Ekonomide zor dönem... Piyasaların güvenli limanı altın
GENEL DURUM
Dünyada gündem Trump’ın başlattığı ticaret savaşları, içerde gündem ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının tutuklanmasıyla başlayan siyasi ve iktisadi istikrarsızlık. Ticaret savaşlarının, küresel ekonomide bir tsunami etkisi yaratması beklenirken, Türkiye, böyle bir konjonktüre, korunaksız, gergin iç siyasi ortamın yarattığı ekonomik hasarla yakalanmış oluyor.
Trump’ın ilan ettiği yeni gümrük oranları piyasalarda varlık çöküşü yarattı. Tahmin edilenden daha radikal gelen kararlar ve uygulama zikzakları; borsalarda, emtia piyasalarında derin düşüşlere, belirsizliklere yolaçtı. Faizleri arttıkça zarar yazan yatırımcısı ABD tahvillerini satmaya başladı. Bunun yarattığı riskler yüzünden ilan edilmiş gümrük oranlarının uygulaması Çin hariç, 90 gün ertelendi. Ancak 90 gün sonrası için belirsizlik hâkim. Ertelemeye rağmen ABD tahvillerinde satışı, dolar endeksinde düşüş (110 seviyelerinden 100’ün altına geldi!) devam ediyor. Euro, Japon yeni, Alman tahvilleri ve altına kaçış var.
Trump’ın politikaları dünya ekonomisinin gümrük duvarlarının indirilmesi, gümrük birliği alanlarının yaratılması, malların ve sermayenin engelsiz dolaşımı olarak idrak ettiğimiz neoliberal (“globalizm” “küreselleşme”) devrini kapattı. Bu yeni dönemin en önemli özelliği olarak yüksek gümrük duvarlarının, dünya ticaretini daraltacağı, iç piyasalarda pahalı mal ve hizmet sunumunun enflasyonist etki yaratacağı muhakkak. Daha önemlisi ticaret savaşının, Çin’in hiç de pes etmemesi, aksine meydan okumasıyla tırmanacağı ve giderek kur savaşlarına uzanacağı beklentisini yükseltiyor.
Dışarıda kendisini korumaya almak isteyen yatırımcı dolardan kaçarken Türkiye’de altının yanı sıra döviz talebi de dikkat çekiyor. Yabancı çıkışı 30 – 35 milyar dolar olarak tahmin ediliyor. İmamoğlu tutuklamasından sonra MB, 45 milyar dolara yakın döviz satarak kur artışlarını sınırladı. Net döviz rezervlerinin 20 milyar doların altına gerilediğini düşünürsek, bundan sonrasında devam edecek bir talebi karşılamak bakımından rezerv imkanları yetersiz kalabilir. Bazı analistler yeniden eksi rezerv ve KKM benzeri enstrümanların dönüşünün sözkonusu olabileceğine ihtimal veriyor.
Yerli yatırımcının altının yanı sıra dövize yönelmesi tamamen Türkiye’nin özel şartlarından ve yatırımcı alışkanlıklarıyla ilgili. Altında yatan temel faktör güvensizlik, işlerin kötüye gideceği beklentisi… Son beklenti anketinde enflasyon beklentisi yıl sonu % 29.98’e, döviz kuru beklentisi (44,42’den) 45,85’e yükseldi.
Bunun sonucu hem döviz mevduatı hem de serbest döviz fonlarında artış, dolayısıyla yeniden dolarizasyon artışı yaşıyoruz. Kur baskısı devam ederse, rezerv satışında fazla alanı kalmadığı için MB’nin faiz artırımına gitmesi de ihtimal dahilinde. Bu da ekonomik yavaşlama ve işsizlik artışı olarak idrak edeceğimiz bir sürece girebileceğimiz anlamına geliyor.
Eğer küresel ekonomide, dünya ticaretinde beklendiği gibi bir büzüşme, daralma söz konusu olursa, bu, Türkiye’ye yüzde 10’la görece düşük vergi uygulanacak olmasının avantajlarını silebilir. İhracat artışı değil kaybıyla karşı karşıya kalabiliriz. Türkiye’nin iki avantajı var: Petrol fiyatları geriliyor ve yaz mevsimi dolayısıyla turizmden döviz girişi artacak. Bu iki avantajın kayıpları dengeleyip dengeleyemeyeceğini ise iç politik gelişmeler belirleyecek.
PİYASALAR
BORSA
BIST 100 endeksi, en düşük 9.050,56 puanı ve en yüksek 9.581,24 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışının yüzde 0,01 üstünde 9.380,95 puandan tamamladı.
Ne olur?
Borsada kamu devrede. Kamu bankaları alımla destek vererek düşüşü sınırlamaya çalışıyor. Bu hafta hem dış gelişmeler takip edilecek hem de PPK’nın faiz kararı önemli olacak.
ALTIN
Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 6,45 artışla 3 bin 960 liraya çıktı. Ons altın en düşük 2.956, en yüksek 3.245 arasında dalgalandı. Haftalık yüzde 6.65 kazandırdı. Cumartesi itibariyle 3.237 dolar seviyesindeydi.
Ne olur?
Trump politikaları zikzaklarla da ilerlese dünyada çok ciddi bir belirsizlik yarattığı gibi tansiyonu da yükseltiyor. Bu tabloda altının; zaman zaman kar satışları veya başka zikzaklarla düşüşler yaşasa da genel olarak güvenli liman talebi göreceği söylenebilir. UBS altının bu yıl 3 bin 500 dolara ulaşacağını tahmin ederken, Commerzbank altının 2025 sonunda ortalama 3 bin dolar olmasını bekliyor. Bu hafta başında Deutsche Bank, 2025 ve 2026 yılları için ortalama altın fiyatı tahminlerini sırasıyla ons başına 3 bin 139 ve 3 bin 700 dolara yükseltmişti.
DÖVİZ
Bu hafta ABD doları yüzde 0,12 artarak 38,0610 liraya yükseldi. Euro ise yüzde 3,31 artışla 43,2580 liraya çıktı.
Ne olur?
4 Nisan itibariyle yabancı tahvilde iki haftada 4.4 milyar dolarlık satış yapmış görünüyor. Düş kur yüksek faize gelen carry trade tarafında da 19 Mart sonrası 11 milyar dolar pozisyon kapatılmış. Borsada da satış var. Yabancının çıkışı dövize talep yaratıyor. İç politik gelişmelerde yatışma olursa bu çıkış yavaşlayabilir. İçerde de döviz talebi var. DTH artıyor. Sepet kur mart ayından bugüne %10,6 değerlendi. Dolar endeksindeki düşüş, euro / dolar paritesindeki gelişme (1.1355) iç piyasaya da yansımış gözüküyor. Dolardan çok Euro talep görüyor. Döviz talebinin devamı halinde bunun Euro lehinde olacağı beklenmeli. Perşembe günü toplanacak MB PPK eğer faiz artırırsa, bu, dövize talebi sınırlayabilir.
FAİZ
19 Mart sonrası ticari kredi faizleri %45 seviyelerinden % 55 seviyelerine geldi. Bütün diğer kredi türlerinde 10 puana yakın artışlar yaşandı. Yüzde 40’ın altına gerileyen mevduat faizleri de yeniden %45-46- 47 seviyelerine geldi.
Ne olur?
MB, döviz talebine faiz artırımı ile önlem alırsa, piyasa faizleri yükseldiği yerde daha uzun süre tutunabilir, birkaç puan daha artabilir. Hem döviz talebinin devam ediyor oluşu hem de döviz sepetinde son 1,5 ayda yüzde 10 artışla küçük çaplı bir devalüasyon yaşanmış olmasının yaratacağı enflasyonist etkiye karşı faiz artırımı ile veya (tekrar artışa geçilmesinin yaratacağı psikolojik etkiden kaçınmak, siyasi tutuklamaların yarattığı hasarı kabul etmemek için) eş değerde başka sıkılaştırmalarla karşılık vermesi de muhtemeldir.
YATIRIM FONLARI
Yatırım fonları bu hafta yüzde 0,34, emeklilik fonları yüzde 0,37 değer kaybetti. Kategorilerine göre bakıldığında, yatırım fonları arasında en çok kazandıranlar yüzde 0,77 ile "para piyasası" fonları oldu.
PİYASA HABERLERİ
CARRY TRADE TARAFINDA ÇIKIŞI DEVAM ETTİ
Bloomberg HT'nin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) verilerinden yaptığı hesaplamaya göre yabancı bankalarla swap miktarı 4 Nisan haftasında 596 milyon dolar azaldı. Bu düşüşle birlikte swap miktarı 25,5 milyar dolara geriledi. 19 Mart'tan bu yana carry trade tarafındaki çıkış 11 milyar dolara ulaştı. 2025'in ilk aylarında carry trade işlemleri hız kazanmış ve 19 Mart'tan hemen önceki haftada 36,5 milyar dolarla zirveyi görmüştü.
AYLIKTA, DİBS HARİÇ BÜTÜN YATIRIM ARAÇLARI KAZANDIRDI
TÜİK, yatırım araçlarının getiri oranlarını açıkladı. Aylık bazda DİBS hariç bütün yatırım anaçları reel getiri sağladı. En yüksek kazan Euro ve altında oldu. Euro TÜFE enflasyonuna göre yüzde 3,83, altın ise 2.31 kazandırdı. BİST ve mevduat faizi de kazanç bölgesinde tutunurken, DİBS yatırımcısı yüzde 2,46 zarar yazdı.
NELER OLDU?
DÖVİZ MEVDUATI 8.8 MİLYAR DOLAR ARTTI
İBB Başkanı İmamoğlu’nun gözaltına alınıp tutuklanması ve ardından artan siyasi gerilimin sarsıntıları devam ediyor. Merkez Bankası verilerine göre, hem yerli hem de yabancı yatırımcının TL varlıklardan çıkış eğilimi sürüyor. 19 Mart’tan 4 Nisan’la biten haftaya kadar geçen dönemde yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatında yaşanan parite etkisinden arındırılmış artış 8 milyar 786 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde yurtdışında yerleşik yatırımcıların hisse senedi ve devlet tahvillerindeki net çıkışı da 6 milyar 490 milyon dolara ulaştı.
REZERV SATIŞI 40 MİLYAR DOLARI GEÇTİ
Merkez Bankası, 19 Mart’ta yaşanan siyasi gelişmelerin sarsıntı sonrasında kurdaki oynaklığı azaltmak amacıyla başladığı döviz satışlarına geçen hafta da devam etti. Son tahmin rezerv kaybının 44,5 milyar doları bulduğu yönünde. Net rezervler de 20 milyar doların altına gerilemiş durumda.
DOLARİZASYON DEVAM EDİYOR
Vatandaş geçen yıl sattığı 20 milyar doların neredeyse tamamını son iki ayda geri aldı. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatındaki artışa benzer bir seyir, serbest döviz fonlarında da gözleniyor. TEFAS verilerine göre, serbest döviz fonlarının portföy değeri yılın başından 18 Mart’a kadar olan dönemde 154.8 milyar lira artış kaydederken, 19 Mart sarsıntısını izleyen dönemdeki artış ise 142,5 milyar lira seviyesinde gerçekleşti ve fonların büyüklüğü 1 trilyon 746,6 milyar liraya çıktı. Ekonomist Haluk Bürümçekçi’nin hesaplamalarına göre, fonlardaki Dolarizasyon son üç haftada yüzde 36 seviyesinden mart sonunda 42,3’e yükseldi.
TAHVİL FAİZİ BİR AYDA 10 PUANDAN FAZLA YÜKSELDİ
Türkiye’nin gösterge tahvil faizlerinde yükseliş ise yeni haftada da devam etti. 2 yıllık gösterge tahvil faizi dün yüzde 2,67 yükselişle yüzde 47,36’ye çıktı, 5 yıllık gösterge tahvil faizi de yüzde 3 yükselerek yüzde 39,51’e ulaştı. 10 yıllık gösterge tahvil faizinde yüzde 2,13’lük yükselişle yüzde 33,08 seviyesi görüldü. Geçen ayki ihalede yüzde 37,28 olan ortalama bileşik faiz ise dünkü ihalede yüzde 47,36’ya yükseldi. İhalede gerçekleşen faizde bir ayda 10 puanı aşan yükseliş yaşandı. ‘EKONOMİ)
FAİZLER İHTİYAÇTA 10 TİCARİDE 5 PUAN ARTTI
Muhalefete yönelik geniş çaplı tutuklamaların yarattığı gerginlik, faiz oranlarını da yukarı çekti. 19 Mart’tan önceki hafta yüzde 62,73 seviyesinde bulunan ihtiyaç kredisi faizi, 10 puana yakın artışla 28 Mart haftasında yüzde 72,45’e yükseldi. Söz konusu dönemde ticari kredi faizlerinde de 5 puanlık artış gözlendi. Gerginlik öncesi yüzde 50,32 seviyesinde bulunan tüzel kişi KMH ve kurumsal kredi kartları hariç ticari kredi faiz oranı, 28 Mart haftasında yüzde 54,74'e yükseldi. (EKONOMİ)
YABANCI, SON YILLARIN EN SERT SATIŞINI YAPTI
Yabancı tahvilde, borsada, carry trade tarafında satıcıydı. Bazı tahminlere göre 19 Mart operasyonları sonrasında 30 – 35 milyar dolarlık çıkış oldu. Son iki haftada tahvilden çıkış 4.4 milyar dolar, swap (para takası) tarafından çıkış ise 10,5 milyar dolar oldu. Rakamlar program sonrası girişin önemli kısmının çıktığını gösteriyor.
TUTUKLAMALAR, 100 PUANLIK ARTIŞA YOLAÇTI, CDS’TE TÜRKİYE AYRIŞTI
Gelişmekte olan ülkelerin CDS’lerini gösteren Markit Gelişmekte Olan Ülkeler CDS endeksi mart ortasındaki 160 baz puandan 212 baz puana yükseldi. Türkiye’nin CDS’leri ise 19 Mart tutuklamaları sonrası 255 baz puandan 320 baz puana yükseldi, sınırlı geri çekilme yaşandıktan sonra ticaret savaşı kaygılarıyla 377 baz puana kadar çıktı. Türkiye CDS 5 yıllık halen 351,62 seviyesinde.
TCMB ANKETİNDE ENFLASYON, FAİZ, KUR BEKLENTİSİ YÜKSELDİ
Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 28,04 iken, bu anket döneminde yüzde 29,98 oldu. Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 42,33 iken, bu anket döneminde yüzde 46,00 oldu. Katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 42,79 TL iken, bu anket döneminde 43,60 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 44,42 TL iken, bu anket döneminde 45,85 TL olarak gerçekleşti.
İBB SORUŞTURMASINDA 24 ŞİRKETE KAYYUM ATANDI
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik soruşturma kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve TMSF tarafından 101 şahsa ait 24 şirkete doğrudan, 28 şirkete ise denetim kayyumu atandı. Bu şirketler arasında İmamoğlu İnşaat, Nuhoğlu İnşaat, ASOY İnşaat ve Karsal Örme AŞ de bulunuyor.
“KAMU POLİTİKALARI BELİRLİ ÇIKAR GRUPLARININ TALEPLERİNE KARŞILIK VERİYOR”
OECD, Türkiye’de karar alma süreçlerinde şeffaflığın, geliştirilmeye açık bir alan olduğuna dikkat çekti. Kuruluşun “Türkiye İnceleme Raporu”, Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in de katıldığı etkinlikle açıklandı. Türkiye’de rekabetin güçlendirilmesinin “kritik” önemde olduğuna vurgu yapılan raporda, “Yalnızca belirli çıkar gruplarının taleplerine karşılık veren kamu politikaları, bu grupların rakip işletmelerin faaliyetlerine müdahale edebilmesine ya da ekonomik ayrıcalıklar elde edebilmesine olanak tanıyarak rekabet ortamını zayıflatmaktadır” denildi. (EKONOMİ)
BÜYÜME BU YIL HEDEFİN ALTINDA KALABİLİR
Dezenflasyon programının işlediğini ve enflasyonun bariz biçimde gerilediğini belirten Bakan Mehmet Şimşek, büyümenin 2025’te tahminlerin altında kalabileceğini ancak bunun yönetilebilir bir zafiyet olduğunu kaydetti. Şimşek ayrıca, son dönemdeki siyasi gelişmelerin etkisinin kalıcı olmayacağını savundu. Bakan Şimşek, Trump sonrası başlayan korumacılığın da küresel büyümeye olumsuz etki edeceğini söyledi.
TEŞVİKLİ YATIRIMLAR OCAKTA %44,9 AZALDI
Geçen yılı yüksek enflasyona rağmen ekside kapatan teşvikli yatırımlar, 2025 yılına da iyi başlamadı. Ocak ayında teşvik belgesi kapsamında öngörülen sabit yatırım tutarı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 44,9 oranında azalarak 92 milyar 347 milyon liradan, 53 milyar 612 milyon liraya geriledi. (EKONOMİ)
SANAYİ ÜRETİMİNDE 1,9’LUK DARALMA
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), sanayi üretim endeksinin şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %1,9 azaldığını açıkladı. Sanayi üretimindeki gerileme bir önceki aya göre ise %1,6 oldu. Madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi %7,6, imalat sanayi sektörü endeksi %1,6 azalırken elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %3,5 arttı.
TÜKETİM MALI İTHALATI ARTARAK DEVAM EDİYOR
Tüketim malı ithalatındaki yüksek artış sürüyor. İlk üç ayda toplam ithalat yüzde 4,6 artarken, tüketim malı ithalatı yüzde 10 artarak 13,4 milyar dolara ulaştı. İmalatçı kimliğine rağmen, son yıllarda Türkiye’nin tüketim malları ithalatındaki yüksek artışlar dikkat çekiyor. Son 5 yılda toplam ithalat yüzde 64 artarken, tüketim malı ithalatındaki artış yüzde 157’ye ulaştı. Artış oranı binek otomobillerde yüzde 400’ü aşarken, bu üründeki dış ticaret fazlası da açığa dönüştü. (EKONOMİ)
KARTLI HARCAMALARDA 4 YILIN EN YAVAŞ ARTIŞI
Bloomberg HT'nin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verileri üzerinden yaptığı hesaplamaya göre kartlı harcamalarda 4 haftalık ortalamanın yıllık değişimi 4 Nisan haftasında yüzde 36,5 olarak kaydedildi. Böylelikle 2021'den bu yana en düşük seviye izlendi. Verilere göre 4 Nisan haftasında en sert düşüş yüzde 65 ile eğitim, kırtasiye, ofis malzemelerinde oldu. Bu grubu yüzde 41 düşüşle araç kiralama izledi. Aynı dönemde market harcamaları yüzde 18 düştü.
TİCARET SATIŞ HACMİ YILLIK %6,5 ARTTI, PERAKENDE SATIŞ HACMİ YILLIK %12,2 ARTTI
Ticaret satış hacmi (2021=100) 2025 yılı şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %6,5 arttı. Aynı ayda motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin toptan ve perakende ticareti ile onarımı için satış hacmi %3,6 azaldı. Ticaret satış hacmi şubatta bir önceki aya göre %2,5 arttı. Aynı ayda motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin toptan ve perakende ticareti ile onarımı için satış hacmi %1,0 arttı.
TOPLAM CİRO YILLIK %32,0 ARTTI
Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi (2021=100), 2025 yılı şubat ayında yıllık %32,0 arttı. Yıllık sanayi sektörü ciro endeksi %21, inşaat ciro endeksi %49,1, ticaret ciro endeksi %34,4, hizmet ciro endeksi de %39,6 arttı. Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi şubatta aylık %3,4 arttı.
İNŞAAT MALİYET ENDEKSİ YILLIK %23,94 ARTTI, AYLIK %1,24 ARTTI
İnşaat maliyet endeksi, 2025 yılı şubat ayında bir önceki aya göre %1,24 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre %23,94 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %1,99 arttı, işçilik endeksi %0,02 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %19,49 arttı, işçilik endeksi %32,38 arttı.
GEMİ İHRACATINDA DARALMA YÜZDE 40’A ULAŞTI
Bu yılın ilk iki ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 daralan gemi ve yat ihracatındaki kayıp martta hızlandı. Mart ayında Türk tersanelerinin ihracatı yıllık bazda yüzde 40 düşerek 86 milyon dolara geriledi. Böylece ilk çeyrekte gemi ve yat ihracatı yüzde 27,5 düşerek, 328 milyon dolarda kaldı. Sektörde istihdam kaybının da yüzde 10’a ulaştığı bildirildi. (EKONOMİ)
600 BİN İŞÇİ İLK TEKLİFİ BEKLİYOR
Kamuda 600 bine yakın işçiyi kapsayan 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmelerinde süreç devam ediyor. İşçi kesimi, 2025'in ilk altı ayı için yüzde 50, diğer altı aylık dönemleri için ise yüzde 25 zam yapılması ve üzerine yüzde 10 refah payını içeren talebini taraflara iletti. Talebi inceleyen işveren sendikası TÜHİS'in önümüzdeki günlerde ilk teklifini işçi kesimine sunması bekleniyor.
VOLKSWAGEN: GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Doğuş Otomotiv distribütörlüğünde Türkiye pazarına sunulan Volkswagen’e (VW) karşı yaptığı boykot çağrısına Alman otomobil devinden yanıt geldi. Alman Die Welt Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan şirket yetkilileri, “Türkiye Cumhuriyeti’ndeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Mevcut gergin siyasi ortamda tüm halkın meşru menfaatlerinin dikkate alınacağını umuyoruz” diye konuştu.
GÜNDE 4 SAAT 4 DAKİKAYI CEPTEN İNTERNETTE GEÇİRİYORUZ
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, nüfusun %92,1’ine denk gelen 80,7 milyon kişide cep telefonu bulunduğunu, nüfusun %88,3’ünün internet kullandığını bildirdi. İnternette geçirilen sürenin günlük ortalama 7 saat 13 dakikaya ulaştığını aktaran Uraloğlu, “Bu sürede mobilin payı yüzde 56,3. Yani günlük ortalama 4 saat 4 dakikayı cep telefonlarımız aracılığıyla internette geçiriyoruz” bilgisini paylaştı.
İŞ DÜNYASI TRUMP VERGİLERİNİ FIRSAT OLARAK GÖRÜYOR
Trump yönetiminin, Türkiye’ye yüzde 10’luk en düşük oranı uygulama kararı, iş dünyasında iyimserlikle karşılandı. Bu düşük tarifenin başta Çin ve AB üyeleri olmak üzere birçok ülkeye karşı ABD pazarında Türkiye için önemli bir fırsat alanı oluşturabileceği görüşü savunuluyor. İTO Başkanı Avdagiç, Trump vergilerinin Türkiye'nin pozitif ayrışması fırsatı yarattığı görüşünde. İSO Başkanı Bahçıvan da “Rekabet dersimizi de çok iyi çalışarak bu tarihi fırsatı çok iyi değerlendirmemiz gereken bir döneme giriyoruz” dedi. (EKONOMİ)
“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KANUNU ÇEVREYİ KORUMUYOR” ELEŞTİRİSİ
Bu hafta Meclis gelecek ilk İklim Kanunu’nun, teklifteki haliyle emisyon ticaretini düzenlemekle yetindiği, çevrenin korunmasına yönelik içerik taşımadığı uyarısında bulunuldu. Fosil yakıtlardan çıkılmasına dair herhangi bir takvim öngörülmemesini önemli bir eksiklik olarak niteleyen muhalefet, emisyonun azaltılması, orman, su kaynakları, hava ve denizlerin korunmasına ilişkin ise neredeyse hiçbir düzenlemenin getirilmediğini savundu. (EKONOMİ)
AB’YE GİYİM İHRACATINDA SERT DÜŞÜŞ
Avrupa Birliği’nde ekonomik durgunluk ve enflasyonist baskının yarattığı pazar değişimi, Türkiye’nin ihracatını olumsuz etkiledi. AB’ye hazır giyim ihracatı geçen yıl yüzde 6,5 geriledi, Türkiye’nin pazar payı yüzde 11,7’den 10,8’e düştü. Çin ve Bangladeş yükselişini sürdürürken, son iki yılda ilk 10’da en sert ihracat düşüşü yaşayan ülke yüzde 20 ile Türkiye oldu. (EKONOMİ)
E İTHALAT HIZLA ARAYI AÇIYOR
Getirilen kısıtlamalara rağmen, geçen yıl ilk kez dış ticaret açığı veren online ticarette, ithalat lehine hızlı artış sürüyor. BKM verilerine göre, e-ithalat anlamına gelen yerli kartlarla yurtdışından online alışverişin hacmi, bu yılın ilk iki ayında 43 milyar lirayı aştı. Aynı dönemde yabancı kartlarla Türkiye’den yapılan alışverişin tutarı ise 23,4 milyar lira ile bu rakamın yarısında kaldı. Böylece e-ticarette iki aylık açık 19,6 milyar TL olarak gerçekleşti.
LİMONDA 1 GÜNDE KARAR DEĞİŞTİ
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, limonda bir gün önce getirilen ihracat kısıtlamasının kaldırıldığını açıkladı. Limon üreticileriyle Bakanlıkta bir araya geldiğini aktaran Bolat, “Halkımızın makul fiyatlardan ürüne erişiminin devamlılığı için yeni hasada kadar spekülatif faaliyetlere karşı müsaade edilmeyeceği ve fiyat istikrarının sağlanacağı hususlarında değerli katılımcılarla mutabık kaldık. Bu doğrultuda, limon ihracatındaki geçici kısıtlama kaldırılmış olup iç piyasadaki fiyat gelişmeleri kararlılıkla takip edilecek” dedi.
KARAHAN: ENFLASYONDA İLK ÇEYREĞE ÖZGÜ BİR YÜKSELİŞ GÖZLENDİ
MB Başkanı Fatih Karahan, yurtiçi talebin ılımlı seyrettiğini ancak bir miktar dirençli olduğunu dile getirerek enflasyonun ana eğiliminde ilk çeyreğe özgü bir yükseliş gözlendiğini ifade etti. “Mal enflasyonundan sonra hizmet enflasyonundaki düşüş de belirginleşmekte” diyen Karahan, son dönemde finansal piyasalarda oynaklık gözlendiğini, bu amaçla önlemler alındığını söyledi.
TİCARET SAVAŞLARI, LOJİSTİKTE FIRSAT KAPISI AÇIYOR
Ticaret savaşları küresel ekonomide dengelerini sarsarken, Türkiye’nin yüzde 10’luk vergi diliminde kalmasının potansiyel etkileri tartışılmaya devam ediyor. Lojistik sektörü temsilcileri, AB’nin tedarikte alternatif pazar arayışına gireceğini ve bu durumun Türk şirketlerinin ve limanların iş hacminde artış sağlayabileceğini öngörüyor. Ticaret yolları ve deniz trafiği yeniden yapılandırılırken, Avrupa'nın yeni rota arayışında Türkiye’nin öne çıkabileceği belirtiliyor. (EKONOMİ)
DÜNYA EKONOMİSİ
EMTİA PİYASALARININ BAŞI DÖNDÜ
Trump’ın agresif tarife gel-gitleri piyasalarda istikrarlı fiyat oluşumuna fırsat tanımıyor. Çin’e yönelik vergi oranlarını dün bir kez daha artırarak yüzde 125’e çıkardığını duyuran Trump, ABD’ye vergi misillemesinde bulunmayan 75’den fazla ülke için ek tarifelerin 90 gün ertelendiğini açıkladı. Bu gelişmelerin ardından emtia piyasalarında talep baskısıyla oluşan satışlar hız kesti ve fiyatlar yeniden toparlanmaya başladı. (EKONOMİ)
ÇİN, ABD'NİN GÜMRÜK VERGİLERİNE AYNI ŞEKİLDE CEVAP VERDİ
Trump, tüm dünyaya yönelik, ülkelere özel açıkladığı gümrük vergilerini yoğun tepkiler sonrası Çin hariç 90 gün bekletmeye almıştı. Beyaz Saray'ın dün yaptığı açıklamada, Çin'e yönelik uyguladığı vergi oranını yüzde 145 olarak belirtmişti. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, ABD ile ticaret geriliminin tırmanmasından bu yana kamuoyuna yaptığı ilk açıklamada, Çin'in "hiçbir haksız baskıdan korkmadığını" söyledi. Bu açıklama sonrası Çin, ABD'nin Çin mallarına gümrük vergisini yüzde 125'e yükseltme kararına misillemede bulundu.
“MİCKEY MOUSE BİLE DAHA İYİ BİR PLAN YAPARDI, BİR DELİ ÜLKESİNDE YAŞIYOR GİBİYİZ”
Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı (SDSN) Başkanı Prof. Dr. Jeffrey Sachs, ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük vergileri politikasıyla ilgili değerlendirmesinde ilginç bir benzetme yaptı. Sachs, "Trump gibi biri size gelip her şeyin sorunu Çin diyebiliyor. Mickey Mouse bile daha iyi bir plan yapardı, bir deli ülkesinde yaşıyor gibiyiz" dedi.
ABD TÜKETİCİ ENFLASYONU BEKLENTİLERİN ALTINDA GELDİ
ABD'de yıllık enflasyon oranı, %2.8'den %2.4'e gerileyerek piyasa beklentilerinin (%2.6) altında kaldı. Aylık bazda CPI ise %0.1 azalarak, piyasa beklentilerinin aksine %0.1 artış gösterdi. ABD Çalışma Bakanlığı İşgücü İstatistikleri Bürosu (BLS) verilerine göre, mart ayında nihai talebe yönelik üretici fiyatlarında yıllık artış bir önceki ay görülen yüzde 3,2 seviyesinden yüzde 2,7'ye indi. Analistlerin tahmini artışın yüzde 3,3'e çıkacağı yönündeydi.
GÜMRÜK SAVAŞA KUR SAVAŞINA DÖNÜŞEBİLİR Mİ?
Piyasalarda, yeni gümrük oranlarının yaratacağı ihracat kayıplarını aşmak için Çin’in devalüasyona gidebileceği konuşuluyor. Türkiye’de şu veya bu piyasada düşük gümrük oranının avantajlarından, araladığı yeni kapılardan bahsediliyor ancak, ülkeler, gümrük duvarlarından ticaret kayıplarını ulusal paralarda devalüasyonla sınırlamaya yönelirlerse… Ticaret savaşı gümrük oranlarından kurlara, paritelere kayarsa, bu, Türkiye’nin işini çok zorlaştırabilir. Türkiye dezenflasyon programı yürütüyor ve program TL’de değerlenmeyi öngörüyor. Türkiye’nin rakiplerinin eli bu konuda daha rahat görünüyor.
“ABD VARLIKLARINDA EŞ ZAMANLI ÇÖKÜŞ”
Ticaret savaşları varlık piyasalarını sarsmaya devam ediyor. Deutsche Bank forex araştırmaları küresel başkanı George Saravelos, “Hisse senetleri, alternatif rezerv döviz karşısında dolar ve tahvil piyasası dahil olmak üzere tüm ABD varlıklarının fiyatında eşzamanlı bir çöküşe tanık oluyoruz” dedi.
SANAYİ METALLERİ KAN KAYBEDİYOR
ABD Başkanı Trump’ın kapsamlı ve yüksek oranlı gümrük vergilerinin küresel ekonomide durgunluğa yol açacağı endişeleri, sanayi metallerini de güçlü şekilde baskılıyor. Londra’da 3 ay vadeli bakırın ton fiyatı haftalık bazda yüzde 11 azalarak 8.780 dolara kadar geri çekilirken, New York’ta düşüş daha yüksek oranda gerçekleşti. Alüminyum vadeli işlemleri, yedi ayın düşük seviyesi olan ton başına 2.380 dolara düştü. Nikel vadeli işlemleri, ton başına 14.650 dolara gerileyerek Eylül 2020'den bu yana en düşük seviyesini gördü.
PETROL FİYATLARI SON 4 YILIN EN DÜŞÜK DÜZEYİNDE
ABD’nin ticaret ortaklarına yüksek vergi uygulama kararının ardından küresel ekonomide resesyon beklentilerinin artması, petrol fiyatlarını da aşağı yönlü baskıladı. Gösterge Brent petrolünün ve Amerikan ham petrolünün (WTI) varil fiyatı dün yüzde 4’e yakın düşüşle COVID-19 pandemisi koşullarının etkili olduğu 2021’den bu yana en düşük seviyesine indi.
TİCARET SAVAŞI TARIMI VURDU
Ticaret savaşları, tarım ürünlerinin fiyatlarında da sert düşüşe yol açtı. Soya fasulyesi, Chicago vadeli işlemlerinde yüzde 4 düştü. Kereste vadeli işlemleri 685 dolardan gerileyerek bin feet başına 571 dolara düştü. Kauçuk vadelileri kg başına 165 sent’e geriledi. Vadeli işlemlerde kahve fiyatları da ocak ayının sonundan bu yana en düşük seviyesi olan pound başına 3,50 dolara doğru geri çekildi. Nisan ayı başında 9.400 dolar/ton seviyesinde bulunan kakao fiyatı ise 8.000 dolara geriledi.
ABD'DE TÜKETİCİ GÜVENİ HAZİRAN 2022'DEN BERİ EN DÜŞÜK SEVİYEDE
Michigan Üniversitesi, Amerikalı tüketicilerin eğilimleri doğrultusunda hazırladığı tüketici güven endeksinin nisan ayına ilişkin öncü verilerini açıkladı. Buna göre tüketici güven endeksi, nisanda geçen aya kıyasla 6,2 puan azalarak 50,8 oldu ve Haziran 2022'den bu yana en düşük seviyeye geriledi. Tüketicilerin uzun vadeli öngörülerini yansıtan tüketici beklentileri endeksi de aynı dönemde 5,4 puan azalışla 47,2'ye geriledi. Tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi nisanda yüzde 5'ten yüzde 6,7'ye yükselerek 1981'den beri en yüksek seviyesine çıktı.
ŞİRKETLER
META, EN YENİ YAPAY ZEKA MODELİ AİLESİ LLAMA 4’Ü TANITTI
Meta, yeni nesil yapay zeka modeli olan Llama 4 serisini tanıttı. Seride şu anda erişime açık olan Llama 4 Scout ve Llama 4 Maverick modellerinin yanı sıra, eğitimi devam eden Llama 4 Behemoth modeli de bulunuyor. Şirket, bu yeni modellerin Meta AI asistanını güçlendirdiğini ve 40 ülkede WhatsApp, Messenger, Instagram ve web üzerinde kullanıma sunulduğunu açıkladı.
IBM, HAKKODA’YI SATIN ALDI
IBM, yapay zeka alanındaki danışmanlık kapasitesini genişletme stratejisi doğrultusunda, New York merkezli veri ve yapay zeka danışmanlığı şirketi Hakkoda’yı satın aldı. 2 Nisan 2025’te tamamlanan bu satın almanın finansal detayları açıklanmadı. Hakkoda, özellikle bulut tabanlı veri platformlarına geçişte uzmanlaşmış bir şirket olarak biliniyor.
AMAZON’UN YENİ YAPAY ZEKA SES MODELİ
Amazon yeni yapay zeka ses modeli Nova Sonic’i tanıttı. Nova Sonic, sesi yerel olarak işleyebiliyor ve kulağa doğal gelen konuşmalar üretebiliyor. Amazon Nova Sonic için birleşik bir model mimarisi kullandığını ifade ediyor. Amazon’un belirttiğine göre; Sonic’in performans hızı, konuşma tanıma ve konuşma kalitesini ölçen kıyaslamalarda OpenAI ve Google’ın öncü ses modelleriyle rekabet edebilecek düzeyde.
BİLL GATES: PEK ÇOK ŞEYİ YAPMAK İÇİN İNSANLARA İHTİYAÇ OLMAYACAK
“The Tonight Show with Jimmy Fallon” programına konuk olan Microsoft’un kurucusu ünlü milyarder Bill Gates, yapay zekanın çalışma hayatını kökten değiştirebileceğini ve 2035 yılı gibi yakın bir gelecekte haftada yalnızca iki veya üç gün çalışmanın yeterli olabileceğini öne sürdü. Gates, “Pek çok şey için insanlara ihtiyaç olmayacak” dedi.
Kaynak:Haber Merkezi
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.