Özgür Özel'in adını verdiği avukat Mehmet Yıldırım'ın ifadesi ortaya çıktı

Kısa Dalga - CHP Genel Başkanı Özgür Özel çarşamba akşamı Tuzla'da düzenlenen "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinginde "Bir avukat ve avukat çetesinin, tutuklularla görüşüp, 'Şu ifadeyi vereceksin, şu kadar para vereceksin' diyerek İBB Borsasını kurduğunu Türkiye'ye ilan ediyorum" demişti.

Açıklamadan bir gün sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yeniden soruşturma başlatıldığını ve avukat Mehmet Yıldırım'ın Antalya'nın Serik ilçesinde gözaltına alındığını duyurmuştu. Başsavcılık "nüfuz ticareti" suçundan soruşturmanın sürdürüldüğünü açıklamıştı.

Savcılık sorgusunun ardından Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilen Yıldırım için konutu terk etmeme şeklinde adli kontrol, Turan için de konutu terk etmeme ve yurt dışı çıkış yasağı dahil adli kontrol kararı verdi.

"Etkin pişmanlıktan yararlanan Naim Erol Özgüner'in avukatıyım"

Yıldırım'ın savcılık sorgusunda şunları söylediği öğrenildi:

"Tüm dosya kapsamı tarafıma anlatılmış olup, konu hakkında bilgi sahibiyim. Öncelikle belirtmek isterim ki, hakkımda iftira atılmaktadır. Avukatın bildiği ve mesleğimi icra ettiğimiz arasındadır. Hayatım boyunca mesleğim dışında hiçbir kimseden para alamadım. Hiçbir zaman kimsenin numarasını ya da unvanını kullanmadım.

Bahsi geçen İBB dosyasında kesinlikle herhangi bir müdahilliğim bulunmamaktadır. Bu dosyaya ilk dahil oluşumu, 27 Nisan 2025 tarihinde Naim Erol Özgüner'in yönetimiyle birlikte yönetilmesi. Söz konusu dosyada vekâlet ilişkisi içinde bulunduğum kişi yalnızca Naim Erol Özgüner'dir. Kendisiyle yaklaşık 3,5 yıldır süregelen bir vekâlet ilişkimiz bulunmaktadır. Bu dosyadan önce de müvekkilimdi.

İBB'nin operasyonun kısıtlaması ve ardından tutuklanması. Hakkındaki suçlama, 'kişisel bilgilerin hukuka aykırı olarak ele alınması' suçudur. Ancak bu ücretle herhangi bir ilgi ya da veri bulunmamaktadır. bunların suçsuz olduğu bölgelerde. Etkinin ceza hükümlerinden yararlanılmıştır. Naim Erol Özgüner'den avukatlık ücreti olarak 2 milyon TL + KDV tahsil edildi. Bu ücretin tamamı için fatura ve makbuz düzenlenir.

Cem Çelik'in yeğeni, orada avukat olarak çalışıyor. Bu olayla ilgili bir gün yanıma sızıntı hakkında yakalama tespit edildiği tespit edildiğinde, Naim Erol Özgüner'in avukatının nerede olduğunu bildiği ve kendisinin de avukatlığını yapmamasını talep etti. Kurulumun hukuki yardımda bulunabileceğini, ancak İBB dosyası kapsamındaki bilgilerin bilinmediğini, ayrıca eylemlerle olan bağlantıların anlatılması gerektiğini söyledi. Bunun üzerine Murat Gülibrahimoğlu ve Fatih Keleş'in ailesinin mali müşaviri olduğunu, Fatih Keleş'e devredilecek şirketler ve 125 milyon TL'lik para transferini içeren dekontları sunabileceğini ifade etti. Bu görüşmenin ardından İstanbul Adliyesi'ne giderek ilgili dosya savcısına, Cem Çelik'in bana vekâlet ilişkisi kapsamında anlattığı hukuki ilişkileri makamında aktardım. Savcı, bu doğrultuda bir gün belirlendi. Belirlenen tarihte Cem Çelik'i adliyeye getirdik ve ilgili dekontları dosyasına sunduk. Ancak birkaç ay sonra eksik ve yanıltıcı bilgilerin beyan edildiği bildirilen Cem Çelik tutuklandı. İlk aşamada tanık açıklamalarda olduğu için kendisi adına herhangi bir vekâletname sunulmamıştı.

"İlgili dosya savcısıyla iletişimin gereği makamında görüşmelerde bulunmak zorunda kalmak"

Cem Çelik, Murat Gülibrahimoğlu'nun mali müşaviri olması nedeniyle, Yağmur, Adem, Volkan ve Yener isimli kişilerin beyan vermeleri amacıyla bulunmaktadır. Bu süreçte ilgili dosya savcısıyla iletişim gereği makamında görüşmelerde bulunmak zorunda kaldım. Bu tür görüşmeler, profesyonellerin mensuplarım kapsamında kanuni zeminde gerçekleştirilmiştir. Tüm bu işlemlerin işlemleri dekont ve makbuz düzenlenir. Yağmur ve Adem'in ifadelerine, Cem Çelik'in yeğeni olan ve bizim yanımızda sigortalı çalışan avukat Berfin Çelik Doğan katılmıştır. Volkan'ın ifadesine, eski staj yerimiz olan avukat Hayrettin Ersoy katıldı. Yener'in ifadesine ise şahsen ben katıldım. Yener, ifade sürecinin ardından tutuklanmış olup hâlen tutukludur.

Cem Çelik'ten bu süreçte tüm hukuki işlemler kapsamında 150 bin ABD doları avukatlık ücreti satın alındı. Ancak Yener'den herhangi bir ücret talep etmedim. Benim, Cem Çelik, Yener Torunlar ve Naim Erol Özgüner, İBB dışında cezaevine gidip görüştüğüm başka kimse yok. Cezaevi giriş-çıkış sistemine göre sorumlu tutulmaktadır. Bu kayıtların dosyaya getirilmesini özellikle talep ediyorum. Naim Erol Özgüner dışındaki diğer kişiler, bir şirket çalışanlarının durumu ve Cem Çelik tarafından yönlendirilmiş olmaları nedeniyle avukatlıklarını üstlendiğim kişilerdir. Bunun dışında vekâlet ilişkisi kurduğum ya da haricen görüştüğüm herhangi bir kişi veya şirket bulunmamaktadır.

“Bahsi geçen ses kaydının, Yener Torunlar'ın oğlu Doğukan tarafından alındığını tahmin etmekteyiz”

Basında yer alan '70'ten fazla etkin pişmanlıktan yararlanan kişi' haberleri gerçeği yansıtıyor. Yukarıda isimlerinin bulunduğu kişiler dışında hiçbir kişiyle görüşmem, hukuki süremin devam etmesi ya da avukatlık hizmetimin olmaması. Hiç kimsenin ailesiyle irtibatı olmamıştır. Paranın karşılığında herhangi bir vaatte bulunmadım. Avukatlık mesleğimin uygunluğu, müvekkillerimin hukuki menfaatlerini korumak amacıyla hakim ve savcılarla makamlarında hukuki görüşmelerde bulunmam zorunludur. Meslek hayatım boyunca hiçbir savcıyla özel ya da dışarıda herhangi bir görüşmem olmamıştır. Soruşturmayı yürüten savcılardan herhangi bir biçimsel talimat almam, hukuken ve fiilen mümkün değildir. Böyle bir iddia, yargılama camiasına açık bir niteliktedir. Avukatlık Kanunu çerçevesinde hareket etmekle yükümlüyüm; Aksi durumda benim hakkımda da soruşturma soruşturması gerekir.

GKN Kargo'nun sahibi Gökhan Akyürek ile müvekkillerinin akrabalığı olması nedeniyle yaklaşık 2,5 ay önce bir yemekte tanıştım. Bu tanışma öncesinde görüşmem yapılmamıştır. Bahsi geçen ses kaydının, Yener Torunlar'ın oğlu Doğukan tarafından alındığını tahmin etmekteyiz. Basında yer alan ses kaydının, Doğukan ile aramızda geçen bir görünüme ait olması muhtemeldi. Bu konuşmanın harici bir cihazla kayıt altına alındığını düşünmekteyim. kesinlikle hukuka aykırı bir içerik taşımamaktadır. Hatırladığım kadarıyla bu görüşmede, firari olan Murat Gülibrahimoğlu'nun teslim olması hâlinde, babası Yener Torunlar'ın tahliyesinin hukuken mümkün olabileceğini ifade etmiştim. Yener Torunlar'a hukuki değerlendirme içeren tavsiyede bulunmamın sebebi, Murat Gülibrahimoğlu'nun bizzat koruma memuru veya idari müdürü bünyesindedir. Aramızda kesinlikle herhangi bir para konuşmasını geçmemiştir. Murat Gülibrahimoğlu hâlen firaridir.

"Ses kayıtlarında çıkar ilişkisi ima eden herhangi bir ifadem varsa mesleğimden istifa ederim”

Müvekkillerle gerçekleştirdiğim görüşmelerin ses kaydına başvurma olasılığını dahil etme olanağı. Ancak mevcut içeriğin ne olduğunu bilmemekle birlikte, bu bilgilerin tamamının arkasındayım. Şunu açıkça beyan ederim ki: Bahis geçen ses kayıtlarında bir TL dahi olsun, herhangi bir para, menfaat veya çıkar ilişkisi ima eden herhangi bir ifadem varsa, bu durumu öğrenmem hâlinde kaçınılmaz mesleğimden istifa ederim. Benim müvekkillerle aramda, iddia edildiği gibi usulsüz ya da gayri hukuki herhangi bir konuşmanın yapılması mümkün değil. Bu tür konuşmadım. Bu yönde tarafa yönelen tüm iddialar iftiradır. Bu iftiraları atan kişilere hakkında yasal yollara başvuracağım ve gerekli suç duyurularını gerçekleştireceğim. Kimseyle para konuşmam söz konusu olmamıştır. Avukatlık ücretim bellidir, kaydın tamamı altında ve makbuz karşılığında alınmıştır. Hiç kimseyi yönlendirmedim, bana gelen kişiler yukarıda detaylı şekilde açıkladıkları kayıtlılardır. Tüm bu sebeplerle suçsuzum.”

Özgür Özel'in adını verdiği avukat Mehmet Yıldırım'a adli kontrol kararı