Özgür Özel'den uğradığı saldırı sonrası ilk açıklama: 'Bugün barışın konuşulması lazım'
Kısa Dalga - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, uğradığı saldırının ardından açıklamalarda bulundu.
Özel'e TBMM Grup Başkanvekili ve DEM Parti milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in cenaze töreninin ardından, Atatürk Kültür Merkezi çıkışında yumruklu saldırı gerçekleştirildi.
Özel'in saldırıya ilişkin açıklamaları şöyle:
"Barış konuşulmasın diye birileri yol verdi"
"Bugün Türkiye'nin hem terör sorunundan kurtulmasının, hem demokratik açılımlarla Türkiye'deki tüm hak ihlallerinin son bulması lazım. Tüm tutsak siyasetçilerin cezaevinde değil, dışarıda olması lazım. Bunların konuşulduğu bir gündü. Birileri bu konuşulsun istemediği için bugünkü o saldırının gerçekleştirilmesine ön açtılar, yol verdiler.
"Bugün Ceren’i tek kızı olan bir baba olarak gırtlağım düğümlenerek gözyaşlarımı tutamayarak dinledim. Bugün kim konuştuysa barış dedi kardeşlik dedi. Bir süredir hem tehditler alıyoruz, istihbari değerlendirmeler yapılıyor, işte Konya'da yaşananlar falan, hepsi ayrı ayrı.
"Programımıza devam ediyoruz"
"Buradan bir tek şey rica edeceğim, Sırrı Süreyya’nın, bir barış güvercininin aramızdan uçup gidişinin gündeminin önüne bu saldırganın yaptığı için geçmemesi lazım. Olay olduktan sonra eşimi annemi kızımı arayıp devam ediyorum dedim. Kızım çok merak edince bir 10 dakika yanına uğradım programımıza devam ediyoruz.
"Bu partinin genel başkanlarına suikast girişimleri oldu. Atatürk'e oldu. İnönü'ye oldu, Ecevit'e oldu, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na oldu. Genel başkanlar hapse kondu. Genel başkanlar linç girişimine uğradı. Böyle bir göreve talip olduğunuzda bunu zaten göze alıyorsunuz.
"Hiç kimseye kırgınlığım yok"
"Sayın cumhurbaşkanından bakanlardan siyasi partilerin genel başkanlarını arayıp bu saldırıyı kınıyor herkes. Ben de bu saldırıyı siyaset kurumuna yapılmış bir saldırı olarak görüyorum. Arkasından ne çıkarsa çıksın sivil siyaseti savunmak, şiddeti dışlamak, konuşmak ve birlikte çalışmak mecburiyetindeyiz.
"Kutuplaşmanın keskinleşmenin kimseye bir faydası yok. Hiç kimseye bir kırgınlığım küskünlüğüm yok. Bu vakitten sonra saldırılar bizi yıldırılacak olsak biz ölümü göze alıp cumhuriyeti kuran partinin genel başkanlığına talip olmazdık.
Önder'in sırrını açıkladı
"Sırrı Süreyya’nın bir emaneti var; bana geldi bir gün şu son filmi izledin mi? Bir Cumhuriyet Şarkısı, hatırım için izle dedi. Ekrem Başkanla o günlerde yeni tutuklanış Ahmet Özer’in ailesiyle, İstanbul il başkanımızla bir sinema salonu dolusu yerde o filmi izledik.
"Sonra 'Beğendin mi' diye sordu, bir araya geldik. ‘Ben ölene kadar bu sır sana emanet sonra söyleyebilirsin. Bir Cumhuriyet Şarkısı'nın senaryosunu ben yazdım’ dedi. Abi niye açıklamıyorsun dedik. O zaman tabii, 1 Ekim'den önceydi, partisinin şeytanlaştırıldığı dönemdi. ‘Filmdekilerin emeğine yazık olur. Öldükten sonra bilsinler’ dedi. O gün bugündür bu sır bendeydi. Bunu herkes bilsin, o harika filmin senaryosunu da o yazdı.
" Niye bana emanet ettin’ dedim. Film, Atatürk'ü anlatıyor. ‘O partinin ilk genel başkanını anlattım. Bunu son genel başkana emanet edeceğiz’ dedi. Ben böyle duygular içerisinde olduğum bir günde o yumruk bize değmez, canımızı da yakmaz.
"Mutlaka azmettireni vardır"
"(Saldırganın) Geçmişte suç işlediğine dair bilgiler var. Arkasında birileri olduğuna dair şüphesi. Şimdi arkadaşlar iki evladını katlettiği, birini yaraladığı, 4. evladının o olaydan balkondan atlayarak kurtulabildiğine ilişkin 2004 yılında bir bilgi bize İçişleri Bakanı tarafından ulaştırıldı. Sağ olsunlar yakından ilgileniyorlar. zaten basında da bunlar yer aldı.
"Birileri böyle şeyler yapacaksa huzuru kaçıracak, bir provokasyon yapacak, suçu birinin sırtına yıkacak bir şey yapacaksa zaten böyle birini bulup yaparlar. Yani onu biliyoruz. Mutlaka bir azmettireni vardır.
"Mesele bugün DEM Parti'nin milletvekilinin Türkiye barışa kavuşsun diye, Kürt sorunu çözülsün diye, terör sorunu bitsin diye ve Türkiye'de anneler ağlamasın diye ömrü boyunca emek sarf etmiş birinin cenazesinde bu olduğuna göre buradan, bu süreçten rahatsız olanlar, bu süreçten, bu suçu birinin üstüne yıkmak isteyenler veya bize bir mesaj vermek isteyenler bir şeyler yapmıştır. O araştırılır, çıkar, bulunur.
'Telef' sözü açıklaması
"Biz bir bütün olarak güçlü durmak durumundayız. Yoksa biz buradan bir husumet üretmek o zaman işte o yumruğu atmaya çalışana, ona o yumruğu attırmaya çalışana, prim vermiş olursunuz. O yüzden böyle bakıyorum. Onun dışında şimdi ben artık bundan sonra telef meselesi üzerine benim şahsım söyleyecek bir şey yok.
"Sayın Cumhurbaşkanı'nın açtığı telefon o açıdan bir değer taşıyor sonuçta. Ben geçmiş olsun telefonunu kale alıp o telef sözünün de geri alındığını düşünüyorum.
"Böyle bir günde siyasi tartışma yaratmak benim işim değil"
Siyaset sözle yapılır. Sözle yapmaya devam edeceğiz. Kim ikna ederse, millet kimi takdir ederse bu ülkeyi o yönetecek. Biz milletin sandığına sarılmaya devam edeceğiz. Sandığa saygılı olmaya ve sandığı boşa çıkarmaya ya da sandığı görmezden gelmeye, milletin takdirini hazmetmeyenlere karşı biz demokratik mücadelemizi vereceğiz. Çok güçlüyüz, çok inançlıyız, çok kararlıyız.
"Böyle bir günde buradan siyasi tartışma yaratmak benim işim değil. Atılan yumruk siyasette şiddeti savunanları mahcup eder. Siyasette söze önem verenleri, siyasetin normalinin siyasetçilerin birbirini araması, tokalaşması, cenazeye, taziyeye, iyi güne, bayrama birlikte katılması gerektiğini savunan bizi haklı çıkaran bir süreçtir.
"Buradan sonra bunu ümit ediyorum yeni bir milat olur. Türkiye'de siyasetin sözle yapılmasını, seçilmişlerin görevlerinin başında olmasını, suçlanıyorlarsa tutuksuz yargılanmalarına vesile olacak birtakım adımların atılmasına katkı sağlarsa, böyle bir iklime katkı sağlarsa memnun oluruz. Sağlamazsa ne yapacağız? Geri adım atacak halimiz yok. Mücadeleye devam edeceğiz."
Yeni Şafak yazarı Özgür Özel'e saldırıyı övdü: 'İnsanın 'hak etti bunları' diyesi geliyor'
Kaynak:Haber Merkezi
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.
