MEHMET ÇETİNGÜLEÇ
Borsada "vergi" manipülasyonu
Ya açıklamayacaksınız, ya vazgeçmeyeceksiniz.
Ne oldu şimdi?
Mayıs ayından beri borsaya vergi geleceği konuşuluyor.
Yerli-yabancı hisse senedi satıyor.
Yabancıların son 2 haftalık satışı 1 milyar doları aştı.
Yerliler de rüzgara kapılınca BİST 100 endeksi 11 bin 088'i gördükten sonra 9 bin 958 puana kadar geriledi.
Vergi dedikodusu ve Bakanların "ikna edici" olmaktan uzak açıklamaları satışı tetikledi.
XXX
Ancak...
Perşembe günü sabahı borsa -sanki içeriden bilgi sızmış gibi- aniden yüzde 2,7'ye varan oranda yükseldi.
Bu yükselişe kimse anlam verememişti.
Akşam nedeni anlaşıldı.
Borsaya işlem vergisi getirmeyi planlayan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, işlem vergisine ilişkin çalışmaları ertelediklerini duyurdu.
Yani...
Vergi askıya alındı.
Bunun adına ne denir biliyor musunuz?
Soruya soruyla yanıt verelim:
Vergi getireceğim deyip borsayı düşürdükten sonra "şimdilik vazgeçtik" demek manipülasyona girer mi, girmez mi?
XXX
Neden manipülasyonu gündeme getiriyoruz?
Çünkü...
İşlem vergisinden vazgeçileceğini bilenler, borsanın 1000 puandan fazla düştüğü günlerde "uygun" fiyattan hisse senedi toplamış olabilir.
Borsa yükselince bu hisseleri satıp "haksız kazanç" elde ederler.
Borsada önceden alınmış bilgi her şeydir.
Servettir.
Para piyasalarının kurdu olan Maliye Bakanı bunu bilmiyor mu?
XXX
Zaten...
Bu vergi işi borsada panik yaratmaya değecek kadar gelir sağlayacak bir uygulama değil.
Son 1 yılda gerçekleşen işlemleri dikkate alıp, "Bunun üzerinden şu kadar vergi geliri elde ederiz" diye bir hesap yanlış olur.
Çünkü...
Alış satış işlemlerine vergi getirdiğiniz anda, özellikle günlük oynayanların işlemleri bir anda bıçak gibi kesilir.
Bir günde aynı kağıdı 10 defa alıp satanlar oluyor.
İşlem hacmini de bu kişiler yükseltiyor.
Her alış satışta aracı kuruma ödedikleri komisyonun üzerine bir de vergi eklerseniz...
Borsanın işlem hacmi bir anda yarıya hatta üçte bire düşebilir.
Ve...
Umduğunuz vergiyi elde edemediğiniz gibi, borsaya ağır bir darbe indirmiş olursunuz.
XXX
Ayrıca...
Borsada işlem yapanlar, her zaman kazanmıyor ki...
Günlük alışveriş sırasında defalarca zararına hisse satanlar var.
O kişiler hisseden zarar ettikleri yetmiyormuş gibi, hem aracı kuruma komisyon ödeyecek, hem de zarar ettiği kağıdın vergisini ödeyecek öyle mi?
Zarardan vergi ödemek hangi hukuka sığar?
Vergi Hukukunda var mı böyle "Deli Dumrul" uygulaması?
XXX
Bir de peşine düşülen vergiye bakalım.
Borsada bütün hisselerin günlük işlem hacmi ortalama 100 milyar lira civarında.
Hafta sonlarını çıkardığınızda yılda yaklaşık 31 trilyon 300 milyar liralık işlem oluyor.
Bunun on binde birini vergi olarak almaya kalksanız, 3 milyar 130 milyon lira eder.
Peki vergi uygulaması getirdiğinizde bu hacim olur mu?
Hayır.
En az yarıya düşebilir.
Yani 1,5 milyar lira civarında bir vergi alabilirsiniz.
Bunun için borsada kıyameti koparmaya, yabancıları kaçırmaya, yerlileri ürkütmeye, borsanın hacmini düşürmeye, derinlik kazanmasını ve tabana yayılmasını engellemeye gerek var mı?
XXX
Bakın...
BİST 100 endeksi 1 yılda 5 binden 11 bine yükselmiş.
Yatırımcı sayısı 8 milyonu aşmış.
Enflasyon nedeniyle köşeye sıkışmış olanlar elindeki üç beş kuruşu borsada değerlendirmeye başlamış.
Her şey yolunda giderken borsayı "tıraşlamaya" çalışarak, yatırımcıları ürkütmenin anlamı var mı?
Sadece yatırımcılar değil, aracı kurumlar da büyük zarara uğrayacak.
İşlem hacmi düşünce...
Hem komisyonları, hem de kredi kullanımları azalacak.
Geçen haftaki soruyu tekrarlamakta yarar var:
Atacağınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değecek mi?
XXX
Mevduata enflasyonun altında faiz uyguluyorsunuz.
Dövize müdahale ediyorsunuz.
Bari borsaya müdahale etmeyin de insanlar bir taraftan parasını korusun, diğer yandan Türk şirketlerine ortak olarak tasarruf konusunda yeni bir alışkanlık geliştirsin...