Yeni çıkan gazetelerin ilk sayıları hep en kötü sayı olur. Okurun gazeteyi eline aldığında sahipleneceği, kendini bulacağı, ertesi gün bir daha gazeteyi almak isteyeceği bir sayı yaratmak hedefi vardır oysa. Uzun süren hazırlıklar, telaş, heyecan, hep son dakika çıkan aksilikler ve ilk sayının matbaadan gazetenin ofisine gelişi… Sonunda “fena olmadı” diye avutur herkes birbirini ve ertesi günkü gazete için çalışmaya koyulur.
Artık matbaadan gelen gazetenin kokusunu içine çekeceğimiz günleri epey geride bıraktık. Şimdi bir dokunuşla telefonların ekranından ulaşıyoruz gazetelere. Kısa Dalga’nın ilk sayısını da öyle okuyacaksınız. Yine de heyecanımız, aynı heyecan.
Kısa Dalga Podcast’i kurduğumuzda gazetecilik birikimimizle yeni medya olanaklarını birleştirerek habercilik yapmak istiyorduk. İhtiyacımız olanın gazetecilik olduğunun bilincindeydik ve bunu yepyeni bir yöntemle yapmaya devam etmek istiyorduk.
Podcast yepyeni bir anlatım biçimiydi ve heyecanlı, zorlu bir öğrenme süreci üretimimize eşlik etti.
Alanında ilk olmanın zorluğunu yaşayarak hikayelerimizi anlatmaya çalıştık.
Kısa Dalga, kısa süre içinde dinlenen ve takip edilen bir podcast platformu olmayı başarırken arkasında çok zorlayıcı bir çalışma süreci vardı.
Nazan Özcan ve Basri Özgür ile başladığımız podcastler, zaman içinde birçok gazeteciyi içine alarak büyüdü ve haberin hikayesini, hikayedeki haberi yüzbinlerce insana ulaştırdı.
Tek bir amacımız var
Kısa Dalga Podcast olarak olarak çıktığımız yolculuğa bir haber sitesi olarak devam etmeye karar verdiğimizde, arkamızda kısa sürede oluşturduğumuz bu birikim vardı.
Muhabirlik, editörlük ve genel yayın yönetmenliğine kadar mesleğin her alanında başarılara imza atmış olan arkadaşım Demet Bilge’nin bu yolculuğa katılması da Kısa Dalga’ya büyük bir güç ve cesaret verdi.
Gazeteciliğin zor koşullardan geçtiği bir dönemdeyiz. Gerçeğin flulaştığı, gazeteciliğin ruhundaki “teyit”in ayrı bir meslek alanı olarak profesyonelleştiği, güç sahiplerinin gazeteciliği susturmak için her türlü yöntemi kullandığı bir dönemde yeni bir adım atıyoruz.
Tek bir amacımız var; o da iyi bir gazetecilik yapmak. Gerçeğin 280 karakterde anlatılmak zorunda bırakıldığı bir dönemde, derinlemesine haberden, analizden, araştırmacı gazetecilikten, olayları ve olguları farklı yönleriyle okura verebilmekten yana bir gazeteciliği tercih ediyoruz.
Kısa Dalga’da yazılı haber, podcastler ve videolar bulacaksınız. Günlük gelişmeleri de aktaracağız ve aynı zamanda meselelere derinlemesine bakarak araştırmacı gazetecilik ürünü haber dosyaları yapmaya çalışacağız.
Özge Mumcu Aybars’ın editörlüğünde yayınlanacak olan Kısa Dalga Bülten, Türkiye’de ve Dünya’daki gelişmelere dair kapsamlı bir derlemeyi hafta içi her gün size ulaştıracak.
Kısa Dalga’yı, karmaşanın ve bilgi kirliliğinin uzağında, sakince ve zaman ayırarak okuyacağınız bir haber sitesi yapmak istiyoruz.
İşimiz zor.
Ama işimizi iyi yapmaya çalışacağız. Verebileceğimiz yegane söz bu.
Hoşbulduk.
