Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sosyal medya platformları ahlaki erozyona neden oluyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sosyal medya platformları ahlaki erozyona neden oluyor
İlim Yayma Ödülleri töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla birlikte ahlaki açıdan bir erozyon, hatta yozlaşma yaşandığını görüyoruz" dedi.

Türkiye'deki bilim insanlarını ödüllendirmek için düzenlenen İlim Yayma Ödülleri sahiplerini buldu. Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen törene AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.

Tören "Deryada Bir Damla" mapping gösterisiyle başladı. Kuran-ı Kerim tilaveti ve açılış konuşmalarının ardından ödüller verildi. İlim Yayma Ödülleri'nde; Sosyal Bilimler, Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri, Büyük Ödül olmak üzere 3 farklı kategorilerde ödüller sahiplerini buldu. Törende büyük ödülün sahibini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıkladı. Büyük Ödül'ün sahibi Prof. Dr. İbrahim Akduman, Sosyal Bilimler Ödülü'nün sahibi Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri Ödülü'nün sahibi de Atatürk Üniversitesi'nden Prof. Dr. İlhami Gülçin'in oldu.

"Sapkın akımlar topluma sirayet ediyor"

İlim Yayma Cemiyetinin kuruluşunun 72'nci yıl dönümüne gelindiğini hatırlatan Erdoğan, sosyal medya platformlarının gençlerde ahlaki yozlaşmaya neden olduğunu, gençleri bu tür platformlardan İlim Yayma Cemiyeti gibi vakıfların uzak tutacağını söyledi.

Erdoğan, "Son dönemde özellikle yabancı sosyal medya platformlarının kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte ahlaki açıdan ciddi bir erozyon, hatta yozlaşma yaşandığını görüyoruz. Yine bu platformlar vasıtasıyla milli bünyemizi tahrif ve tahrip eden sapkın akımların toplumumuza sirayet etmeye başladığına şahit oluyoruz. Bunlarla mücadele konusunda en büyük görev İlim Yayma Cemiyeti ve Vakfı gibi dava sahibi, dert sahibi, medeniyet şuuru sahibi müesseselerimize düşüyor. Tabii bunun için önce yine Sabahattin Zaim hocamızdan ilhamla bugüne nasıl geldiğimize bir bakmamız gerekiyor. Bilindiği gibi geçtiğimiz asırda üç önemli gelişme insanların hayatlarında köklü değişikliklere yol açtı. Bunlardan biri otomobildir. İnsanları, insanlığı sokağa çıkarttı. İkincisi televizyondur, insanları tekrar eve kapattı. Üçüncüsü internettir, insanları dijital bir dünyaya hapsetti. Halbuki binlerce yıldan beri toplumları ayakta tutan iki önemli unsur vardır. Birincisi insan yetiştirmektir, ikincisi ise üretimdir. İnsan ailede yetişir. Üretim ise iktisadi işletmede yapılır. Eğer ailede güzel insan yetiştirilirse işletmede de helal rızık üretimi olur. Helal rızık da insanları refaha kavuşturur. Saadeti ailesinde, refahı da işletmesinde aramayan toplumlar, bozulmaya ve nihayetinde yıkılıp gitmeye mahkumdur" diye konuştu.

İsrail saldırıları

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'in Filistin saldırılarıyla ilgili ise şunları söyledi:

"Türkiye artık 20 yıl, 40 yıl öncesine göre, demokrasisiyle, güvenliğiyle, ekonomisiyle, savunmasıyla, diplomasisiyle çok daha hürdür, geleceğine çok daha güvenle bakabilmektedir. Biz, siyasi, askeri ve ekonomik olarak güçlendikçe umutlarını bize bağlamış olan dost ve kardeşlerimizin özgüvenleri de arttı. Artık hem İslam aleminde hem Türk dünyasında geçmişe göre çok daha farklı, çok daha olumlu, çok daha cesur bir hava vardır. Karabağ'ın işgalden kurtuluşu bu havayı daha da güçlendirmiştir. Zalim İsrail yönetiminin Batı devletlerinden aldığı destekle sürdürdüğü Gazze'deki katliamların, Kudüs'teki mütecaviz eylemlerinin önüne geçeceğimiz günler de endişe etmeyin, Allah'ın izniyle yakındır. Yakaladığımız bu ivmeyi sürdürebilmemiz için, çocuklarımızı medeniyetimize, tarihimize ve kültürümüze uygun şekilde yetiştirme meselesini önceliklerimizin en başına koymak mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde sonumuz nesillerinin kesilme tehdidi karşısında çaresiz kalan Batılı ülkeler gibi olur. Bunun yolu da eğitim vasıtasıyla çocuklarımızın maddi ve manevi beslenme kaynaklarını millileştirmekten geçiyor. Devletin görevi bu sürecin önünü açmak, kolaylaştırıcı ve teşvik edici rol oynamaktır. Asıl işi yapacak olan ilim insanlarımızdır, sivil toplum kuruluşlarımızdır, ailenin ta kendisidir. İlim Yayma Cemiyetimizden ve aynı kulvarda faaliyet yürüten gönüllü teşekküllerimizden artık çok daha güçlü bir şekilde sahaya girmelerini bekliyoruz. Unutmayın, sizin bıraktığınız her boşluğu doldurmak için emperyalist beslemesi nice marjinal yapılar hazır bekliyor. Dünya Siyonistleri hazır bekliyor. Onlara bu fırsatı veremeyiz. Hep birlikte daha çok çalışarak, evlatlarımıza, milletimize, kardeşlerimize, dostlarımıza, ümmete olan sorumluluklarımızı yerine getirmeye mecburuz." (DHA)

İlgili Haberler
Gündem