Artık ne yazarak başlayacağımı bilemez haldeyim. Nasuh Mahruki'nin tutuklanmasına mı söylenelim, Kılıçdaroğlu'nun her satırı okunası savunma metnini mi anlatayım? Hiç susmamamız gereken, dünyada hiç bir film senaristinin, yazarın hayal gücüne bile gelmeyecek büyüklükteki kötülük seviyesiyle yenidoğan çetesi olayına mı üzülelim, babaları hapiste anneleri de hurda toplamaya çıkmışken yanarak ölen bebeklere mi?

Türkiye maalesef çok ağır bir sınava dönüştü. Ekonomi zaten hepimizi darmadağın etti. 46 yaşıma haftalar kalmışken bu yaşımda gördüğüm ekonomik durumu hayatımda hiç ama hiç görmedim. Etrafımda maddi olarak rahatım diyen insan neredeyse hiç yok. Gerçekten inanılmaz bir durumdayız. Bir de bunun üstüne gündemde yaşadıklarımız eklenince insanın geleceğe dair bütün umudu kaybolmaya başlıyor. Para için bebekleri öldürebilecek denli vicdansız insanların yaşadığı bir ülkede olmak zaten yeterince büyük bir yük. Sağlık sistemiyle ilgili her geçen gün yeni bir haber okuyoruz bir de. Boşa yapılan tetkikler, yanlış yazılan raporlar, halk sağlığını bir rant kapısı haline getiren bir sistemin geri dönülmesi çok zor hasarlarıyla dolu bir sistem içindeyiz.

Hani öyle doluyum ki, ne yazacağımı da bilemiyorum artık. Bütün bu saçmalıkların içinde bir de yemek yazmak gerekiyor. Bugün size bari şöyle güzel bir tavuklu noodle çorbası tarifi vereyim dedim. Marketlerde satılan içinde yapay tavuk aroması ve daha bir yığın ne olduğu belirsiz tozlu noodle çorbaları yerine çok daha sağlıklı, katkı maddesi olmayan, evinizde bir gün önceden haşladığınız bir tavuk ve suyu varsa dakikalar içerisinde hazır olabilecek bir yemek. Havalar da ani soğurken tam bir şifa çorbası. Burada sayacağım malzemelerin tamamı elinizde yoksa da dert değil. Anlatacağım şekilde zaten gayet lezzetli olacak. Benim tavsiyem, buzdolabında her zaman küçük bir parça zencefil bulundurun, hem oldukça uzun dayanır, hem de bu tür çorbalara harika yakışıyor. Bunun haricinde soya sosu da benim dolabımda eksik olmaz, soya sosunun biraz katkı malzemesi içerdiği söylenebilir ama zaten çok az kullanılıyor ve yine tekrar edeceğim, hazır noodle içerikleri ile kıyaslanamaz bile.

Ben burada 1 porsiyonluk miktar anlatacağım. Siz kişi sayısına göre ayarlamanızı yaparsınız. Malzemelerin içine evde olan sebzelerden de katabilirsiniz, mesela donmuş bezelye, hafif haşlanmış brokoli, karnabahar, isterseniz nohut. Mantar mı yok, olmasın dert değil, havuç doğrayın onu koyun. Hiçbiri mi yok, maydonoz doğrayın. Noodle mı yok, keyfinize göre bir makarna kullanın.

Malzemeler (1 porsiyon):

-100 gram noodle veya makarna

-2 su bardağı tavuk suyu

-2 diş sarımsak

-Bir parmak boğumu kadar taze zencefil

-1-2 avuç dolusu haşlanmış didiklenmiş tavuk

-Sevdiğiniz kadar mantar, tür farketmez, shitake mantarı varsa muhteşem sonuç verir

-2 dal taze soğan (isteğe bağlı)

-İsteğe bağlı acı chili biber

-2 tatlı kaşığı soya sosu

-2 yemek kaşığı kızartmalık yağ

-1 tatlı kaşığı susam yağı (varsa)

-Tuz, taze çekilmiş karabiber

Bu çorbayı hazırlamak çok hızlı olduğu için bütün malzemeleri önden hazırlamak önemli. Özellikle tavada işimiz çok hızlı olacak, onun için orada kullanacağımız her şeyi önceden hazırlamamız gerekiyor.

Sarımsak ve zencefili incecik doğrayın veya rendeleyin. Chili biber kullanacaksanız onu da çok kalın olmayan dilimlere ayırın. Mantarları çok inceltmeden dilimleyin ya da 4'e bölün. Örneğin havuç kullanmak isterseniz onu da ufak küpler halinde doğrayabilirsiniz. Bu çorbada ben sebzeleri artık pişmekten tamamen yumuşamış halde değil, tadını ve dokusunu biraz korur halde seviyorum, eğer çok yumuşamış sebze istiyorsanız aradığınız tarif bu değil, onu da burada söyleyelim. Bu arada bu tarife evde varsa taze kişniş de müthiş yakışır, kullanacaksanız kişnişin saplarını ince doğrayıp aromatiklerle beraber tavaya alabilir, yapraklarını da en son aşamada pişirmeden doğrudan çorbanın üzerine serpiştirebilirsiniz. Evinizde bir yerde denk gelip aldığınız lemongrass varsa onu da bu çorbada kullanabilirsiniz, sert kısımlarını ve dış kabukları kesip atın, bir kaç iri parçaya kesin ve aromatiklerle soteleyin, en son çorbanın içerisinde biraz lezzetini vermesi için 2-3 dakika bekletip sonra çıkarıp atabilirsiniz. Lenongrass biraz odunsu olduğu için böyle yaptım, ama isterseniz çok ince dilimleyerek soteleyip yenebilir hale de getirebilirsiniz

Tavuk suyunu ısıtın ve kaynamaya başladığında noodleları içerisine alıp pişirmeye başlayın. Noodle piştiğinde altını kapatıp sebzeleri içerisine alacağız, eğer erken hazır olursa hiç dert değil. Ama çok uzun beklerse makarnalar aşırı yumuşayıp tatsızlaşabilir, ona dikkat etmek iyi olur.

Bir wok veya tavanın altını ocağınızın en yüksek ateşiyle açın. Tava ısındığında içerisine kızartmalık yağ, sarımsak, zencefil, varsa acı biber, taze soğan ve kullanıyorsanız havucu ilave edin. Bir tutam tuz ve karabiberi ihmal etmeyin ve bu aromatikleri sürekli tavada çevirerek 1 dakika kadar soteleyin. Sonra mantarları tavaya alın ve onlar da kızarıp nefis olana kadar 2-3 dakika daha sotelemeye devam edin. En son didiklediğiniz tavuğu da ısınması için tavaya alın, ufak bir miktar soya sosu da ilave edip tüm malzemeleri güzelce karıştırın. Hazır olan noodle ve tavuk suyunu büyükçe bir çorba kasesine alın, üzerine sebze ve tavukları ilave edin. Dolapta varsa bir kaç damla susam yağı damlatın. Malzemeleri iyice karıştırın ve bana teşekkür edeceğiniz çorbanızı keyifle için.

Yazımın sonuna geldik ama unutmadan, bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü. Benim annem öğretmen olduğu için zaten hep öğretmenlerin içinde büyüdüm, o bakımdan çok ama çok şanslı hissediyorum kendimi. Etrafımdaki tüm öğretmenlerin, oğlumun çok sevgili öğretmenlerinin, ve Atatürk'ü seven çocuklar yetiştirmeye gayret eden tüm öğretmenlerin gününü kutluyorum.