İmamoğlu'ndan süreç değerlendirmesi: Demokratik bir düzen olmazsa silahlar daha yüksek sesle dönebilir
Kısa Dalga - Tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı ve CHP'Nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, PKK tarafından alınan silah bırakma kararını ve süreci değerlendirdi.
İmamoğlu, Avrupa Günü resepsiyonuna gönderdiği mesajı İBB Başkanvekili Nuri Aslan tarafından okundu.
İmamoğlu, mesajında demokratikleşme vurgusu yaptı. İmamoğlu, "Silahların susması, tek başına barış anlamına gelmez" dedi.
İmamoğlu'nun mesajı özetle şöyle:
"Bugün dünyanın ve Avrupa’nın pek çok bölgesinde yaşanan demokratik gerilemeler, sadece temel hak ve özgürlükleri hedef almıyor; uluslararası ilişkilerin de zeminini sarsıyor. Otoriterleşme dalgası, demokratik kurumları zayıflatmakla kalmıyor; ortak değerleri ve hak temelli uluslararası düzeni de erozyona uğratıyor.”
Silahların susması tek başına barış anlamına gelmez
“Popülist liderler, kendi politik gündemlerine uğruna, hemen hiçbir şeyi manipüle etmekten kaçınmıyorlar. Ukrayna ve Gazze’de yaşanan büyük kayıplar, acı ve yıkımın ardından barış girişimlerinin yeniden başladığına tanıklık ediyoruz. Türkiye'de ise, ülkemizin en sancılı meselelerinden biriyle ilgili önemli bir gelişme yaşandı. Haftanın başında, terör örgütü PKK, silah bıraktığını ve kendini lağvettiğini açıkladı. Ancak unutmayalım ki, silahların susması, tek başına barış anlamına gelmez"

"Ateşkeslerin arkasında sosyal adalet, onurlu bir yaşam ve demokratik bir düzen olmazsa; temel haklar ve özgürlükler güvence altına alınmaz, eşit yurttaşlık ve toplumsal katılım sağlanmazsa, silahlar bir gün daha da yüksek sesle dönebilir. Adil bir toplumsal ve siyasi düzen kurulmadan, kalıcı barışa ulaşmak mümkün değildir. Dolayısıyla, bu çerçevede kilit bir noktayı vurgulamak isterim: Kürt meselesi konusunda hayati öneme sahip bir süreç, iktidarın yapmak istediği gibi, az sayıdaki siyasetçinin kapalı kapılar ardında yürüteceği görüşmelerle yönetilemez. Günü kurtarmayı amaçlayan, kısa vadeli ve dar siyasi hesaplarla ve sorunun bölgesel boyutu göz ardı edilerek, sonuca ulaşılamaz.”
Demokratik cumhuriyetin temeli Lozan'da
“Bu vesile ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu metinlerinden birini oluşturan Lozan Antlaşması’na da değinmek istiyorum. Demokratik Cumhuriyetimizin temeli olan Lozan'da, Türkiye'nin içinde her yurttaşın başı dik, onurlu ve özgür bir biçimde, kendi kimliğiyle yaşayabileceği dünyaya ilan edilmiştir. Lozan Konferansı, aynı zamanda savaştan yeni çıkmış ve barışı öncelemiş Türkiye’nin büyük bir diplomatik zaferidir ve her yurttaşımız bu zaferle haklı bir gurur duyar, duymalıdır. Şunun altını çizmeliyim ki; Türkiye için her zaman öncelik, ‘yurtta ve dünyada barış’ ilkesidir. Bu ilke, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün bize mirasıdır. Lozan Antlaşması da işte Avrupa ile eşitlik, bağımsızlık ve barışa dayanan ilişkilerin başlangıç noktasıdır. İstanbul'da da 100 yılı aşan bu demokrasi mirasını ve kapsayıcılığı koruyan politikalar izledik.”
Kaynak:ANKA
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.