BORSA BIST 100 endeksi, en düşük 9.708,34 ve en yüksek 10.078,12 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 0,86 değer kaybederek 9.821,96 puandan tamamladı. Ne olur? Geçen hafta yabancı satışı vardı. Borsada yön kararsızlığı gözüküyor. Fed faiz indirmeye başladığında dolara karşı şansı artacak ancak halen içerde en büyük rakibi TL faizler. | DÖVİZ Dolar kuru geçen hafta %0,57 değerlendi. Hafta içinde en yüksek 33,83 TL değeri görüldü. Cumartesi günü itibariyle 33,68 TL seviyesinde seyrediyor. Euro’da geçen hafta %1.41 artış oldu. Euro kuru en yüksek 37,2 TL seviyesini gördü. Halen 37,13 TL seviyesinde. Ne olur? Dövizde bir sıkışma izleniyor. TL aşırı değerli hale geldi. Ancak TCMB, kuru baskılama, kontrollü götürme tavrını sürdürüyor. Rezervleri müdahaleye müsait.uyor, MB ise yükselmesine izin vermemeye kararlı görünüyor. | ALTIN Altın, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz oranlarını düşürmeye yaklaştığına dair umutlarla 2.509 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Haftalık değişimi yüzde 3,16 oldu. Ons altın halen 2.508 dolardan işlem görüyor. Ne olur? Fed’in önümüzdeki ay faiz oranlarını düşürmesi bekleniyor. Öte yandan bu yıl kaç indirim yapılacağı konusunda görüşler bölünmüş durumda. Altın, bu yıl yaklaşık %19 yükseliş gösterdi. Merkez bankaları ve Çinli tüketicilerden gelen artan satın alımlar ile Orta Doğu ve Ukrayna'daki çatışmalar da yükselişte etkili oluyor. | FAİZLER TCMB verisine göre 3 aylık TL mevduatın bileşik faizi 9 Ağustos haftasında %59,07’den 58,47’ye geriledi. Bankacılık sektöründe basit piyasa faizi ise büyük özel bankalarda %50’nin altına geriledi. 9 Ağustos’la biten haftada ihtiyaç kredisi faizi % 73,93’ten 74,59’a, taşıt kredisi %54,94’ten 55,06’ya yükseldi. Konut kredisi % 43,64’ten 43,48’e, ticari krediler %61,66’dan 60,96’ya geriledi. Ne olur? Faizlerde likidite etkisiyle ara ara yükselmeler görülse dahi ana eğilim düşüş yönündedir. | | Geçen hafta ekonomi gündeminde neler oldu? | | YABANCILAR 9 AĞUSTOS HAFTASINDA SATICIYDI 9 Ağustos’la biten haftada yabancı yatırımcılar, borsada 323 milyon dolarlık satış yaptı. 18 milyon dolar tahvil, 4 milyon dolarlık şirket tahvili aldı. 86 milyon dolarlık Eurobond sattılar. Hafa toplamında yabancı portföy yatırımlarından 302 milyon dolarlık çıkış oldu. GÜNEY KORE İLE SWAP ANLAŞMASI YENİLENDİ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile Kore Merkez Bankası ikili para takası anlaşmasını yenilendi. Swap anlaşması, iki merkez bankası arasında güncel döviz kurlarını yansıtacak şekilde azami 56 milyar Türk lirası veya 2,3 trilyon Kore wonu değerinde yerel para birimi takasına imkân sağlayacak. Anlaşma geçerlilik süresi 3 yıl. VATANDAŞIN DÖVİZ MEVDUATINDA 2,5 MİLYAR DOLARIK ARTIŞ 9 Ağustos haftasında yurtiçi yerleşiklerin bankalardaki döviz mevduatı 196,3 milyar dolardan 198.8 milyar dolara çıktı. Parite etkisinden arındırılmış artış 2.84 milyar dolar oldu. Bu artışın 740 milyon doları gerçek kişilerdeki artıştan 2.1 milyar doları şirket mevduatlarındaki artıştan geldi.
EKONOMİ YAVAŞLIYOR, GİDİŞAT STAGFLASYON İşsizlik verisi, cari açık verisi, ara malı ithalatındaki düşüş ve son olarak da şirket konkordato ve iflasları reel sektörde bozulmaya işaret ediyor. Konkordato sayıları artıyor. Ekonomide stagflasyon olasılığı artmış durumda. Birçok iktisatçı Türkiye ekonomisinin stagflasyonun eşiğinde olduğu görüşünde. “SIKILAŞTIRMA” İŞSİZ BIRKAMAYA BAŞLADI Haziran 2024’te işsiz sayısı bir önceki aya göre 234 bin kişi artarak 3 milyon 305 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,7 puan artarak %9,2 seviyesinde gerçekleşti. İstihdam oranı 0,6 puan azalarak %49,3 oldu. Geniş tanımlı işsizlik oranı 3,8 puan artarak %29,2 oldu. Geniş tanımlı işsiz sayısı son bir yılda 2,7 milyon, son bir ayda 1,7 milyon kişi arttı! Bu veri, 12 milyona yakın kişinin doğru dürüst düzenli bir işinin olmadığını gösteriyor. Önümüzdeki aylarda bu oranın ekonomideki sıkılaştırma önlemleri nedeniyle daha da artması bekleniyor. | | HAZİRANDA CARİ FAZLA VERİLDİ Yıllık cari açık, 28,7 milyar dolar azalarak, 24.8 milyar dolara düştü. Aylık 407 milyon dolar fazla verildi. Enerji fiyatlarındaki gerileme ve altın ithalatında kota uygulamasının yanı sıra ekonomideki yavaşlama da düşüşte etkili. Türkiye ekonomisi yatırım ve üretim açısından dışa bağımlı olduğu için ekonominin her yavaşladığı veya daraldığı dönemde (1994, 2001, 2002 ve 2018 - 2019 ve şimdiki kriz, 2023- 2024, 2009 krizinde açık sert düştü) olduğu gibi bu Haziran’da da cari işlemler hesabı 0,4 milyar dolar fazla verdi. (TABLO: İktisatçı Fatih Özatay) TEMMUZ AYINDA 127 BİN 88 KONUT SATILDI Konut satışları temmuzda bir önceki yılın aynı ayına göre %16,0 artarak 127 bin 88 oldu. Ocak-Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %0,5 azalışla 672 bin 162 olarak gerçekleşti. İpotekli satışlar bir önceki yılın aynı ayına göre %20,9 azaldı. İpotekli satışların payı %9,0 olarak gerçekleşti. Ocak-Temmuz döneminde ipotekli satışlarda %53,8 azalma oldu. Yabancılara satışları %16,1 azalarak 2 bin 350 oldu. Temmuz ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı %1,8 olarak gerçekleşti. KONUT FİYATLARINDA REEL OLARAK YÜZDE 14,3 AZALMA OLDU Türkiye’deki konutların kalite etkisinden arındırılmış fiyat değişimlerini izlemek amacıyla hesaplanan Konut Fiyat Endeksi (KFE) (2023=100), 2024 yılı temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 0,9 arttı. Bir önceki yılın aynı ayına göre artış yüzde 38,7 oldu. KFE, aynı dönemde reel olarak yüzde 14,3 oranında azalış gösterdi. 2024 yılı temmuz ayında, İstanbul ve İzmir’de bir önceki aya göre yüzde 0,2 oranında azalış, Ankara’da ise bir önceki aya göre yüzde 0,6 oranında artış gözlendi. YAPI RUHSATI VERİLEN BİNALARIN YÜZÖLÇÜMÜ %30,9 AZALDI Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2024 yılı II. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen bina sayısı %22,7, daire sayısı %28,9 ve yüzölçüm %30,9 azaldı. İNŞAAT MALİYET ENDEKSİ YILLIK %66,12 ARTTI, AYLIK %0,40 ARTTI İnşaat maliyet endeksi, 2024 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre %0,40 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre %66,12 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %1,01 arttı, işçilik endeksi %0,80 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %51,55 arttı, işçilik endeksi %105,50 arttı. KÖPRÜLERE BÜYÜK ZAM GELDİ, MÜTEAHHİTLERE 36 MİLYAR GİTTİ Osmangazi Köprüsü geçiş ücreti 399 TL’den 555 TL’ye; Çanakkale Köprüsü 419 TL’den 585 TL’ye; 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve FSM 24 TL’den 33 TL’ye; Yavuz Sultan Selim Köprüsü 49 TL’den 70 TL’ye yükseldi. Osmangazi, Çanakkale ve Yavuz Sultan köprüleri KÖİ modeli ile işletiliyor. Aslında buraların gerçek geçiş ücretleri fiili uygulamadan çok daha yüksek. Farkı Hazine’den ayrıca ödeniyor. Kamunun yüksek zamları da enflasyonla mücadele bakımından tartışma yaratıyor. Ocak-Haziran 2024'te köprü müteahhitlerine toplam 36 milyar 109 milyon lira ödeme yapıldı. KARAYOLLARI’NIN HARCADIĞI HER 10 LİRANIN 4’Ü MÜTEAHHİTLERE Karayolları Genel Müdürlüğü, ilk altı ayda harcadığı her 10 liranın 4'ünü garanti ödemesi olarak şirketlere aktardı. Personelin maaş ve sigorta ödemeleri için harcanan ise, her 10 liranın sadece 1,2 lirası. Ekonomist İnan Mutlu, “Kemer sıkılacaksa adres belli. Bütçedeki kambur, kamu çalışanlarının maaşları değil, döviz garantili ödemelerdir” dedi. TT, İNTERNET ÜCRETİNE ZAM YAPTI Kamu kuruluşu Türk Telekom, internet hizmeti ücretine yüzde 30 zam yaptı. Yıl başında da zam yapmıştı. Son yapılan %30 zam, bu döneme denk düşen TÜİK enflasyonunun üzerinde. Köprülerde olduğu gibi kamu tarafından yapılan yüksek zamlar, “enflasyonla mücadelede kamu hiçbir sorumluluk yüklenmiyor” tartışmalarına yolaçıyor. KAMU ALACAKLARINDA GECİKME ZAMMI % 4,5’E ÇIKTI Kamu alacaklarında gecikme faizi yükseltildi: Kamu alacaklarında gecikme zammı oranı, her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere yüzde 3,5'ten yüzde 4,5'e yükseltildi. PİYASANIN ENFLASYON BEKLENTİSİ YÜKSELDİ TCMB’nin Piyasa Katılımcıları Anketinde 2024 yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 42,95’den yüzde 43,31’e çıktı. Katılımcıların yıl sonu dolar kuru beklentisi 37,37 TL’den 37,28 TL’ye geriledi. Enflasyon beklentisindeki artış, beklentilerin bozulmasına işaret ediyor ve enflasyonla mücadele bakımından kritik bir önem taşıyor. İstenen; beklentinin artması değil düşmesidir. BÜTÇE AÇIĞI DA MÜTEAHHİTLERE YAPILAN ÖDEMELER DE ARTTI Geçen yıl temmuzda 48,5 milyar TL fazla veren bütçe bu yıl 96,8 milyar TL açık verdi. Yılın ilk yedi ayında oluşan bütçe açığı yüzde 94 artarak 844 milyar TL oldu. Böylece açık, enflasyonun (%66) üzerinde arttı. Müteahhitlere yapılan ödemeler %214 arttı. Bütçe kamunun hiçbir kalemde tasarrufa gitmediğini gösterdi. 6 aylık faiz ödemesi 667 milyarı buldu. BLOOMBERG: KARIŞIKLIK ÇIKMA RİSKİ EN YÜKSEK G20 ÜLKESİ TÜRKİYE Bloomberg Economics'in analizinde, Türkiye, siyasi çalkantı riski en yüksek G20 ülkesi olarak öne çıktı. Analize göre G20 ülkeleri arasında gelecek yıl iç karışıklık çıkma ihtimali Türkiye'de yüzde 6, Rusya'da yüzde 4, ABD'de ise yüzde 3 seviyesinde bulunuyor. ÇALIŞAN YILBAŞINDA ZAM ŞOKU YAŞAYACAK Geçen seçim öncesinde yüzde 50 zam alan asgari ücretliyi, memuru ve emekliyi 2025’in yılbaşında şok zamlar bekliyor. İktidarın 2025 yılında enflasyonu yüzde 14’e indirme hedefi nedeniyle maaş zamları ciddi oranda budanacak. Yıl sonu enflasyon gerçekleşmesine göre memur ve memur emeklilerini yılbaşında yüzde 6.6 ile yüzde 12 aralığında zam bekliyor. İşçi emeklilerinin zammı yüzde 10.6 ile yüzde 16.2 aralığında olacak. Temmuzda zam verilmeyen asgari ücret için ekonomi yönetiminin kafasından geçen zam oranı ise yüzde 15 ile yüzde 20 arasında bulunuyor. (SÖZCÜ) “ZAM YÜZDE 15 – 20’Yİ GEÇMEYECEK” Ekonomi yazarı Erdal Sağlam, MB Başkanı Fatih Karahan’ın Londra ziyareti sırasında yabancılara ücret artışları konusunda bilgi verdiğini belirtti. Sağlam, “Merkez Bankası Başkanı Londra'daki toplantıda yabancı yatırımcılara yılbaşında emekli ve asgari ücretliye zammın %15-20'yi, yani 2025 beklenen enflasyonunu geçmeyeceğini söyledi" dedi. GELİR DAĞILIMI TEHLİKEDE Türk-Alman Üniversitesi'nden iktisatçı Prof. Dr. Aykut Kibritçioğlu'nun yeni araştırması, Türkiye’de maaşların asgari ücrete yaklaştığını ve bu durumun gelir dağılımında ciddi sorunlara yol açarak ekonomik refahı tehdit ettiğini ortaya koydu. Kibritçioğlu'nun araştırmasında, kamu çalışanları, akademisyenler, imalat sanayi işçileri ve SGK emeklileri gibi farklı gelir gruplarının maaşlarının asgari ücret ve kişi başına düşen milli gelirle (GSYİH) ilişkisi incelendi. Sonuçlar, 2000’li yıllardan itibaren (özellikle 2014 yılından itibaren) maaşların genel olarak asgari ücret seviyesine gerilediğini ve bazı durumlarda bu seviyenin de altına düştüğünü gösteriyor. | | PROF KARA: ENFLASYON EMEKLİLERİ SİLİNDİR GİBİ EZİP GEÇMİŞ Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, “emekli aylığı ile alınabilen yemek sayısı” üzerinden yaptığı grafik çalışması, çarpıcı bir tablo ortaya koydu. Prof. Kara, grafiği, sosyal medyada, “2021 sonrasında enflasyon emeklileri silindir gibi ezip geçmiş” notuyla paylaştı. Prof. Kara’nın grafiği emeklilerin son birkaç yıl içinde kabaca yüzde 30 civarında bir satın alma gücü kaybı yaşadıklarını gösteriyor. 2023 YILINDA 3 MİLYON 450 BİN 953 KİŞİ İLLER ARASINDA GÖÇ ETTİ Türkiye’de 2007-2008 döneminde %3,18 olan iller arası göç eden nüfus oranı, yıllar içinde inişli ve çıkışlı bir seyir izleyerek 2023 yılında %4,04 oldu. Diğer bir ifadeyle Türkiye'de 2023 yılında 3 milyon 450 bin 953 kişi iller arasında göç etti. Bu nüfusun %47,9'unu erkekler, %52,1'ini ise kadınlar oluşturdu. İstanbul'a 2023'te diğer illerden 413 bin kişi gelirken 581 bin kişi gitti. Net göç negatif ve 169 bin kişi oldu. Bu, 2018'den beri görülen en büyük negatif göç. İstanbul'daki yaşam koşullarının bir kriz yılı olan 2018'deki kadar ağırlaştığı sinyalini veriyor. HİZMET ÜRETİM ENDEKSİ YILLIK %1,6 ARTTI Hizmet üretim endeksi (2021=100) 2024 yılı haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %1,6 arttı. Aynı ayda ulaştırma ve depolama hizmetleri %0,1 arttı, konaklama ve yiyecek hizmetleri %0,9 azaldı, bilgi ve iletişim hizmetleri %5,9 arttı, gayrimenkul hizmetleri %5,3 arttı, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler %1,6 azaldı, idari ve destek hizmetleri ise %4,3 arttı. TARIM-ÜFE YILLIK %41,07 ARTTI, AYLIK %1,74 AZALDI Tarım-ÜFE'de (2020=100), 2024 yılı temmuz ayında bir önceki aya göre %1,74 azalış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %19,79 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %41,07 artış ve on iki aylık ortalamalara göre %59,61 artış gerçekleşti. ÖZEL SEKTÖRÜN DIŞ KREDİ BORCU 7 MİLYAR DOLAR ARTTI Haziran sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2023 yıl sonuna göre 7,0 milyar ABD doları artarak 171,1 milyar ABD doları oldu. Vadeye göre incelendiğinde, 2023 yıl sonuna göre, uzun vadeli kredi borcunun 3,8 milyar ABD doları artarak 158,8 milyar ABD doları; kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 3,2 milyar ABD doları artarak 12,3 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleştiği gözlendi. TİCARET SATIŞ HACMİ YILLIK %1,1 AZALDI Ticaret satış hacmi (2021=100) 2024 yılı haziranda bir önceki yılın aynı ayına göre %1,1 azaldı. Ticaret satış hacmi aylık %1,0 arttı, perakende satış hacmi aylık %1,7 arttı. Aynı ayda motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin toptan ve perakende ticareti ile onarımı için satış hacmi %12,5 azaldı, toptan ticaret satış hacmi %2,5 azaldı, perakende ticaret satış hacmi ise %8,6 arttı. İNŞAAT CİRO ENDEKSİ YÜZDE 103,5 ARTTI Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi (2021=100), 2024 yılı Haziran ayında yıllık %58,0 arttı.Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2024 yılı Haziran ayında yıllık sanayi sektörü ciro endeksi %41,0 arttı, inşaat ciro endeksi %103,5 arttı, ticaret ciro endeksi %58,5 arttı, hizmet ciro endeksi %76,1 arttı. | Bir görüş | | Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu’nun, “MB’nin Enflasyon Raporu’nun anlamı” başlıklı yazısından: “Neoliberalizm ekonomiyi teknik, alternatifsiz, sade yurttaşın ihtiyaç ve taleplerinden bağımsız bir disiplin olarak sunar. Siyaset ve ekonomi ayrılır, varılması amaçlanan hedefler doğrultusunda teknokratlar gereken adımları atar. Karahan da enflasyonu düşürmeye kilitlenmiş, kendine verilen görev doğrultusunda amaca ulaşmak yolunda karşılaşılacak sosyal ve insani sorunlara duyarsız bir teknisyen tavrı sergiledi. Örneğin asgari ücretin Temmuz ayında sabit tutulması konusundaki soruyu teğet geçti. Merkez Bankası dezenflasyon programı üç ayak üzerinde yükseliyor. Talepte zayıflama, TL’nin reel değerlenmesi ve enflasyon beklentileri. Her üç ayakta da sorun bulunuyor. Birincisi, büyümeden pay vermek bir yana, “reel birim ücretlerin dezenflasyon sürecine katkı vermesi” ifadesiyle reel ücretlerin düşeceği, yani halkın yoksullaşacağı. Böylelikle talebin zayıflamasından medet umulduğu açıkça dile getiriliyor. Zaten gelir dağılımının iyice bozuk olduğu bir ekonomide bu kabul edilemez. İkincisi, “TL’nin reel değerlenmesini” Merkez Bankası’nın telaffuz etmesi doğru değildir. Bu ekonomideki tüm aktörlerin bu varsayıma göre pozisyon alması, yeni çarpıklıkların ortaya çıkması anlamına gelir. Nitekim reel sektör sırf mayıs ayında döviz varlıklarını 4 milyar dolar azaltıp, yükümlülüklerini 10.5 milyar dolar artırarak 14.5 milyar dolarlık açık pozisyon yarattı. Olası bir devalüasyon karşısında kırılgan hale geldi. Yabancılar da bu “güvence” hatırına duruyor. Yarın koşulların değişmesi halinde ani bir çıkış sonucu ekonominin tepetaklak olmasının tohumları atılıyor. Üçüncüsü, sade yurttaşların enflasyon beklentisinin yüzde 70 civarı seyrettiği biliniyor. Halk geçmişte enflasyon hedefleri tutmadığı, bu durumdan canı yandığı için haliyle sürece karamsar bakıyor. Enflasyonda hedefin yine şaşması durumunda faturanın yurttaşa çıkarılacağı, “yanlış” beklentilerin bir çuval inciri berbat ettiği demagojisinin yapılacağı anlaşılıyor. Hedefler gerçekçi değil. (…) Merkez Bankası ihtiyari ve zorunlu harcamalar diye bir ayrıma gidiyor. Gıda, sağlık, yakıt ve yemek sektörlerine yapılan harcamaları zorunlu sınıfına sokuyor. Harcamaların buralarda yoğunlaştığına dikkat çekiyor. Bu aslında tipik bir yoksullaşma belirtisidir. Halk zorunlu harcamalara çekiliyor, kültür, eğitim, turizm vb. alanlardan geri çekiliyor. Dolayısıyla yaşam standartları düşüyor. (…) Belki de en önemli nokta, 2025 yılı enflasyon beklentisinin %14’te tutulması. Eğer bu oranın gerçekleşeceğini düşünürsek, ekonominin çok keskin bir fren yapma riski çok yüksek. Çünkü ihtiyaç kredisi faizleri %70, ticaret kredi faizleri %60 civarında. Yılın son 5 ayında %7.18, 2025 için ayda ortalama %1.2 enflasyon beklentisini birleştirirsek, Merkez Bankası’nın önümüzdeki 12 ay için enflasyonu %16-17 tahmin ettiğini çıkarabiliriz. Bu durumda %40-45 puan reel faiz işletmeleri de, bireysel borçluları da perişan eder. Tahsil edilemeyen alacaklar kısa sürede çift haneli rakamlara tırmanır. Bu verilerle elektrik ve doğalgaza neden %38 zam yaptınız, madem önümüzdeki 12 ay enflasyonu %16-17 bekliyorsunuz sorusunu sorma hakkımız da doğar. 2025 %14 enflasyon tahmininin korunmasının en büyük sakıncası, yılbaşında asgari ücrete ve kamu çalışanı/emekli maaşlarına bu oran üzerinden zam yapılacağı kuşkusunu uyandırması.” | Küresel ekonomi | | ABD ENFLASYON VERİSİ FAİZ İNDİRİMİ OLASILIĞINI ARTIRDI ABD’nin enflasyonu Temmuz'da beklendiği gibi aylık %0.2, yıllık %3 arttı. Fed'in faiz indirimlerine Eylül'de başlayacağı neredeyse kesinleşti. İlk indirimin 0.50 puan olma olasılığı da güçlendi. Veri altın, borsalar ve kriptolara yaradı. ABD'DE TÜKETİCİ GÜVENİ AĞUSTOS'TA BEKLENTİYİ AŞTI Michigan Üniversitesi, Amerikalı tüketicilerin eğilimleri doğrultusunda hazırladığı tüketici güven endeksinin Ağustos ayına ilişkin öncü verilerini açıkladı. Buna göre, tüketici güven endeksi Ağustos'ta geçen aya kıyasla 1,4 puan artışla 67,8'e çıktı. Piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşen tüketici güven endeksinin, bu dönemde 66,7 değerini alacağı tahmin ediliyordu. JAPONYA EKONOMİSİ İKİNCİ ÇEYREKTE BÜYÜMEYE DÖNDÜ Japonya ekonomisi Nisan-Haziran döneminde yıllık yüzde 3,1 oranında büyüdü ve bir önceki çeyrekteki daralmanın ardından toparlanma gösterdi. GSYH ikinci çeyrekte ilk çeyreğe göre de yüzde 0,5'lik artış beklentisini aşarak yüzde 0,8'lik bir büyüme yakaladı. Güçlü büyüme, Japonya Merkez Bankası’nın yakın vadede bir faiz artırımı daha yapması olasılığını destekledi. PİYASALARIN RESESYON FİYATLAMASI ARTTI Wall Street endekslerinde geçen hafta yaşanan çalkantının ardından finansal piyasalar ABD’nin resesyona girmesini daha yüksek bir ihtimal olarak görmeye başladı. Goldman Sachs’a göre, hisse senedi ve tahvil piyasaları, birlikte, ABD’nin resesyona girme olasılığının yüzde 41’e yükseldiğine işaret ediyor. Bu oran nisan ayında yüzde 29 düzeyindeydi. JPMorgan’ın benzer bir modeli ise ABD Hazine tahvillerindeki keskin yeniden fiyatlama nedeniyle mart sonundan bu yana yüzde 20 seviyesinde olan resesyon ihtimalini yüzde 31 olarak hesaplıyor. KARA PAZARTESİ TEKRAR EDER Mİ? Piyasalarda 5 Ağustos’ta görülen “kara pazartesi” şoku henüz bitmedi. Reuters analizine göre, yatırımcılar sonbaharda yeni bir şok dalgasına hazırlanıyor. Büyük yatırımcılar borsada temkinli davranırken, düşük fiyatlardan da alım yapmak konusunda tedirginler. Goldman Sachs, bir sonraki satış dalgasında emeklilik fonlarındaki hisse ağırlığını azaltacağını açıkladı. NORVEÇ'İN PETROL YATIRIMLARI REKOR SEVİYEYE ULAŞACAK Norveç Ulusal İstatistik Ofisi’nin (SSB), açıklamasına göre, petrol ve doğal gaz yatırımlarının bu yıl rekor kırması bekleniyor. 2025’te devam edecek yatırımların zirvede kalması bekleniyor. Ülkenin en büyük sektörü olan petrol ve doğal gaz, mayıs ayındaki 246,9 milyar kronluk tahmine kıyasla 2024 yılında 257 milyar Norveç kronu (23,99 milyar $) tutarında rekor bir yatırım yapmayı beklemekte ve 2014 yılındaki 224 milyar kronluk tüm zamanların en yüksek seviyesini aşacağı tahmin ediliyor. 2025 yılında petrol ve gaz yatırımlarına ilişkin ön tahminler mayıs ayındaki 215,8 milyar kronluk önceki görüşe kıyasla 240 milyar kron olarak gerçekleşti. ABD, YARI İLETKENLERDE KESENİN AĞZINI AÇIYOR ABD Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, yarı iletkenlerde rekabet gücünü artırmak amacıyla Texas Instruments ile ön anlaşma yapıldığı duyuruldu. Anlaşma çerçevesinde şirkete 1,6 milyar dolara kadar doğrudan finansman sağlanacak. Texas Instruments'ın üç yeni son teknoloji tesisin inşası için yapacağı 18 milyar dolardan fazla yatırımı desteklenecek. ABD yönetimi, 2030'a kadar dünyadaki en ileri yarı iletkenlerin yüzde 20'sini üretme hedefiyle çeşitli şirketlere finansman sağlayacağını duyurmuş, bunlar arasında Samsung, TSMC ve Intel gibi dev teknoloji şirketleri yer almıştı. MAYMUN ÇİÇEĞİ VAKASI, COVID SALGINI TEDİRGİNLİĞİ YARATTI Kongo ve komşu ülkelerde görülen ve İsveç’te ilk vakanın tespit edilmesiyle Afrika kıtasının dışına sıçrayan maymun çiçeği virüsü bu kez Pakistan'da görüldü. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), küresel halk sağlığı acil durumu ilan etti. DSÖ verilerine göre, salgının başladığı 2023 Ocak ayından bu yana Kongo’da çoğunluğu çocuk 27 bin maymun çiçeği vakası tespit edilirken bin 100 kişi de hayatını kaybetti. Salgının yayılması küresel ekonomi için de tehdit oluşturuyor. Covid benzeri tedarik zinciri kopuşları yeni bir enflasyon dalgası ihtimalini gündeme getiriyor. | Şirketler | | LİTYUM PİL ÜRETİCİSİ ÇİNLİ GANFENG, TÜRKİYE’YE YATIRIM YAPACAK Lityum pil üretiminde dünyanın en büyük şirketleri arasında yer alan ve 26 milyar dolarlık değeriyle Hong Kong Borsası'nda işlem göre Çinli Ganfeng Lityum Grubu, Türkiye'ye 500 milyon dolar yatırım yapacağını duyurdu. Ganfeng'den yapılan açıklamada, Türkiye'nin yine alanında en büyük şirketlerinden olan ve kurşun-asit pil üreticisi Yiğit Akü ile ortak girişim kurmak üzere anlaşma sağlandığı aktarılarak, Türkiye'de kurulması planlanan tesiste yıllık 5GWh lityum pil üretileceği aktarıldı. APPLE ROBOTİK KOL GELİŞTİRİYOR Apple'ın iPad benzeri bir ekranı olan ve aynı zamanda 360 derece dönebilen robotik bir kol üzerinde çalışmaları hızlandırdığı bildirildi. Apple cephesinde bir süredir akıllı ev kontrolü, video konferanslara katılma ve güvenlik kameralarını izleme gibi birçok işlevi yerine getirebilen bir robotik kol üzerinde çalışmalarını, yüzlerce mühendisten oluşan bir kadro yürütüyor. Apple'ın Teknoloji Başkan Yardımcısı Kevin Lynch tarafından yönetilen bu projenin, 2026 veya 2027 yıllarında kullanıcılara ulaşması bekleniyor. (Bloomberg) MASTERCARD, KÜRESEL ÇALIŞAN SAYISINI YÜZDE 3 AZALTIYOR ABD merkezli finansal hizmetler şirketi Mastercard, yeniden yapılanma planı kapsamında küresel personel sayısını yüzde 3 oranında azaltıyor. Mastercard sözcüsünün açıklamasında, yakın zamanda organizasyonel değişiklik planının duyurulduğu anımsatılarak, büyümeyi hızlandırmak ve uzun vadeli fırsatlara yatırımı mümkün kılacak kapasiteyi açığa çıkarmak için bölge ve işletmelerin yeniden düzenlendiği ifade edildi. (Bloomberg) |
|
|