İbrahim Kalın, Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya için şartlarını açıkladı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, Rusya'nın Ukrayna işgalinin sürdüğü bir dönemde Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğine 'olumlu bakmadığını' söylemesi Batı dünyasında tartışma yaratmışken, Ankara'dan yeni açıklama geldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye'nin bu iki ülkenin üyeliklerine onay verme şartlarını açıkladı.

'KAPIYI KAPATMIYORUZ AMA...'

Kalın'ın Reuters haber ajansıyla özel söyleşisinde, Türkiye'nin bu üyeliklere tamamen karşı olmadığını ama özellikle İsveç ile PKK konusunda bir müzakere süreci istediğini söyledi. Kalın, "Kapıyı kapatmıyoruz. Fakat bu meseleyi, Türkiye için bir ulusal güvenlik konusu olarak gündeme getiriyoruz" dedi.

'YAPILMASI GEREKEN ŞEY AÇIK'

Kalın, NATO üyesi ülkelerinin dışişleri bakanlarının Berlin'deki gayriresmi toplantısına saatler kala yayımlanan söyleşide, PKK'nin Avrupa'da varlık gösterdiğini ve özellikle de '"İsveç'teki varlığının güçlü, açık ve kabul edilmiş" olduğunu söyleyerek, şöyle dedi:

"Yapılması gereken şey açık: Bu ülkelerdeki PKK yayınlarına, faaliyetlerine, kuruluşlarına, üyelerine ve diğer tür varlık şekillerine izin vermeyi sonlandırmalılar."

Exclusive: Turkey 'not closing door' to Sweden, Finland NATO entry, Erdogan advisor says https://t.co/bMxUWOTp5e pic.twitter.com/6IlCCjOIGQ
— Reuters (@Reuters) May 14, 2022

'DİKKATE SUNMAK İSTEDİĞİMİZ İLK NOKTA BU'

Kalın, "NATO üyeliği her zaman bir süreçtir. İşlerin nasıl ilerleyeceğini göreceğiz. Fakat İsveçli yetkililerin yanı sıra bütün müttefiklerin dikkatine sunmak istediğimiz ilk nokta bu. İsveçli mevkidaşlarımızla tabii ki istişare ve müzakere etmek istiyoruz" dedi.

'FAZLA PAZARLIKÇI DEĞİL Mİ?' SORUSUNA YANIT

Kalın, hem bir savaşın yaşandığı, hem de Finlandiya ve İsveç'teki kamuoylarının NATO üyeliğinden yana olduğu bir zamanda 'Türkiye'nin pazarlığa çok fazla dayalı bir tavır sergileme riski'ne ilişkin soruya da şu yanıtı verdi:

"Bizim nüfusumuzun yüzde 100'ü Avrupa'daki PKK ve FETÖ varlığından çok rahatsız. Eğer Finlandiya ve İsveç'te kamuoyu kendi ulusal güvenliğinden endişeliyse, bizim kamuoyumuz da aynı derecede kendi güvenliğinden endişeli. Bunu karşılıklı bir bakış açısından görmeliyiz."

'NATO TÜM MÜTTEFİKLERİNİN ENDİŞELERİNİ ELE ALMALI'

İbrahim Kalın, NATO'nun sadece bazı üyelerinin değil, tüm müttefiklerinin endişelerini ele almasını istediklerini ekledi.

'RUSYA'NIN ELEŞTİRİLERİ BİR ETKEN DEĞİL'

Kalın, Rusya'nın Finlandiya ve İsveç'in üyelik planlarına dair sert eleştirilerinin Türkiye'nin pozisyonu açısından bir etken olmadığını da belirtti.

NE OLMUŞTU?

Batı dünyasının uzun süredir NATO'ya üye olmalarını istediği ama Rusya'yla ilişkilerde tarafsız kalmayı tercih eden Finlandiya ve İsveç, Ukrayna'daki savaşın gölgesinde geçtiğimiz hafta üyelik sinyali vermişti.

Erdoğan ise cuma namazı sonrası yaptığı açıklamada, "Biz şu anda İsveç ve Finlandiya ile ilgili gelişmeleri takip ediyoruz ama olumlu bir düşünce içerisinde değiliz" diyerek sözlerine şöyle devam etmişti: "İskandinav ülkeleri ne yazık ki terör örgütlerinin adeta misafirhanesi gibi. PKK'sı, DHKPC'si İsveç'te, Hollanda'da yuvalanmış durumdalar ve oraların hatta daha da ileri gidiyorum parlamentolarında da yer alıyorlar. Bu noktada bizim olumlu bakmamız mümkün değil."

Bu sözlerin ardından ABD'den "Türkiye'nin tutumunu netleştirmeye çalışıyoruz" açıklaması gelmişti. Finlandiyalı yetkililer konunun kendilerinden çok İsveç'le ilgili olduğu değerlendirmesi yapmıştı. İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ise Türkiye'nin bu üyelikleri "iç siyaset için pazarlık unsuru yapabileceğini" söylemiş, 'kendilerini destekleyen önemli ülkelerle iyi geçinmenin Ankara'nın çıkarına olacağı' yorumunu yapmıştı. (Kısa Dalga)

Erdoğan’ın Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine karşı çıkması Batı'da nasıl yorumlandı?