Konutta kampanya var ama: Türkiye barınmada Avrupa'nın en kötüsü

Konutta kampanya var ama: Türkiye barınmada Avrupa'nın en kötüsü
İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Doç. Dr. Buğra Gökçe, Türkiye’de derinleşen barınma krizine dikkat çekti. Gökçe, halkın ısınma, barınma ve gıda gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini vurguladı. Emlak Konut ve TOKİ'ye tepki gösterdi.

Kısa Dalga - Emlak Konut tarafından orta gelir grubuna dönük başlatılan konut kampanyası tepki çekmeye devam ediyor. Yüksek konut fiyatları, yüksek aylık taksitler konut sahibi olmayı oldukça zorlaştırıyor. İPA Başkanı Gökçe, Emlak Konut'a tepki gösterdi.

İPA başkanı Doç. Dr. Buğra Gökçe, konut alanında yaşanan krize dikkat çekti. Gökçe, X hesabından açıklama yaptı.

Evsiz sayısının bugün 100 bini geçtiğini söyleyen Gökçe, kötü şartlarda yaşamak zorunda kalan insanların sayısının da arttığına dikkat çekti.

İzmir’de 11 Kasım 2024 tarihinde elektrikli sobanın devrilmesi üzerine 5 küçük kardeşin can verdiği feci olayı hatırlatan Gökçe, o ailenin yaşadığı evin kötü koşullarını örnek gösterdi.

TÜİK verilerini işaret eden Gökçe, “kurumsal olmayan nüfusun yüzde 31,3'ünün yaşadığı konutlar sızdıran çatı, nemli duvar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemlere sahip. Tüm vatandaşlarımızın yüzde 30,2'si ise konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu yaşıyor.” dedi.

Barınma şartlarında Avrupa'nın en kötüsü Türkiye

EuroStat'ın verilerinin de buna paralel olduğunu söyleyen Gökçe, açıklamasına “2023 istatistiklerine göre Türkiye de kötü kalitede konutta yaşamak zorunda olan nüfus oranı yüzde 32. Avrupa ülkeleri arasında maalesef bu alanda en kötü durumdaki ülkeyiz.” Sözleriyle devam etti.

Kampanya amacının aksine hizmet ediyor

TOKİ ve Emlak Konut tarafından başlatılan, düşük gelirli ailelerin bütçesine asla uygun olmayan kampanyaya değinen Gökçe, “Bu kurumlar kuruluş amaçlarının aksine yüksek gelirli insanlar için konut üretmeye ve satmaya devam ediyor.” dedi.

Gökçe, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı.

“Yoksul ve dar gelirli vatandaşlarımız çatısı akan, ısınmayan evlerde hayatlarını sürdürürken, varsıl kesime yönelik projeler yapılıyor, öte yandan kamu imkanlarıyla sermaye sahipleri 3’üncü 4’üncü konutlarına sahip oluyor. Kişilere, gruplara ve belli zümrelere hizmet eden bu düzen değişmeli, halkın kaynakları halk için kullanılmalı. İstanbul’da başardık, Türkiye’de de başaracağız.”

Kaynak:Haber Merkezi

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.