Bir üniversitenin çöküşü (2): Paralel vakıf, şirketler ve ticari kuşatma
CANAN COŞKUN
Boğaziçi Üniversitesi’nde kayyım rektör dönemi, sadece idari müdahalelerle sınırlı kalmadı. Kurumla özdeşleşen köklü yapıların başında gelen Boğaziçi Üniversitesi Vakfı (BÜVAK) da hedefe kondu. Vakfın mütevelli heyeti değiştirilirken, buna paralel olarak yeni bir yapı kuruldu: Boğaziçi Üniversitesi Geliştirme Vakfı (BUVAKIF). Bu yeni vakıf, kısa sürede kurulan şirketler aracılığıyla geniş bir ticari hareketliliğin merkezi haline geldi.
Boğaziçi Üniversitesi Vakfı (BÜVAK), 1978 yılında Prof. Dr. Aptullah Kuran, Ertuğrul Zekai Ökte ve Prof. Dr. Nedim Bilgen tarafından kuruldu. Kurucularının tahsis ettiği 300 bin TL kuruluş sermayesiyle faaliyetine başlayan BÜVAK 1981’den itibaren öğrencilere sosyal yardım ve burs veriyordu.
Kayyımın vakfı
Burs, sosyal yardım ve iktisadi işletme kurmak için halihazırda bir vakıf varken kayyım rektör Naci İnci, 27 Ocak 2022’de Boğaziçi Üniversitesi Geliştirme Vakfı’nı (BUVAKIF) kurdu. Yeni vakfın mal varlığı 250 bin TL olarak tescillendi. Resmi Gazete’deki duyuruya göre, BUVAKIF’ın kuruluş amacı “üniversitelerin insanlığa yaptığı katkıları artırmak”tı ve vergiden de muaf tutulmuştu. Vakfın kurucuları arasında Naci İnci’nin yanı sıra üniversitenin rektör yardımcıları Gürkan Selçuk Kumbaroğlu ve Fazıl Önder Sönmez ile atadığı genel sekreteri Hasan Fehmi Topal, Boğaziçi mezunu olan AKP milletvekili İffet Polat, Mehmet Altunkılıç, Mehmet Yalçıntaş ile AKP’ye yakınlığıyla tanınan Boğaziçi Üniversiteliler Derneği’nin (BURA) başkanı Muhammed Fehim Paluluoğlu da bulunuyordu.
Boğaziçi Üniversitesi mezun ve öğrencileri de Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun’a göre vakıfların kamu kurum ve kuruluşlarının ismini alamayacağı hükmüne dayanarak BUVAKIF’ın kapatılması için Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü’ne başvurmuş, vakfın yöneticileri hakkında da suç duyurusunda bulunulmasını istemişti. Müdürlüğün verdiği yanıtta vakfın ismindeki “geliştirme” kelimesiyle “kamu kurumunu geliştirme gayesi taşıdığını, yanıltıcı ve kanuna aykırı bir kullanımın söz konusu olmadığını” öne sürmüştü.
Kanuna göre dernek ve vakıfların kamu kurumlarının ismini alması yasak olsa da BUVAKIF faaliyetlerine engel tanımadan devam etti ve yeni iştirak şirketlerle ticaret hayatına girdi. CHP İzmir Milletvekili Yüksel Taşkın, üniversite yönetimindeki bazı daire başkanları ve rektör danışmanlarına vakıf üzerinden aylık 110 bin TL’ye varan “huzur hakkı” ödemeler yapıldığı iddialarını TBMM gündemine taşıyarak Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sordu.
Bir yılda 163 atama
BÜVAK Mütevelli Heyeti üyesi Emeritus Prof. Alpar Sevgen, heyete 40 senede 190 kişinin atandığını belirterek şunları söyledi:
"Kayyım rektör kadroları BÜVAK'ta çoğunlukta değildi. BÜVAK mütevelli heyetini ele geçirmesi lazım. Dolayısıyla bir senede 163 kişi atadılar."
BUVAKIF’ın iştirakleri
BUVAKIF’ın 2024 yılı faaliyet raporuna göre, vakfın Boğaziçi Hisar Eğitim ve Ticaret A.Ş. ve Boğaziçi Teknopark A.Ş. isimli iki iştirak şirketi bulunuyor. Bu şirketlerin ortaklık yapısına bakalım.
- Boğaziçi Hisar Eğitim ve Ticaret A.Ş.: Boğaziçi Hisar Eğitim ve Ticaret A.Ş., 7 Nisan 2022’de kuruldu. BUVAKIF, Mehmet Altunkılıç, Mustafa Burhan Bektaş, Fatih Çapar, İmadi Uluçay, Mesut Karakoyunlu, Muhammed Mustafa Kırca ve Samet Özdoğan tarafından kurulan şirketin sermayesi 200 bin TL’ydi. Sermayenin 88 bin TL’si BUVAKIF’ındı, diğer kurucuların da 16 biner TL payı vardı.
BUVAKIF’ın 2024 yılı faaliyet raporuna göre, Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi de bu şirkete bağlandı. Bilim ve felsefe kitaplarını çeyrek asırdır okuyucuyla buluşturan Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, rektör Naci İnci’nin kararıyla 3 Kasım 2021’de kapatılmıştı. Yayınevinin yayın kurulu başkanlığını yürüten Prof. Dr. Murat Gülsoy Ocak 2021’deki rektör ataması nedeniyle, 17 yıldır sürdürdüğü görevinden istifa etmişti. Burası yılda 30-40 kitap yayımlayan, 300’e yakın canlı başlığı olan, faal bir yayıneviydi. Yayınevi’nin kapatıldığına dair haberlerin çıkmasından sonra Naci İnci Twitter hesabından bir açıklama yaparak bu haberlerin doğru olmadığını, yayınevinin eski dönemlere ait borçları ve yeni kaynak sağlanması ile ilgili sorunları olduğunu ve yayıncılık faaliyetine devam edeceğini belirterek Prof. Dr. Gülsoy’u suçlamıştı.
Yayınevinin bağlandığı Boğaziçi Hisar Eğitim ve Ticaret şirketi, 1 Temmuz 2024’te sermayesini artırarak 1 milyon TL’ye çıkardı. Şirketin yönetim kuruluna Muhammed Mustafa Kızmaz ve Kerem Baha Apuhan katıldı. Bu değişiklikle şirket de taşınarak Boğaziçi Üniversitesi Vakıf Binası’na geldi.
Şirketin kurucuları arasında dikkat çekici isimler var. Örneğin Mustafa Burhan Bektaş, koronavirüs döneminde “Doktorlar bize yük oluyor” diyen Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş’ın oğlu. Vali Bektaş, oğlu ve eşiyle 2015 yılındaki genel seçimde oy verirlerken fotoğrafları çekilerek haber yapılmış.

Kurucular arasındaki Muhammed Mustafa Kızmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar’ın yönetim kurulu başkanı olduğu Teknofest’in Gümüş Arge Takımı’nda yer alıyordu.
Yönetim kurulu üyesi Kerem Baha Apuhan da 23 Ağustos 2023’te Hayrat Yardım Dış ilişkiler Koordinatörü’ydü. Apuhan, 2023 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü 6. Dönem Vakıflar Meclisi’ne aday olmuştu.
Şirket kurucularından Muhammed Mustafa Kırca’nın da İngiltere’de Ottasilver isimli bir şirketi var. Değerli taşlardan takılar satan şirketin yöneticisi olarak kayıtlı Hatice Feyza Tüzgen Topal ise, Naci İnci'nin atadığı Genel Sekreter Hasan Fehmi Topal’ın eşi.
- Boğaziçi Teknopark A.Ş.: BUVAKIF'ın iştiraki olan bu şirket de Boğaziçi Üniversitesi’nde 2010 yılından bu yana var olan BÜN Teknopark Anonim Şirketi’ne paralel olarak 24 Ocak 2024’te kuruldu.
Şirketin kurulmasından kısa süre önce üniversitenin Teknoloji Geliştirme bölgesinde bazı genişletmeler yapıldı. Nisan 2023’te başlayan kâğıt üstündeki çalışmalar Ekim 2023’te tamamlandı ve Anadolu Hisarı kampüsünde ve Kuzey Kampüs’teki bazı alanlar teknoloji geliştirme bölgesine dahil edildi.
Boğaziçi Teknopark A.Ş.’nin kurucuları Boğaziçi Hisar Eğitim ve Ticaret Anonim Şirketi, BUVAKIF ve Boğaziçi Üniversitesi. Merkezi Kandilli Rasathanesi olarak görünen şirketin sermayesi 2 milyon TL idi. Sermayenin 1 milyon 200 bin TL’si Boğaziçi Hasar Eğitim ve Ticaret A.Ş.’ye, 400 bin TL’si BUVAKIF’a, 400 bin TL’si Boğaziçi Üniversitesi’ne ait. Yönetim Kurulu şu isimlerden oluşuyor: Hasan Fehmi Topal, Mehmet Altunkılıç, İffet Polat, İbrahim Eren, Muhammed Mustafa Kızmaz, Muhammed Mustafa Kırca ve Bayram Veli Yuvalı.
Yönetim kurulu üyelerinden İbrahim Eren, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Kartal İmam Hatip Lisesi’nden arkadaşı ve aynı zamanda 2017-2021 yılları arasında TRT’nin genel müdürüydü. Bayram Veli Yuvalı da rektör Naci İnci’nin şahsi avukatı Enes Kafadar’ın avukat ortağı.
Boğaziçi Teknopark A.Ş, 4 Ekim 2024’te kendinden önce kurulu olan BÜN Teknopark A.Ş. ile birleşme kararı aldı. Yönetim kuruluna BURA Derneği Başkanı Muhammed Fehim Paluluoğlu ve Türkiye Varlık Fonu Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Kayacık eklendi.
Birleşmeyle birlikte şirketin sermayesi 3 milyon 250 bin TL’ye yükseldi. Sermayenin 650 bin TL’si Boğaziçi Üniversitesi’ne, 650 bin TL’si BUVAKIF’a, 650 bin TL’si Bountech Arge ve Danışmanlık Ticaret A.Ş. isimli şirkete, B grubu payın 650 bin TL’si Boğaziçi Hasar Eğitim ve Ticaret A.Ş.’ye, C grubu payın 650 bin TL’lik Boğaziçi Hasar Eğitim ve Ticaret A.Ş.’ye aitti.
Şirket, 7 Ekim 2024 tarihli yönetim kurulu kararıyla Kuzey Kampüs’te Etiler şubesini açma kararı aldı. Şubenin yetkilileri Hasan Fehmi Topal ve Bayram Veli Yuvalı, şube temsilcisi de Cem Duran’dı. Cem Duran 21 Şubat 2025 tarihli kararla ana şirketin yönetim kuruluna dahil edildi. Cem Duran da 2021’de atanan kayyım rektör Melih Bulu’nun kurucu rektör olduğu İstinye Üniversitesi’nde yarı zamanlı öğretim üyeliği yapıyordu.
Teknopark nedir?
Sanayi Bakanlığı, start-up projelerine teknoparklar üzerinden girişimcilik desteği sağlıyor. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu'na göre, bu bölgelerdeki girişimci şirketler vergiden muaf tutulurken teşvik ve hibe gibi olanaklar da sağlanıyor. Bir yerin teknoloji geliştirme bölgesi olmasına da artık cumhurbaşkanı karar veriyor.
İmar planları yedi kez iptal edilen Maslak 1453 projesinin son imar planına öncekilerde olmayan bir not eklenmiş ve şöyle denmişti: "
Bu alanda Cumhurbaşkanı kararı ile kesinleşerek resmi gazetede yayınlanıp yürürlüğe giren Teknoloji Geliştirme Bölgeleri yer alabilir." Maslak 1453 projesi tasarlandığında alanda özel üniversite planlanmamıştı. Maslak 1453 sınırları içine 2017 yılında Nişantaşı Üniversitesi'nin 1453 isimli kampüsü açıldı. Daha sonra NeoTech olarak adlandırılacak kampüsün 200 milyon dolara malolduğu belirtilmişti. Üniversitenin sahibi aynı zamanda MHP Mersin Milletvekili ve Nişantaşı Eğitim Vakfı’nın (NEV) kurucusu olan Levent Uysal. Uysal, ismi sahte diploma iddialarına karışınca hakkındaki haberlere erişim engeli getirmişti.
Boğaziçi Üniversitesi'nde 12 Ekim’de düzenlenen BURA Derneği’nin 18. Olağan Genel Kurulu'na, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır da katılmıştı. Kacır, burada yaptığı açıklamada "Boğaziçi Üniversitesinin teknoparklarını da güçlendirmeyi öncelikli bir hedef olarak görüyoruz. Kandilli Kampüsü'müzde teknoparkımızı iki yıl önce kurduk" demişti. Kacır’ın bu açıklamasından bir ay sonra üniversitenin Uçaksavar kampüsündeki alan 13 Kasım 2025’te Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla teknoloji geliştirme bölgesi ilan edildi.
Naci İnci’nin avukatı da hissedar
Bountech Arge ve Danışmanlık Ticaret A.Ş: Boğaziçi Teknopark A.Ş.’nin hissedarları arasında yer alan bu şirket, Naci İnci’nin şahsi avukatı Enes Kafadar ve ortağı Bayram Veli Yuvalı tarafından 7 Haziran 2023’te Kağıthane’de kuruldu. Şirketin sermayesi 50 bin TL idi, sermayenin 25 bin TL’si Yuvalı’nın, 25 bin TL’si de Kafadar’a aitti. Şirketin sermayesi 13 Haziran 2024’te 1 milyon TL’ye artırıldı. Sermayenin 190 bin TL’si Bayram Veli Yuvalı, 161 bin 500 TL’si Enes Kafadar’a, 123 bin 500 TL’si Muhammed Mustafa Kızmaz’a, 95 bin TL’si Muhammed Mustafa Kırca’ya, 95 bin TL’si Mehmet Altunkılıç’a, 95 bin TL’si Mustafa Burhan Bektaş’a, 95 bin TL’si Semih Muhammed Fatih Bayındır’a, 95 bin TL’si de Boğaziçi Üniversitesi Burs Ofisi’nin BUVAKIF temsilcisi Semih Yener’e aitti.
Boğaziçi Üniversitesi Geliştirme Vakfı İktisadi İşletmesi: Şirket 22 Ağustos 2025’te Kerem Baha Apuhan tarafından 500 bin TL sermayeyle kuruldu.
"Öğrenciler kampüsten kovalanıyor"
Emeritus Prof. Alpar Sevgen, teknopark bahanesiyle kampüsteki yaşam alanlarının yok edildiğini söyledi ve şöyle devam etti:
"Dünyada MIT, Stanford veya Yale gibi üniversiteler teknoparkı kampüsün dışında kuruyor. Stanford'un rektör yardımcısı bana, 'Öğrenci yaşam alanından 1 santimetre kare bile vermeyiz' demişti. Bizde ise Kuzey Kampüs’teki yurtlar yıkıldı, 600 kişilik modern kültür merkezinin ve spor salonunun bulunduğu alan teknoparka devredildi. Oysa Dudullu'da teknopark olarak kullanılan 21 dönüm arazi var, Kandilli'de 47 dönüm arazi teknopark. Kilyos Sarıtepe üniversite arazimiz var. Boğaziçi senelerden beri orada bir teknopark kurmak istiyordu zaten. Bunlar varken öğrenciler neden kampüsten kovalanıyor?"
Prof. Sevgen, teknoparkın ortaklık yapısına dikkat çekerek şunları söyledi:
"Boğaziçi Üniversitesi'nin kurulu teknopark şirketi zaten vardı. Boğaziçi bunun yüzde 97 hisse sahibiydi, yüzde üç de Boğaziçi'nin vakfı BÜVAK'a aitti. Bu şirket kendini feshetti ve Boğaziçi Teknopark'a devretti. Boğaziçi Teknopark'ın Boğaziçi Üniversitesi ile bir ilgisi yok, Boğaziçi adını kullanan bir şirket. Boğaziçi Üniversitesi'nin burada hissesi yüzde 20. Yani üniversite burada azınlıkta. Kendi arazimizi veriyoruz ve azınlıktayız. Böyle bir şey olabilir mi? Bu kamu yararına olabilir mi? Böyle kamu yönetimi olabilir mi?"
Sevgen, kayyımın kurduğu vakfın dolaylı ve dolaysız şekilde şirketin yüzde 46 hissesine sahip olduğunu belirterek "Boğaziçi'nin kampüs arazisine çökülüyor. Bunun adı çökme, başka bir şey değil" dedi.
BKM yolsuzluğuyla anılan şirket
Boğaziçi Üniversitesi bünyesindeki Boğaziçi Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) Anonim Şirketi de özellikle son dönemdeki yolsuzluk operasyonlarından biriyle anıldı.
Bankalararası Kart Merkezi’yle (BKM) ilgili Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Emrah Şener’in tutuklu bulunduğu soruşturmadaki iddialardan biri Boğaziçi Üniversitesi TTO ile ilgili. Merkez Bankası raporuna göre, Boğaziçi Üniversitesi TTO’ya yapılan 44 milyon TL’lik ödeme iş yapılmadan ödendi, fiyat teklifi alınmadı, bu sebeple kamu zararı oluştu. İncelemeye göre, TTO adına hazırlanan raporları aslında BKM yazmış, belgeler değiştirilerek sunulmuştu. BKM’nin tutuklu eski genel müdürü Baran Aytaş, etkin pişmanlık ifadesinde bu paranın Şener ve çevresi tarafından “paylaşıldığını tahmin ettiğini” söylemişti.
Boğaziçi TTO, Boğaziçi Üniversitesi tarafından 11 Haziran 2018’de 2 milyon TL sermayeyle kuruldu. Melih Bulu’nun 2021’de kayyım olarak atanmasından sonra şirketin yönetim kuruluna rektör yardımcıları Fazıl Önder Sönmez ve Gürkan Kumbaroğlu da dahil oldu.
Şirketin yönetim kuruluna 9 Ağustos 2024’te yeni kişiler girdi. 2015’te Borsa İstanbul yönetim kurulu başkanı olarak atanan Talat Ulussever, kayyım rektörler döneminde dışarıdan atanan kimya bölümü öğretim üyesi Mehmet Nurullah Ateş, kayyımlar tarafından kurulan Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden Serkan Kaya şirketin yeni yönetim kurulu üyeleri oldu.
Boğaziçi TTO, 2021 yılında Re-Pie Portföy Yönetimi şirketiyle işbirliği ile girişimcilere yatırım sermayesi sağlanması amacıyla fon oluşturmak üzere anlaşmıştı. Re-Pie isimli şirket önce Koda Bilişim isimli şirketi satın almış, bu şirket de geçtiğimiz günlerde üniversitenin arşiv dijitalleştirmeyle ilgili ihalesini 6,2 milyona kazanmıştı. Re-Pie Portföy Yönetimi şirketinin kurucularından Emre Çamlıbel, Melih Bulu’nun kurucu rektör olduğu İstinye Üniversitesi’nde öğretim üyesiydi.
Holdingleşen bir üniversite
Boğaziçi’nde kurulan paralel yapılar, kamu kaynaklarının denetim dışına çıkarılarak siyasi ve ticari bir ağa eklemlenmesine aracılık ediyor. Vakıf ve şirketler aracılığıyla inşa edilen bu düzen, akademik birikimi piyasalaştırırken yönetim kadrosuna yakın isimlere "huzur hakkı" ve ihale ayrıcalıkları sağlıyor. Üniversite özerkliğini tasfiye eden bu süreç, kurumu bilimsel bir merkezden çok bir holding yapısına dönüştürerek kamu yararını ortadan kaldırıyor.
Öğrencilerin yurtsuzlaştırılmasıyla başlayan bu holdingleşme sürecinde barınma sorunu BUVAKIF eliyle bir bağış kampanyasına dönüşmüş durumda. Mülkiyeti üniversiteye ait olmadığı bilinen, Kuzey Kampus kapısı karşısındaki eski otopark alanında yükselen kız yurdu inşaatı için Boğaziçi Üniversitesi resmi mezunlar ofisinden mezunlara birkaç gün önce e-postayla bir duyuru yollandı. BUVAKIF’ın duyurusunu içeren e-postanın ekinde gönderilen "fiyat listesiyle", tuğla için 15 bin TL, duvar için 25 bin TL, konferans ve yemek salonu için 50 bin TL, çalışma salonu için 75 bin TL, tam oda için 125 bin TL, kütüphane için 200 bin TL destek bekleniyor. Barınma hakkının mezunların bağış kalemlerine devredildiği bu tablo, kayyım yönetiminin önceliklerini ve kampüsün dönüştüğü yeni ticari ekosistemi tüm çıplaklığıyla gösteriyor.

Yazı dizisinin yarınki bölümünde, 2021 yılından itibaren rektörlüğün çıktığı tartışmalı ihaleleri, bu ihalelerin yöntemini ve kamu kaynaklarının israfı iddialarını inceleyeceğiz.
Bir üniversitenin çöküşü: Boğaziçi Üniversitesi’nde kayyımın beşinci yılı
Bir üniversitenin çöküşü (1): CHP’den kaçanlar, 16-9 aktörleri ve özel atamalar
Kaynak:Haber Merkezi
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.