu alanda faaliyet gösteren yöneticisi Murat ONGUN’un görüşmesini talimatlandırmıştır" ifadesi yer aldı.

Savcılık, Mahiroğlu, kaçak kat çıkılmasına karşılık İmamoğlu ve örgüt lehine yayınlar yapmak suretiyle örgüte "yarar sağlamak suretiyle" rüşvet verdiğini ileri sürdü.

Başsavcılık şu şüpheliler Cafer Mahiroğlu hakkında rüşvet verme, Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun ve Fatih Keleş hakkında rüşvet anlaşması yapılması ve alınması için talimat veren ve rüşveti kendi talep eden örgüt lideri ve yöneticisi sıfatıyla ceza istedi. Elçin Karaoğlu hakkında ise rüşvet fiiline iştirak suçundan ceza istendi.

Yakup Öner hakkında ise etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde rüşvet fiilini haberdar etmesi nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına dair karar talep edildi.

Kaynak:Haber Merkezi

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.