Sedat Bozkurt: Ali Babacan’ın AKP’ye dönme ihtimali sıfır
Kısa Dalga - İsrail-Filistin meselesindeki son durumu ve esir takası sürecini değerlendiren Sedat Bozkurt, bölgedeki çözüm girişimlerinin Türkiye üzerinden değil, Amerika ve özellikle Donald Trump üzerinden ilerlediğini söyledi.
Gazze'deki esir takası ve diplomasideki rol tartışması
Bozkurt, "Burada tabii ki doğal olarak ön plana çıkan Trump. Yani İsrail, Trump'ın sözünü dinler, Amerika'nın sözünü dinler. Başka kimsenin sözünü dinlemez ki yani. O yüzden hani 'ben devreye girdim, ben çözdüm, ben yaptım' kısmı inandırıcı değil" ifadelerini kullandı.
Bozkurt, Türkiye’nin arabuluculuktan taraflılığa kaydığına işaret ederek, "Oysa AK Parti iktidara geldiği zaman İstanbul'da İsrail'le Filistin arasında barış görüşmeleri yapılıyordu. Türkiye de burada arabulucuydu. Şimdi siz tarafsınız. Hani Türk askerinin orada konuşlandırılmasından falan söz ediliyor ama buna İsrail onay verir mi? Çünkü siz açık bir şekilde burada taraf olduğunuzu ilan ettiniz. Türkiye o masada Hamas'tan sorumlu ülke olarak orada" tespitini yaptı.
Bozkurt, Filistin'in devlet olarak tanınma iradesi gösteren ülkelerin kararlarının arkasında durması ve Filistin'in kendi içinde birliği sağlaması durumunda, İsrail saldırılarının kolay olmayacağını belirtti.
Suriye, SDG, İmralı ve çözüm süreci tartışmaları
Devlet Bahçeli'nin SDG'ye silah bırakma çağrısı yapması için Öcalan'a dönük mesajlarına değinen Sedat Bozkurt, SDG'nin Şam yönetimi ile anlaşarak Suriye ordusuna entegre olma ihtimalini hatırlattı.
Bozkurt, bu çağrının güncel koşullarla çeliştiğini vurgulayarak "Oysa şimdi görüyoruz ki, SDG Şam'la anlaşıyor. Suriye'nin muhtelif yerlerinde asayişi sağlayacak silahlı güç hüviyetine geçecek. Şimdi bu koşullar altında siz Suriye ordusuna 'silah bırak mı' diyeceksiniz? İçinde SDG'nin de olduğu. O yüzden diyorum acayip işler karışmış vaziyette. Şimdi herkesin elinde silah varken aynı bu kovboy filmlerindeki eski Texas'ın halini düşün. Herkesin silahı var. Savaşa diyoruz ki 'sen silahsız gez.' Yani mümkün değil. Yani bunun nesnel koşulları yok" değerlendirmesinde bulundu.
Bozkurt, Meclis'te kurulan komisyonun asıl görevinin, silah bırakan PKK'lılara hukuki güvence sağlamak olduğunu ancak bu hedeften uzaklaşıldığını belirtti. Abdullah Öcalan'a heyet gitmesi fikrini "anlatılabilir bir şey olmadığını” savunan Bozkurt, iktidar kanadının Bahçeli'nin SDG'ye yönelik silah bırakma çağrısına sıcak bakmadığını, zira SDG'nin Şam yönetimiyle anlaşarak Suriye'nin silahlı gücüne entegre olma ihtimalinin bulunduğunu ifade etti.
Bozkurt, Hakan Fidan'ın değerlendirmelerine atıfta bulunarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi görüşünün SDG'nin omurgasını oluşturan YPG'yi, PKK olarak gördüğünü hatırlattı. ABD'nin SDG'ye dokunmama tavsiyesini sürdürdüğünü ancak Türkiye'nin baskısıyla SDG ve Şam yönetiminin ocak ayına kadar anlaşmaya zorlandığını aktardı. Bu durumun, Suriye'de bir istikrar sağlama ve Erdoğan'a bir başarı hikayesi çıkarma zorunluluğu yarattığını söyledi.
CHP'nin Brüksel mitingi
CHP'nin Brüksel'de düzenlediği mitingi eleştiren Bozkurt, eylemin amacına ulaşmayacağını savunan Bozkurt şöyle konuştu:
"Vallahi ben de anlamış değilim. O direnç hattını Türkiye'de oluşturacaksınız ama Türkiye'de oluştururken de sıkıntı şu, toptan muhalefeti tabii oluşturmak zorundasınız. Çünkü karşınızdaki devlet sizin rakibiniz. Hâlâ bunu anlayamamış bir CHP var karşınızda. Bütün enerjisini kişisel kariyer planlaması yaparak önüne bir hedef koymuş kişinin peşinde götürüyorsunuz siz. Ya bundan siz bir toplumsal muhalefet ya da muhalefet açısından toplu bir direnç hattı oluşturamazsınız... Bunların hepsini kırıp döktükten sonra dönüp arkaya baktığınızda hani züccaciye dükkanına girmiş fil gibi... bir toplumsal muhalefet oluşturma çabanız sonuç vermez."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "ülkeyi yabancıya şikayet" eleştirisine de değinen Bozkurt, Erdoğan'ın geçmişte siyasi yasağı nedeniyle bizzat Avrupa ülkelerini gezerek şikayette bulunduğunu hatırlattı.
Muhalefet blokunun inşa edilememesi ve ittifaklar
Bozkurt, Ali Babacan'ın partisinin AKP'ye katılacağı iddialarını kesin bir dille reddetti: "Deva Partisi'nin AK Parti’ye gitme ihtimali sıfır... AK Parti'den ayrılma nedenlerinin hepsi mevcudiyetini muhafaza ediyor. Yani oradan ayrılmalarına neden olan gerekçelerin tamamı orada duruyor. Biz niye ayrıldık o zaman? Niye dönelim? (derler)" dedi.
Milliyetçi ittifak arayışlarına da değinen Bozkurt, sistemin ittifakı dayattığını ve Erdoğan'ın anayasa değişikliği gibi kritik konularda farklı partileri yanına çekmek isteyeceğini öngördü. Bozkurt, CHP'nin ise 2019'daki ittifak modelini ve toplumsal muhalefet blokunu muhafaza etmesi gerektiğini, en büyük yapı olarak bu görevi üstlenmesi gerektiğini ancak şu an tam tersini yaptığını söyledi.
'Araç saltanatına son veriyoruz' derken hurdaları satışa çıkarmışlar
AYM Siber Güvenlik Başkanlığı’nın kurulmasını Anayasa’ya uygun buldu
Özgür Özel, Brüksel'de: Biz 1500 odalı saraylara değil demokrasiye talibiz
Kaynak:Haber Merkezi
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.