Hayretle izliyoruz.
Borç batağındaki futbol kulüpleri milyonlarca euroyu havaya savuruyor.
Sadece 1 futbolcu için 20-25-30 hatta 75 milyon euro.
Kulüpler varlık içerisinde yüzüyor olsa rakamlar makul karşılanırdı.
Ama...
"Borç ödeyeceğiz" diye 1 yıl içerisinde 2-3 kez bedelli yaparak, hisse sahiplerinden milyarlarca lirayı adeta "gasp eden" kulüpler şimdi bu paraları futbolcu transferine harcıyor.
Süper ligdeki 4 büyük kulübün her biri 4-5 transfer yaptı.
Yeniden takım kurmaya çalışıyorlar.
Önce borçlarını ödemek yerine, yeni futbolculara para dağıtıp borçları artırıyorlar.
Kendi alt yapılarından futbolcu yetiştirmek varken dışarıdan milyonlarca dolarlık futbolcu transferlerinin sırrı nedir acaba?
Neden transferlere böyle saldırıyor kulüpler?
Bu transferler birilerini zengin ediyor olabilir mi?
Maliye bu transfer bedellerini takip ediyor mu?
İlan edilen rakamlar üzerinden uygulama yapılıyor mu?
***
Yüzde 3200 ile en ağır bedelliyi gerçekleştiren Beşiktaş kulübüne bakın!
Son 1,5 yıldır yatırımcılarını perişan eden, hissenin düşüşü yetmiyormuş gibi bir de "soygun" gibi bedelli yaparak hissedarları ağır zarara uğratan bu kulüp neden milyonlarca Euroyu havaya savuruyor?
Bedelli sürecinde yatırımcılara yalvararak "borçları ödeyeceğiz" diye para isteyen Beşiktaş Başkanı değil miydi?
Şimdi neden kulübü daha fazla borca sokuyor?
Üstelik...
Yeni transferlerin kulüpte kaliteyi artırmadığı ortada.
Beşiktaş, geçen sezona Avrupa ve Türkiye liglerinde fırtına gibi başlamıştı.
O takımı bozdular.
Transferlerle yeniden kurulan takım daha ilk maçında Şahtar Donetsk'ten kendi sahasında 4 gol yedi.
Yetmedi.
Rövanş maçında ilk yarıyı 2-0 mağlup kapayınca Şahtar'ı çalıştıran Türk teknik direktör Arda Turan acıdı da ikinci yarıda gol attırmadı!
Konferans Ligine düşüp toplam değeri 4 milyon euro olan "mahalle takımını" 4-1 yenince sevindiler, ama sevinilecek bir galibiyet olmadığı ertesi gün borsada Beşiktaş hissesinin değer kaybetmesiyle net biçimde görüldü!
***
Fenerbahçe'ye de bir çift laf söylemek lazım.
Çok sayıda transfer yapıldı.
Dünyanın en iyi hocalarından biri başlarında.
Ama...
Avrupa'daki ilk maçlarında Hollanda'nın Feyenoord takımına 2-1 yenildiler.
Bu yenilgi ile lige moral bozukluğu içerisinde başlamış oldu Fener.
Taraftarda büyük bir hayal kırıklığı yarattı yeni döneme ilişkin...
***
Galatasaray Osimhen'e 75 milyon Euro vererek en yüksek transferi yaptı.
Bu yıl süper ligde şampiyonluk için en güçlü aday.
Gaziantep'i 3-0 yenerek lige başlamak da moral oldu.
Ancak...
Genel bir sorgulamaya ihtiyaç var:
Yapılan transferlerin Türk futbolunu geliştirmesi, kaliteyi artırması beklenir değil mi?
Futbol takımlarında neredeyse yerli oyuncu kalmadı.
Hepsi yabancı.
Buna rağmen Avrupa'da büyük başarı elde edemiyoruz.
Avrupa kupalarında kaç yıldır finale çıkamadık hatırlayan var mı?
Futbolcu transferi için harcanan paralar altyapıdan yerli oyuncu yetiştirmek için harcansa olmaz mı?
Bakın, milli takımımızda büyük başarı sergileyen futbolcuların çoğu Avrupa'nın önemli takımlarında oynuyor.
Demek ki, kendi çocuklarımız da iyi futbol oynayabilir.
***
Bu transfer işini kurcalamak lazım.
Kulüpler dışarıya milyonlarca euro aktarmaya neden bu kadar hevesli?
Birileri bu transferlerde komisyon mu alıyor?
Parayı kimler paylaşıyor?
En azından sorgulanması gerekmez mi?
Yoksa...
Aylık masraflarını karşılamakta güçlük çeken kulüpler dışarıya nasıl böyle para saçar, akıl almıyor...
