Narin cinayetinde ilk duruşma: 'Anneme yapılan işkence bana izletildi'
Kısa Dalga - Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili olarak açılan davanın ilk duruşması başladı.
Tutuklu sanıklar Nevzat Bahtiyar, amca Salim Güran, ağabey Enes Güran ve anne Yüksel Güran, duruşma salonunda hazır bulundu.
Mahkemeye Güran ailesi ile yakınları, Yüksel ve Enes Güran'ın 8 avukatı, Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar'ın da 1'er avukatı ile baba Arif Güran, Diyarbakır Barosu'ndan 30 avukat ve Diyarbakır Baro Başkanı Avukat Abdülkadir Güleç ile önceki başkan Avukat Nahit Eren, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilleri, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, AK Parti Milletvekili Suna Kepolu Ataman, CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Asu Kaya, Türkan Elçi, DEM Parti milletvekilleri Adalet Kaya, Meral Danış Beştaş, Ceylan Akça Cupolo da katıldı.
Duruşmada Salim Güran solda önde, arkasında sırayla da Yüksel Güran ve Enes Güran oturdu. Nevzat Bahtiyar ise salonun sağ taraftaki kendisi için ayrılan yere oturdu. Duruşmada 6'sı tutuklu 26 tanık dinlenecek.
Diyarbakır Baro Başkanı Güleç: Bütün bulgular ve DNA bulguları karartıldı
Diyarbakır Baro Başkanı Abdulkadir Güleç, "Narin Güran cinayeti vahşice işlenmiş cinayet, toplumun adalet duygusunu örseleyen vahim bir durum" dedi. Güleç, "Bizim toplum olarak Narin gibi çocukların ya da kadınların katledilmemesi için ne yapabilirizi tartışmamız gerekiyor" diye konuştu.
Güleç, "Kamera kayıtlarına göre, Narin’in daraltılmış baz istasyonu çalışmasında, huzurda bulunan sanıkların 4’ü Narin Güran'ın evinde. Bu soruşturmada belli eksiklikler var. Bunu şuna bağlıyorum; adli kolluk yok, idari kolluk var. Olayın başından itibaren Narin’in kaybolma ihtimali üzerinde duruldu. Son görülme anı 15.15. İhbar yapılan saat akşam 20.00. Yani 5 saat sonra ihbar yapılıyor. 8 yaşında kız çocuğunun 5 saat bulunmaması akıllara başka şeyler getiriyor. Ben hukukçu olarak ilk duyduğumda Narin’in katledildiğini düşündüm. ‘Köyde herkes akraba ve kız çocuğu 5 saat bulunmuyorsa katledilmiştir’ dedim. 19 gün boyunca Narin’in bedenine ulaşılamadı. Narin’in cenazesinin saklandığı için, bütün bulgular ve DNA bulguları karartıldı. Bu bağlamda iddianamenin o tespitini önemsiyoruz. Baz istasyonu çalışmaları bizce de çok önemli. Toplumda bu tespitten kaynaklı siz ve mahkeme heyetinden toplumun vicdanını belirleyen hakkaniyetle karar beklemektedir” ifadelerini kullandı.
Sanık avukatları: Katılma taleplerine karşı esnek davranılsın
Sanık avukatları, cinayetin aydınlatılması için kendilerinin de çaba sarf ettiklerini söyledi. Katılma taleplerine karşı mahkemenin esnek davranmasını istediklerini belirten avukatlar, "Biz şu dengenin korunmasını istiyoruz. Sanığın AİHS 6’ncı madde kapsamında adil yargılanma hakkı vardır. Sanığın yeterli imkânı elde edebilmesi ve bu kolaylığın sağlanması gerektiği kuşkusuzdur. Bu denge de gözetilerek biz baronun ve hukuk örgütlerinin katılma talebinin daha esnek yapılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Baroların taleplerini değerlendiren mahkeme başkanı, Diyarbakır Barosu'nun katılma talebini kabul etti. Diğer baroların katılma talebi reddedildi.
Nevzat Bahtiyar: ‘Susma hakkım da var mı?’
Daha önce itirafçı olan ve çelişkili ifadeler veren sanık Nevzat Bahtiyar, "Olay günü Salim’i (amca) su için aradım. Suyumuz kesilmişti” dedi. Bahtiyar, “Susma hakkım da var mı?” diye sordu. Mahkeme başkanı, “Var” dedi. Bahtiyar, mahkeme başkanının olayı anlatıp anlatmak istemediğine dair soruya "Yok” yanıtı verdi. Mahkeme başkanı, Bahtiyar’ın verdiği iki ifade olduğuna işaret ederek, hangi beyanının doğru olduğunu sordu. Bahtiyar, “Son verdiğim beyanım doğrudur” dedi.
Baba Güran fenalaştı
Nevzat Bahtiyar’ın ifadesi başladığı sırada salonda bulunan baba Arif Güran ağlamaya başladı. Duruşma salonunda fenalaşan baba Güran, dışarı çıkarıldı.
‘Salim dışında kimseyi orada görmedim’
Ardından Nevzat Bahtiyar'ın ikinci ifadesi okunmaya başlandı. Bahtiyar, mahkeme başkanının ifade hakkındaki sorularının çoğuna "yok" diye yanıt verdi.
"Narin Güran’ın evine yaya olarak çıktım. Arabam aşağıdaydı. Salim Güran da o zaman yukarıdaydı, bizim evimizin üstündeydi. Burası ahırın orasıydı. Salim ve ben tek vardım. Salim dışında kimseyi orada görmedim. Salim Güran yukarıdaydı, ben aşağıda sulama yapıyordum. Salim Güran açıkta bekliyordu, arabası yoktu” şeklindeki beyanı okundu.
‘O zaman ben korkmuştum. Beni silahla tehdit ettiler’
Mahkeme başkanı, daha önce Salim Güran’ın “Bana hemen arabaya bin ve beni takip et“ dediği yönündeki beyanlarını sordu. Bahtiyar, "Böyle bir şey yok” diye kaydetti. Mahkeme başkanı, "Peki savcılıkta niye böyle bir beyanda bulundun” diye sordu. Bahtiyar, “O zaman ben korkmuştum. Beni silahla tehdit ettiler” diye kaydetti.
‘Bana ‘Ben ilişkideydim, Narin gördü, öldürdük' dediler’
Bahtiyar, “Salim sana gel işin var dedi, sen oraya gittin. Sen o esnada evin içinde bağrış, çağrış, çocuğun ölümüne dair ses duydun mu?” sorusunu “Yok” şeklinde yanıtladı. Bahtiyar, “Eve girdim. Bir odaya gittim baktım Narin yatıyordu. Bana söyledi böyle bir olay var. Annesi ile ilişkim olduğu için. 'Ben ilişkideydim, Narin gördü, öldürdük' dediler bana” diye konuştu.
Bahtiyar, evde Narin’in cansız bedenini gördükten yaşananlara dair “Bana bunu götürüp kaybettireceksin. Bunu götür bir yere at dedi Salim” dedi.
İlişki iddiasını hakim yeniden sordu: Zaman tutmuyor
Davayı takip eden gazeteci Emrullah Erdinç'in aktardığına göre, hakim Nevzat Bahtiyar'ın 'ilişki' ile ilgili iddiaları hakkında "Zaman tutmuyor" diyerek Bahtiyar'a sorular yöneltti.
HTS kayıtlarına göre soruyorum; 15.08 sen Salim ile buluşuyorsun 15.15'te Narin geliyor 15.08'te senin yanında ise Yüksel Güran ile nasıl ilişkiye giriyor? Zaman tutmuyor.
Ben Salim’i sadece evimin bahçesinde sulama yaparken 10-15 dakika sonra yukarıdan gelirken gördüm. Salim ile eve girdiğinde bana sadece Narin'i kaybet dedi.
‘Bu soğukkanlılık nereden geliyor?’
AmidaHaber'in aktardığına göre, mahkeme başkanının sorularına Nevzat Bahtiyar'ın yanıtları şöyle:
-Eve gittin Narin’in cesedini gördün, Salim ile ne konuştun?
-Bana Narin’i götür bir yere at.
-Nasıl bir plan yaptınız, sana kim akıl verdi?
-Salim söyledi. Salim bana dere kenarına götür, parça parça halinde suya at, kaybolsun dedi. İlk defa bir ceset gördüm.
-Bu soğukkanlılık nereden geliyor?
-Tehdit ettikten sonra mecbur kaldım, beni silahla tehdit etti. Oğlun Muhammed’in kafasına sonra senin kafana sıkarım dedi.
-Bu planı yaptıktan sonra Narin battaniyeye sarılı mıydı?
-Battaniyeye sarılı değildi, Salim başka yerden battaniye getirdi. O sırada Narin yerde yatıyordu. Evin içinde kimseyi görmedim, bir ses duymadım. Eve götürdüm, ahırda torbaya koydum. Arabası ile arabamın yanına geldi Salim. Bu sırada hiç kimse görmedi. Battaniyenin içerisine koyup kırmızı renkli kendi arabamın yanına götürdüm. Narin’in annesi Yüksel Güran o sırada tepedeydi ağlıyordu. Ben Narin’i götürürken. Ben battaniye ile çıktıktan sonra Salim de arabasıyla çıktı.
‘Planlamaları ben yaptım’
-Ahıra niye götürdün?
-Torbaya koydum orada.
-Sen mi düşündün, Salim mi?
-Ben düşündüm, planlamaları ben yaptım.
-Narin’in üzerinde kıyafetleri var mıydı?
-Kıyafetleri vardı, siyah tişört vardı üzerinde. Çantasını hatırlamıyorum. Salim’in söylemesi üzerine terlikleri alıp çuvala koydum. Ben Narin’i arabaya koyduktan sonra Salim arabasıyla geldi, battaniyeyi benden aldı, nereye götürdü bilmiyorum.
-Battaniye ıslak mıydı?
-Ben fark etmedim.
-Eşiniz, çocuklarınız neredeydi bu sırada?
-İçerideydi, Narin’in cesedinin olduğu çuvalı arka tarafa paspas kısmına koydum. Salim arabadayken yanıma geldi bana dedi ki: “Oraya götür, parça parça haline getir, kimse görmesin” bende oraya götürdüm. Hiç karışmadım cesede. Salim cesedi götürdüğüm yeri gördü, yukarıdan izliyordu. Cesedi gömdükten sonra hiç konuşmadık.
-Salim gece cesedi defnettiğin yere neden gitti? Kontrol etmek için mi?
-Bilmiyorum neden gittiğini. Olaydan sonra hiç konuşmadık. Bir kere, evimin avlusuna geldi jandarma ile birlikte orada yüz yüze geldik.
-Neden konuşmadınız ceset bulunmadan önce?
-Salim’den çok korktum.
-O köy Güranların köyü mü sizin köyünüz mü?
‘Eve geldiğimde Narin öldürülmüştü’
-Güranların köyü, ben sonradan dışarıdan geldim. Narin’i arabadan içine koydum, kapıyı kapattım. Narin’in evine baktım, annesi Yüksel Güran ağlıyordu. Onu tepede gördüm. Evde değil, ahırın yanındaki tepede gördüm.
-Narin’in nasıl öldürüldüğünü biliyor musun?
-Yok bilmiyorum. Eve geldiğimde Narin öldürülmüştü.
-Sence nasıl öldürüldü?
-Boğularak öldürüldüğünü düşünüyorum. Narin’de herhangi bir kan, bıçak izi yoktu.
-Enes bu işin neresinde?
-Onu bilmiyorum.
‘Cesedi oraya bıraktıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam ediyorsun’
-Neden cesedi parçalamadın?
-Sadece bir taş bırakmıştım. Üzerine taş koydum. Bunu kendi inisiyatifimle yaptım.
-Olaydan sonra Yüksel ya da Enes ile görüştün mü?
-Hayır. Salim ve Yüksel dışında kimse cesedi götürdüğümü bilmiyordu. Salim’in bu olaydan sonra ne yaptığını bilmiyorum. Narin’i gömdükten sonra baldızımın evine gittim. Peynir almıştı, peyniri alıp eve geldim.
-Cesedi oraya bıraktıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam ediyorsun. Bu husus kafama oturmadı. Daha önce birini öldürdün mü?
-Hayır kimseyi öldürmedim, hayatımda ilk kez ceset görüyorum. İtirafta bulunana kadar kimseyle görüşmedim.
‘Vicdanım kabul etmediği için bu durumu itiraf ettim’
-Neden itiraf etmeye karar verdin?
-Vicdanım kabul etmediği için bu durumu itiraf ettim.
-Cezaevinde sana beyanını değiştir diyen oldu mu?
-Bana talep geldi cezaevindeyken. Kardeşim ziyarete geldiği zaman öyle bir şey söyledi. Bana değil, ama kardeşime söylemişler. Sana bir şeyler verelim, suçu üzerine al. Böyle bir teklif var dedi, ama ben kabul etmedim. Kardeşim geçen hafta ziyaretime gelmişti.
-Güran ailesine bir iftira atıyor musun?
-Hayır.
-Olay günü Narin’e para verdiğin iddia ediliyor?
-Bu doğru değil, Narin’e para vermedim.
‘Battaniye sararken bir ucunu Salim, bir ucunu ben tuttum’
Ardından Diyarbakır eski Baro Başkanı Nahit Eren, Bahtiyar’a bazı sorular yöneltti:
-Salim’i ne zamandan beri tanıyorsun?
-30 yıldır tanıyorum. Çok yakın dostuz. Birbirimizi arardık, en çok kahvede buluşurduk. Olaya yakın onun evine gitmedim.
Narin’i odada cansız gördüğü anda bir tepki göstermediğini belirten Bahtiyar, birçok soruyu “Görmedim” ve “Hatırlamıyorum” şeklinde yanıtladı. Bahtiyar, “Cesedi battaniye sararken bir ucunu Salim, bir ucunu ben tuttum. Sonra cesedi ben aldım. Salim terliği de al deyince onu da alıp, battaniyeye koydum” dedi.
‘Bilmiyorum’, ‘hatırlamıyorum’ yanıtları
Bahtiyar, Salim’in battaniyeyi kime verdiğini sorusuna “Bilmiyorum” şeklinde yanıtladı. Nahit Eren, "Siz yer tespitinize gittiğinizde Narin’in bulunduğu çukurda su vardı. Sen Narin’i götürdüğün gün su altında mıydı?" diye sordu. Bahtiyar, buna dair önce "Su altında değildi” dedi, sonrasında “Su vardı” dedi.
Bahtiyar, “Salim’in telefonundaki sildiği tüm kayıtlar geri getirildi. Özellikle WhatsApp mesajları. Bir bilgin var mı?" sorusunu, “Bir bilgim yok” yanıtı verdi. "17.46’da onu aramışsın?" sorusunu da “Bilmiyorum. Sadece 15.08’de aradım”; “17.46’da konuşunca Salim sana ne dedi? 41 saniye ne konuştunuz?" sorusunu ise “Hatırlamıyorum” diye yanıtladı.
Hatay’da çalışan akrabaları "Vecdi" adlı kişiyle yaptıkları görüşmeye dair soruya yanıt veren Bahtiyar, "Beni aramış olabilir de bilmiyorum. Ne konuştuğumuzu bilmiyorum” diye kaydetti.
'Narin’i Salim boğdu’
Diyarbakır Barosu avukatlarından Aydın Özdemir, "Narin’i siz mi boğdunuz" diye sordu. Bahtiyar, "Yok, Salim boğdu, kendisi söyledi” dedi.
Bu sırada ayağa kalkan baba Arif Güran, "Seni Allah’a havale ediyorum” dedi. Mahkeme baba Arif Güran’ın sakinleştirilmesi için dışarı çıkarılmasını istedi. Baba Güran, "Beni öldürün artık" dedi. Baba Güran, salondan çıkarıldı.
Bahtiyar, Aile Sosyal Politikalar Müdürlüğü avukatlarının sorularına da “Bilmiyorum” şeklinde yanıt verdi.
BABA ARİF GÜRAN FENALIK GEÇİRDİ
Bu sırada ayağa kalkan baba Arif Güran, "Allah seni kahrı perişan etsin. Seni Allah’a havale ediyorum” dedi. Mahkeme baba Arif Güran’ın sakinleştirilmesi için dışarı çıkarılmasını istedi. Baba Güran, salondan çıkarıldı.
Arif Güran'ın avukatı Bahtiyar'a eski bir araba ticaretinde yaşanan anlaşmazlıktan dolayı herhangi bir kini veya öfkesi olup olmadığını sordu. Bahtiyar, "Herhangi bir kinim yoktur" dedi.
Bahtiyar, Aile Sosyal Politikalar Müdürlüğü avukatlarının sorularına da “Bilmiyorum” şeklinde yanıt verdi.
-Salim Güran ile Yüksel Güran arasındaki ilişkiyi daha önce biliyor muydunuz?
-Hayır, bilmiyordum.
-Narin bu olayı nasıl görmüş?
-Bilmiyorum.
-Ama ilişki sırasında gördüğünü mü söyledi size?
-Bilmiyorum.
Nevzat Bahtiyar'ın ifadesi tamamlanmasının ardından ağabey Enes Güran'ın sorgusu başladı.
Enes Güran olay gününü anlattı
Enes Güran olay gününü şöyle anlattı:
"Malatya Arguvan'dan ayın 20'sinde geldim. Gurbette çalışıyordum. Gece eve geldim, babam beni otogardan aldı. Ben yemek ısıtmaya çalışırken, annem geldi. Annem dama çıktı. Ertesi sabah 07:30’da uyandım. Annemi, Muhammet’i, Eren’i gördüm. Sonrasında babam Arif Güran ve abim aşağıya indi. Yemek yedik. Muzaffer Güran da yemeğe geldi. O ve babam Batman’a gitti. Narin geldi, anneme, ‘Ben camiye gideceğim’ dedi ve gitti. Ben de uyudum. Saat 16.00 gibi evden çıktım. Bakkala gittim, enerji içeceği aldım. Süleyman Kaya adlı engelli çocuğa da enerji içeceği aldım. Muhammet Yağmur ve Şevket eve gitti benle Muhammet Kaya çeşme tarafına gittik. Saat 17.30 gibi eve geldim. Telefonuma baktım, telefonumun kapandığını gördüm. Annemin okuma yazması olmadığı için abim ve babamı aradım yemeğe gelmeyeceklerini söylediler."
Emrullah Erdinç'in aktardığına göre, hakimin soruları şöyle devam etti:
-Hakim: Saat kaçtı?
-Saat 17.30 sıralarıydı. Telefonla oynuyordum, annem abimi aramam gerektiğini söyledi. Geç geleceklerini söylediler. Sonra arkadaşlarımla sigara içiyordum.
-Esrar mı, sigara mı?
-Hayır, sigara içiyorduk.
-Salim Güran’ı hiç gördün mü?
-Hayır, görmedim.
-Nevzat gibi senin de çelişen beyanların var, neden?
-Hatırlamadığım şeyler var.
-Bu çelişki bir şey gizlediğinizden değil yani?
-Olayın şokundan, sayın hakim.
-Senin hoş olmayan bir görüntü içerisinde olduğun iddia ediliyor.
-Hayır, kesinlikle öyle bir şey yok.
-Salim’in kızlarıyla aranda sorun var mı?
-Hayır.
-Onlarla bir ilişkiye girdin mi?
-Hayır.
İlişki sorusuna tepki: Sonuçta annem
Annesi ve Salim Güran arasındaki ilişki ile ilgili soruya da Enes Güran, “Bu soru bana sorulmaz sonuçta annem” diye yanıt verdi. Mahkeme başkanı ise özür dileyerek, failin ortaya çıkması için söylediğini belirtti.
Kolundaki diş izi
"Kolunu nasıl ısırdın?" sorusuna karşılık Enes Güran, kolunu açıp kendisini nasıl ısırdığını gösterdi. Sonrasında da; "Sert bir şekilde ısırdım kolumu, buradan sıkıp koltuğa bastırdım" dedi. Avukatlar, 22 Ekim’de ailesiyle yaptığı telefon görüşmesini hatırlatarak, görüşmede babana 'diş izi çıkmaz' demesinin ne anlama geldiğini sordu. Enes Güran, buna da "Hatırlamıyorum” yanıtı verdi.
'Salim Güran'dan şüphelendim'
Neden burada olduğu sorusuna Enes Güran, “ Bilmiyorum” yanıtını verdi. Hakimin, “Kardeşin Narin öldükten sonra kimden şüphelendin” sorusuna ise Enes Güran, “Kan izi bulununca ilk başta amcam Salim’den şüphelendim” dedi. İddialar çıktığında annesiyle gözaltına alındığında hiç bu ilişki meselesini annesine sorup sormadığı sorusuna ise “Bir şey sormadım” dedi.
-Hakim: Salim Güran’ın öldürme ihtimali var mı?
-Onu bilmiyorum.
-Nevzat’ın öldürme ihtimali var mı?
-Araba satışından olabilir. Büyüklerin olduğu cemaatte, babam kendisine 'o parayı nereye getireceksen getir' dedi
-Peki Enes, babanın basın açıklamalarında 'Nevzat kim ki' diyor. Zaten Nevzat kim ki… Böyle bir insanın plan yapabileceğine kanaatin var mı?
-Bilmiyorum. Nevzat para verip kendisini Narin’e alıştırmış olabilir. annem söyledi daha önce. ‘Nevzat Narin’e para verdi’ diye.
Düşünmesi için zaman istediler
Savcı, Enes Güran’a arama saati ile ilgili çelişkili ifadelerini sordu. Enes Güran, “Kafam karışıktı” dedi. Enes Güran'ın avukatı, savcı soru sorduğu zaman araya girerek, müvekkiline düşünmesi için ara verilmesini istedi. Mahkeme başkanı, "Nevzat Bahtiyar için de bu hassasiyeti gösterseydiniz, samimi olduğunuza inanırdım” dedi.
Enes Güran'dan işkence iddiası
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, "6 defa ifade verdin, 6 ifadenin de tamamı çelişiyor. Kolluk ilk seninle ne zaman temas kurdu?" diye sordu. Enes Güran, "3. gün müydü, 4. müydü, o zaman bana nereye gidip geldiğimi sordular” dedi. Eren’in sorularına yanıt verirken avukatına “İşkenceden bahsetsem olur mu” diye sordu.
Enes Güran ile Nahit Eren arasında geçen diyalog şöyle:
- Sana ne zaman 'Narin kayboldu' diye sordular?
- Sordular.
- Ne dedin?
- En son 16.30’da.
- İnsan harekete geçmez mi?
- Onlara başladım demiştim. Şimdi konuşacağım olmayacak.
'Bana Salim Güran ile ilgili sorular sorulunca işkence edildi'
Mahkeme başkanı, "12 Eylül tarihinde alınan ifade işkence altında mı verildi?" diye sordu. Güran, "Evet" dedi. Enes Güran, "İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan döndükten sonra ilk kimin evine gittin?" diye soran avukat Nahit Eren’e, "Hüseyin Güran’ın evine gittim. Olup biteni sordu” şeklinde yanıt verdi.
Avukat Nahit Eren, bunun üzerine "İşkence altında verdiğin ifadelerde Nevzat ile ilgili yaptığın tanımlamalar ve ifadeler de bununla mı alakalı?" diye sordu. Güran, "Açık konuşayım. Bana Salim Güran ile ilgili sorular sorulunca işkence edildi. Nevzat ile ilgili söylediklerim doğru, köyün en pis insanıdır, kekemedir” diye kaydetti.
'Anneme yapılan işkence bana izletildi'
Enes Güran, annesi Yüksel Güran’a işkence edildiğini ve bu görüntülerin jandarma tarafından kendisine izletildiğini hâkime söyledi. Ayrıca şu an hücrede kaldığını ve ailesinin bunu bilmediğini dile getirdi.
Sanık avukatları baroyu suçladı
Tutuklu sanık Enes Güran'ın avukatı, “Narin Güran davasında yürütülen soruşturmada sanıkların neredeyse tamamı insanlık dışı muameleye maruz kaldı. Biz burada her ne kadar sanık müdaafi olsak da bu davanın aydınlatılması için buradayız. Önceki yönetim gerekeni yapmadı" dedi. Avukatlar, Enes Güran'a sorulan sorulara müdahale etti. Bunun üzerine duruşma salonunda kısa süreli gerginlik yaşandı.
Sanık avukatının sözlerine yanıt veren Nahit Eren, "Aile bireyleri bize geldiğinde kimi yumruk atıldığını, kimi su tutulduğunu söyledi. Biz de bu konuda bize başvuru yapmalarını söyledik. Diyarbakır Barosu’na bu konuda yaptığınız tek bir başvuru yok. Biz yıllardır bu mücadeleyi veriyoruz. Burada, duruşma salonunda Diyarbakır Barosu’nun dahiliyetini tartışmanın yeri değil" dedi.
Duruşmaya bir saat ara verildi. Aranın ardından anne Yüksel Güran hakim karşısına çıkacak.
Günlerce arandı, neler yaşandı?
Narin Güran, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolmuştu. Günler süren aramaların ardından cansız bedeni 8 Eylül günü Eğertutmaz Deresi’nde bulunmuştu.
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan tensip zaptında 4 sanığın yargılanacağı davanın ilk duruşmasına, baba Arif Güran'ın "müşteki", aralarında tutuklu şüphelilerin de bulunduğu 21 kişinin ise "tanık" sıfatıyla katılması için "zorla getirme" kararı çıkarıldı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Diyarbakır Barosu da "müşteki kurum" sıfatıyla duruşmaya davet edildi.
Duruşma öncesi adliye çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı.
CHP'li Kaya: Narin'in aile fertlerinden hiçbirisinin şikayetçi olmadığını tespit ettik
Duruşma öncesinde Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yapan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, şunları kaydetti:
"CHP olarak Diyarbakır Adliyesi'ndeyiz. CHP Kadın Kolları olarak Narin'in kaybolduğu ilk günden itibaren yetkin avukatlarımızla süreci Diyarbakır'da takip ediyoruz. Soruşturma dosyasını hukukçu MYK üyelerimizle incelediğimizde, süreci başından bu yana etkin bir soruşturma süreci yürütülmediğini maalesef tespit etmiş bulunmaktayız. Bunun sonucu olarak da iddianamede kamuoyunun bildiğiden hariç hiçbir bilgi olmadığını da üzülerek gördük. Savcıların hazırladığı iddianameyi incelediğimizde, şikayetçi olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve sadece Diyarbakır Baro Başkanlığı haricinde Narin'in aile fertlerinden hiçbirinin şikayetçi olmadığını tespit ettik.
Buradan anlıyoruz ki, Narin'in haklarını cesurca arayacak hiçbir aile ferdi maalesef yok. Zaten bu anda bu dosya nedeniyle aile fertlerinden üç kişinin tutuklu olması da bize bunu net bir şekilde gösteriyor. Narin'in annesi yok, babası yok, kardeşi yok, ailesi yok. Ama nedenini halen bilmediğimiz bir cinayete Narin kurban gitmiş durumda. Narin'imiz sahipsiz değil. CHP, en yakınları tarafından şiddete maruz kalan, katledilen, istismara uğrayan tüm çocukların haklarını korumak için bugün burada olduğu gibi her zaman onların haklarının teminatı olacaktır.
Narin Güran cinayeti davasında ilk duruşma bugün görülecek.
— Kısa Dalga (@kisadalgamedya) November 7, 2024
????Duruşmayı takip etmek için Diyarbakır'a giden CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Kaya, "Bu vahşetin tüm sorumluları sonuna kadar en ağır cezalarla cezalandırılana… pic.twitter.com/QFB5EzMYWj
'Bu halkın vicdanı susmayacak'
Biliyorsunuz bütün bir köy sustu. Ama biliniz ki CHP susmayacak. Bu halkın vicdanı susmayacak. Halkın vicdanı susmadığı için bugün Narin cinayeti Türkiye kamuoyu tarafından dikkatle, hassasiyetle takip ediliyor. Birazdan duruşma başlayacak. Biz Narin için "adalet" diyeceğiz, demeye devam edeceğiz. Bu vahşetin tüm sorumlularının sonuna kadar, en ağır cezalarla cezalandırılana kadar, en önemlisi de kamu vicdanı rahatlatılana kadar, Türkiye kamuoyunun vicdanı rahatlatılana kadar bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz, Diyarbakır'da olmaya devam edeceğiz.
'Buradan çıkacak kararlar, Narinlerimizi koruyacak'
Buradan çıkacak kararların, Narinlerimizi koruyacak, çocuğa şiddet vakalarını önleyecek emsal bir karar olması için çabalayacağız. Biz, çocuklarımızın isimlerinin mahkeme salonlarında anılmasını istemiyoruz artık. Tüm çocuklarımızın sağlıklı büyüyebildikleri, güvenle sokaklarda oynayabildikleri bir Türkiye hayalimiz var olana kadar mücadelemiz devam edecek. Adalete güvenmek istiyoruz. Çocuklar için, kadınlar için, kendini zayıf hissedenler için, toplumun tüm kesimleri için adaleti biz burada görmek, güvenmek, halen var olduğu görmek istiyoruz." (Haber Merkezi)
Kaynak:Haber Merkezi ve Ajanslar
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.