Narda Afrika: Duygusal kırılganlık da artık politik bir mesele

Burak Soyer

Alternatif müzik sahnesinin kendine özgü topluluklarından Narda Afrika, 2023 yılında yayınladıkları “Çizgili Dayı” şarkısından iki yıl sonra, gezinmeyi pek sevdikleri farklı sulara yelken açan yeni teklileri “Kim Kıracak Kalbimi” ile dinleyiciyle buluştu. On Air Music Co. etiketiyle yayınlanan şarkı, dinleyiciyi grubun içsel yolculuğuna davet ederken diğer taraftan da onlarla aralarındaki duygusal bağa yeni bir kapı aralıyor.

Kırılmış kalbiyle sevdiceğine derinden bir “geri dön” çağrısı yapan bir aşığın hikâyesini depresif bir akustik sound ve sade sözlerle anlatan “Kim Kıracak Kalbimi”, dinleyici üzerinde iz bırakacak bir etki yaratıyor. “Kim Kıracak Kalbimi”nin “derdini” Narda Afrika’yla konuştuk...

En son iki yıl önce yayınladığınız “Çizgili Dayı” şarkınız için söyleşmiştik. Neler yaptınız bu iki yılda?

Geçen iki yılda epey yoğun ve üretken bir dönem geçirdik aslında. “Çizgili Dayı”nın ardından hem konserler ve hem de stüdyo çalışmaları açısından verimli geçti zaman. Özellikle konserleri sıklaştırmaya çalıştık ve bu süreçte dinleyicimizle kurduğumuz bağ daha da güçlendi. Yeni bestelere ağırlık verdik, önümüzdeki süreçte daha fazla şarkı yayınlayacağız.

Açıkçası “Çizgili Dayı” gibi toplumsal meseleleri anlatan bir şarkıdan sonra işlerin daha da çarşafa dolandığı şu dönemde bir “Çizgili Dayı” gibi bir şarkı daha gelir diyordum ama siz bu sefer epey damardan girmişsiniz. Nasıl ortaya çıktı yeni şarkınız “Kim Kıracak Kalbimi?”

Toplumsal konular yazmak elbette önemli, ama duygusal kırılganlık da politik bir mesele artık. Günümüzde, içinde yaşadığımız dünyada hâlâ kalbini aşka açık tutmak, sevmeye yürekli olmak bile başlı başına bir direniş artık. “Kim Kıracak Kalbimi?” tam da bu ruh halinden filizlendi. Kırılmayı göze almak, güçlü görünmeye çalışmadan sevilmeyi istemek… Bunlar da anlatılmalı diyen bir düşüncenin eseridir şarkımız.

Basın bültenini dahi okumadan “Kim Kıracak Kalbimi”yi dinlediğimde tamamen en içten duygularla yazılmış, maşukunun geri gelmesi için yalvaran bir aşığın yakarışı çınladı kulağımda. Duygularınızı bu kadar derinden çıkartmanıza neden olan özel bir durum var mı?

Özel değil ama genel bir durum var; etrafımızda tanıdık tanımadık herkes mutsuz, hüzünlü, kırgın, yarım kalmış, kırık kalpli ve tükenmiş bir durumda. Bu genel hüzün hâline kayıtsız kalmamız pek mümkün değildi ve çünkü biz grup olarak toplumun genel duygu iniş çıkışlarından fazlaca etkileniyoruz, bu ister istemez şarkılarımıza yansıyor.

Yukarıdaki soruyla bağlantılı olarak sorayım: Şarkı için, “Bir önceki şarkımız olan “Çizgili Dayı” ile son şarkımız “Kim Kıracak Kalbimi?” arasında geçen süre aslında her şeyi yeniden düşünmek demekti bizim için de. Bu parçayla birlikte sadece müziğe değil, duygularımıza da geri döndük,” diyorsunuz. Duygularınızdan uzaklaştığınızı size düşündürten neydi?

Çizgili Dayı döneminde derdimizi mesaj şeklinde verdik ve geçtik. Sonrasında ise şunu sorguladık: “Sadece mesaj vermek için mi şarkı yazıyoruz, yoksa hissetmek için mi?” Ve işte duygularımıza geri dönmek dediğimiz şey tam olarak bu. Dinleyicimizle yeniden en iyi bildiğimiz şekilde temas etmek.

Şarkının sözleri fazlasıyla sade, doğal ve içten. Müziğin akustik tınısıyla birleşip kafa kafaya verince anlatmak istediğiniz dinleyiciye kolay geçiyor. Şarkının konusunu göz önünde bulundurursak; bunu bilinçli olarak mı yaptınız sorusu aklıma düştü… Zira siz şarkı sözlerinizde kelimelerle oynamayı seviyorsunuz…

Sanatta kasarak yapılan bilinçli bir hareket bazen yapay durabiliyor ve biz böyle bir yapaylığın içine girmek istemedik hiç. Ben şarkıyı yazarken kendimi bıraktım, içimden geldiği gibi yazdım yani neyse o oldu. Çünkü aksi bir durumu bizim dinleyicilerimiz hemen hissediyor. Narda Afrika’nın çok özel, ne istediğini bilen, iyi müzik ve iyi sözler peşinde olan sadık bir dinleyici topluluğu var. Bizim grup olarak önceliğimiz kendimizi ve dinleyen topluluğumuzu mutlu etmek. Dinleyicimizle direkt temastayız ve olumlu, olumsuz mesajları hemen alıyoruz, şu an için herkes halinden memnun.

Sizin “Kim Kıracak Kalbimi”deki gibi bir tecrübeniz oldu mu?

Şarkımızdaki hikâyeyi sadece romantik anlamda da algılamamak gerekli belki; dostluk, arkadaşlık, aile bağları veya genel bir hayatın acımasızlığı…İnsan tüm bunların neticesinde de “Kim kıracak tekrar kalbimi?” diye sorabilir belki ve işte bu şarkı, o sorgunun şarkısı. Bunlar çok insani duygular olduğu için bizlerde hayatın bir döneminde yaşamışızdır belki.