VİDEO HABER | Küçük Bayram’dan Merve: Trans eşittir seks işçisi değil, bizi siz böyle yaptınız

Aslı Atasoy

Kısa Dalga - İstanbul’un Küçük Bayram Sokağı’nda 8 yıldır yaşayan Merve, “Trans olmak bir hastalık değil, Allah tarafından gelen bir şey. Ama siz bizi bu hayata mahkum ettiniz” dedi.

İstanbul’un Küçük Bayram Sokağı’nda 8 yıldır yaşayan Merve, 1 Mayıs öncesi Kısa Dalga’ya konuştu.

Küçük Bayram Sokağı’nda sabah 9’dan akşam 7’ye kadar çalışan Merve, “Herkes nasıl bir hayat yaşıyorsa biz de aynısını yaşıyoruz” diyor. Ancak sokaktaki hayatın görünmeyen bir yönü var: Haraççılar, şiddet, uyuşturucu baskısı ve toplumun ön yargısı.

“Sıkıntı çekiyorlar, haraç alıyorlar onlardan. Belirli başlı insanlar. Biz bunu ihbar ettik, tutuklattırdıklarımız da oldu ama ne yazık ki bitmiyor. Tarlabaşı’nda olan olaylar, pislikler. Bir türlü bitiremiyorlar” diye konuşan Merve, kendisinin de ağır şiddete maruz kaldığını anlatıyor:

“2019 senesinde caddede taksi beklerken kafama silahı dayadı ve kafama silah sıktı, tutukluk yaptı. Benim ardımdan sivil polislere de ateş etti. 6 ay sakat kaldım, yürüyemedim. Yolun başında duruyorsunuz, herkes size küfrediyor. Bir süre sonra insan hırçınlaşıyor. Sonra da dönüp diyorlar ki siz böylesiniz. Ama siz bizi bu hayata mahkûm ettiniz.”

Geceyle birlikte sokaktaki dünya değişiyor. Merve, sokağı “sirkülasyon değil, sömürü” olarak tanımlıyor:

“Burada herkes bir maşa diyeyim size. Maşa olarak kullanılıyor. İşi bitince çöpe atılıyor maalesef.”

Çalışma biçimleri “özgürlük” gibi görünse de bu özgürlük gerçek bir sosyal güvenlikten, ekonomik güvenceden uzak:

“Ev, otel, apart fark etmiyor yani herkes kendine çalışıyor. Burada kimse kimseyi çalıştırmıyor... Ama parası olmadığı için adamlar gelmiyor. Kulübe de gelmiyorlar, bu ortama da gelmiyorlar. Enflasyon zaten tavan yapmış durumda.”

Kazanç düzensiz, belirsiz

“Bir günde 10-15 bin, 20 bin TL ile de gidebilirsin. Ya da eve parasız da dönebilirsin.”

Fiyatlar ise net

“Çift seans 2 bin TL, tek seans bin TL. Ekstra istek olursa ekstra ücret oluyor. En başta alınıyor para, kerhane usulü. Eski usuller yani.”

Sağlık konusunda ise kendi içlerinde çaba var, ancak sistemin desteği sınırlı:

“Buradaki çoğu kişi korunuyor. HIV ile mücadele eden arkadaşlarımız var ama hepsi ilaçlarını kullanıyor. Çok isterdim buraya gelsinler, insanların kanlarını alsınlar. Çünkü herkes burada ne olduğunu biliyor.”

Merve'nin 1 Mayıs çağrısı da net

“Bence herkes yürümeli, herkes hakkını aramalı. Bizim zaten yürümeye hakkımız var. Bu haklar bizim elimizde. Anayasa hakkı. Elimizden alınmasına izin vermemeliyiz.”

Merve için bu hayat bir örnek değil, bir uyarı

“Hiç kimse burada çalışmayı örnek almamalı. Bu hayat insandan çok şey götürüyor. Ailen seni terk ediyor. Trans olmak demek seks işçisi olmak demek değil. Biz bir kelebek misaliyiz. Ama bunu herkes yapamaz. Ailelerimiz neden bizi terk ediyor? Elalem ne der diye. Ama sen beni düşün, ben senin çocuğunum.”