Mete Atatüre'den konferans: Bilimde hayal gücünün sınırı yok!

Mete Atatüre'den konferans: Bilimde hayal gücünün sınırı yok!
Bilim Akademisi'nin 2025 Yılı Konferansı'nı Cambridge Üniversitesi Cavendish Laboratuvarı Direktörü Mete Atatüre verdi. Ödüllü fizikçi, 20 Aralık'ta İş Sanat'ta çoğunlukla gençlerin doldurduğu salonda Antik Çağ'ın bilge filozoflarından Newton'a, tarihin farklı zaman dilimlerinde bilimin nasıl ve hangi yöntemlerle yapıldığını, bilimsel ilerlemenin nasıl gerçekleştiğini hayata dokunan örneklerle anlattı.

ÖZGÜR DUYGU DURGUN

''Bütün'' demiş Aristotales, ''Parçalarının toplamından daha fazladır''.

Karıncaların inşa ettiği o muazzam yeraltı dünyasındaki yolları, tünelleri, geçitleri düşünün. Bu olağanüstü mimari, tek bir karıncanın marifeti değil; koloninin ortak çabasıyla oluşan bir kozmos. Ya da gökyüzünde salınımlar yaratarak uçan bir sığırcık sürüsü gelsin gözünüzün önüne. Binlerce kuştan oluşan sürü, sanki yekpare bir yapı ve inanılmaz bir uyum içinde, değil mi?

600 kişinin doldurduğu salonda konuşan bilim insanı Mete Atatüre, 2025 yılının son günlerinde yılın en dikkat çekici bilimsel sunumlarından birine imza attı.

whatsapp-image-2025-12-27-at-16-06-05-2.jpeg

Atatüre, Antik Çağ düşünürlerine saygı duruşuyla başlayan konuşmasında bilim dünyası için çok da yeni olmayan ancak günümüz koşullarında ilham verici keşiflere, yeniliklere kapı aralayan kavramlara değindi. Atatüre, ''Fiziğin Hayal Gücü'' başlıklı konuşmasında Thales'in evreni tanrılarla değil, doğanın kendisinden kaynaklanan nedenlerle anlamaya çalışan bakış açısına değindi. Sonraki dönemlerde tartışılmaya başlanan 'Teori mi gözleme uyar, gözlem mi teoriye?' gibi sorularla bilimsel ilerlemenin tarihsel gelişiminden bahsetti.

Ödüllü bilim insanı, tartışmaya açtığı ''Fiziğin Hayal Gücü'' başlığıyla sadece pozitif bilime ilgi duyanlara seslenmedi; gündelik hayatın içindeki belirsizlikleri ve toplumsal dinamikleri anlamak açısından bilim ve hayat arasında köprüler kurdu.

İndirgemeci yaklaşımın sonu

Fiziğin artık yalnızca doğada var olanı “keşfeden” bir disiplin olmadığını; öngörülmesi güç, yeni davranışlar deneylere ortaya çıktığında bunları karşılayan yepyeni kavramlar üretebildiğini vurgulayan Atatüre, geleneksel fiziğin makroskobik dünyada gözlenen sistemleri en küçük parçalarına ayırarak anlama yöntemini izlediğini, ancak günümüzde bu “indirgemeci” yaklaşımın sınırlarına gelindiğini ve tek başına yeterli olmadığını anlattı.

Atatüre’nin ele aldığı bir dizi örnekle gösterdiği gibi tek bir atomun özelliklerini ve davranışını bilmek çok sayıda atom bir araya geldiğinde ortaya çıkan elektrik iletkenliği, mıknatıslanma veya ıslaklık gibi karmaşık özellikleri açıklamaya yetmiyor. Su molekülünün ıslak olmaması, suyu oluşturan yapı taşlarının etkileşimleri sayesinde bizim ıslaklık kavramına ulaşabilmemiz, bu açıdan verilebilecek en iyi örnek.

Karınca kolonileri ile toplumsal dinamikler arasındaki bağ

İşte tam da burada ''Belirim'' kavramı sahneye çıkıyor. Mete Atatüre'nin konuşmasının merkezinde yer alan "belirim", çok sayıda parçacığın bir araya geldiğinde oluşan sistemin basit parçalarında bulunmayan, sistemin tümüne özgü yepyeni özellikler sergileyen yeni bir yapı. Bu özellikler parçacıkların karmaşık etkileşimleri sonucu ortaya çıkıyor.

Fizikle uzaktan yakından ilgisi olmayanlar için daha basitçe anlatacak olursak; sosyal medya çağında herhangi bir merkezi otorite veya lider olmadan, tamamen bireylerin bağımsız etkileşimleri üzerinden yepyeni siyasi yapıların veya protesto eylemlerinin doğması da benzer bir mekanizmayla açıklanıyor. Ya da sosyal medyada viral olan bir paylaşımın beklenmedik biçimde herkes tarafından sahiplenilmesiyle bir akımın ortaya çıkması. Dubai Çikolatası için girilen pastane kuyrukları veya Tiktok'taki son çılgınlıklardan Panik Çığlığı ilk akla gelen örnekler...

Belirim, bir sistemin elemanları arasındaki karmaşık etkileşimlerle yeni yapıların veya öngörülemez özelliklerin ortaya çıkması biçiminde tanımlanıyor. Burada anahtar iki sözcük var, karmaşıklık ve öngörülemezlik. Karınca kolonilerinin oluşturduğu olağanüstü mimari de kalabalık toplulukta bir anda oluşan panik dalgası da bu öngörülemezliği ve karmaşıklığı ifade ediyor. Karmaşıklık bize tek tek içindeki öğelerle değil bütün bir sistemin dinamiğini anlayabilecek ipuçları verebiliyor. Karmaşıklığın olası sonuçlarının başında ise kendiliğinden beliren düzen geliyor.

Doğada olmayan yeni malzemelerle tanışacağız

Popüler kültür dünyasından bilime geldiğimizde belirim indirgemeciliğe, yani her şeyi en küçük parçalarına indirgeyerek açıklamaya karşı bütüncül bir bakış açısı sunuyor ve evrende yeniliğin nasıl oluştuğunu anlamada kilit rol oynuyor. Atatüre bu yaklaşımın sınırlarımızı genişletip mevcut olguları anlamamıza olanak sağlamasının yanı sıra doğada olmayan yeni malzemeler tasarlamamızın ve inşa etmemizin de yolunu açtığını; bu sayede yeni bilgiler üretmenin mümkün olacağını ifade ediyor. Nasıl mı?

Atatüre'ye göre bu yol şöyle ilerliyor; 'Kuantum dünyasında artık malzemeleri tek tek inşa etmeye başlıyoruz. Bunun için uzayda atomları tutmanız gerekiyor. Yüksek vakum altında atom gazlarını ve ışığın gücünü kullanarak yeni kristaller oluşturabiliyoruz. Yani doğada olmayan bir malzemeyi inşa ederken o malzemenin yaratacağı yeni fiziği de inceleme şansını elde ediyoruz. Yeni bilgi üretmek kadar önemli olan bir diğer konu da, var olan fakat anlamadığımız şeyleri simüle edebilme şansımızın olması. Örneğin bir kuantum bilgisayarı yapmak çok zor ancak onun yerine tek tek atomlarla simülasyonunu yapmak mümkün. Aslında yapmak istediğimiz hayal gücüyle olmayanı yaratmak''.

Fiziğin evreni anlama çabası antik dönemden bu yana bitmeyen bir süreç. İşte bu nedenle Mete Atatüre gibi bilim insanları, ''Her araştırmada çığır açmasalar da gerçeğin üzerindeki tozu biraz olsun yok etmeye'' çalışırken aslında biraz da insanın evrendeki öngörülemez macerasına ışık tutmuyorlar mı?

Aristotales ile başlamıştık. 2025'i kapatırken ülkemizin “öngörülemez” gündeminde biraz da bilimin konuşulması temennisiyle son sözü Einstein söylesin; ''Hayal gücü bilgiden daha önemlidir. Çünkü bilgi sınırlıyken, hayal gücü tüm dünyayı kapsar''.

Mete Atatüre kimdir?

Bilkent Üniversitesi Fizik Bölümü mezunu Mete Atatüre doktorasını Boston Üniversitesi, Kuantum Görüntüleme Laboratuvarında tamamladı, İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü Kuantum Fotonik Grubunda doktora sonrası araştırmacı olarak çalıştı.

Bilim Akademisi Üyesi Mete Atatüre halen 30 Nobel ödüllü bilim insanının yolunun geçtiği Cambridge Üniversitesi Fizik Bölümü Cavendish Laboratuvarının 16’ncı direktörü. Aldığı çok sayıda ödül arasında Thomas Young Madalyası ve Ödülü (2020) ile Koç Üniversitesi Rahmi M. Koç Bilim Madalyası (2024) var.

Mete Atatüre araştırmalarının yanı sıra bilimsel düşüncenin yaygınlaşması, bilimsel dürüstlük, bilimde çeşitlilik ve eşitliğin sağlanması konularında faaliyetler yürüten saygın ve etkili bir bilim iletişimcisi, gençler tarafından ilgiyle takip edilen bir rol model.

Bilim Akademisi hakkında

Bilim Akademisi bir sivil toplum kuruluşu olarak liyakat, özgürlük ve dürüstlük ilkelerini tanıtma, örnekleme ve gözetme misyonuyla 17 bilim insanı tarafından 25 Kasım 2011 günü İstanbul’da kuruldu.

Bilim Akademisi bütün saygın dünya akademileri gibi, üyelerini kendi seçer, hükümetlerin politikalarından bağımsız karar alır ve faaliyet alanlarını kendi belirler. Bilim Akademisinin başlıca faaliyetleri:

  • Genç Bilim İnsanları Ödül Programı (BAGEP) ile her yıl ortalama 40 bilim insanına araştırma bursu sağlar.
  • Popüler Bilim Platformu sarkac.org ile güvenilir bilimsel bilgiyi uzman olmayan kişilerin anlayacağı biçimde yaygınlaştırır.
  • 2015’ten beri yayımladığı Akademik Özgürlükler Raporu ile Türkiye’de akademik özgürlükler ve akademisyenlerin insan ve yurttaş olarak hakları ile ilgili uygulamaları ve hak ihlallerini derler.
  • Bilim Akademisi Yayınları ile bilimi ilginç, yaygın ve anlaşılır hale getirir.
  • Yılın Konferansı ve Aylık panelleri ücretsiz ve halka açık olarak düzenler.
  • Üniversitelerle ortak yaz okulları düzenler.
  • Doktora öğrencileri için kaynak yaratır.
  • Uzmanlık birikimini talep eden kurumlarla paylaşır.

Kaynak:Haber Merkezi

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.