Türkiye’de çocuğun adı yok-4: Kamu denetimi de masa başında yapılıyor

Türkiye’de çocuğun adı yok-4: Kamu denetimi de masa başında yapılıyor
KDK, çocuklarla ilgili hak ihlallerinde inceleme ve tavsiyede bulunma yetkisine sahip. Fakat yapılan başvuruya ne yerinde inceleme yapılıyor ne bilirkişi atanıyor.

MEHVEŞ EVİN

Kısa Dalga - Çocuğa nitelikli cinsel istismarı tespit edip maruz kalınan travmayı azaltma açısından iyi uygulamalar da var elbet. Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastane ve kurumların bünyesinde kurulan Çocuk İzlem Merkezleri (ÇİM) gibi.

“Adli görüşme odaları ve çocuk izlem merkezleri gerçekten çok etkili adımlar oldu” diyor avukat Selmin Cansu Demir: “Kendiliğinden olmadı tabii. Hem Lanzarote, hem İstanbul Sözleşmesi’ndeki hükümler uyarınca, BM Çocuk Hakları Komitesi'nin Türkiye'ye yönelik ısrarlı eleştirileri sonucunda ikincil travmayı en aza indirebilecek merkezlerin açılması sağlandı.”

Kanuna göre “nitelikli cinsel istismar” suçunda çocuğun ifadesi artık uzman eşliğinde, video kayıt aracılığıyla ÇİM’de alınıyor. Böylece ifadesini polisten doktora ve savcıya tekrarlamak zorunda kalmıyor. 2012’den itibaren başlayan uygulamayla Çocuk İzleme Merkezleri 13 yılda 67 ilde açıldı, toplam ÇİM sayısıysa 70.

Peki diğer iller ne olacak? Büyükşehirlerdeki nüfusa göre ÇİM sayısı ve uzman sayısı yeterli mi? Uzmanlar, kalabalık yüzünden çocukların uzun saatler ifade vermek için diğerleriyle birlikte beklemek zorunda kalabildiğini söylüyor.

a2.jpg

“Araba yok çocuğu götüremem”

“Çocuğun en yakındaki merkeze sevk edilmesi gerekiyor. Bazen o merkezlere sevk edilmiyor ve var olan koşullarda ifade alınabiliyor. Yine işini hakkıyla, layıkıyla yapan uzmanlar var ama şunu da konuşmamız gerekiyor. Bu uzmanların aldıkları eğitimler ne?” diye soruyor avukat Demir.

Bu sıkıntılar, Meclis’teki Çocukları Koruma Komitesi toplantılarına katılan uzmanlarca da dile getiriliyor. Mesela bir çocuğun ÇİM’e götürülmesi dahi sorun: Emniyet "Benim işim değil" diyor, ÇİM "Elemanım, arabam yok" diyor, Aile Bakanlığı’nın da aracı yok…

Makam araçları sayısı bakımından rekor kıran bir ülkede, kamuya hizmet sağlayacak kurumlardaki yetersizliklerin bir başka yansıması.

ÇİM’deki yasal boşluklar, Kamu Denetçiliği Kurumu’na (KDK) yapılan bir şikayetle gündeme geldi. KDK, kurumların insan hakları standartlarına göre denetlenmesinde çok etkili kararlar verebiliyor. Ancak çocuklara gelince bu “ombudsmanlık” sistemi pek işlevsel kullanılmıyor. Neden?

KDK bilirkişiye, tanığa, STK’ya sormamış

2023’te KDK’ya yapılan bir başvuruda, ÇİM’lere getirilen çocukların, günlük beslenme ve giysi ihtiyaçlarının karşılanması için her bir merkeze ödenek tahsis edilmesi gerektiği konusunda tavsiye kararı vermesi talep ediliyor.

Bunun üzerine KDK, tavsiye kararı veriyor: ÇİM Yönetmeliği için sivil toplumun görüşlerinin alınması, çocukların ihtiyaçlarının belirlenmesi için Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına düzenleme yapın, demekle yetiniyor.

kdk.jpg

Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, kararın analizini raporlaştırdı. KDK’nın bu kararı masa başında yaptığı ve çocuk konusunda sahip olduğu yetkiyi kullanmadığı anlaşıldı:

  • Başvurunun iddia ve taleplerine ilişkin yalnızca idarelerin başvuruya ilişkin açıklamalarına ve ilgili mevzuata yer verildi ve bakanlıklardan gelen cevapla yetinildi.
  • Çocuk ve kadın hakları alanlarında çalışan sivil toplum örgütlerinden görüş istenmedi, çoğulculuk ilkesi gözetilmedi.
  • Sınırlı sayıda idareden görüş alarak verdiği tavsiye kararında KDK, çocuk hakları söz konusu olduğunda yerinde inceleme ve araştırma yapabilme yetkisi varken bilirkişi görevlendirme, tanık veya ilgili kişileri dinleme yetkilerini kullanmadı.
  • KDK’nin 2017-2021 yılları arasında gelen dosyaların yaklaşık %2,5’i için bilirkişiye başvurduğu, yerinde inceleme ve tanık/ilgili kişi dinleme yetkisinin ise istatistiklere dahi yansıyamayacak azlıkta kullanıldığı anlaşıldı.
  • KDK’nin inceleme ve araştırma yetkilerini titizlikle kullanmaması sonucunda, cinsel istismara maruz kalma şüphesi altındaki çocuklarla ilgili işlemlerin çocukları nasıl etkilediği, çocukların kendilerini ifade etmelerine ve adalete erişimlerine ne boyutta yansıdığı, etkili soruşturma yükümlülüğü bakımından ne gibi sonuçlara yol açtığı vb. sorun alanları, verilen kararda hiç tartışılmadı…

Sonuç olarak, başvuru mekanizmalarını kullanma konusunda yeterli bilgi ve deneyime sahip olmayan çocuklar düşünüldüğünde KDK’nin yetkilerini kullanmamasının sonuçları daha ağır...

a3.jpg

Her iki mağdurdan biri tekrar mağdur olabilir

Her iki cinsel istismar mağdurundan biri, tekrar cinsel istismar mağduru olabiliyor. Ne zaman? Psikososyal destek sunulamadığında.

Prof. Dr. Kasım Karataş çocuğun sadece cinsel istismara değil, başka şekillerde de istismara uğradığını vurguluyor:

“Sadece ifadelerinin alınması yeterli değil, tıbbi ve psiko-sosyal bir korumanın verilmesi gerekiyor. Ama Çocuk İzlem Merkezleri, sadece ifade alınmasıyla görevlerinin bittiğini düşünüyor. Aynı yıllarda bazı üniversite hastanelerinde kurulan çocuk koruma merkezleri vardı ve bütüncül bir anlayışla cinsel istismarın yanı sıra şiddet ve ihmale uğrayan çocukların durumunu ele alıyordu. Yeterince desteklenmedikleri için kağıt üzerinde kaldılar.”

Psikososyal destekte mesleki sınırlar belirsiz. Bu nedenle de mağdurlar ve benzeri grupların müdahale, rehabilitasyon süreçlerinde gerekli adımlar atılamıyor.

Mesela Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde tedavi yapılıyor ama beş dakika. Merhaba, derdin ne, ilacını yazayım şeklinde… Günümüzde terapi almak haftada 3 bin liraya ulaşabildiğinden yoksul olan ailelerin karşılaması mümkün değil.

Doç. Dr Nilüfer Koçtürk, tedbir kararlarında yaşanan sıkıntıları şöyle dile getiriyor: “Hastane çocuğa ücretsiz bakıyor ama ailenin hastaneye getirecek parası olmayabiliyor. Ancak doktor aileyi valiliğe, kaymakamlığa yönlendirdiğinde destek alabiliyorlar. Bazı ailelerin gerçekten kaynaklardan haberleri yok. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın güçlendirilmesi çok önemli.”

a.jpg

6 maddede istismara dair bilinmesi gerekenler:

  • ŞİDDET GÖREN, ŞİDDET UYGULAMAYA YATKIN: Yetişkin cinsel suçlularla yapılan çalışmalar, üçte 1 oranında kendilerinin de çocukluğunda cinsel istismara maruz kaldıklarını gösteriyor. Ebeveynin geçmişte istismara maruz kalması maalesef kendisinin de çocuğuna fiziksel istismar sergilemesine yol açabiliyor.
  • STRESLİ EBEVEYN ŞİDDETİ: Fiziksel istismarda ebeveynlerin stres düzeylerinin yüksek olması, önemli bir faktör. Ebeveynlerin stresi nerede artıyor? Yoksulluk ve aile içi şiddet, aile içi çatışmalar… Zihinsel ve ruh sağlığı sorunları da önemli bir değişken: Depresyon, madde kullanımı, ilaç tedavisini kabul etmeyenler yine bu çocukları risk altında bırakıyor.
  • EŞİTSİZLİK VE ŞİDDETİN NORMALLEŞTİRİLMESİ: Sağlık ve ruh sağlığı hizmetleri, eğitim, çocuk bakımı, aile danışmanlığı gibi hizmetlerin ücretsiz sunulmaması da önemli. Eşitsizliğe dayalı toplumsal yapı, şiddeti normalize eden normlar, medyada özellikle olumsuz haberlerin daha fazla görsel olarak sunulması da önemli faktörler arasında.
  • DİSİPLİN Mİ İSTİSMAR MI? Türkiye’de aileler çocuklarında istemedikleri davranışları yok edebilmek için bazı disiplin yöntemleri kullanıyor. Sosyal öğrenmeyle geçen davranışlar olduğu için büyüklerinden ne gördülerse aynı şeyi uyguluyorlar. Bu davranışlarının büyük bir çoğunluğu çocuk ihmali ve istismarı kapsamında.
  • DUYGUSAL İSTİSMAR BAŞLANGIÇ: Literatüre göre "Duygusal istismarı tespit edersek, tüm istismar tiplerinin içerisinde, altında duygusal örselenme yatıyor." Yani duygusal istismar tespit edilebilirse diğer istismar türlerine ait engelleyici bilgi birikimine sahip olunabilir.
  • MÜKEMMELİYETÇİ EBEVEYN: Son zamanlarda anne-baba tutumlarıyla ilgili yapılan çalışmalarda eğitimli ailelerde “mükemmeliyetçi ebeveynler” dikkat çekiyor. Çocuklara her anlamda kapasitelerinin üzerinde sorumluluk verilmesi de duygusal istismar.

Son bölüm yarın: Pedofili nedir? Türkiye’de pedofili vakaları artıyor mu? Aile içi cinsel istismar pedofili midir?

Kaynak:Haber Merkezi

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Özel Haber