DİSK İzmir'den seslendi: Daha fazla vergi için işçilere değil, etrafınıza bakın

DİSK İzmir'den  seslendi:  Daha fazla vergi için işçilere değil, etrafınıza bakın
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) 'Vergide adalet, gelirde adalet, insanca yaşanabilir bir ücret' talebiyle ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in katılımıyla İzmir'de Basmane Meydanı'ndan Cumhuriyet Meydanı'na yürüdü. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Bu yüksek enflasyon koşullarında, artık biz asgari ücrette rakamların peşinde koşmak istemiyoruz. İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz. Daha fazla vergi için işçilere değil, etrafınıza bakın." dedi.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), "Vergide adalet, gelirde adalet, insanca yaşanabilir bir ücret" için İzmir'de yarım gün iş bırakarak sokağa indi.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yürüyüş sonrası Cumhuriyet Meydanı'nda açıklama yaptı. Çerkezoğlu "“Bu yıl ilk kez bir rakam söylemiyoruz. Çünkü bizim aralık ayı başında açıklayacağımız rakam, 1 Şubat'ta zamlı asgari ücreti aldığımızda uçup gidecek. Bu yüksek enflasyon koşullarında, artık biz asgari ücrette rakamların peşinde koşmak istemiyoruz. İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz ve enflasyon tek haneli rakamlara düşene kadar asgari ücretin yılda dört kez güncellenmesi gerektiğini söylüyoruz... Bir asgari ücret belirleriz ve bu işi burada bitiririz diyenlere, asgari ücret artışını enflasyon karşısında hiç etmeye çalışanlara diyoruz ki; Türkiye işçi sınıfı için, DİSK için bu iş burada bitmez.”

Göstermelik masa başı pazarlıklarıyla

Asgari Ücret Tespit Komisyonu pazartesi günü ilk toplantısını yaptı, milyonların gözü, kulağı o masada. Ama yarım saat sürdü toplantı, yarım saat. İşte biz bugün, asgari ücretin belirlenmesi sürecinde o masada olmamamıza rağmen, göstermelik masa başı pazarlıklarıyla milyonlarca işçinin, emekçinin, onların çocuklarının hayatı hakkında karar verilmesine hayır demek için buradayız. Bir ortalama ücret olan asgari ücretin, 15 kişinin bir masanın etrafında toplanıp milyonların hakkında karar verdiği bu sürece hayır demek için alanlardayız. Evet, biz bu önemli sürecin gerçek bir toplu pazarlıkla belirlenmesi için alanlardayız. Ülkeyi yöneten siyasi iktidar sürekli diyor ki; "Çalışanları enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz'. Enflasyon doğru ölçülüyor mu? TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarına biz inanıyor muyuz? Bizim enflasyonumuz, çarşıda, pazarda yaşadığımız fiyat artışlarıyla TÜİK'in enflasyonu arasındaki makas giderek daha fazla açıldı. O nedenle buradan diyoruz ki; TÜİK'in o düzmece, akıl dışı, hukuk dışı enflasyon rakamlarıyla değil, gerçek enflasyon karşısındaki kaybın giderilmesi lazımdır.

Geçen hafta bir rapor açıklandı, belki gözünüzden kaçmıştır. Bütün dünyada, OECD ülkeleri içerisinde, en yüksek gıda enflasyonu Türkiye'de. Yani dünyanın en yüksek enflasyonunun olduğu bu ülkede, milyonların bu enflasyona ezdirilmemesi için bu mücadeleyi veriyoruz ve asgari ücretin gerçek enflasyon karşısındaki kaybın giderildiği, işçilerin aileleriyle birlikte yaşayabileceği bir ücret olarak belirlenen ve büyümeden, milli gelir artışından payını alan ve açlık sınırı, yoksulluk sınırına bakıldığında bir evde en azından 2 kişi çalıştığı zaman o eve bir yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmelidir diyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz. (Kısa Dalga)

Ekonomi