Final sofrası

Geçen hafta yaşanan her şeyi geçiyorum. Bu hafta yazacak tek konu basketbol. 47 yıllık hayatımın son 35'ini basketbolsever olarak geçirdim, abartısız. İzlediğim basketbol maçı binler mertebesindedir. O kadar izlediğim maç içerisinde cuma akşamı Yunanistan karşısında aldığımız inanılmaz galibiyet kadar bir takımın diğerini kelimenin tam anlamıyla bozguna uğrattığı çok az maç izledim.

Takımlar arasında ciddi bir güç farkı olur, bir takım diğerini farklı yener, bu normaldir, cuma günü izlediğimiz şey bu değildi. Birbirine yakın güçte olması beklenen iki takımın, en üst düzeyde bir turnuvada yarı finalde karşılaşırken bir takımın diğerini bu denli çaresiz bıraktığını çok az gördüm, belki de hiç görmedim.

Söze önce Ergin Ataman ile başlayalım. Türk basketbol tarihinin en çok tartışılan profili belki Ataman, bunun sebepleri de ortada. Bugünün konusu değil bu. Ergin Ataman şu anda Avrupa'nın en formda koçu, burası su götürmez bir gerçek. Ergin Ataman bir hedefe kilitlendiğinde takımını motive etmeyi hep çok iyi başarmıştır, bu turnuvanın başından beri de bu becerisine şahit oluyoruz. Bütün takım, oyuna girdiği an elinden geleni en üst seviyede yapmaya çalışıyor, herkes birlikte hareket ediyor. Sahada inanılmaz bir enerji oluyor. Ayrıca dün özelinde Giannis Antetokoumpo gibi bir tehdit varken topun açık sahada ona geçmesini engelleyen savunma kurgusu ile oyunu ilk dakikadan itibaren boğduk. Ataman bu turnuvada gerçekten rakiplerini muazzam çalışıp, çok net çözümler üretti ve kendisine şapka çıkarıyorum.

Takıma gelirsek, zaten Alperen Şengün için yazacak bir şey bulamıyorum. Henüz 23 yaşında ve ilk defa milli takımımızda dünya çapında bir süperstar oyuncu izliyoruz. Alperen'in oyun zekası, bencillikten uzak oyunu, saha görüşü, vücuduna hakimiyeti, adamı övmeye kelimeler yetmez. Bu kadar üst seviye bir oyuncu bu formada ilk defa görüyoruz. Çok büyük bir şans, ve yine hatırlatıyorum, daha 23 yaşında!

Takımın diğer ana yıldızları Cedi ve Larkin, Cedi bahar aylarından bu yana çok olgun ve formda bir basketbol oynuyor. Kariyerinin en iyi dönemlerinden birini geçiriyor. Sakatlık derken maçta canavar gibi bir oyun oynadı. Hem savunmada hem hücumda takımı sırtlayan isimlerden birisi. Shane Larkin ise bence 2019-2020 dönemi sonrasında oynadığı en etkili basketbolu oynuyor. Sıfır kişisel hırs, tamamen takımı oynatmak için sahada, ama ihtiyaç olduğu amda sorumluluk alıp araya 15 sayı sıkıştırıveriyor. Basketbol tarihimizdeki en özel karakterlerden birisi.

Takımın geri kalanı için de yazmak istiyorum ama tek tek yazmakla bitecek gibi değil. Şehmus Hazer'in, Ercan Osmani'nin bu turnuvada yaptıkları gerçekten inanılmaz. Adem daha çok genç, çok büyük bir enerji veriyor sahaya, sonraki turnuvalarda oyunu geliştikçe Alperen ile neler yapacaklarını görmek için sabırsızlanıyorum. Furkan, NBA'den döndüğünden beri eleştirilen (ki kendisinden beklentileri düşününce haklı eleştiriler diyebiliriz) bir oyuncuyken burada gerçekten takıma kritik anlarda çok değerli katkı sağlıyor. Az da olsa süre bulan Onuralp, Ömer Faruk, Sertaç, Erkan, oyuna her adım attıklarında ellerinden geleni hep ortaya koyuyorlar.

Bu yazıyı okuduğunuz akşam Almanya ile Avrupa şampiyonluğu için sahaya çıkacağız. Sonucu ne olur şu anda tahmin etmek çok güç. Almanya don dünya şampiyonu, Schröder ve Wagner gibi iki silahları var. Ama biz de Jokic'li Sırbistan, Giannis'li Yunanistan gibi marka takımları yenmiş, her maç daha iyi oynayan bir takım olarak çıkıyoruz finale. Bu oyun kupa hayalleri kurmamız için çok sebep veriyor, en kötü ihtimalde de zaten ikinci oluyoruz. 12 Dev Adam'a bu muhteşem turnuva için bir basketbolsever olarak sonsuz teşekkür ediyorum. Bize harika bir turnuva yaşattılar, umarım bu gece sonunu kupa ile taçlandırabilirler. Bunu sonuna kadar hak ediyorlar.

Bir tarif yazmadan bitirecek değilim. Şöyle keyifli bir final maçı menüsü hazırladım. Biranızı rakınızı ayranınızı kolanızı açıp keyifle atıştıracağınız maçlık menümüz aşağıda.

Cips & Nachos Sosları

Kocaman bir kase dolusu mısır cipsi ile aşağıdaki sosları servis edebilirsiniz

1. Guacamole

• 2 olgun avokado

• 1 küçük kırmızı soğan (ince doğranmış)

• 1 küçük domates (çekirdekleri çıkarılıp minik doğranmış)

• Yarım limonun suyu

• Birkaç dal taze kişniş veya maydanoz (isteğe bağlı)

• Tuz, karabiber

Avokadoları çatal yardımıyla ezip üzerine soğan, domates, limon suyu ve baharatları ekleyerek karıştırabilirsiniz.

2. Acılı Salsa

• 3 domates (rendelenmiş)

• 1 yeşil biber (ince doğranmış)

• 1 kırmızı acı biber (ince doğranmış)

• 1 diş sarımsak (ezilmiş), 3-4 dal taze kişniş (ince doğranmış)

• 1 yemek kaşığı zeytinyağı

• Yarım limon suyu

• Tuz, kimyon, karabiber

Tüm malzemeleri karıştırıp buzdolabında biraz dinlendirdikten sonra servis edebilirsiniz.

3. Yoğurtlu Dip

• 1 su bardağı süzme yoğurt

• 1 yemek kaşığı mayonez

• 1 diş sarımsak (ezilmiş)

• Bir tutam nane veya dereotu

• Tuz

Malzemeleri karıştırarak hafif ve serin bir dip sos elde edebilirsiniz.

Mini Köfte

Malzemeler

• 500 gr orta yağlı kıyma (dana veya dana-kuzu karışık)

• 1 küçük kuru soğan (rendelenmiş, suyu sıkılmış)

• 2 diş sarımsak (ezilmiş)

• 1 dilim bayat ekmek içi (ıslatılıp ufalanmış) veya 2 yemek kaşığı galeta unu

• 1 yumurta

• 1 çay kaşığı kimyon

• 1 çay kaşığı karabiber

• 1 tatlı kaşığı tuz

• 1 tutam ince kıyılmış maydanoz

Yapılışı

1. Tüm malzemeleri derin bir kapta yoğurun.

2. Harçtan misket büyüklüğünde köfteler hazırlayın.

3. Köfteleri tavada az yağla kızartabilir veya 200°C fırında 15-20 dakika pişirin.

4. Yanında ketçap, hardal veya acı sosla ikram edebilirsiniz. İsterseniz köfteleri şişlere dizerek de pişirebilirsiniz.

Haydi 12 Dev Adam, son bir maç daha!

Önceki ve Sonraki Yazılar
EVREN AYBARS Arşivi