Yalova’da öldürülen IŞİD’li, annesini cihada götürmek için kaçırmaya kalktı, 7 ayda tahliye edildi
Hale GÖNÜLTAŞ
Geçtiğimiz aylarda IŞİD’in "Horasan Vilayeti" yapılanmasına yönelik operasyonda tutuklanan ancak kısa sürede serbest bırakılan iki IŞİD’li, emniyet güçleriyle girdikleri çatışmada 3 polis memurunu şehit etti.
Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma dosyasına göre, Zafer Umutlu ve Haşem Sordabak’ın emniyetin radarındaki serüveni 10 Ekim 2024’te tutuklanmalarıyla başladı.
Ailelerine silah çekecek kadar radikalleşen, evlerinde yasaklı yayınlar ve silah eğitim notları bulunan şüpheliler, Kocaeli 1 No’lu F Tipi Cezaevi’ne gönderildi.
Ancak "terör örgütü üyeliği" ve "adam öldürmeye teşebbüs" gibi ağır suçlamalarla yargılanan şahıslar, sadece 7 ay tutuklu kaldıktan sonra 18 Nisan 2025 tarihinde tahliye edildi.
Annelerini IŞİD Horasan’a götürmek istediler
Soruşturma dosyasında yer verilen bilgilere göre (dünkü çatışmada öldürülen militanlardan) Zafer Umutlu, Haşem Sordobak ve Mehmet Cami Sordabak’ın IŞİD Horasan yapılanmasına gitme hazırlığı içinde bulundukları tespit edildi.
Teknik takipte olan militanlar pasaport çıkarttı. Soruşturma dosyasına göre IŞİD üyeliğinden davası devam eden Haşem Sordobak ve kardeşi Mehmet Sordabak babaları ve kız kardeşlerinin eşlerini “tekfir” ilan ederek nikahlarının düştüğü görüşüyle cihada götürmek üzere anne ve kız kardeşlerini alıkoydu.
Polis tutanaklarına yansıyan bilgilere olay şöyle gelişti:
Yalova’da 9 Ekim 2024 akşamı saat 20.00 sularında Siteler Mahallesi Şahin Sokak’tan silah sesleri yükseldi. Çiftlikköy Polis Merkezi’ne bağlı ekipler olay yerine ulaştığında, sokak lambasının altında patlamış bir mermi kovanı, parçalanmış mermi çekirdeği ve iki gömlek düğmesi buldu.
"Annemi cihat için götüreceğiz"
Kısa süre sonra gelen bir ihbar, polisin rotasını Bağlarbaşı Mahallesi’ndeki bir eve çevirdi. Burada polise konuşan baba Maşallah Sordabak, IŞİD ideolojisini benimseyen oğulları Mehmet Cami ve Haşem Sordabak’ın, yanlarına Haşem’in eşi Filiz’i de alarak öz anneleri Saadet Sordabak’ı bir evde alıkoyduklarını anlattı.
Kardeşlerini ve annelerini kurtarmak için adrese giden Caner ve Abdulcebbar Sordabak, öz ağabeylerinin silahlı saldırısına uğradı. Sokak ortasında kardeşlerine ve babalarına ateş açan Mehmet Cami ve Haşem, "Siz kafirsiniz! Annem artık sizin yanınızda kalmayacak. Biz DEAŞ’a katılmak için annemi de alıp cihat etmeye götüreceğiz" dedi.
Olayın ardından fenalaşan anne Saadet Sordabak hastaneye kaldırılırken, iki saldırgan kardeş karanlıktan faydalanarak kayıplara karıştı.
Yapılan teknik ve fiziki takip sonucunda, hakkında daha önce de yurt dışı çıkış yasağı bulunan iki şüphelinin, Sultaniye Mahallesi’ndeki bir inşaatta işçi olarak çalıştıkları saptandı. 10 Ekim günü saat 14.00’te inşaata baskın düzenleyen polis, Mehmet Cami ve Haşem Sordabak’ı gözaltına aldı.
Silahların yerini gösterdi
Şüphelilerden Haşem Sordabak, olayda kullanılan iki silahı ağabeyinden habersiz alarak sakladığını ve yerini gösterebileceğini söyledi. 12 Ekim günü polis nezaretinde yapılan yer gösterme işleminde, Çiftlikköy Irmak Sokak’taki boş bir arazideki silahların beyaz bir inşaat brandasına sarılarak çalılıkların arasına gizlendiği tespit edildi.
Bu operasyonla birlikte, daha önce "Ahlak ve Sünnet Dergisi"ndeki faaliyetleri nedeniyle takip edilen şahısların dosyası, ana DEAŞ soruşturmasıyla birleştirilerek adliyeye sevk edildi.
Tahliye olduktan sonra "pişmanlık" göstermek yerine daha da radikalleştikleri anlaşılan IŞID'lilerden Haşem Sordabak, emniyetin operasyon birimleriyle karşı karşıya geldi. Çatışmada 3 polis hayatını kaybetti, 6 IŞİD'li ise polis tarafından öldürüldü.
Kaynak:Haber Merkezi
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.