İbrahim Reisi: Binlerce kişiye idam kararı veren 'Ölüm Komitesi' yargıçlığından cumhurbaşkanlığına

İbrahim Reisi: Binlerce kişiye idam kararı veren 'Ölüm Komitesi' yargıçlığından cumhurbaşkanlığına
İran'ın sekizinci Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi geçirdiği helikopter kazasında hayatını kaybetti. Aşırı muhafazakarların desteklediği İbrahim Reisi ölümüyle birçok soruyu da arkasında bıraktı. 1988 yılında kurulan ve 'ölüm komitesi' adıyla anılan 5000 kişinin idam cezasından sorumlu yargıçlardan biri olan İbrahim Reisi kimdi?

63 yaşında helikopter kazasında hayatını kaybeden İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 2021 yılında ülkenin önde gelen ılımlı ve reformcu adayın yarış dışı kaldığı ve seçmenlerin yalnızca yüzde 49'unun oy kullandığı seçimlerde yüzde 62 oy alarak Hasan Ruhani'nin yerine Cumhurbaşkanı seçildi.

Cumhurbaşkanı Reisi görev süresi boyunca birçok İranlı ve insan hakları aktivisti tarafından, 1980'lerde siyasi mahkumların toplu infazlarında oynadığı rolün araştırılması yönünde çağrılarla karşı karşıya kalmıştı.

ibrahim-reisi.jpg
İran Cumhurbaşkanı olan Reisi, dünkü kazada hayatını kaybetti

İran İslam Devrimi sonrası kariyerinde hızlı yükselişe geçti

Reisi, 1979'da Ayetullah R. Humeyni liderliğindeki İslam Devrimi'yle devrilen Batı destekli Şah'a karşı protestolara katıldı. Devrimden sonra yargıya katıldı ve 1981'de İran'ın Cumhurbaşkanı olan Ayetullah Hamaney'den eğitim alırken savcı olarak da görev yaptı.

Reisi ve İran'ın 'Ölüm Komitesi' ile bağlantısı

63 yaşında hayatını kaybeden Reisi henüz 25 yaşındayken Tahran'da savcı yardımcısı oldu.
Bu görevi sırasında 1988 yılında kurulan ve 'Ölüm Komitesi' olarak anılan gizli mahkemelerde görev yapan dört yargıçtan biri oldu.

iran-olum-komitesi.webp

5000 erkek ve kadının ölümünden sorumlu tutuluyordu

'Ölüm Komitesi', siyasi faaliyetlerinden dolayı hapis cezasını çekmekte olan binlerce mahkumu 'yeniden yargıladı' ve idam cezası verdi. Çoğu, İran Halkın Mücahitleri Örgütü (PMOI) olarak bilinen sol muhalefet grubu üyeleriydi.

Mahkemeler tarafından ölüm cezasına çarptırılanların kesin sayısı bilinmiyor, ancak insan hakları grupları yaklaşık 5.000 erkek ve kadının infaz edildiğini ve insanlığa karşı suç teşkil edecek şekilde işaretsiz toplu mezarlara gömüldüğünü söylüyor. İslam Cumhuriyeti'nin liderleri infazların gerçekleştiğini inkar etmiyor ancak bireysel vakaların ayrıntılarını ve yasallığını da tartışmıyor, tartıştırmıyorlar.

Ses kayıtları sızdı

Aynı Reisi defalarca idam cezalarındaki rolünü reddetti. Ancak aynı zamanda Ayetullah Humeyni'nin verdiği bir fetva veya dini hüküm nedeniyle bunların haklı olduğunu da söyledi. 2016 yılında Reisi, diğer birkaç yargı üyesi ve dönemin Dini Lider Yardımcısı Ayetullah Hüseyin Ali Montazeri (1922-2009) arasında 1988 yılında yapılan toplantının ses kaydı basına sızdırılmıştı.

Kayıtta Montazeri'nin idamları "İslam Cumhuriyeti tarihindeki en büyük suç" olarak tanımladığı duyuluyor. Bir yıl sonra Montazeri, Humeyni'nin halefi olarak görevini kaybetti ve Humeyni'nin ölümü üzerine Ayetullah Hamaney dini lider oldu.

'Eğer bir yargıç, bir savcı halkın güvenliğini savunduysa övülmeli'

Reisi, 2021'de toplu infazlardaki iddia edilen rolü sorulduğunda gazetecilere şunları söyledi:

"Eğer bir yargıç, bir savcı halkın güvenliğini savunduysa övülmeli. Her dönemde insan haklarını savunmuş olmaktan gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.

Reisi, 2017 yılında girdiği başkanlık seçimlerinde ikinci olarak çıktı ancak yargıda ve İran üst düzey yönetiminde yerini korumaya devam etti. Reisi, 2019'da Ayetullah Hamaney tarafından yargı şefliğine atandı. Dini Liderin seçilmesinden sorumlu 88 üyeli dini organ olan Uzmanlar Meclisi'nin başkan yardımcılığına da seçildi.

Yargı şefi olarak görev yapan Reisi, muhalefeti bastırmak ve çifte vatandaşlığa sahip veya yabancı daimi ikamet sahibi birçok İranlıyı casusluk suçlamasıyla kovuşturmak için güvenlik servisleriyle birlikte çalışmaya devam etti.

Dönemin ABD Başkanı Trump'tan Reisi'ye yaptırım

Dönemin ABD Başkanı Donald Trump, Reisi'ye 2019'da insan hakları sicili nedeniyle yaptırımlar uygulamıştı. İbrahim Reisi, iddia edilen suçların işlendiği sırada çocuk olan kişilerin infazı üzerinde idari gözetim sağlamakla ve kendisine yönelik şiddetli baskıya müdahil olmakla suçlanıyordu.

Mahsa Amini protestolarını idam cezasıyla bastırdı

Tahran'da başörtüsünü "uygunsuz" taktığı iddiasıyla ahlak polisi tarafından gözaltına alınan genç kadın Mahsa Amini'nin ölümü protestolara yol açtı. 2022 Eylül ayında İran İslam Cumhuriyeti, dini yönetimin sona ermesini talep eden kitlesel protestolarla sarsıldı.

masha-amini-100-1920x1080.jpg
Mahsa Amini

Ülkenin dört bir yanında ve uluslararası kamuoyunda İran rejimine karşı geniş çaplı protestolar gerçekleştirildi. İranlı üst düzey yetkililer Mahsa Amini'nin 'ahlak polisi' tarafından kötü muameleye maruz kaldığını yalanladı, ancak Birleşmiş Milletler araştırma komisyonu ise Amini'nin "ölümüne yol açacak fiziksel şiddete maruz kaldığını" tespit etti.

107123490-1663938696613-gettyimages-1243387458-afp-32jr9zt.jpg

Birleşmiş Milletler , Mahsa Amini protestoları yargılamalarında işkence altında alınan itiraflara dayanan, özet yargılamalar olduğunu tespit etmesinden sonra 20.000'den fazla protestocunun gözaltına alındı ve dokuz genç erkek protestocu ise idam edildi.

Reisi'nin ölümünün ardından liderliği devralacak isim kim olacak?

İran İslam Cumhuriyeti Anayasası'na göre Dini Lider Hamaney'in Reisi'nin görevini İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı 68 yaşındaki Muhammed Muhbir'e bıraktı. Muhbir, geçici cumhurbaşkanı olarak, İran Meclis Başkanı ve yargı başkanıyla birlikte cumhurbaşkanının ölümünden sonraki 50 gün içinde yeni bir cumhurbaşkanlığı seçimi düzenleyecek olan üç kişilik konseyin de üyesi olarak görev yapacak. (Kısa Dalga)

Dünya