MHP'den dördüncü 'vakit tamam' paylaşımı: Sedat Bozkurt, paylaşımların hedefini anlattı

Kısa Dalga - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK lideri Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrının yankıları sürüyor. Bahçeli’nin çağrıyı, Cumhur İttifakı ortağı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan habersiz yaşadığı ve görüş ayrılığı yaşadıkları ileri sürülmüştü. Söz konusu tartışmalar sürerken MHP’den ‘yalnızlık’ ve ‘vakit tamam’ temalı paylaşımlar yapılmaya başlanmıştı.

Devlet Bahçeli ile Erdoğan dün Cumhurbaşkanlığında görüştü. Bugün de MHP’den dördüncü “Vakit tamam” paylaşımı geldi.

Kardeşlik vurgusu

Partinin resmi sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, "Bin yıllık kardeşlikten yanaysan; VAKİT TAMAMDIR SÖZ KONUSU VATANDIR" ifadeleri yer aldı.

MHP'nin 'vakit tamam' paylaşımlarının ilki bir video ile 12 Kasım Salı günü paylaşılmıştı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yer aldığı videoda "Yalnız kalırsınız bazen... En yakınınız bile anlamaz sizi" ifadeleri yer almıştı. Dün yapılan ikinci paylaşımda "Terör bitsin, huzur gelsin istiyorsan; VAKİT TAMAMDIR, SÖZ KONUSU VATANDIR" denilmişti.

Bin yıllık kardeşlikten yanaysan;

VAKİT TAMAMDIR
SÖZ KONUSU VATANDIR pic.twitter.com/RQsnBAF6SM

— MHP (@MHP_Bilgi) November 15, 2024

Sedat Bozkurt anlattı: Paylaşımların hedefi kim?

Peki MHP’den arka arkaya videoların hedefinde kimler var? Paylaşımlardaki mesajlar, birçok farklı yoruma neden oluyor. Kimi erken seçim, kimi de ittifakta ayrılık değerlendirmelerinde bulunurken, MHP kurmayları sessizlik yeminlerini bozmuyorlar.

Ankara’nın deneyimli gazetecilerinden Kısa Dalga yazarı Sedat Bozkurt, paylaşımların hedefinin MHP tabanı olduğunu söyledi.

Bozkurt, sözlerine gündemdeki iddiaları değerlendirerek başladı:

“Video ile başlayan afişlerle devam eden MHP'nin kendini anlatma çabasındaki mesajların hedefinde kim var? Herkes farklı yorumluyor. Erken seçim olabilir ya da Abdullah Öcalan çıkışından sonra kendisine yeterli güçlü destek vermediği için AK Parti, Erdoğan olabilir diyorlar ve bunlar değil bence.”

‘Genel merkez kafası karışık bir MHP’nin varlığını hissetti’

“Bunların tamamının mesajı MHP'nin tabanına” diyen Sedat Bozkurt, sebebini şöyle anlattı:

“Çünkü MHP tabanının kafası karıştı. Aniden bir gün sabahleyin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Abdullah Öcalan'ın gelip Meclis’te konuşabileceğine ilişkin cümle kurdu. Yani bir MHP'linin bir MHP Genel Başkanının ağzından duyacağı en son cümleyi duydu. Tabii kafası karıştı ve bunun nedenini de anlamakta sıkıntı çekti.

Çok fazla itiraz da edemedi. İtiraz MHP'nin geleneğinde de yoktur. MHP, tabanın itiraz edeceği yolları açık bir parti değildir.

Ama kafası karışık bir MHP'nin varlığı demek ki genel merkez tarafından hissedildi ki, onlara bunu anlatma gereği duyuldu. Anlatırken de normal, siyasette var olan yöntemler tercih edilmez MHP'de.

MHP'deki durum açıktır: ‘Genel Başkan Devlet Bahçeli yani lider ne yapıyorsa doğru yapıyordur ve bunu vatan için yapıyordur. Kafanız karışmasın, vatan bizim önceliğimizdir. Vatan söz konusuyla geri kalan hiçbir şey, Abdullah Öcalan'ın gelip Meclis’te konuşması da dahil önemli değildir. Siz Genel Merkez’e, lidere itaate, güvenmeye devam edin.’ Bu kadardır…”

‘Cumhur İttifakı’nda krize dönüşme ihtimali yok’

Bozkurt, “Cumhur İttifakı’nda her şey yolunda mı?” sorusuna ise şöyle yanıt verdi:

“Devlet Bahçeli'nin kendisine geç ve yeterince güçlü destek verilmemesi nedeniyle hafif kırgınlığı var ama bu kırgınlığın Cumhur İttifakı bileşenleri arasında ya da işte MHP ile AK Parti arasında herhangi bir krize dönüşme ihtimali yoktur. Buradan erken seçim de çıkmaz MHP ile AK Parti arasında bir açı da ortaya çıkmaz.”

İttifakta her şey şahane değil ama…

Peki, Cumhur İttifakı’nda her şey güllük gülistanlık mı? Sedat Bozkurt’a göre durum öyle değil ama ‘işler yürüyor’:

“Söylediklerim AK Parti ile MHP arasındaki bütün ilişkiler, her şey çok şahane demek değildir ama bugün yürüyen, işleyen ve sonuç alan iktidar paydaşları. Çünkü Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilebiliyor. Parlamentoda çoğunluğu sağlıyorlar. MHP kendisini; siyasetinin devlet içinde hakim bir pozisyonda, hatta devlet politikalarını belirleyici noktada görüyor. Bunların ikisi de bu imkanlardan vazgeçmez.” (Haber Merkezi)